16. Bölüm

Bugün son günümdü yarın geri Şırnak'a dönecektim. Bugün kızlarla bir parkta toplanıp bir şeyler yiyip sohbet edecektik. Ve biz berfinle üç saattir ne giyeceğiz tartışması yapıyorduk. En sonunda o eşofman takımı bende gömlekli tatlı bir takım seçmiştim . Arabaya bindiğinizde ilk konuşan o oldu

- siz dün ne yaptınız benim odamda ortalık savaş alanı gibiydi . Aklıma dünkü olanlar gelince gülümsedim

- azıcık eğlendik bişi yapmadık dedim

- benide çağırsaydınız dedi ve o kadarcık sohbetle parka gelmiştik . Herkes tam takır piknik masasındaydı . Herkes birşey anlatıyor ve herkesin sorduğu sorulara cevap bulmaya çalışıyordum .

- eeee Şırnak nasıl en yakın zamanda söz geleceğim yanına dedi Sude

- güzel ya gelde birlikte gezek dedim . Ve o şekilde sohbeti yürüttük . Masaya getirdiğimiz yemekleri koyduk ve daha az konuşarak yemekleri yemeğe başladık fakat yanımızdaki grup çok fazla ses çıkarmaya başlamıştı ve gerçekten artık biz birbirimizi duyamıyorduk. En son dayanamayıp onalra bakmadan .

- daha sessiz olurmusunuz dedim

Benim dediğimle adamlar ne kadar sinirlenmişse içlerinden biri hırsla kendi kurmalı masalarıyla takım olan sandaleyesini geriye çekti ve bağırmaya başladı

- kim lan bizden rahatsız olan gelsin yüzümüze söylesin arkamızdan konuşacak kadarmı sizin cesaretiniz. Dediğinde Psikopatça güldüm ve masadakilere baktım . Berfin hemen koluma girip

- sakin Elif bak iki günlüğe geldin zaten bela alma dedi .

- bu kadarmı korkak sınız sizi reziller yüzümüze karşı bile söyleyemiyorsunuz bizde sizi birşey sanmıştık biz sizimi takıcaz ulen biz diye kalkan adam takrar bağırdığında

- rezil sen ve grubunsuzunuz dedim . Hala sandalyede oturuyordum çünkü Berfin 404 gibi koluma yapışmıştı . Başımı çevirip kalkan adama baktığımda masasında kiler kahkahaya boğuldu.

- Elif sakin hadi bizde kalkıyorduk değilmi arkadaşlar dedi Berfin fakat benim Sude ve semanın kalkmaya pek niyeti yoktu .

- sen misin bunları söyleyen ve masaya garson gönderen dedi tekrar o adam .

- benim bir sıkıntımı var . Dedim ters ters ona bakarken . Güldü ve tekrar yerine oturdu . Beni ve dediğimi önemsememiş olmalı ki tekrar bu sefer daha fazla bağırarak konuşmaya devam ettiler

- sabrım bitiyor

-bitmek üzere

-ve bitti dedim yaklaşık iki dakikadır onlara zaman tanıyordum fakat bu onların umrunda bile değildi .

- bağırarak konuşmayı çok seviyrosunuz sanırım dedi sema

- ahhh güzellikler başka işler için bize ulaşın bu tarz konularla ilgilenmiyoruz dediğinde sinrilerime hakim olamayarak bir anda ayağa kalktım . Berfinde hemen benimle birlikte kalktı sinirle ona baktığımda tıslarcasına

- Berfin dedim uyarı tonunda fakat o bırakmadı

- ayy güzellik sinirlendirdilermi seni vah vah vah söyle kim sinirlendirdi seni kıralım kafasını dedi ve tekrar gülmeye başladılar

Fakat ben gülmüyordum

-güzel kızsın aslında yazık olmuş sana dediğinde sabır testim kırılmıştı kolumu nasıl yaptım bende bilmiyorum ama berfinin kolundan kurtararak masadaki tabaklardan birini alıp adama fırlattım . Bu hareketime birlikte diğer alanlarda oturanlar bağırmaya ve Çığlık atmaya başladı.

- haddini bil böyle bir ortamda bu kadar ses yapamaz ve istediğin kişiye istediğini söyleyemezsin dedim . Koluna denk gelen tabak parçalarını temizleyen adam sinirlenmiş bir şekilde yerinden kalkıp bana doğru gelmeye başladı . Tam önümde durunca kızlarda yerinden kalktı .

- ama sen çok kaşınıyorsun be güzelim bu hatanı bir öpücüğe affedeyim ha ne dersin dediğinde bir anda ona tokat atmıştım . Fakat o bunu çoktan hak etmişti.

- nasıl beğendin mi öpücüğü şimdi ya defolup buradan gidersin yada ben buraya tüm Ankara'yı yığarım dedim . Patlamış dudağına parmağını sürdü ve eline gelen kanla bana baktı

- elin sertmiş acaba ilsikide nasılsın dediğinde onu boğazında tutup başını masadaki yemeğe gömdüm . Bu hareketime sinirlenen arkadaşları bana doğru geliyordu ki kızlar önlerini kesti . Adamın kafasını kaldırıp tekrar vurdum ve başımı kulağının yanına yaklaştırarak

- nasıl tadı bize yemek nasip olmadı dedim .

- bunun hesabını bana vereceksin güzellik dedi ve biranda kolumu tutup sırtıma arkaya doğru çapraz bir şekilde tuttu. Bedenim göğsüne yaslıydı başını bana doğru eğip

- böyle daha iyi değilmi ama dediğinde başına kafalık attım ve diğer kolumuda karnına geçirdim . İnleyerek öne doğru eğildiğinde dirseğimi sırtına vurdum ve onu iterek yere düşmesini sağladım. Diğerlerine baktığımda hepsi ayrı bir alemdeydi . Tam adamın yanına eğilip birşey diyecektim ki polis sirenleri ile herkes kapıya baktı

Polismi çağırmışlardı ben hallediyordum ne güzel

Hemen telefonu çıkarıp abimi aradım ve durumu anlattım .

- büyük ihtimal ilk ilçedeki emniyete gideriz falan dedim ki polis beyler sağolsun hemen dibimde bittiği için telefonu kapatmak zorunda kaldım . Polisler ne olduğunu falan sorduğunda olayı anlatıp kelepçe takmamalarını onlara zorluk çıkarmayacağımızı söyledik . Ve hepimiz topluca ekip arabasına bindik .

Şuan nezarethanedeydik biz kızların hepsini bir hücreye erkekleride bizim yanımızdaki hücreye vermişlerdi . Arada onalara bakıyordum daha doğrusu dövdüğüm adama yüzündeki yağlı yemek izlerini çıkarmaya çalışıyordu fakat burada bile hala itlik peşindeydi

- ne o güzellik çokmu beğendin yüzümü dediğinde gülümsedim

- evet dağılmış ve yağlı kırmızı hali daha ilgi çekici görünüyor dediğimde morali bozulmuş bir şekilde önüne döndü .

Onu hırpalamam zoruna gitmişti.

Sonrasında demir kapının açılma sesi geldi

- çok sürmesin ama dedi polislerden biri . Birisi gelmişti fakat kimdi bilmiyordum ve merakta etmediğim için başımı tavana kaldırıp gözlerimi kapattım .

- Elif . Çağkanın soru mahiyetindeki sesini duyduğumda şok içinde hemen ona baktım . O ise bir bize bir yanımızdaki hücreye bakıyordu .

- çağkan senin ne işin var burada

- çağkan abi dedi Berfin diğerleri daha çağkanı tanımıyordu

- abin söyledi burada olduğunu ne oldu . Dedi bana bakarak . Yerimden kalkıp yanıma gittim. Ve olayı anlatmaya başladım

- bir cafeye gittik yan hücreyi gösterip çok ses çıkardılar bizde garsona onları uyarmasını söyledik ama onlar bu uyarmayı yanlış anladı sanırım diyerek yan hücreye baktım. Atar gider yaptılar sonra azıcık tartıştık bau kadar . Çağkan benim dövdüğüm adama bakarken

- tartışmadan fazlası olmuş sanırım dediğinde bende o adama baktım ve gülümseyerek

- biliyormusun onu ben dövdüm dediğimde çatık kaşlarla bana baktı.

- elif sen boksör falan mısın yoksa doktormu insanları iyilestirmen gerekiyor yaralaman değil dedi ama bunları gülerek söylüyordu. Omuz silktim

- onlarda rahat dursunlar dedim dövdüğüm adama bakarken

- niye döndün adamı bu kadar ses içinmi dediğinde yüzüm soldu

- pişkin pişkin bişiler dedi ellerimi kaldırıp sinirle, ama hakketti dedim

- ben senin sevgilin olduğunu bilmiyordum dedi o adam

- sevgili değiliz

- sevgili değiliz dedik aynı anda kızlar kıkırdamaya başlarken ben onlara ters bir bakış attım çağkan ise bana baktı

- ben sizin çıkış işlemlerinizi halledeyim dedi . Gözlerimi kocaman açtım ve tüm kızları gösterdim

- hepimizinmi dediğimde sadece başını salladı. gülerek onlara baktım zira çok sıkılmıştım.

- biz ne olacağız dedi yan hücredeki erkekler

- biraz daha burada kalında millete laf etmeyin sonra benim dövdüğüm adama dönüp özlellikle de sen dedi seni hiç gözüm tutmadı . Adam hemen başını yere eğdi ...

Çağkan çıkış işlemlerimizi yapmış ve şuanda berfinlerin evine eşyalarımı almaya gidiyordum ...

...

Kereme mesaj yolu ile Elif'i çıkarttığımı yazdım . Bana abisi degilmisin lan o kadarda yap dediğinde nedensizce içim küçük bir burkuldu fakat dediği gibi Elif benim kardeşim gibiydi

Bir kız kardeş gibi olmalıydı

Kafamdaki düşünceleri atmak için bende bavulumu hazırlamaya başladım çünkü bugün artık geri dönem lazımdı yarında hemen işbaşı yapacaktım . Telefonuma gelen ard arda bildirim sesi ile telefonu elime aldım . Mesaj kutusuna girdiğimde keremin bana birden fazla mesaj attığını gördüm

Yavuz sen kaçıncı koltuk hangi otobüstesin

12. Koltuk her zamanki ototbüs hayırdır ne oldu

Yavuz Elifte otobüsle gelecek dediğinde kaşlarımı çattım bunu bana neden söylüyordu ki

Ee yani aynı otobüse falanmi keseceksin

Elif otobüs yolculuğunda uyur ve uyurken başını asla sabit tutamaz ayrıca kardeşime sahip çık yavuz daha tehlike zamanı bitmedi dedi.

konuyu daha fazla uzatmadan tekrar bovulumu hazırlamaya başladım . Keremin dediklerindne hiç birşey anlamamıştım tek bildiğim sanırım elif ile aynı otobüse binecek olmamızdı buda onun güvenliği içindi...

...

Berfin beni otogara götürürken aynı zamanda abimle konuşuyordum

- uçakla gelsen olurmazmı be kızım bak daha bugün itin biri sana laf attı otobüste sen kesin başını şimdi birinin omuzuna falan koyarsın ben olay çıkarırım bu sefer . Dediğinde umutsuzca başımı salladım . Uçak biletleri otobüs bileti fiyatının iki katıydı ve inat etmiştim uçakla gitmeyecek ve otibüste yatmayacaktım .

- abicim bugünkü olayda benim bir suçum yok anlattığım gibi ayrıca iki katı fiyat ödeyemem ben dediğimde lafımı kesti

- o itle işim bitmedi zaten ayrıca parayı sen değil ben vereceğim eğer uçakla gelirsen dediğinde . Hala bana diretiyordu .

- senin paran benim param abicim çok istiyirsan oraya gelince verirsin dedim . Biraz daha konuştuktan sonra en son bana

- 10 . Koltuk .... Otobüsü dediğinde telefonu kapattım ...

Otogara geldiğimde otobüsün kalkmasına yaklaşık 20 dakika vardı. Duyurulara göre benim bineceğim otobüs 10 dakika içerisinde otogara giriş yapacaktı . Ve kalan 10 dakika ise yerleştirme falan yapılacaktı . İlk defa otkbuse binmiyordum fakat otobüs kusmama neden oluyordu ve bu yüzden hep yatıyordum . Fakat bu sefer yatmayacaktım .

Bavulumu görevliye verdiğimde üzerinde numara yazan yapışkan bir kağıt yapıştırıp bagaja koydu bende otobüse bindim. Koltuklar ikili ve tekliydi bir sırada üç koltuk vardı . İki koltuk bir tarafta kalan koltuk ise tek başına cam kenarındaydı. Kendi koktuğum malesefki ikiliydi ve buda demek oluyorduki yanıma tanımadığım biri binecekti . Sıkıntı ile nefesimi verip koltuğa oturdum

...

Bavulumu bıraktıktan sonra otobüse geçtim ve tahmin ettiğim gibi Elif ile aynı otkbüsteydik . Kendi koltugum tekli cam kenarındaydı Elif ile aramızda bir koltuk vardı ve Elif ikili koltukta biri ile oturacaktı . Yerime geçtiğimde Elif'e baktım telefonla uğraşıyordu .

Muavinin iyi yolculuklar dilekleri ile otobüs kalktı . Elife baktığımda yanında bir adam oturuyordu . Kendisi ise başını cama yaslamış yolu izliyordu . Tekrar önüme döndüm ve otobüsün kalkışını bende camdan izlemeye başladım ...

Ay hello bölüm getirdim size hemde saat tam 19.00 da dbksjdksnd

Siz benden Yavuz ile Elifi aynı yerde tutmamı istersiniz de ben yapmaz mıyım.

Evt sizce ne olucak, nasıl bir yolculuk olucak tahminleri yorumlarda alalım sizi seviyoreee😍

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın yazarınız ders çalışmaya kaçar 🌺💕