
~Hakancan~
"O ölmedi deilmi eğer öldüyse bunun cezasını onun yanına giderek sizde çekiceksiniz" O ölmedi, O ölmedi, o ölmedi, hayır o ölmedi bizim hikayemiz bu kadar kısa olamazdı deilmi Gökçen onların yüzünden ölmüş olamazdı deilmi "Kaan gel buraya pislik herif bunun cezasını ödeyeceksin" herkes ağlıyordu Kıvılcım çığlık atıyordu, Ateş Kıvılcım'ı sakinleştiriyordu, Ilgın bayılmıştı bu yüzden serum vermişlerdi, Ilgay Ilgının yanındaydı. Herkes burdaydı ama Gökçen yoktu, herkes ağlıyordu ama ilk defa Gökçen ağlamıyordu. Onunla daha geçireceğiniz onca hikayeye varken burda bitemezdi deilmi "Hayırrr, açın kapıyı onu göreceğim açınn, o ölmedi kandırıyorsunuz beni, bu yalana inanmıyacağım, açın diyorum sizee açın kapıyı onu göreceğim" Sesler duvarda yankılanıyordu "Sakin ol Hakancan o ölmedi herkse biliyor o ölmedi" Ateş sulu gözlerle ağlamamak için direniyordu. Gökçen bu kadar erken kaybedemezdi. Onun daha onlarca hayalleri vardı biz daha birlikte Kaan'ı yenecektik. Bu savaşa birlikte girip birlikte çıkacaktık biz ikimiz tek parça olacaktık birbirimizden kopmayapacaktık. Bu sefer bağıran Ateş oldu "O ölmedi onu bulacağız, O daha çok küçüktü bunu size ödeteceğiz ve bir gün onu bulduğumuzda hep birlikte bu savaşı kazanacağız göreceksiniz." Kıvılcım ilk kez bu kadar çok ağlıyordu çünkü o da Gökçen'le bir sürü hayal kurmuştu çayırlarda piknik yapacaklardı, Heryeri gezeceklerdi, ilk defa rahatca kahve içmeye gidecekleri, parti yapacaklardı ve daha fazlası vardı fakat daha bu hayalleri ona söylemeden Gökçen ölmüş-, hayır o ölmedi onu bulunacaktık. Ilgay hala baygın dı en çok o etkilenmişti bundan, çünkü o ölümlerden hoşlanan biri deildi, Herkes hoşlanmaz ama onda farklıydı o henüz 6 yaşında hem annesini hep babasını gözlerinin önünde bıçaklanırken kaybetmişti. Ilgay ise bu yüzden onun hep yanında olmuş, onun acısını kapatmıştı. Derya ve Willeam evdeydi onlar Gökçen'in öldüğünü henüz bilmiyorlardı."Onun öldüğünü kabullendiğimiz her gün bir can. Yürüyün" Ateş, Kıvılcım ve ben arabaya bindik Amellia artık tıp okumadığı için ameliyata yardım edemedi o ise bunun sinirinden arabadan inmemişti ve o da öldüğünü bilmiyordu arabaya bindiğinizde gözü hepimizin üzerinde dolandı ama beklediği cevabı bulamadı "Kaan bunu çok pis ödeyecek" arabayı son sürat sürdüm Kaan'ın yanına gittiğimizde herkes fazlasıyla sinirliydi ve herkes bu sinirle oldukça güçlü görünüyorlardı çünkü bunu ödetmeden bir adım dahi atmıyacaktık. "Ooo sulu gözler gelmiş. Nasılda ağlıyordunuz hastane de, Annesi kaybolmuş çocuk gibi.Ama ben demiştim Gökçen'e, bak o kadar bizi yenebilme hayali kurma sonra geberirsin falan hayalin çöp olmasın diye, dinlemedi. Ne yapalım artık"
Hakancan bu sözün ardından sinirle yumruklarını ard arda geçirdi fakat tek kişi değillerdi içeriye bir anda insan dolmuştu ve bizden sayıları oldukça fazlaydı Kıvılcım ateşlerini kimseden esirgemiyordu, Ateş de öyle onlar bu savaşı kazanmadan gitmeyeceklerdi. Kaan bayılmamak için direniyordu diğerleri ise çoktan ölmüştü o an herşeyin olmasını beklerdim ama maskeli kadının gelmesini beklemezdim o kızını öldürdü, O benim canımın içini öldürdü. Bunu onun yanında bırakmayacağım "Sen hala buradamısın sen kızını öldürdün farkındamısın sen nasıl bir annesin millet canı acıdığında anne, baba diye bağırırken o Timur diye bağırdı. Bir kez olsun sizin kucağınızda ağlamadı, ağlayamadı. Onu sen öldürdün üstelik bir korumayı öldürdü diye. Nasıl vicdansızsın" çığlık atıyordum kimse sakinleştiremiyordu, bağırıyordum Gökçen gelip de Hakancan yapma diyemiyordu, ağlıyordum gelip de ağlama diyemiyordu, herkesi vurup öldürüyordum Timur yapma diyemiyordu. Artık o hiçbirşey yapamıyordu onun tek yaptığı şey o buz gibi morg da yatmaktı. O üşürdü ki, o hep kazak giyerdi yazın bile uzun kollularla kabanlarla gezerdi ama o şimdi çıplak bir şekilde morgdaydı. "Ne kadar da rahatladım etrafta boş çene yapan birisi yok, ne hoş" Bunu demesinin üzerine yumruklarımı ona geçirdim silahımı hazırlamıştım onu vuracaktım yoksa Gökçen daha fazla acı çekecekti vurmak üzereydim ki üzerime yumruk geldi afalladım baktığımda vuran kişi Kaan'ın kardeşiydi. Birde bu eksikti niye bu kadını koruyorlardı bunun nedeni neydi "Abisini korumayı da bilirmiş" Kafama silah dayadı "Ne dersin seni de onun yanına gönderelim mi" Gökçenden çok ne korkutabilirdi ki beni.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 437 Okunma |
114 Oy |
0 Takip |
28 Bölümlü Kitap |