
III
"1. Rüya Ortamı: Evde Yalnız Kalmak
Sembol Anlamı: "Ev", Jung'un analizlerinde kişiliğin bütünü, yani psyche'nin yapısıdır. Evde yalnız kalmak, kişinin kendi iç dünyasında yalnız kaldığını ve bilinçdışıyla baş başa kaldığını sembolize eder.
Arketipsel Gönderme: Bu, "bireyleşme süreci"nin başlangıcını temsil eder. Bilinçli kişilik (persona) artık kolektif bilinçdışıyla yüzleşmeye başlamıştır.
2. Korku ve Gölge Arketipi
Gölge, Jung'un en önemli kavramlarından biridir. Bireyin bastırdığı, kabullenmediği, karanlıkta bıraktığı yönlerini temsil eder.
Rüyandaki "karaltı" ya da "gölge silüet" tam anlamıyla Gölge Arketipinin bir yansımasıdır. Özellikle "intihar eden çocuk" imgelenmesi, geçmişte bastırılmış bir travma, suçluluk ya da kayıp hissinin sembolik yansıması olabilir.
3. Dua Etme, Felak ve Nas Sureleri
Jung'a göre dini figürler ya da pratikler, kolektif bilinçdışındaki koruyucu arketiplere denk gelir. Korku karşısında dua etmek, bilinçdışının kendi içinde çözüm arayışıdır. Bu, bireyin "Self" ile (yani içsel bütünlük ve Tanrısal benlik) temasa geçmeye çalıştığını gösterir.
4. Kapının Üstündeki Gölge ve Cam
Kapı: Geçiş, eşik, psikolojik bir sınır.
Cam: Saydamlık ama aynı zamanda bir bariyer. Bu, bilinç ile bilinçdışı arasında bir perde olabilir.
Gölgenin camın ardından görünmesi, bilinçdışından gelen tehdidin farkında olduğunu, ama henüz onunla doğrudan yüzleşemediğini gösterir.
5. Uzun Koridor ve Mutfağa Yürümek
Koridor: Geçiş, bilinçaltının derinliklerine yapılan bir içsel yolculuktur.
Mutfak: Jungçu sembolizmde mutfak, dönüşüm alanıdır. Bilinçdışı içeriklerin "pişirilip" bilince taşındığı yerdir.
Bu durumda mutfağa yürümek, bilinçdışıyla yüzleşmeye hazırlandığını ancak hâlâ tereddüt ettiğini gösteriyor.
6. Düşmek ve Sabah Ezanıyla Uyanmak
Düşmek: Gerçeğe çarpma, uyanma eşiği. Bazen "aşırı savunma mekanizmalarının kırılması" anlamına gelir.
Sabah ezanı: Yeni bir başlangıç, bilinçli aydınlanmanın, ruhsal farkındalığın simgesi.
Sonuç:
Bu rüya, Jung'un perspektifine göre bireyleşme sürecinde bir kriz ve yüzleşme anıdır. İç dünyandaki "gölge" ile karşılaşmışsın, onu reddetmişsin ama bu karşılaşma seni büyütmüş. Rüya, bilinçdışının seni daha bütün, daha farkında biri olmaya çağırışıdır.
İntihar eden çocuk olayıyla rüyayı birleştirdiğimdeyse şu analizi yaptı:
7. Çocuk Arketipi: Masumiyet, Potansiyel ve Yeni Başlangıçlar
Jung'a göre "çocuk arketipi", bireyin içindeki saf, yaratıcı, yeniliğe açık ama korunmaya muhtaç yönü temsil eder. Bu arketip aynı zamanda "öz benlik"e, yani Self'e giden yolu da sembolize eder.
Çocuk aynı zamanda umut, içsel gelişim ve yaşamın kendisidir.
8. Çocuğun İntiharı: Potansiyelin Bastırılması ve Travmatik Kırılma
Rüyandaki "intihar eden çocuk" imgelenmesi, içsel bir parçanın - özellikle masum, kırılgan, yaratıcı yanın - bir şekilde bastırıldığını ya da zedelendiğini sembolize eder.
Bu genellikle bir psikolojik kırılma, çocuklukta yaşanmış bir travma, ağır bir suçluluk, ya da umutsuzluk hissiyle ilişkilidir.
Rüyadaki bağlamda bu çocuk:
Gölge olarak seni "ziyarete gelen" karanlık figürdür.
Belki geçmişte yaşadığın bir kaybı, reddettiğin bir tarafını, ya da büyüme sürecinde "öldürülmüş" olan içsel çocuğunu temsil eder.
9. Gölge Arketipiyle İlişki
Jung'un en önemli kavramlarından biri olan "Gölge", bilinçli kişiliğin kabul etmediği, bastırdığı yönlerini içerir.
İntihar eden çocuk = Gölgenin bir yansıması olabilir. O çocuk belki de senin içindeki "büyümek istemeyen", saf kalan, sevgiyi arayan ama hayal kırıklığına uğramış yanındı.
Bu rüya, şunu söylüyor olabilir:
"Senin bir parçan - kırılgan, duygusal, çocuk olan parça - acıdan dolayı geri çekildi. Bu parça iyileşmeyi bekliyor. Onunla yüzleşmeden, bütünleşme mümkün değil."
IV
Bu analizi bugün yaptırdım. O günlerde Psikoloji son sınıf öğrencisi olmama rağmen, bu rüyayı daha analitik ve kabaca yaptığımı hatırlıyorum. Freud ve Jung rüya analizlerine baktım ama bu kadar derinlikli bir yorum çıkaramamıştım. Şimdiyse bu analizin de yetersiz ve eksik olduğunu düşünüyorum. Lakin önceki olayları ve gelişmeleri yapay zekaya vermemiştim. O kısmı eksik olduğundan rüya analizi de eksik olmuş. Ayrıca rüyaların analizi, olgusal düzeyde bir yorumdan ziyade öznel ve spekülatif hadi düzelterek söyleyelim biraz kuramsal açıklamalardan öteye gidemeyecektir. Çünkü rüya analizlerinin bir çok teorik perspektife dayalı açıklamaları bulunmaktadır. Bu da postmodern kuramcıların hakikatin çatallanması ve çeşitlenmesi diye tabir ettikleri şeye tekabül ettiğini göstermektedir. Nietzsche'nin "ahlaki olgular yoktur, olguların ahlaki yorumları vardır" aforizmasının başka versiyonu olan rüyaların tek bir olgusal yorumu yoktur; olsa olsa rüyaların çoklu yorumları vardır çıkarımına ulaşabiliriz.
V
Her ne açıklama yaparsak yapalım, yaşananlar vardı ve basitti. Bir genç vefat etmişti. Üstelik o kız arkadaşımın ikiz kardeşiydi. O kızla görüşmeyi kesmiştim. Rüyalarım bu defa ortaya çıkmıştı. Rüya'yla ilişkimi kestiğimde rüyalarım ortaya çıkmıştı.
VI
Rüyalar da geldi geçti, aylar da geçti ama bir ömür gelip geçti sanki. Geçen sadece 2 aydı…
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
![Marcus Bruce Marshall / HAYALDİ / Karanlık Evde Kabuslar [III-VI]](https://cdn.kitappad.com/image/img_thump/1/drmert-hayaldi-975.png)
| 3.43k Okunma |
2.1k Oy |
0 Takip |
42 Bölümlü Kitap |