Ağrı

*******

- LUCASSSSSSSS HEMEN BURAYA GELLL

Koca kasvetli kapı açılır ve içeriye orta boylu , esmer tenli , kahve gözlü , 30' lafında bir genç girip yere diz çöktü .

- Affedin efendim . Durduramadım .

Tahtta oturan 50'sine merdiven dayamış adam tahtına yumruk atıp ayağa kalktı .

- Ne demek durduramadım !!!! Ne işe yararsın sen o zaman !!!!!

Genç çocuk titreyerek konuşmaya başladı .

- E-efendim bu bizim bir fırsatımız olabilir

Karar gence yaklaştı ve çenesinden tutarak ayağa kalkmasını sağladı

- Peki nasıl olacakmış o ?

- Efendim en ufak bir güç kullanımında güçsüz düşüp bir süre uykuya dalıyor . O uykuda iken zihnine girip bazı oynamalar yapabiliriz yada zihni ile oynayabiliriz . Sizce de artık bizi tanımasını zamanı gelmedi mi majesteleri ?

adam düşüncelere daldı ve bu fikir aklına yatmıştı . Artık beyaz prensesin düşmanı ile tanışma zamanı gelmişti . Artık savaş daha yakına gelmişti ve bu kralın kana susuzluğunu körüklüyordu .

**********

Gözlerimi beyaz bir ışığa açmıştım . Öldüm mü ben ya.

- Hayır prenses hala yaşıyorsunuz .

Hızla ayağa doğrulama çalıştım ama başıma giren keskin ağrı ile geri yatmak zorunda kaldım . Aklıma olanları getirmeye çalıştım , nasıl gelmiştim ben bu duruma ?

Aklıma gelen şeylerle gözlerim mi iyice açtım . Ders , havada süzülmek siyah dumanlar . Hızla yan tarafıma döndüğümde Sky'ı gördüm .

- Herkes nerede ?

- Toplantı odasında prenses .

Yavaş yavaş ayağa kalktım ve şey ' dan yardım alarak yürümeye başladım .

- Beni toplantı odasına götürür müsün ? dedim .

Beni sağ tarafa yönlendirdi ve ağır ağır yürüdük . En sonunda koca Bi kapı gördüm ve zorda olsa sayın yardımı ile kapıyı açtım . İçeride müdür , öğretmenler , Max ve Alex vardı . Onlar ne alaka ki . Benim geldiğimi görünce hepsi sustu ve bana bakmaya çalıştılar . İlk hamle Alex ' ten oldu ve beni gelip tuttu . Müdüre döndüm .

- Neler oluyor . Hem bana , hem neden burdayım diye sordum .

-Buda senin başına gelen olayı konuşuyoruz ve sana olan şey güçlerinin açığa çıkması . Kontrol altına alabilmek için sana özel bir program uygulamayı düşünüyoruz . Aksi taktirde diğer öğrencilere zarar gelebilir .

müdürün konuşması biter bitmez sırtıma büyük bir acı saplandı . Sanki birisi hançer saplıyordu .

büyük bir haykırış yere çözelim ve bağırmaya başladım artık boğazım acıyordu . Herkes anıma gelmiş ne olduğunu anlamaya çalışıyordu . sky

- Yok atık . dedi

ne oldu diye günlükleri sordum . Alex yüzümü ellerinin arasına alıp .

- Korkma sadece birazcık canın yanacak , dayanmaya çalış kelebek . dedi

Canım o kadar çok yanıyordu ki öldüğümü düşünmeye başlıyordum . Max bir anda gürledi.

- Hançer verin !!!

Ne hançeri beee.

Max'in elinde kırmızı bir hançer gördüm daha ne olduğunu anlayamadım sırtıma sapladı Öyle bir çığlık attım ki herkes kulağını kapatıp geri çekilmeye başlamıştı . Bu kadar büyük bir acıya katlanamadım ve maalesef gözlerimi karanlığa yumdum....