10. Bölüm

erotizm ve gün ışınları, bazı kelimelerin tesiri

Eceko
ecotoopinkship

Yalnız sizin şu büyük başarılarınızdan hiç hoşlanmıyorum, tanrının ne kadar kıskanç olduğunu bildiğimden.

- Heredotus

_____________________________

"Bu çiçeklere evet diyemem ben şövalye ama hayır dersem de uykusuz gecelerle cezalandırılırım. " Pennylope elleriyle sarı saçlarını geriye attı. Nitekim bu kabarık ve kafasına sardığı kumaştan taşan saçlarına kötülük olmuştu haliyle daha da arsızlanmışlardı. Hatta bir kaç tutamı ise alnına düşmüştü.

" Leydim, bu çiçekleri alın ve daha sonrasında olacaklara da hazırlıklı olun. " Şovalyenin üçgen vücudu konuşurken şişip iniyordu. " Ben sizi alıp buradan çok uzaklara götüreceğim. Benimle geleceksiniz değil mi? " Pennylope sanki izleniyorlarmışçasına arkasına baktı ve telaşla Şovalyeyi hayal kırıklığına uğrattacağını bilerek aklındaki gerçekleri söyleyiverdi. " Beni son görüşün şövalye. Benim eve dönmem gerekiyor. Bizim kaderimizde birbirimize yer yok. "

Uzaklaşan genç kadının arkasından bakarken her şeyin değişeceğine inanmış olan şövalye çaresizce geri döndüğünde bir çığlık sesi duydu. Bu Pennylope'un evinden geliyordu. Seste ona aitti. Yetişmek için koşmuştu. Acı gerçekle yüzleşeceğini henüz bilmiyordu. Ve sesin geldiği yere vardığında Pennylope yerde kanlar içindeydi.

" Hayır olamaz. PENNY!"

Bunu ona yapan gaddar ve her şeye karşı üvey babası olmalıydı. Penny'e son kez sarıldı ve onu ikna edememenin yasını bir ömür taşıdı.

////////######/////#######////////

Akşamdan kurulmuş alarmın sesi evin en uzak odasına kadar ulaşmıştı. Kuşlar cikcikliyor buda anlamsız bir gürültü oluşturuyordu. Rahatsız olan Ece'nin uyanması kolay olmuştu. Telefonu eline almasıyla alarmı sonlandırması bir oldu. " Ne kadar kulak tırmalayan bir ses. "

Bugün yapacakları şey belliydi. Alper'in dedesi ile görüşeceklerdi. Telefondan pek bir bilgi edinememişlerdi. Üstünü değiştirip fazla uğraşmadan evden ayrılmak istiyordu. Sabah sabah yemek yemeği de sevmezdi. Hızla sarı kot şortunu ve üstüne vahşi batı yazan tişörtünü geçirdi. Boynunda ki kolye Su'yun evine gizlice bırakılan kolyeyi anımsattığı için biraz sendeledi. Yüzünü soğuk suyla yıkadıktan sonra kendine gelebilmişti. Hazır hissettiğinde evin kapısı sessizce kapattı. Annesine dünden haber vermişti neyse ki.

================

" Bu kapının da...." Su evin dış kapısını açtığında karşında Ece'yi görmüştü. Oysa Su, Ece'nin kapısına geleceğinden bi haberdi. " Aaa Ece. Ben gelirdim kızım sen niye geldin. Aynı apartmanda değil misiniz ? "

Ece yeni uyanmış asabi arkadaşına aynı gerginlikle cevap verdi. " Sabahın köründe adamın kapısında mı bitelim?! Sizin kafede otururuz diye düşündüm. " Su anladığını belli ederek kafasını sallıyordu bir yandan da kafenin anahtarlarını almak için eve dönmesi gerektiğini biliyordu. Annesi uyanmıştı ancak yarım saat - kırk dakika sonra aşağı inebilirdi.

" Gel sahile yürüyelim. Ne dersin ? "

Ece teklifini kabul ettiğinde plaja kadar yürüdüler. Plaja erken saatte gelmek zaten yapılması gereken bir şeydi. Tembel oldukları için ve devamlı orada kaldıkları için her sabah erkenden inemiyorlardı ama ayaklarını tuzlu suya soktuklarında, güneş tepede onlara hoşgeldiniz uykucular derken üzerlerindeki ağırlık gitmişti. Carpe diem onlar için tam bu an geçerliydi. Arada hafif hafif esen rüzgar ve erkenci mısırcı abinın arabasını sürerek önlerinden geçmesi tek kelimeyle rahatlatıcıydı.

" Ne hissediyorsun? "

Ece bir taşı denizde sektirdi. Zaten insan yaşadığını tatillerde daha çok hissediyordu.

" Genelde arkadaşlarım içemedikleri biraları bana verirlerdi. Akşam vakti hep birlikte eğlenirken onların birasını da içmek kafamı daha da güzel yapardı. Bunun yanında sevinirdim de ama şuan bundan da daha iyi hissediyorum. "

Açılmış bir şemsiyenin altına gitmişlerdi. Güneş yanıklarıyla uğraşmak sinir bozucu olabiliyordu.

" Dedin ya ondan daha iyi hissediyorum diye. Bende arkadaşlarımla yaz akşamları duştan sonra hazırlanmayı çok severdim. Ama bu yaz doya doya hepsini ve daha fazlasını yaşıyorum. "

" Evet, mükemmel ve daha da fazlası. Acaba Alper'in dedesiyle olan konuşma nasıl geçecek ? "

Ayaklarındaki kumlar şezlonga bulaşırken mavi minderlerin üzerinde biraz daha uzanmışlardı.

" Bilmiyorum ama iyi yada kötü olarak değerlendirmeyeceğim. Bence anı yaşamalıyız. "

Evet diye kafa salladı Ece. Buna katılıyordu. " Güneş tenimize alerji yapmadan Alper'den haber alabilirsek ne mutlu!"

Elleriyle ayaklarındaki kumu uzaklaştırmaya çalışan Su arkadaşını ve kendini de biraz rahatlatmak için konuştu.

" Oldum olası evrene ve daha görünmeyen bir güce inandım. Sende inan ve güven. "

Dalga sesleri yeni yeni akın eden yazlıkçıların sesine karışıyordu. Yakında ki bir otelin müşterilerine açtığı yaz Pop şarkılarının tınısıda duyuluyordu. Şezlongun vermiş olduğu rahatlık pahabiçilemezdi. Doğal olarak enerjiler temizdi.İçleri huzurla doluydu çünkü huzur onları çoktan bulmuştu.

------'xxxxxxx'_________

Alper'in dedesi yuvarlak camlı gözlüklerinin arkasındaki açık mavi gözleriyle kızlara pür dikkat bakıyordu. Üstünde gözleriyle aynı tonlarda bir gömlek vardı. Bu havada ne gömleği diye sorgulamamak içten değildi fakat kızlar patavatsızlık etmek istemeyerek sadece Alper ile bakışları yardımıyla konuşuyorlardı.

" Hoşgeldiniz. Kahve ? "

Gülümsediğinde yanaklarının allığı ortaya çıkmıştı Akif Beyin. Kızlar hızlıca kafa salladılar ve Alper hızla mutfağa yollandı.

" Nerden başlamalı, nerden başlamalı.......sanırım en baştan almalı ki namütenahi okyanusta yolumuzu kaybetmeyelim. Tek bir cevap verebilseydim sorduğunuz sorulara Aşk derdim. "

Su hızlıca atıldı. " Alper'i bekleyelim mi ? "

Alper elinde kahve tepsisiyle içeri gelmişti bile. " Bence dinlemeye hazırız. "

" Oturduğumuz yerin tüm zamanlarda bir hikayesi, yaşanmış mazisi, tarihi olayları var gençler. Yıllardır arşivlerden ve erişebildiğim yerlerden bilgi edinmeye çalışırdım. Bu bir hobi kadar basit görünüyordu başta. Daha sonra bir şey keşfettim. "

Küçük masanın üzerindeki gazeteyi kızlara uzatırken yıpranmış defteri de elinde tutuyordu. Kızlar gazeteye göz attıklarında gazete sayfalarının 70'li yıllara ait olduğunu gördüler.

17 YAŞINDAKİ KIZ İNTİHAR ETTİ.

Evinde ölü bulunan kızın ardındaki gizem araştırılıyor. 24 yaşındaki K.S. Bodrum'da kendi evinde baş ucundaki bazı kimyasallarla ölü bulundu. Avucunun içinde yazmış olduğu aşk mektubu intihar mektubu olarak kabul ediliyor. Görevliler intihar vakası olarak değerlendirsede sır perdesi tam olarak aralanabilmiş değil.

" Sadece bu değil gençler. Bunun gibi bir sürü gazete küpürü çıkarabilirim. Bu civarlarda, kazılarda dahi sürekli bununla karşılaşılmış. Bana artık normal geliyor. "

Su okuduğu metinden gözünü dedeye çevirdiğinde sessiz bir gülümseme vardı adamın yüzünde.

" Bu ne anlama geliyor ki ? "

Alper bir iple bağlanmış büyük destelerce gazete kağıtlarını ve diğer yazıları kızlara uzattı.

BODRUMDA ESRARENGİZ AŞK BÜYÜLERİ BULUNDU!!!

TARİHİ HENÜZ KESTİRİLEMEYEN " UMUTSUZ AŞK " MEKTUBU BODRUM KALESİNİN İÇİNDEN ÇIKTI.

BİR AŞIĞIN YAZDIĞI ŞİİR BODRUMDAKİ MEZARLIKTAN ÇIKTI.

BODRUMDAN YİNE ESRARENGİZ BİR OLAY, ESKİ AŞK METİNLERİNE BİR YENİSİ EKLENDİ.

" Gençtim,büyüdüm ve yaşlandım. Çocuklar belli etmesem bile 70 yaşındayım. Özel tarihlerde her sene bu gibi vakalara rastlanıyor. Hatta artık eskisi kadar da haber yapmazlar. Delicesine hislerle yazılmış aşk yazıtlarını okumuştum. Kazılarda çıkan ve günah olarak görülüp gömülen çoğu şeyi gördüm. Tek diyebildiğim sizin başınıza gelende bununla alakalıydı."

" Nasıl yani? Sizce ne bu? "

" Tanrı bize hep bir şeyi hatırlatıyor. Unutulmak değil hatırlanmak istiyor. "

" Bu çok enteresan bizim eve bırakılan kağıtlar ve diğer eşyalarda böyle haber olmuştu. "

" Evet duyduğumda zamanı gelmişti diye düşündüm. Lütfen endişe etmeyin kızlar bu hep olan bir şeydi zaten. Hatta size bir kopyasını kaydettiğim aşıklar güncesini göstermek istiyorum. İçinde Bodrum'daki yaşamış bir sürü aşık var. Gerçek hikayeler olduğu varsayılıyor çok eskiden kalma bir kitap. Kilisenin gizli odasında bulunmuş. Kişilerin isimleri ve tarihleri de var ancak tek ortak noktaları kavuşamamış olmaları. Zaman onları silmiyor. Bir sebebi vardır. "

Ece heyecanla sabırıszlığını belli etti. Ayağıyla yerde ritim tutmaya bile başlamıştı.

" Lütfen bize gösterin. İçinde Samuel diye biri vardır belki. "

Dede pencerenin manzarasından çok daha uzaklara dalmışken düşündü. " Samuel....Samuel...sam.. Öyle biri olabilir kızlar. Yabancı gelmedi şimdi duyunca. "

 

 

 

 

Bölüm : 20.05.2025 06:53 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...