30. Bölüm

30. Bölüm : Korkunun İlk Dokunuşu

Elif Özen
elifozen.224

Erifu

 

Eve geldiğimizde Sensei Divın için rastgele bir odasını hazırlamaya koyuldu.

Divın sanki babasının evindeymiş gibi içeri paldır küldür daldı ve incelemeye başladı.

Lan biz bile Sensein bize " Burası sizin de eviniz istediğiniz gibi girip çıkın " Demesine rağmen çekine çekine içeri girerken.

Bu adamın yaptığı sanki biraz şey kaçıyordu...

Eruto ile birbirimize bakıp acaba hata mı ettik bakışı attık.

Tam o sırada Divın "Eruto, Erifu bakın ben ne yapıyorum" diye bağırdı ve geriye doğru zıplayarak arkasında duran sandalyenin üstüne atladı.

Sandalyenin üzerine atlar atlamaz sandalye on parçaya ayrıldı ve Divın yere yapıştı.

Hemen yanına koşup "Divın iyi misin!? " Dedik panikle.

Divın düştüğü yerden doğruldu ve "iyiyim, iyiyim " Dedi kafasını kaşırken.

Sonra ayağa kalktı ve "oh hayır sandalye parçalanmış" Dedi hüzünle.

Eruto yere eğildi ve yerdeki parçalardan birini eline alıp "Sensei bunu görmese iyi olur" Dedi düşünceli bir sesle.

Divın "o iş bende" Dedi ve çenesindeki sakalları üç katına uzatarak parçaları sakalı ile tuttu ve ve kırık yerlere tükürmeye başladı.

Eruto ile şok ve mide bulantısı eşliğinde birbirimize baktık.

Divın kırık parçaları bir araya getirdi ve birleştirip etrafına sakaldan bir duvar ördü.

Eruto "kusucam galiba " Dedi kendinden geçmiş bir edayla.

Divın sakaldan oluşturduğu duvarı geri çekti ve sandalyeyi yere koydu.

"Bakın eskisinden daha sağlam oldu hadi deneyin bakalım" Dedi heyecanla.

Eruto ile korku içinde birbirimize baktık.

Divın "hadi deneyin biriniz" Dedi.

Eruto beni öne atıp "önden hanım efendiler" Dedi pis pis sırıtarak.

Erutoya pis bir bakış atarak kafamı salladım.

Şerefsiz Eruto hala sırıtmasına devam ediyordu.

Eteğimi dikkatlice toplayıp sandalyeye yaklaştım.

Divın gözlerindeki ışıltıyla bana doğru bakıyordu.

Pelerinimi de topladım ve sandanyeye oturdum.

IYYYY! Bune amınakoyayım.

Sandalye sağlam olmasına rağmen sağlamdı ama aşırı derecede sarımsak, doğan ve çürümüş turşu kokuyordu.

Gözlerim kararmaya başlarken aniden kalktım ve Eruto'ya tutundum.

Oruspu çocuğu Eruto'nun gülmekten gözleri yaşarmıştı.

Divın'a dönüp "aferim Divın çok iyi olmuş " Dedim yüzümdeki kusma isteğini tutarak.

Divın bize doğru dönüp içten bir tebessümle baktı.

Tamam tahtasız ve biraz pis olabilirdi Ama iyi bir adamdı bu yüzden içten ve samimi bir şekilde gülümseyip Divın'a baktık.

Sensei yukarı katın korkuluklarından aşağı doğru baktı ve "Divın hadi gel bakalım odanı beğenecek misin" Dedi.

Divın küçük bir çocuk gibi heyecanla merdivenlerden yukarı çıktı ve Sensein yanına vardı.

Arkasından bizde hemen koşarak çıktık.

Sensei "Neyy nasıl LANN!!?? S-SEN Nasıl bu kadar hızl- " Derken Divın neyeşle odaya daldı.

Divın "Ayyy çok güzell" Diye bağırmaya başladı.

Sensei "beğenmene sevindim " Dedi kafasını kaşırken.

Divın "hadi arkadaşlar be uyuyorum iyi geceler " Dedi ve yatağına koşup kafasına kadar battaniyeyi çekti.

Sensei : Lan saat daha 6.13 uyumak için biraz erken değilmi!? " Dedi şaşkın bir ifadeyle.

Divın küçük bir çocuk gibi pis pis sırıttı ve hiç bir şey söylemeden battaniyeyi biraz daha kafasına çekerek gözlerini kapattı.

Sensei " Tamam o zaman hadi iyi uykular " Dedi anormal bir durumu atlatmaya çalışır bir edayla.

Kapıyı tam çekerken Divın "DURR!! " diye bağırdı üçümüzde yerimizde dikleştik.

Divın "Hwajin gece lamban varmı varsa takar mısın lütfen" dedi gözlerini büyüterek.

Sensei "Offf Tamam amına koyayım onu da getireyim " Dedi söylenirken.

Aradan bir dakika geçmeden Sensei elinde kalpli bir gece lambası ile geldi ve odaya girip taktı.

Divın'a döndü ve "Hadi iyi geceler Divın " Diyip kapı koluna uzandı.

Tam o anda Divın "DURRR! " Diye bir daha bağırdı.

"Ne oldu amına koyduğumun obezi" Dedi öfkeyle Sensei.

Divın iki işaret parmağının uç kısmlarını birbirine dokundurup " Bana masal okur musun? "Dedi şirinlik yapmaya çalışarak.

Eruto ile arkada gülme krizine girmiş bir şekilde delice gülüyorduk.

Sensei " Siktir git amına koyayım" dedi ve kapıyı hızlıca kapadı.

Kapatmasının ardından derin bir nefes aldı ve "oh sonunda kurtuldum" Dedi mutlulukla.

Sensei kendini dikleştirip bize doğru baktı ve "Erifu, Eruto görev beni bekler sınıra ruhlar yine saldırıya geçmiş bana ihtiyaç var"

"Ben yokken uslu uslu takılın ve Divın'a göz kulak olun" Dedi ardından havada hayalet bir kılıç oluşturup üzerine atladı ve merdivenlerden inip dışarı çıktı.

Eruto ile koridorun sondaki dev duvar boyu cama baktık.

Hava sabah güneşli ve apaçık olmasına rağmen şuan yağmur yağıp gök gürlüyordu.

Eruto'ya dönüp "eee ne yapalım " Dedim.

Eruto "Hadi korku filmi izleyelim tam havası " Dedi.

"Harika Siccin izleyelim mi? Yeni filmi baya komikmiş herkes gülerek izlemiş" Dedim.

Eruto "olur sen oturma odasına git ben bilgisayarı alıp geliyorum " Dedi.

Başımla onayladım ve aşağı doğru yürümeye başladım.

İçimde istemsiz ,anlamdıramadığım bir tedirginlik vardı.

Yürümeye devam ediyordum ki gözüm tavanı saran dev cama kaydı.

Camın üzerinde masmavi gözleri olan ,aşırı derece kaslı, simsiyah giyinip ninja maskesi takan bir adam bana doğru bakıyordu.

Korku içinde tiz bir çığlık attım. Tam o anda şiddetli sesimi dolduran bir yıldırım çaktı ve evin içi beyaz ışıkla doldu.

Nefes nefese zar zor yukarı doğru baktım. Hiç kimse yoktu.

Ne nasıl olur!!?

Birini gördüğüme yemin bile edebilirim ama hiç kimse yok!!

Eruto merdivenlerden koşarak korku içinde yanıma vardı.

"Erifu iyi misin!! Ne oldu " Dedi bembeyaz olmuş yüzüyle.

Beden daha fazla korkmuşa benziyordu.

İçine bir korku düşürmemek için " İyiyim, sadece yakında biyere yıldırım düştü galiba. Bende sesten korkup bağırdım"dedim korkumu gizleyerek.

Eruto hiç belli etmese de içinin rahatladığını hissettim.

"Hadi gel oturalım o zaman " Dedi.

Kafamı salladım ve içeri geçip yerlermize yerleştik.

Eruto gelirken battaniye ve yastık da getirmişti.

İşte tam bir korku filmi havası oluşmuştu.

Bilgisayardan filmi açtı ve karşımızdaki sehpaya koydu.

Mutlu mesut filmi izlemeye başlamıştık ki bir anda kapı çaldı.

Eruto kalktı ve gidip kapıyı açtı.

Gelen kişi Sensei'di.

Eruto "Sensei ne çabuk işin bitti " Dedi şaşkın bir ifadeyle.

Gerçekten de ne kadar çabuk bilmişti işi.

Sensei bana doğru dönerek "Erifu'yu özledim bu yüzden işimi hızlıca bitirip" Geldim.

Bu beklenmedik cevabı ikimizide şoka soktu.

Normalde olsa tebessüm ederek "bende seni çok özledim Sensei " Derdim ama bu seferki farklıydı.

Çok çapkın bir bakış ile söylemişti ve bu bir tık rahatsız ediciydi.

Sensei yanıma doğru yaklaştı ve pis pis sırıtarak yanıma oturdu.

Eruto anlamaz gözlerle bize doğru bakıyordu.

Bakışını kaçırarak yanıma gelmeye başladı.

Sensei tam o anda " Eruto bizi biraz yalnız bırakır mısın? " Dedi.

Eruto "N-neden Sensei!? " Dedi merakla.

Sensei "seni ilgilendirmez! Çabuk yukarı çık" dedi.

Eruto bir şey söylemeden yukarı çıktı.

Sensei aşırı derecede bana doğru yaklaştı.

Korku içinde geriye doğru kayarken beni bir anda altına çekip " Nereye gidiyorsun" Dedi.

Kalbim yerinden çıkma üzereydi . Bu Sensei olamazdı!

Sensei dudaklarını dudaklarıma yaklaştırarak "Neden bu kadar gerginsin güzelim" Dedi.

Artık nefes alamıyordum. Kalp atışlarım kulağımda atıyordu.

Sensei'i elimle ittirip kılpayı sağa kayıp yere düştüm.

"B-ben içecek bir şeyler getireyim dedim ve mutfağa doğru koştum.

Gözlerimden yaşlar akıyordu. Tam o anda Eruto " Pişşt Erifu Sensei sana ne söyledi " dedi yukarı kattaki korkulukların arasından aşağı bakarken.

Göz yaşlarımı silerek titreyen sesimle "y-yok bir şey" Dedim.

Sensei içeriden "içecekler nerede kaldı "diye bağırdı.

Eruto "bekle aşağı geliyorum" dedi ve korkulukların arasından geri çıktı.

Titreye titreye mutfağa gittim ve dolaptaki içeceklerden birini alıp iki adet bardağa dökmeye başladım.

İkinci bardağı da dökerken içeri büyük bir karanlık sardı.

Korku ile etrafıma bakmaya başladım karşımda bir anda mavi gözlü, aşırı derecede kaslı, siyah ninja maskeli bir adam belirdi.

Bu cam tavanda gördüğüm adam!

Korku içinde boğazımı parçalayacak bir çığlık koparacaktım ki adam kaslı kollarıyla ağzımı kapadı ve beni mutfak dolabına yapıştırdı.

Havada deli gibi çırpınmaya başladım şoktan şoka giriyordum ve bayılmak üzereydim.

Adam suratını benim suratıma yaklaştırdı ve "bana bak sesini çıkartırsan gırtlağını koparırım "

"Canını yakmak veya sana zarar vermek istemiyorum! Uslu dur bir işim var onu hallettikten sonra seni bırakacağım" Dedi.

Gözlerimden korku içinde yaşlar akıyordu.

Korku içinde bağırmaya çalışıyordum fakat adamın kolları izin vermiyordu.

Sesinden anladığım kadarıyla bizim yaşlarımızda olmalıydı.

Adam belindeki çantadan dev bir silah çıkardı ve bana doğru yöneltti.

Korku içinde ayaklarımı mutfak dolabına vurmaya başladım.

Adam bacaklarıyla ayaklarımı duvara bastırdı.

Gözlerim ağlamanın ve korkunun verdiği panikle neredeyse görmüyordu.

Adam "şıııışşş hiç canın yanmicak " Dedi.

Tam o anda Eruto içeri daldı ve adama sert bir yumruk indirdi.

Adam beni refleks olarak saldı ve yere düştüm.

Öfkeden deliye dönmüş bir halde "Seni kahbe! " Diye bağırdı ve Eruto'ya koşup şiddetli bir yumruk indirdi.

Korkuyla "Erutoo!! " Diye bağırdım.

Siyah maskeli adam beni kolumdan yakaladı ve "yaklaşırsan kızı gebertirim" dedi hırlayarak.

***

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 09.11.2024 20:20 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...