24)Biliyorsun...

Azra: Ne?

Ağzımdan bir tek bu kelimeyi çıkıyordu başka söze dilim varmıyordu sanki o anda her şey durmuştu hareket eden sadece ben ve Erendik başka hiç bir şey hareket etmiyordu Erenin gözleri hiç olmadığı kadar parlıyordu benden sanki cevap bekliyordu, gözleri bizi söndürme parlayalım diyordu ama yapamazdım ben Erenle olamazdım.

Azra: Eren olmaz...

Erenin gözleri yavaş yavaş sönmeye başladı neredeyse ağlayacak gibi duruyordu.

Eren: Neden?

Gözlerine dolu dolu ve çaresizce baktım.

Azra: Eren, beni sana karşı koz olarak kullanırlar olmaz seninde canın yanar benimde.

Eren: Azra ben sensiz yapamıyorum, çok denedim seni kendimden uzaklaştırmaya olmuyor, kaç gecemi uykusuz geçirdim seni düşünmekten, kaç gece kabuslardan uyandım sana bir şey oldu mu diye, ben seni korurum, gizli tutarız sevdamızı kimse bilmez hatta Çınar ve Ebru bile bilmez yeter ki sevgili olalım.

Azra: Eren, biz beraber olamayız, hele ki şu anda.

Eren hiç beklemediğim bir anda ellerimi tuttu.

Eren: Tüm zorluklara rağmen olucaz, çünkü aşk sınır, yer, zaman tanımaz...

Eren'in bu sözleriyle dona kaldım daha geçen gün mahalle serserisi değil miydi bu çocuk ne ara Sait Faik Abasıyanık oldu bu ne betimleme, toprakta kokar mı cefakar anaların eli gibi ay sinirim bozuldu.5

Azra: Eren..

Eren: Söyle kıvırcığım..

Azra: Deme öyle.

Eren: Yo diyeceğim, sen cevabını söyle.

Başımı evet anlamında salladım.

Azra: Sevgilin olacağım Eren Aydın..

Eren çok büyük bir mutlulukla ayağa fırladı ve beni kucağına aldı.

Azra: Eren bırak!!

Eren hafifçe gülümsedi.

Eren: Ya Kıvırcığım ben ne zamandır bu anın hayalini kuruyorum biliyor musun, bırak sevincimi yaşayayım, hem bizimkiler uyanacak.

Eren'e sıkıca sarıldım sanki şu an etrafta hiç bir şey yok, sadece ben ve Eren geri kalan her şey dondu ve Eren yavaş yavaş beni yere indirdi.

Eren: Kıvırcığım..

Azra: Efendim?1

Eren: Sana zarar gelmesine asla izin vermeyeceğim, kurtulacağız buradan, çıktığımızda da tüm dünyaya duyuracağım sevgili olduğumuzu.

İstemsizce Eren'in çenesine dokundum ve parmağımla yavaş yavaş sıvazlamaya başladım.

Azra: Söz mü?

Eren başını hafifçe elime doğru yasladı.

Eren: Benim sözüm geçmez Meleklerin Sözü Var...

Ne, bunu nasıl hatırlıyordu.

Azra: Sen onu nereden hatırlıyorsun?

Eren: Hiç unutamadım ki.

Azra: Hiç mi?

Eren: Hiç..

Bir anda aklıma Eren'e yollanan not geldi. Bunu ona söylemeli miydim, yoksa bende saklı mı kalmalıydı, ya Ereni tehdit ettilerse zaten bu aralar üstüne çok yükleniyor ya kaldıramazsa, benim okumam lazım o notu Erenden hatta herkesten saklayarak.

Azra: Eren sen git yat istersen benimde uykum geldi.

Eren uykusuzluktan şişmiş gözleriyle bana tekrar baktı ve gülümsedi.

Eren: Haklısın kıvırcığım bu aralar uyuyamadım yatsam iyi olur hatta gel sende yanımda dur.

Eren çok özür dilerim ama notu okumam lazım.

Azra: Eren, bu gecelik başka bir yerde yatsam.

Eren: Neden kıvırcığım?

Ay ben bunu hiç düşünmedim ki ne mazeret uyduracağım şimdi.

Azra: Şeyy, canım istemiyor ya yarın yapsak hem ikimizde uyuyalım rahat rahat.

Eren hafifçe gülümsedi ve ayağa kalktı.

Eren: Peki kıvırcığım sen nasıl istersen ama yarın bırakmam.

Azra: Tamam.

Eren başka bir köşeye gitti ve florasan lambası gözlerini kapattı. Ben ise hemen notu açtım ve sakince okumaya başladım.

Ege Demirciden Kardeşim Eren Aydına..

Sevgili kardeşim nasılsın görüşmeyeli (:

Ben Mükemmelim babam desen o da çok iyi aynı seni kaçırdığı o gün ki kadar iyi

Hatırlıyor musun?, bir zamanlar sen beni ben seni kardeş gibi görüyorduk tabi ben hayla öyle görüyorum

Tabi sen beni görmüyorsun çünkü kendine ihanet ettin, Eren senin kanında var bu işler

Sen istesen de istemesende çıkartamazsın, kendi benliğine ihanet etme sen busun

Eğer biraz aklın varsa bizimle çalışırsın

Ha yok çalışmam dersen arkadaşlarına, özellikle şu güzel Azracığına yapmadığımı bırakmam biliyorsun zaten ben dediğimi yaparım

Bu arada şu senin Azra ve Ebruda çok güzel kızlar baya iş yaparlar gibime geliyor (:

Yerinde olsam bize yani benliğine katılırdım ama senin kararın ya benliğine dön ya da ya da arkadaşlarını da bu işlerin içine sokarım

İmza: Ege Demirci

Mektubu bitirdim ve kanım donmuş bir şekilde Erene baktım, ne yapacaktı, iki ucu boklu değnek ya kendinden vaz geçecekti ya da bizden ki Ereni tanıyordum kendinden vaz geçecekti. Kim bilir ne acılar çektirieceklerdi Erene oradan zaten zor kurtulmuştu, şimdi tekrar mı atacaktı kendini o çöp gibi yere. Atıyorum kendini feda etmedi ya biz ne olacaktık o zaman Ege özellikle ben ve Ebruyu belirtmişti kim bilir bizi hani kirli işlerinde kullanacaklardı, belki ailelerimizi bile bir daha göremeyecektik, görsekte yanlarına gidip sarılmayacaktık, belki bizi öldü olarak göstereceklerdi ailelerimiz kahrolacaklardı.2

Eren: Azra o mektup ne?

Şokla arkamı döndüğümde arkamda Eren duruyordu gözleri çok koyu ve sinirliydi.

Azra: Hiç bir şey.

Eren sertçe kağıdı elimden çekti.

Eren: Hiç bir şey yoksa neden ağlıyorsun?

Ağlıyor muydum, fark etmemiştim bile.

Azra: Okuma Eren okuma.

Eren bana aldırmadan okumaya başlar ve bitirince bana bakar.

Eren: Sen okudun mu hepsini?

Başımı evet anlamında salladım.

Eren: O zaman neyi seçeceğimi biliyorsundur.

Azra: Eren kendini feda etme.

Eren: Sizi mi o çöplüğe atayım Azra, Asla bunu yapmam orada olan kızları biliyorum Ebruya ve sana ne yaptıracaklarını biliyorum direndin mi dayak yersin zaten ben küçüklüğümden beri orada bu insanların içinde büyüdüm biliyorum.

Azra: Eren ben senden ayrılamam yapamam hem orada da korurum kendimi.

Eren bana sertçe gözlerini devirir.

Eren: Senin orada işini 5 dk da bitirirler ve ben de seni koruyamam elim kolum bağlı işkence çekmeni mi izliyeceğim asla yapmam yapamam Azra yapamam.

Erenin ellerini tutarım.

Azra: Ben de sensiz yapamam sana çok aşığım çünkü ve ne pahasına olursa olsun yanında olurum.

Eren sertçe ellerini geri çeker.

Eren: Azra senin de dediğin gibi biz beraber olamayız koruyamam seni, bırak sizi salsınlar beni de unut ben hiç hayatında yokmuşum gibi davran hatta adımı bile unut..

Bir anda gözlerim dolar.

Azra: Eren ben seni nasıl unutayım, o bakışlarını, elimi tutuşunu anılarımızı nasıl unutayım Eren gitme ne olur.

Sıkıca Erene sarılırım.

Azra: Eren ne olur bırakma beni yalvarıyorum seninle geleyim ben sensiz yapamam seni oraya aslı ben bırakamam o tramvaları bir daha sana yaşatamam ben yaşayamam.

Eren kendini benden ayırır ve saçlarımı okşamaya başlar.

Eren: Zorundasın bensiz yaşamak zorundasın seni asla yanımda götüremem ne olur affet beni.

Azra: Affetmem bırakma beni affetmiyorum.

Eren gözlerimin içine son kez bakar.

Eren: Unut beni Kıvırcığım ne olur unut her şeyimi unut eğer unutmazsan ben de unutamam.

Eren gözlerini benden ayırır ve kapıyı tıklatır.

Azra: Ne yapıyorsun?

Eren bana bakmadan Çınar, Ebru ve Batu'ya seslenir.

Eren: Çınar..

Çınar hafifçe gözlerini araladı, Batu ve Ebruda aynı şekilde gözlerini araladılar.

Çınar: Eren ne oldu?

Eren: Azraya iyi bakın gözüm arkada kalmasın hakkınızı da helal edin.

Batu: Eren niye bir daha görüşemiyecek gibi konuşuyorsun.

Bir anda kapı açılır ve içeriye maskeli adam girdi.

Adam: Ne istiyorsun?

Eren son kez bize kaçamak bir bakış atar.

Eren: Testlim oluyorum bırakın arkadaşlarımı ve aşık olduğum kızı..

Erene doğru koşmaya başlarım ama nafile Çınar ve Batu beni sertçe tutarlar ben de çaresizce yere çöküp ağlamaya başladım.

Azra: Eren ne olur bırakma beni gitme Eren ben sensiz yapamam Erennnnnnnnnnn!!

Eren ise bana hiç aldırmadan sanki bana bakarsa gidemiyecekmiş gibi bana hiç bakmaz ve kapıdan öylece çekip gider ben ise öylece ağlıyordum haykıra haykıra ağlıyordum defalarca bağırıyordum Erenin adını neredeyse tüm bina sallanıyordu ama kimsenin umrunda değildim.

Azra: Eren ne olur bırakma beni Eren ne olur bırakma....

Merak etmeyin bu son bölüm değil ama benimde yazarken ağladığım ilk bölüm oldu hayla daha ağlıyorum (:11