
👇🏻 yıldızları dürtün ve her satır sonunda eğlenceli yorumlarınızı bırakın
Keyifli okumalar 😘
,..........🐂 Surendra Kumar🐂..........
Yoldaki gözlerimi usulca dikiz aynasına yöneltip arkada ki duruma göz atım
Eleri, ayaklarıve ağzı bile bağlı olmasına rağmen homurdanıp debelenen bu iki baş belası hayatımın dersini bu gün bana yaşatmıştılar kesinlikle, üstelik biri daha iki ay önce tanıştığım ve hamile olduğunu öğrendim bir deliyle ve bir diğeri kişi olan öz kızım ile
Kırk yıl düşünsem böyle absürt olaylar üst üste bir günde başıma gelemezdi sanırım
"Ne düşünüyorsun ağabey"
Akhaş'ın durumdan keyif aldığı ne kadar aşikâr
"Elinin körünü düşünüyorum"
"Aman ne dedim de celalendin be ağabey"
Kikir kikir gülerek bunu demeseydi darıldığına ikna olurdum ama Ciden kafayı sıyırmak üzereyim ve bu şebekle uğraşamam
Olanlar aklıma geldikçe celaleniyorum resmen
Dirseğimi arabanın cam kenarlından çekip gözlüğümü çıkarıp torpidosunu açıp içine atım başımı ağrımaya başlamıştı düşünmekten
Ne yapmalıyım, bu duruma iyimi kötümü bilmiyorum...
"Ağabey... iyimisin? Yani...biraz kötü görünüyorsun!"
İyimiyim ? Hayır kesinlikle değildim.daha 1 gün önce bir kaza geçirdim-onu o benzinlikte unutmak en büyük hatamdı- ve haberdar olmadığımız bir bebeğin ölümüne sebeb oluyordum kendi çocuğumun katili olacaktım nasıl iyi olabilirdim ki...diyemedim.dilim dönmedi, sözler dökülmedi dudaklarımdan bunun yanı sıra kafamda milyon soru vardı !
Mesela çocuğu öğrendi anda ilk napıcağıydı?... aldırmak mı isterdi !... doğurmak mı?
Bu çocuğun benim için ne anlama geldiğini bilmeden ilk ne karar verecekti peki?
Bunun yerine kafamı koltuk başlığına yaslayarak yolu izledim
Akhaş. araba kullandığı için arada bir, gözlerini yoldan bana, benden ise dikiz aynadaki iki deli varlığın yansımasına çeviriyordu
"İyim koçum iyim, sen hızlı sürmeye bak ta şu kınaya artık yetişelim.yoksa durum daha çok baş ağırıtıcı hale gelir hepimiz için"
Kahkaha atmamak için kendini kastığının görebiliyordum. yüzü morarmıştı kendini kasmaktan
dudaklarını dişlemekten kanatacaktı artık bu gidişle, gülünç bir sahneydi ama haksız da değil kesinlikle 3 saat önce olanları düşünürsek kesinlikle şu ana kadar sakin kalması bir mucizeyd
Kişiliği bi de düşünecek olursak bu adam görünüşünün aksine yumuşak yapısı hep başına bela olurdu aslında, ah akhaş ahh...
"Altına edicen lan..."
Daha fazla kendini tutamayıp kahkahayı basmasıyla beni de histerik bir gülme tütü
"Puahahhahah... Ağabey..jkjkjj...kusura bakma vallah...kjkjfk.. bilerek olmuyor"
"Nefes al lann oğlum... yeminlen senin ecelin ne düşman ne de kurşun olucak, senin ecelin şu hayvan gibi gülüşün...hakhakahajk "
"Bana diyene de bak...hahaha...abi ben neyse de sen niye gülüyorsun "
"Sinirlerim bozuldu lan...jkjkjjjjhjk"
"Ama...hjhkhjk...Ranya hanımla Sofiya hanımın son yaptıkları asıl büyük belaydı bence"
"Rahibi ateşe verdi kadın sonra da ben birşey yapmadım diyor"
yüzümü sıvazladım artık yanak kasalarım ağrımaya başlamıştı, olayları düşünmek bile sinirlerimi bozuyordu
Dikiz aynasından artık debelenmekten yorulmuş olup ta birbirlerine yaslanarak uyuyan iki deliye diktim gözlerimi
Annesi onu terk etmeseydi onunla da böyle olurmuydu acaba?, sanmıyorum o kadın...o kadın sadece parayı görürdü
Ya Rana onu hala çözebilmiş değilim.
Oto yolda ilerleyen aracın içinde iri yarı iki adamın hayvan gibi gülüşmeleri ve arkada eleri ayakları ve ağızları bağlı bir kadın ile çocuğun bulunması bir çok şoförün dikkatini çekmesine rağmen durdurmaya cüret edemiyorlardı beliki, insanlar nakadar da korkaklar.
Yandan geçen araçta şoför koltuğunda 40-50 yaş civarında olan adam ve torunu olduğunu tahmin etim küçük kızın şaşkın ve bunlar ne iş der gibi korkak bakışlar da durumun vahim etini işaret ediyordu
"Onu bunu geçelim de, hala hanımefendiye söylemedin... aklından ne geçiyor ağabey?"
İşte bu sorunun cevabını ben bile bilmiyorum
Ve şimdilik bunu kimse bilmiycek te...
...........🐂6 saat önce🐂...........
Hastane çıkışı
Kulağıma dayadığım telefonun diğer ucunda yükselen sesler nakadar sinirimi bozuyorsa şahit olduğum görüntü bir o kadar sinirimi bozuyordu
"Pişt Yavru.. akalım mı geceye seninle?" Pişkin pişkin sırıtarak gözüne ışık tutan doktorun boynuna kollarını dolayıp ağzının suyunu akita akıta Türkçe konuşması benim yerimde kim olsa sinir olurdu
" साहेब... तुम्ही मला जाऊ देऊ शकता का... बघा, असं होऊ शकत नाही"(Efendim...beni bırakır mısınız... bakın böyle olmaz )
"Bebeğim var mı manita falan yoksa gel seni Türkiye'ye kaçırayım bak İstanbulun boğazı buranın kinden daha temiz emin ol"
"साहेब... तर सोडून द्या, आपण एकमेकांशी जुळवून घेऊ शकत नाही... मी विवाहित आहे, मदत करा... मला या वेड्या बाईपासून वाचवा "(Efendim... bırakın bakın anlaşamıyoru... evliyim ben imdaat... kurtarın beni bu deli kadından)
"Ne diyon undi mundi hmm türkiş konuş Türkiş kuze kere"
"साहेब, तिथे उभे राहण्याऐवजी, कृपया या वेड्या बाईला माझ्यापासून दूर घेऊन जा."(Bayım öyle duracağınıza bu deli kadını benden uzaklaştırın lütfen )
Adam zıvana dan çıkardı resmen bu kadın sofiya ile sağ kolum olacak şahıs ya geçmiş köşeye film izler gibi jalebi yiyerek kıkır kikir izliyorlar
Tam olaya müdahale edeceğim anda odaya dalan kadın genç doktoru çekip Ranya'nın üstünden çekip kenara atmasıyla üstüne atlayıp saçlarına yapışması bir olmuştu
Elimdeki telefonu fırlatıp kadına atıldım belinden tutuğum gibi Ranya'nın üstünden çekmeye çalıştım ki nafile bu kadınlar sinirlenince öküz gücüne sahip oluyorlar
"Seni kaltak... Ne cüretle benim kocama sarkarsın oruspu... ÖLDÜRÜCEM SENİİİİİ"
"Sevgilim dur... bırak kadını...o narkozlu bilerek bana sarkıntılık etmedi kes şunu"
Kadını kocasına doğru iterek yüzüne tokadı bastım
"Sen ne yaptığını sanıyorsun haa...bir hastanın üstüne atlayacak cüreti nerden buldun...hele ki benim kadınıma vurabilecegini sanacak kadar aptal mısın"
Her adımımda doktorun göğsüne daha çok sokuluyordu korkudan bu da daha çok sinirimi bozuyordu daha dk lar önce kaplan kesilmemişmiydi bu pislik haa
"Efendim üzgünüm karım fazla kıskanç biri afedin" kadını arkasına
Belimden silahı cıkarmamla Akhaş yerinden fırlayıp bileğimi tutmuştu öfkeli gözlerimi ondan çekip doktora ve ardında ki kadına diktim
"Ağabey sakin ol...yeri ve zamanı değil sofiya izliyor"
"Siktir git lan ordan daha yeni kaza yapmış ve düşük tehlikesi geçirmiş bir kadına saldırdı o kaltak..." Derin nefesler alıp sakinliğimi korumaya çalışırken
Akhaş'ın hareketinden güç almış olacak ki kocasının ardından kafasını çıkarmış bana artist artist laflar etmeye başlamasıyla celalendin artık
"Ben bunu nerden bile bilirdim kocama yapışmış ağzının suyunu akıta akıta cilve yapan bir kadın görünce ayy cnmm ne güzel cilve mi yapıyorsun diyeyim"
"Lannn lannn birde kendini haklı mı çıkarıyorsun yağ gibi...hastane odasındayız ulan kadın kendinde bile değil bu aşikar "
"Aaa narkozluysa narkozlu bu kocama yaşayabileceği anlamına gelmez "
"AKHAŞ BIRAK BENİ GEBERTECEM BU KADINI "
"KESİN ŞUNU BAYIM AKSİ TAKTİRDE GÜVENLİĞİ ÇAĞIRMAK DURUMUNDA KALICAM VE SEN RİKA "
bu sefer daha sakin bir tavır takınmaya çalışarak kadına dönüp kollarından sıkıca tutup uyarıcı bir tonda ve panik ifadesini saklamaya çalışarak
"Kes sesini Rika...bizi öldürtmek niyetinde misin "
"Ama aşkım..."
"Aması maması yok bir hastamın üstüne böyle atlayamazsın, seni bu konuda kaç kez uyardım. Yetmedi hastaneye gelişini yasakladım"
"Ne yapmalıydım haa gözümün önünde bir kadının sana sarkıntılık etmesini mi izlemeliydim"
"Kimse bana sarkıntılık falan etmiyor...hayal dünyasından çık artık Rika "
Bir şeyler den bunalmış olduğu çok belliydi adamın, yüzünü sıvazlayarak kadının belinden tutup alnından öptü o anda gözüm kadının şişkin karnına çarpmıştı
Hamile...yani o saçma tavırlar sırf bu bebeğin sebeb olduğu hormonlar sonucumu olmuştu.
Elimdeki silah benim dalgınlığım sırasında alınmıştı, Akhaş'tı büyük ihtimal...
"ELEEERRR YUKARI DONLAR AŞAĞI BEBEKLERİİİMMM"
Tüm gözlerin odağı bu sefer yatakta ayaklanmış elindeki silahı gelişi güzel etrafa doğrulturken sırıtan aptal ve anlamsız Türkçe sözler söyleyen küçük fareyi bulmuştu
"O...o silahı nereden...BULDUN LAN SENNN"
"Hihihihihiii havada süzülüyordu bende aldım "
Havada mı süzülüyordu...HAVADA MI SÜZÜLÜYORDU.
"AKHAŞ O SİLAHI ELİMDEN SEN ALMADIN MI"
"Ağabey...(Yutkunma)...sana kötü bir haberim var ben izlemekle meşkuldüm ya...yani o silahı elinden ben almadım "
"AKHAŞ... TANRIYA CENNETE GİTMEK İÇİN DUA ETMEYE BAŞLASAN İYİ OLUR"
"Ni-niye ki ağabey? "
"ÖLDÜRÜCEM SENİ ÇÜNKÜ ASLANIM "
.........🐂bu sırada Kumar
malikanesi 🐂........
Madhumati. Saçları kırlaşmaya yüz tutmuştu, kadın sarisinin eşarbını tutup saçlarını usulca örterek salona giriş yaptığında dekorasyon ekibinin dikatini çekmişti, lakin kadını şoka sokan salonun durumuydu.
" सजावट तयार आहे का?... फुले कशी आहेत?... जमिनीची सजावट अजून झाली आहे का... अरे, हे कसे होऊ शकते? पाहुणे लवकरच येतील, म्हणून घाई करा..."(Dekorasyon hazır mı?...çiçekler ne alemde ?...yer süsleri hala çizilmedi mi... Aaaaa böyle iş mi olur misafirler birazdan gelir hızlı oo-)
Duvarları ve merdivenleri, süslemek için kullanılacak çiçekler yerine balonlar ve parti süs eşyalarıyla süslenmişti
Salonun tam ortasında kostümünü düzelten bir palyaço vardı, kenarda ise makyajını yapan bir başka palyaço.
Nişan platformunun arkasında yazması gereken P 💞 R yerine
Mutlu yıllar Man kafalar yazıyordu -tabi ki kadının okuma yazması olmaması durumundan dolayı bunu okuyamamıştı- bu daha ne ki üstüne üstlük salonun kenarında bir sirk ayısı duruyordu
Kadın gördüklerine dayanamadı ve çığlığı basmıştı
"इथे काय चाललंय?" (BURADA NELEEEERRR OLLUUUYYYOOORRRR)
" साहेब, काही अडचण आहे का...""(Efendim bir sorun mu var...)
Yanına gelen adamın şaşkınlıkla çevrili bakışlarıyla anlamsızlık dolu sorusu kadını daha çok zıvanadan çıkarmıştı
"काही अडचण आहे का...? अरे देवा, माझी काय अडचण आहे... या हॉलच्या परिस्थितीपेक्षा आणखी काय समस्या असू शकते?"(Sorun mu...? Ayy cnmm benim ne sornu... ŞU SALONUN HALİNDEN BAŞKA DAHA NE SORUN OLSUN EVLADIM)
"साहेब, कृपया शांत रहा... आम्ही सूचनांनुसार सर्वकाही केले... प्रथम तुम्ही समस्या काय आहे ते सांगा. "(efendim sakın olun lütfen....biz herşeyi verilen talimata göre yaptık...sorunun ne olduğunu belirtmelisiniz ilk olarak )
Adamın beden mimikleri bu düşüncesini beli eder gibi hareketlerde bulunuyordu ve bir çok dikat onların konuşmasına kaymış işler bırakılmış durumdaydı
Bu sahne yukarıya çıkmak üzere olan gelin'in annesi'nin yani Hevin xğanımın dikatini çekmişti adımları durulup salona yönelmişti, kadın dünürü'nün yanına usulca adımlayıp yanında durduğunda şaşkın bakışlarla etrafa bakarken kadının anlamayacağını bilmesine rağmen konuşmaya başlamıştı
" burda ne oluyor, buranın hali de ne böyle bu hani bir kınaydı çocuk partisine dönmüş ... viiiii malewe xranebe looo"
"मला ही बाई काय म्हणतेय ते अजिबात समजत नाहीये... (उसासा)... तुला परदेशी मुलीशी लग्न करायला का आवडले, बेटा, तू तुझ्या भावाकडून धडा घेतला नाहीस का... उफ उफ "(Bu kadının da ne dediğini hiç anlamıyorum...(İç çekiş)...ne vardı da gidip yabancı kızla evlenmek istedin oğlum, ağabeyin den de mi ders almadın...offf offff)
"Ay ne diyorsun sen undi mundi be, kadın"
"आह आह हे दोन हरामी मला परदेशी लोकांच्या जीभ चोखायला लावत आहेत."(Ahh ahhh bu iki zibidi beni elalemin yabancı uyruklularının ağzına sakız eti )
Yaşıt olmalarına rağmen hevin xğanım'la bayan Madhumati hiç anlaşamamıştı İki kadın da tanıştıkları ilk günden beri aralıksız her karşılaşmada.-birbirlerini anlamasalarda- birbirlerine laf atmaktan geri durmuyor ve bu durum geri kalan aile üyeleri için kimse dile getirmesede büyük sıkıntı olmaya başlamıştı.
Malikanede yükselen gürültü bir çok ev ahalisinin dikatini çekmiş olacak ki yavaş yavaş her delikten birileri çıkmaya başlamıştı sonunda
Gelin'le damat bile salondaydı artık
Pankaj öne çıkarak iki kadının arasına girmişti
" काय चाललंय, काय प्रॉब्लेम आहे? आई, तू इतकी अस्वस्थ का आहेस?"(Gine ne oluyor sorun nedir neden celalendin anne)
" आणखी काय होऊ शकते बेटा? या हॉलची अवस्था बघा. जणू काही या महिलेचा भाऊ सगळं उध्वस्त करणार होता. ती किंवा हॉल सामान्य नाही. आम्हाला काय झालं? अरे अरे अरे... पाहुण्यांनो, मीही हा दिवस पाहणार होतो का? "(Daha ne olsun oğlum şu salonun haline bak, güya şu kadının kardeşi herşeyi haledecekti ne kendisi ortada nede salon normal vay başımıza gelenler...oy oyy oyyyy... bu günü de mi görecektim, misafirler birazdan burda olur beni rezil rusfa eti bu insanlar )
bunu gören Rojbin de durmayıp annesinin koluna girerek onu biraz kenara çekmişti
"Anne ne oluyor niye bağrışıyorsunuz? Sorun nee?"
"Yavrummm oyu... gınalı guzum... seni ben bu bir iş bile beceremeyenlere nasıl veremmm oyyy oyyy "
Kadın ağlamaklı gözlerini tülbentinin ucuyla silerken diğer eliyle kızının başını okşuyor arada dünürüne kızgın kızgın bakıyordu
"Anne ne diyorsun... saçmalama lütfen, bu tavırlar da ne "
Annesinin elini tutup yeni yaptırdığı saçından uzaklaştı
Diğer yandan pankaj annesini sakinleştirmeye çalışıyordu bu garip durum çift için garip bir hal almaya devam ediyordu ve ikiside daha salonun halini fark edememişti ta ki pankaj'ın manorama yengesinin çığırtıyla içeriye girene kadardı bu durum geri
"Selam merhaba güle güle, kyaaaaa bu salonun Halide ne böyle "
Salonda ki tüm aile üyeleri iki kadını sakinleştirmeye o kadar odaklanmıştı ki salonu yeni fark edebilmiştiler
"Brahman¹ bizi affetsin yüce tanrım buranın Halide nedir pankaj"
"..."
Dili lal olmuş halde kala kalmış olan pankaj Rojbin'in onu dürtmesiyle sirkelenip onlara şaşkınlıkla bakan ve kafaları karışmış olan dekorasyon ekip yöneticisi olduğu kişinin yanına gidip konuşmaya çalıştı
"Bayım buranın... buranın Halide nedir, bu bir kına gecesi çocuk partisi değil ve birkaç saat içinde burası misafirle dolup taşacak"
Eli ayağı titriyordu sinirden böyle bir hatayı nasıl yaparlardı eşinin ailesine kendisini,ailesini ve ülkesini rezil etmişlerdi kayın validesinin yüzünü buruşturarak aşağılayıcı bakışlarını görmüştü ve bu ciden sinirlerini bozuyordu kalkıp silahını çıkarmaya da kalkamıyordu tabi bu durumda ağabeyi olsaydı hiç umursamaz kan gölüne çevirirdi burayı kesinlikle
"Efendim bize verilen talimatlar buydu... bakın listede ne varsa o şekilde süslendi ve bir hata da yok kumar malikanesi ** sokak *** caddesi*** nolu bina burası değil mi"
"Burası doğrudur ama bizim verdiğimiz doğrultular bunlar değildi...siz kimlen konuştunuz böyle bir şakayı kim yapar" sesini dengede tutmakta zorlanıyordu, koluna dokunan zarif ve ürkek parmaklar bir nebze sakinligini geri kazanmasına sebeb olmuştu
"Pankaj, sorun ne... buranın Halide ne böyle"
"Biri bize eşek şakası yapmış...(Dişlerini sıkarak öfkesine sahip çıkmaya çalıştı)...o kişi bir elime geçsin o nefesini kesmekten geri durmyacam kesinlikle "
Görevli karşısında ki adamın bir boğayı andırışından ürkerek bir kaç adım gerilediğinde aceleyle konuşmaya başladı
"Ef-efendim bize ilk pankaj kumar adlı kişi ulaştı ardından başka bir numara daha arayıp kendisinin pankaj'ın baldızı olduğunu ve kendisinden organizeyi değiştirmemiz için yönlendirdiğini söyledi"
"Baldız mı?"
"BALDIZ MI?"
"BALDIZ MI?"
"...?"
"...?"
Pankaj'ın ailesinden yükselen şaşkınlıkla dolu nidaların aksine Rojbin'in ailesi durumu kavrayamamıştı daha
Hevin kızın 'nın kolundan tutarak kendine çekti "ne oldu niye herkez şaşkın maymuna döndü?"
"Anne herşey Ranya'nın basının altından çıkmış "
"Neeeeggggg... Kız sen ne diyon dediklerini kulağın duyuyor mu "
"Vallahi doğruyu söylüyorum... Parti organize şirketini aramış her şeyi değiştirmiş bu deli "
"Vaveleee bu kız o yüzden bizimle gelmedi...oy oy..malamın xğrabu looo vana çıma seremin ğat "
Kadın dizerini dövünüp ahlar vahlar edinmeye başladı eşi ordan atıldı onu koltuğa oturtu Rojbine dönüp öfkeyle haykırdı
" o vasıfsız kardaşını ara lan hemen"
Nakadar yok aramaya gerek yok faln deyip red etsede babasını daha da kızdırırsa ne olacağını biliyordu bu yüzden telefonunu gidip kaldığı odadan alıp numarayı çevirdi ve sesliye aldı bir kaç aramadan sonra
Telefon açıldığında Rojbin'in ailesine yabancı ama pankaj'ın ailesinin çok iyi bildiği bir ses yankılandı
"Alo Rana , Rana sen delirdin mi organizeyi değiştirmek ne dur yaa çelenk yaptırmışsın birde. SEN CİDEN BU KADAR KAFAYI SIYIRMIŞ OLAMAZSIN ORTAM CENAZE İLE ÇOCUK CİNSİYET PARTİSİ ARASINDA KALMIŞ GİBİ ÖLÜYORMUYUM DOĞURUYOR MUYUM EVLENİYOR MUYUM BELİ DEĞİL SEN KARDEŞ NİSİN DÜŞMAN MI KARAR VERRR"
"Aloo aloo Rojbin hanım ben Ranya hanım değilim... aloooo"
Kaşları çatılmış olayın şokuyla telefonu aldığı gibi öfkesie hakim olmaya çalışırken Rojbin'in ağzını eliyle kapatmıştı doğrusu ciden çok tiz bir sesi vardı
"Tanrım bu nasıl bir ses kulaklarım kanadı ayyy" köşede duran eltisinin yanında Duran yengesi duruma pek bir katkı sağlamıyordu kesinlikle çemkirmeleriyle.
"AKHAŞ SEN MİSİN LAN O TELEFONU NİYE SEN AÇTIN OĞLUM RANYA NEDEN AÇMADI KORKTU MU YOKSA HAA YAPTIĞI ŞEYDEN DOLAYI"
"पंकज, तूच आहेस ना... एक मिनिट थांब, रोजबिन हानिम वेडी झाल्यासारखी का ओरडत होती, काय अडचण आहे? तुला एवढं वेडा करायला काय झालं? तुझ्याइतकं शांत कोणी नाहीये, काय चाललंय?"
(Pankaj sen misin...bir dk Rojbin hanm niye zıvanadan çıkmış gibi cirliyordu sorun nedir? ,Hem ne oldu da seni bu kadar delirti senin kadar sakin biri yoktur ne oluyor)
मला रागावू नकोस... प्रश्नाचे उत्तर प्रश्नाने देऊ नकोस आणि तू फोन का उचललास याचे उत्तर देऊ नकोस "
(Beni delirtme ... Soruya soruyla karşılık verme ve cevap ver telefonu sen niye açtın )
"श्रीमती रान्या सध्या झोपली आहे. फोन इतक्या वेळा वाजत होता की मला तो महत्त्वाचा वाटला. मी उद्धट बोललो. कदाचित मी उत्तर द्यायला नको होते."(Ranya hanım şu anda uyuyor telefon çok çalınca önemli sandım kabalık etim beliki açmamam gerekirdi
" तो झोपला आहे का? तू त्याच्या शेजारी का आहेस? कुत्रीच्या बाळा, तू काय आहेस?"(Uyuyor mu?, Sen neden onun yanindasın lan ...ne ayaksın oğlum?)
"तुम्ही गैरसमज केलात, परिस्थिती तुम्हाला वाटते तशी नाहीये. "(Sen yanlış anladın durum sandığın gibi değil )
"मग मला सांग काय चाललंय ते."(Ne lan durum söyle o zaman amk)
""भाऊ सुरेंद्र श्रीमती राणा आणि श्रीमती सोफियासोबत बाहेर पडले होते आणि त्यांचा अपघात झाला... पण काळजी करू नका, ते सर्व ठीक आहेत" (Surendra ağabey Rana hanımı ve Sofiya hanımı da alıp yola çıkmışlardı kaza yapmışlar...ama merak etmeyin iyiler hepsi)
İşte bomba diye buna denirdive tüm kumar malikanesini sessizliğe görmüştü
Hevin hanım yerinde dikleserek yaşlı gözlerle kziina baktı noluyor der gibi, kızı ise sonra açıklarım dercesine el kol yaptı annesinin tansiyonu saten yükselmişti bu haberi duyması iyi değildi şu anda
" "तुम्हाला काय म्हणायचे आहे त्यांचा अपघात झाला?""(Ne demek kaza yaptılar)
"सुरेंद्र भाऊ येईल तेव्हा मी त्यांना फोन देईन आणि तुम्ही त्यांच्याशी बोलू शकता... मी तुम्हाला सांगणार नाही... हम्म... खरोखर काय घडले ते गोंधळले असेल."(Surendra ağabey gelince telefonu ona veririm onunla konuşursunuz... ben anlatmayayım hmm... asıl orda ne oldu yer yerinden oynamış beliki)
Pankaj akhaş'ın onu görmeyeceğini bile bile yüzünü sıvazlayarak başını salladı ve durumu üsten açıkladı duydukları akhaş'ın ağzını açık bırakmıştı ve yanında ki küçük kızın dikatini çekmişti ona -kim o?, ne dedi?, niye bu kadar şaşırdın?- gibi durmadan sorular soruyordu
Taburcu işlemlerini bitirip hastane odasına giren Surendra Akhaş'ın halini görünce kasları çatıldı
""काय चाललंय? तुझी काय तब्येत आहे?" "(Ne oluyor lan? Bu halin de nedir?)
Akhaş. telefonu kulağından uzaklaştırıp Surendraya baktı ve kısık sesle konuştu
" सुश्री राणा यांचे आभार, हवेली हादरली आहे, भाऊ."(Ağabey malikanede yer yerinden oynamış Rana hanım sayesinde )
" काय म्हणतेस बाई, तुला हवं असेल तर दोन दिवस माझ्याशी फालतू बोलू नकोस."(Ne diyon lan iki gündür benimle kadın saçmalama istersen )
"जर तुम्हाला विश्वास बसत नसेल तर स्वतःशी बोला." (İnanmıyorsan al kendin konuş)
Diyerek ona uzatı telefonu, telefonu alıp alo dediğinde karşı taraftan pankaj'ın sesini duyunca daha çok kaş çatı
Pankaj durumu izah ettiğinde Surendra burun kemerini tutarak sırtını duvara yasladı gülmemeye çalışıyordu ama gülünmeyencek gibi de değildi kadın kilometrelerce uzaktan herşeyi yatırmayı başarmıştı
"आता तुम्हीच सांगा, अखाश म्हणाला की तुमचा अपघात झाला, हे कसे घडले?"(Şimdi sen anlat akhaş kaza geçirdiğinizi söyledi nasıl oldu bu)
"आम्ही रस्त्यात ज्या पेट्रोल पंपावर थांबलो होतो तिथे आम्ही या वेड्या महिलेला विसरलो, आणि परत आल्यावर गाडीत आमचा वाद झाला आणि मग तिने माझ्यावर उडी मारली आणि आम्ही एका झाडावर आदळलो."(Bu deli kadını yol üzerinde durduğumuz benzinlikte unutuk geri dönüp aldığımızda arabada tartışma çıktı falan sonra üstüme atladı o sırada ağaca çarptık )
Şaşkınlık ugultuları yükselmiş herkez bir ağızdan konuşmaya baslamısken bu sırada doktor son kontroler için gelmişti ranaysa hafif gözlerini açmış adama sarıyordu durum cidiye binmeye başlayınca müdahale etmek niyetindeyken
İçeri dalan kadın kaşla göz arasında Rana'ya saldırmıştı telefonu kenardaki koltuğun üstüne fırlatmış
Kadına koşup onu Ranya'nın üstünden çekip itmişti
Herkez telefon başına toplanmış telefonun diğer ucunda ki hengabey anlamaya çalışıyor Ken herkezi şok eden cümleler şunlardı sırayla
"Siktir git lan ordan daha yeni kaza yapmış ve düşük tehlikesi geçirmiş bir kadına saldırdı o kaltak..."
"AKHAŞ BIRAK BENİ GEBERTECEM BU KADINI "
"ELEEERRR YUKARI DONLAR AŞAĞI BEBEKLERİİİMMM"
"O...o silahı nereden...BULDUN LAN SENNN"
"Hihihihihiii havada süzülüyordu bende aldım "
"AKHAŞ O SİLAHI ELİMDEN SEN ALMADIN MI"
"Ağabey...(Yutkunma)...sana kötü bir haberim var ben izlemekle meşkuldüm ya...yani o silahı elinden ben almadım "
"AKHAŞ... TANRIYA CENNETE GİTMEK İÇİN DUA ETMEYE BAŞLASAN İYİ OLUR"
"Ni-niye ki ağabey? "
"Öldürücem seni çünkü "
Bu konuşmaların bagirişların arasında pankaj ve Rojbin'in dikkatini çeken tek kelime "düşük tehlikesi " olmuştu yanlış mı duymuşlardı yoksa
..................................
Eeee nasıl buldunuz bölümü
Bomba gibi mi yoksa değil mi sizce sonra ki bölümde neler olucak😬🐂
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |