18. Bölüm

14. Bölüm Kardeş Operasyonu-Sezon Finali

Deniz Etiman
duygudeniz331

Karan Arslanbey

İpar eve geldiği ve ilk bana abi dediği için içim içime sığmıyordu. Yatmaya gidince konuşmaya başladım:

“ Evet ev ahalisi;

Kardeşimiz, ablamız ve çocuğumuz yuvamıza geldiği için ayrıca kaçırılmasını da hesaba katarsak sizinle bir şey konuşmak istiyorum.” Hepsinin yüzüne baktım ve bana dikkat kesildiklerini görünce devam ettim. “İpar küçüklüğünde de çok zorluklar yaşamış, bir çoğumuz gibi hayat ona altın tepside sunulmamış, bu yüzden şuandan itibaren kardeş operasyonunu başlatıyorum. Kardeş operasyonu tamamen İpar'ın mutluluğu üzerine planlanmış bir operasyondur. Gün içinde ufak sohbetler, ara sıra iltifat veya hediyeler bu operasyonun püf noktaları. Amacımızın İpar'ı huzurlu, mutlu ve rahat tutmak olduğunu unutmayalım. Sorusu olan?”

Kimseden ses çıkmayınca ben yerime oturdum fakat Kenan ben oturduğum gibi ayağa fırladı ve üst kata doğru koşmaya başladı. Boran konuşmaya başladı:

“Bence İpar'ın üniversitesine dilekçe verelim ve bir ay okulunu donduralım. Bu sürede de olabildiğince hep birlikte vakit geçirelim ve bu bir ayın sonunda sadece bizim fotoğraflarımızdan oluşan bir albüm verelim. Nasıl fikir?” Açıkçası ben çok beğenmiştim. Yorulduğum için odama çıktım. İpar'ı kontrol etmek için baktığımda yanında Kenan'ı gördüm. Vay çakal vay meğer onunla ilk uyuyabilmek için öyle hızlıydı. Neyse ne yapalım bu ilki kaçırdık ama olsun ilk bana abi dedi. Bunun huzuruyla iyi bir uyku çekecektim.

🐚

İpar Arslanbey

Sabah mükemmel bir koku ve üstümde bir ağırlıkla uyandım. Etrafa baktığımda üzerimde ki camışın Kenan olduğunu fark ettim.

“Kenan, ablacığım”

“Efendim abla”

“Kuzum sen kaç kilosun”

“76 niye abla?”

“Ablacığım eşek ölüsü gibi üzerime yatmışsın kalksana len ezildim”

“Ayy affedersin abla” ay neyse ki çabuk kalkmıştı, oh be nefes aldım. Kenan bana mahcup bakıyordu.

“Abla özür dilerim.”

“Tamam ablam hadi hazırlan beraber inelim”

Yüzümü yıkadıktan sonra saçımı taradım odaya geldiğimde Kenan beni bekliyordu. İndiğimizde salon enfes koku ile adeta dans ediyordu. Mutfağa girdiğimde şok oldum. Abimler, babam ve Seher anne kahvaltı için farklı farklı işler yapıyorlardı.

“Güüüüünaydıııııııın”

“Nasılsınız sevgili ailem?”

“Günaydın boncuğum”

“Günaydın kınalı kuzum”

“Günaydın bebeğim”

“Günaydın kızım”

“Günaydın İparcığım”

Sırasıyla Karan abim, Boran abim, Yaman abim, babam ve Seher anne selamlamıştı beni. Yardım etmek için işe koyuluyordum ki Yaman abimin sesiyle durdum

“Bebeğim sen ne yapıyorsun?”

“Size yardım edeceğim abi?”

“Saçmala, sen iç ilaçlarını git yat zaten bugün çok yorulacaksın”

Kafa sallayıp ilaçlarımı içip salona gittim. Telefonumu çıkardığımda 3 yeni mesaj vardı. Tabi ki de hepsi Faysal'dandı.

Günaydın hayatım🌞

Nasılsın

Bugünün programında ben de varım haberin olsun

🌞Günaydın canım

İyiyim, sen?

Bugünün programı ne bilmiyorum ama sen de olduğun için mutlu oldum

Konuşmadan çıkıp ayaklandım. Zaten o sürede her şey hazır olmuştu. Kenan ile Yaman abimin arasına oturdum. Yine ikisi de tabağıma kahvaltılıklar yığmıştı.

“Bugünün planı nedir sevgili ailem?”

“Pikniğe gideceğiz”

“Ayy gerçekten mi ya teşekkürler ama beni kimse tutamaz

meşhur kurabiyemden yapacağım”

Tam Boran abim itiraz edecekti lakin Kenan izin vermedi

“Abi Allah rızası için bırak yapsın mükemmel yapıyor aşırı iyi yapıyor valla ağzım sulandı” Ufak bir kahkaha attıktan sonra yemek yemeğe geri döndüm.

***************************************************************************************************

Arabalar piknik yapılacak alana geldiğinde arabadan ilk ben indim. Abimler eşyaları hazırlarken azıcık yürüyüş yapmaya karar verdim. Burası çok güzeldi. Ağaçlar sizi selamlarken, kuşlar sizinle konuşuyor, çiçekler de görsel şölen sunuyordu. Bir anda görüş açıma bir kır çiçeği demeti girdi.

“Merhaba hanımefendi sizinle tanışabilir miyim?”

Hafifçe kıkırdayarak konuştum.

“Ah çok kibarsınız beyefendi.” deyip demeti aldım. Kendimi yeşil çam da gibi hissediyordum.

“Sizin gibi bir hanımefendiye az bile”

“Bu güzel iltifatlarınız için müteşekkirim efendim”

“Sizi mesut ettiysem ne ala”

“Allah muhabbetinizi arttırsın da gelin şu işe el atın” kafa sallayıp el ele yürümeye başladık. Aslında çokta bizlik bir şey yoktu ama büyük ihtimalle abim kıskanmıştı. Bu düşünceye sesli kıkırdadığımı Faysal'ın bana bakmasıyla anladım. Ona yok bir şey manasında kafa salladım. Oturduğumuzda bir anda yüzüme flaş patlamasıyla irkildim. Ne olduğunu anlamak için kafamı çevirdiğimde Karan Abimin elinde bir fotoğraf makinesi gördüm. Önüme döndüğümde ilk olarak kurabiyemi Faysal'ın önüne çektim.

“Ben yaptım bak bakalım”

Faysal'ın uzanmasıyla önünden çekilmesi bir oldu baktığımda Kenan'ın aldığını gördüm. Aç köpek bildiğiniz saldırmıştı, deli. Hiç istifimi bozmadan Seher anneye döndüm:

“Seher anne?”

“Efendim İparcığım”

“Biz evde kardeşim olacak insan evladını beslemiyor muyuz?”

“A a niye kuzum?”

“Baksana kurabiyelere saldırmış bu aralar zayıfladı da sanki

azıcıkta rengi solmuş hasta mı ki?”

Seher anne hemen ayaklanarak Kenan'ın yanına giti ve kelimenin tam anlamıyla ağzına yemek sokuşturmaya başladı. Ne yaptığımı fark eden abilerim kıs kıs gülerken Faysal kulağıma yaklaşıp:

“Sen de az değilsin hayatım” ben ona göz kırpıp kurabiyeleri onun önüne çektim. Kurabiyeleri yerken yüz ifadesini izliyordum. Çok beğendiğini anlamamak için görme engelli olmalıydım. Beğendiğinden emin olduktan sonra bende önüme döndüm, biraz yedikten sonra bir grup çocuğun futbol oynamak için kaleleri kurduğunu gördüm. Abilerime dönüp şirin bir sesle:

“Abilerimmm”

Hepsi bakınca konuşmaya devam ettim

“Şu çocuklarla futbol oynayalım mı?”

Birbirlerine bakıp kafa sallayınca heyecanla ayağa kalkıp yürümeye başladım. Boran abimde çocuklarla konuşup anlaşınca oynamaya başladık. Aşırı eğlenceliydi ilk yarı 2-1 abimler önde gidiyordu. Şuan ikinci yarı başlamıştı ve son dakikalardı ben Faysal'a pas atıp son dakikada golü atarak berabere giden skoru 4-3 yaparak biz kazanmıştık. Ben heyecanla Faysal'a sarılarak “90'da Sergen Desem Hatırlar Mısın?” bestesini söylemeye başladım. Faysal ve Yaman Abim de bana eşlik etmişti. Gün batmaya başlayınca araçlara binmiştik. Eve yaklaşmaya başladıkça midem bulanmaya başlamıştı. Aslında doktor ilaçların yan etki olarak bulantı olabilir demişti ama ben arabadan inince abilerimle Faysal da inmişti. Babamla Seher annemi eve yollamıştık şimdi de taş evlerin olduğu sokakta eve yürüyorduk.

“İpar?”

“Kızım?”

Duyduğumuz kadın sesiyle hepimiz olduğumuz yerde durmuştuk...

Bölüm : 16.07.2025 22:04 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...