10. Bölüm

10. Bölüm

Eifisko
eifisko

Bize bakan Merih teyzeyle donakalmıştım resmen

- siz napıyorsunuz burada yüzbaşım. Gözlerini kısarak Çağkan' a yönelttiği soruyla kaşlarım çatıldı . Yüzbaşım güzelmiş ama Merih teyzeye olmamış.

- aaa Merih teyze sendemi burada çalışıyordun kusura bakma vallahi hiç görmedim seni . Ne ayak lan bunlar . Aval aval ikisine bakıp duruyordum . Fakat birden hastane koridorunda bir adamın çığlığı yankılandı

- ay noluyor diyerek meraklı Merih teyze hemen odadan çıktığında rahat bir nefes aldığımı hissettim..

Merih teyze

Elif'in kaldığı odadan çıktığımda bir adam elini gözüne koymuş bir şekilde bağırıyordu . Hemen doktorun yanına götürmek için yanına gittim ve adamın kolundan tutarak sürüklemeye başladım . Doktor hemen bakmaya başladığında adamın bir gözüne birşey olmuştu fakat ne olduğunu bilmiyordum . Odada duruken adamı incelemeye başladım . 1 70 boylarında başında hiç saç yoktu fakat sakalları ve bıyıkları orta uzunluktaydı . Kahverengi gözlerine baktığımda onunda bana baktığını gördüm . İsmi neydiki acaba . Tamam bundan önce iki kere evlenmiş ve evlendigim kişileri dolandırarak boşanmış olabilirdim fakat bu, bu adamı sevmeme engelmiydi . Üzerimdeki iş kiyafetleri ve beyaz önlüğüme baktım . Allah'tan saçlarımı yeni kırmızıya boyatmıştımda güzel görünüyordu .

- Merih teyze hastanın işi birti hemşire hanım başka hastaya bakmaya gitti sana zahmet çıkış işlemlerini yapar mısın ? Doktorun sorduğu soruya başımı salladığımda o odadan çıkarmıştı.

- ne oldu gözünüze

- aşkımdan kör oldum ve gördüğün bu kırmızı saçlı güzel hanımefendiye de tabii....

...

Çağkan ne kadar ısrar etsede çorbayı kendim içmiştim .

- ne zaman çıkacağım ben buradan

- iki üç güne çıkarsın ama sakın tam iyileşmeden çıkma dediğinde tamam anlamında başını salladım . Aklıma birden telefonum geldi

- benim telefonuma noldu ? Yaaa o kadar içinde fotoğraf ve bi ton numara vardı bayılıcam ben şimdi diyerek ellerimi yüzüme kapattım.

- askeriyeye bakakrım buluruz telefonu merak etme . Dediğinde resmen havaya uçabilirdim .

- çok teşekkür ederim

Yaklaşık iki saat sonra abim geldiği için Çağkan gitmişti . Abim ise geldiğinden beri konuşmamış sanki birşeyler düşünüyordu

- noldu abi . Dalmış gözlerini bana çevirdi

- yok birşey güzelim sen rahatına bak . Birşey vardı fakat şuan kuncalamamayı tercih ettim ve başımı yastığa koyup erken kalkmamdan dolayı yorgun olan gözlerimi kapattım .

Odaya hemşire gelmiş ve gereken yerlere verilen kremleri sürüyordu . Odaya annem ve kız kardeşim ne kadar girmek istesede izin vermemiştim çünkü izleri görmelerini asla istemiyordum . Gelen hemşire arkadaşımdı . Sırtıma acıtmamaya çalışarak krem sürüyordu işi bittiginde arkama dönüp ona baktığımda gözleri dolmuştu . Kollarımı iki yana açıp ona sarıldım

- özür dilerim dedi . Ama onun bir suçu yoktu ki kimsenin bir suçu yoktu .

- şşşş sakinleş senin bir suçun yok . Birazdaha sarılı kaldıktan sonra ayrıldık .

- Merve birşey söyleyeceğim

- söyle

- ne yemek var bugün . Dediğimde gülümsedi napayım acıkmıştım .

- tarhana çorbası ve tavuk pilav . Dediğinde sadece başımı salladım oda zaten tekrar geleceğini söyleyerek odadan çıktı . İki gündür hastanedeydim ve artık gitmek istiyorudm . Yoğun bakımla birlikte 4 gündür buradaydım ...

...

Yine askeriyeye gidecektim fakat gitmeden önce Elif'i görmek istediğimden dolayı hastaneye gelmiştim . İçerideki hemşire çıkınca yaklaşık 5 dakika kadar bekleyip kapıyı çaldım . İçeriden onay gelince kapıyı yavaşça aralayarak içeriye girdim ..

...

Çağkan üzerine tam anlamıyla oturan askeri ünüformalarla içeri girdi .

- gelebilir miyim dediğinde başımı salladım . Yatakta oturur pozisyondaydım aslında biraz yürümem gerekiyordu hep yatarak olmazdı . Yatağın yanındaki sandalyeye oturduğunda sadece yere baktım .

- bugün o itlerin sorgusu var oraya gideceğim birazdan dediğinde yüz hatlarımın gerildigini hissettim . Bana yapılanları ona anlatmalımıydım acaba

- Elif eğer hala anlatmak istemiyorsan sorun yok ben zaten eninde sonunda o itlerden öğrenirim dediğinde sadece ona baktım . Anlatmak daha fazla canımın yanmasına sebep oluyordu sanki ,oda bunu anlamış olacakki hiç birşey demedi sadece başını tamam anlamında salladı. Zaten yaklaşık 10 dakika sonrada iyimisin diye bakmaya gelmiştim gitmem gerekiyor diyerek gitti.

...

Askeriyenin park alanına aracımı parkettim . Dik bir şekilde yürüyerek bana selam veren askerlere baş selamı verdikten sorna ilk olarak orgeneralin yanına gittim . Sorguya girmek için izin alma gerekiyordu üst rütbeler den ve şuan sadece orgeneral askeriyedeydi. Sorguya girmek istediğimi söylediğimde ilk başta itiraz etti

- sen adamı haşat edersin o adam bize lazım asker sorguya başkası girsin

- komutanım gerçekten bu sefer hiçbirşey olmayacak . Ayrıca diğer sorgulardada hep benim damarıma bastıkları için alt tarafı iki yumruk çaktım . Dediğimde hafifçe güldü

- peki ama bu sefer iki yumruk çakarsan bende sana tutanağı çakarım ona göre dedi . Bu işte tamamdı fakat bana iki yumruk çakma demişti

Bizde 10 tane çakardık artık napalım

Sorgu odasına girip karşımdaki adama baktım . Kafasını masaya koymuş uyuyordu anlaşılan geldiğinden beri sorguda bekliyordu. Yanına gidip başımı eğerek kulağına korkutucu bir sesle tıslamış olmalıyım ki hemen oturduğu yerden kalktı ve korkuyla bana baktı . Kameraya bakip bir baş hareketi yaptığımda kameranın ışığının sönmesiyle kapattıklarını anladım .

- evettt Faruk gelelim sana diyerek adamın etrafında bir tur attım ve sandalyeye oturdum .

- o kızı neden kaçırdınız dediğimde güldü

- karın diye dedi . Bende güldüm. Yüzümü üzgün bir hale sokarak

- tüh görüyor musunuz benim karım sandıkları birini kaçırmışlar . Ciddileşerek o kız benim karım değil dedim . Bu sefer o güldü

- karın değilse senin evinde ne işi vardı bu bir , ikincisi karın degilse bile çok güzel iskencelere katlanan bir böcek . Dediğinde yüz hatlarım gerilmişti .

- ne yaptınız kıza dediğimde gülümsemesi büyüdü

Ama komutanım burada benim leyhime oynanıyor

- ne yapmadık ki

- uzatma lan lafı ne yaptınız kıza anlat

- yüzbaşı karını fazlamı seviyorsun acaba . Dediğinde son kalan sabır hücremide kullandığım için adamın yakasından tutup sandalyesi ile beraber yere yapıştırdım

- beni delirtme Faruk yoksa bu odadan bırak sağ çıkmayı kemiklerini bile bulamazlar . Dedim . Yutkundu

- şimdi bana teker teker o kız ne yaptığınızı anlat yoksa seni bu dünyadan silerim . Gözlerinde gördüğüm tek şey korkuydu . Yakasını bırakıp sandalyesini o üstündeyken kaldırdım ve tekrar yerime geçtim

- anlat

- eziyet ettik sadece bu kadar .

- ne eziyeti nasıl eziyet her detayıyla bana anlat . Yutkundu

- kaçırdığımızda ilk yerimizi buldunuz zaten sonra başka yere gittik . Orada adamlardan biri onunla birlikte olmak istemiş ama vallahi benim haberim yoktu . Gözlerimi sakinleşmek adına kapattım dişlerimin kıracağını hissetsemde sıkmaktan vazgeçmedim

- devam et . Kıza dokundumu

- orada nasıl oldu bilmiyorum ama kız adamı hasat etmiş biz gittiğimizde adamı yerde yumrukluyordu . Dediğinde gözlerim kapalı bir şekildeyken dudağımın kenarı kıvrıldı. Aklıma gelenlerle gözlerimi açtım ve anlamaz ifadelerle ona baktım .

- nasıl bilmiyorum lan kız bağlı değil miydi nasıl çözüldü elleri cinler mi çözdü kızı . Sonra aklıma gelenle gülümsedim. Ve nasıl dövmüş adamı diye sordum

- baya bi vurmuş adam iki gün de zor kendine geldi ama kız nasıl kurtuldu bilmiyorum . Sonra içeriye bizimkiler gitmiş . Kızın yaptıklarını görünce içlerinden biri tokat atmış . Yüzüm tekrardan gerildi tamam kaldı sabrımın yüzde yirmi beşi

- ama kız o adama da vurmuş . Sonra zaten tekrar yer değiştirdik

- başka

- başka birşey olmadı

- delitme lan beni kızın sırtına ne yaptınız . Bana bak Faruk bana tek bir kelime yalan söylersen seni bu askeriyeye gömerim

- tamam tamam anlatacağım yeterki bırak . Yutkundu elelrimi yakasından çektim

- ilk başlarda kıza birşey yapmadım sonra iste yumruk falan yedi . Bide dediğinde bana baktı korkuyordu yutkundu . Kırbaçladık

- ne yaptınız ne yaptınız

- kırbaçladık . Birden neresinden cesaret geldiyse . Oğlumun intikamını aldım ben yüzbaşı o kız bir ömür boyu o 55 tane yumruğun izlerini ve o kırbaç izlerini sırtında taşıyacak sırtına her baktığında o esaret gelecek aklına dedi. Peki bendeki sabır hücresi bittiiiii. Yerimden kalkıp adamın üstüne yürüyeceğim sırada birden kapı açıldı . Ve içeriye hiç beklemedegimin bir kişi girid . Kerem . Saldırmadan önce psikopatça güldü

- senin önce kardeşim dokunana parmaklarını tek tek kıracağımbsonrada zaten eziyet odasına geçeriz ama nasıl fikir . Tamam şuan bende bu adamı dövecektim ama eziyet odasında kerem adama ne yapmayı planlıyordu. Birden adamı tutup kaldırdı

- kalk şerefsiz soysuz it . Ne yapacağımı bilemez şekilde orada duruyorken .

- buradamı kalacaksın ben seninle eski günleri yad ederiz diye düşünmüştüm diyen Keremin sesini duymamla yüzüme bir gülümseme yayıldı .uzun zamandır ikimiz birlikte eziyet odasına girmemiştik. Başlayalım bakalım diyerek bende arkalarından yürüdüm . Bizi yolda gören Ali

- komutanların hayırdır nereye bu itle dediğinde

- eziyet odasına dedim yüzümdeki gülümsemeyle

- komutanım desenize şenlik var . Uzun zaman sonra yine siz ve Kerem komutanım

- var Ali var ama çok izlemeyin doluşmayın odaya . Dediğimde hemen arkasını dönüp koşarak gitti . Nedensizce biz eziyet odasına birlikte girdiğimizde herkes bizi izlemek için geliyordu . Ne yani alt tarafı adam dövüyorduk birşey yapmıyorduk .Allah bilir şimdi tüm askeriyeye haber verirdi Ali . Birileri bizi duracağız sanmıştı fakat biz geri dönüyorduk.biz keremle kan dökmeyi seven kişiler değildik fakat söz konusu vatan ve masum canlarsa asla geri durmaz bunu yapanların şah damarına bıçağı saplardık...

Merhaba bölüm gecikmesinde özür dilerim tam istediğim gibi bir bölüm olmadı çünkü ekrana bakınca başım daha fazla ağrıyor o yüzden lütfen bunu mazur görün

Sizce Kerem ve yavuz faruka ne yapıcak

Nasıl bir şenlik geliyor dersiniz neyse bölümü begendiyseniz yorum atmayı ve yıldıza basmayı unutmayınız . Öptümm🌺♥️

Bölüm : 30.11.2024 16:39 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...