(35.Bölüm) Kırıklar ve Onarımlar

1 HAFTA SONRA

"Akın bir otomobil tamircisinde çalışmaya başlamıştı,1 hafta olmasına rağmen epeyce birşey öğrenmişti.Müfit usta arabanın bozuk olan kısmını tamir ediyor Akın'dan lazım olan aletleri istiyor oda veriyordu.O esnada tamircinin karşısında bulunan bir binanın köşesinden bir kız onları izliyordu Müfit fark etti bir anda ve duyabileceği bir ses tonuyla seslendi"

Müfit:Kızım niye orada duruyorsun gelsene

"Yağmur yakalanmanın verdiği tatlı endişeyle alt dudağını ısırdı,Akın ise kime sesleniyor diye etrafına bakarken onlara doğru gelen Yağmur'u fark etti"

Akın:Yağmur

Yağmur:Merhaba

Müfit:Merhaba kızım,hoşgeldin

Yağmur:Hoşbuldum Müfit amca

"Akın hafif endişeyle sordu"

Akın:Ne işin var senin burada

Yağmur:Şey, konuşmaya geldim

Akın:Nee! Hastaneden yeni çıktın Yağmur, şuan dinlenmen gerekiyordu

Yağmur:Gayet iyim hem yeni değil dün gece çıktım

"Akın hafif sinirlenmişti ama o sinir aslında korku ve endişesindendi"

Akın:Çok fark etti sanki dün gece çıktın sabahta soluğu burada mı aldın yani...

Yağmur:Evet olamaz mı

Akın:Olamaz! Farkında mısın bilmem ama kalbin durdu senin oksijensiz kaldığın için 2 gün boyunca uyuttular seni bembebeyaz kesilen rengin daha tam yerine gelmemişken sen buraya geliyorsun olucak iş değil,git hadi !

Yağmur:Seninle konuşmadan hiç bir yere gitmiyicem "Akın başını sağa çevirip göz devirdi" Müfit amca bir 5 dakika müsade istiyebilir miyim senden Akınla birşey konuşucamda

Akın:Gerek yok usta,Yağmur'da gidiyordu zaten

Müfit:Yav kerâta kız buraya kadar gelmiş konuşmak için demek ki önemli 5 dakika bi dinleyiver...Bak şu köşe müsait orada konuşabilirsiniz

Akın:Tamam usta

"Oraya doğru geçtiler"

Akın:Ne konuşucaz Yağmur Allah aşkına,biz barışmadık mı zaten

Yağmur:O tam bi barışma sayılmaz ki düzgün konuşamadık bile hâlâ yerine oturmayan taşlar var

Akın:Bende yok , sende varsa bilemem

Yağmur:İkimizdede var.Konuşucaz işte

Akın:Yok dedim Yağmur,git hadi

"Yağmur sinirle kaldırıma oturup kollarını bağladı"

Yağmur:Gitmiyicem seninle konuşana kadar burada böyle oturucam

"Akın hafif çemkirdi"

Akın:Çocuk musun Yağmur,tutturdun mu tutturuyorsun

Yağmur:Niye sadece çocuklar mı birşeyi tutturuyor ,seninle konuşana kadar burada oturucam dedim ne var bunda

"Akın tekrar çemkirerek cevap verdi"

Akın:İyi otur!

Yağmur:Otururum

"Akın sessizce mırıldandı"

Akın:Başımın belâsı ya

"Tekrar ustanın yanına gitti,Yağmur'da kollarını bağlayıp göz devirdi,Akın onunla konuşana kadar oturduğu yerden kalkmayacaktı"

KOLEJ-KANTİN

"Öğlen arasıydı , Erva kantinde bir masada keyifsizce oturmuş birini bekliyordu o esnada beklediği kişi yani Selim elinde iki tane tost ile yanına geldi ve birini Erva ya uzattı"

Selim:Buyurun hanımefendi istediğiniz tost geldi

"Erva tebessüm ederek ,Selim'in uzattığı tostu aldı daha sonra Selim yanındaki sandalyeyi geriye doğru çekip oturdu,Erva nın pek keyfi olmadığının farkındaydı bu yüzden sordu"

Selim:Erva iyi misin?

Erva:İyim ya birşey düşünüyordum...

Selim:Onun farkındayım ama her ne ise düşündüğün şey pek keyfin yok ,ne oldu,ne düşünüyorsun sen?

Erva:Akınla,Yağmur'u biri hastanede biri okulu bıraktı çalışıyor daha doğrusu bırakmadı okuldan alındı , saçmalık "son kelimesini sertçe ve bastırarak söylemişti"

Selim:Yağmur hastaneden çıktı haberin yok mu senin

Erva:Çıktı mı,yoo hiç haberim olmadı

Selim:Dün gece çıktı

Erva:İyide neden sabah söylemedin

Selim:Biliyorsundur düşüncesiyle hiç aklıma gelmedi kusura bakma

Erva:Önemli değil Alperen ve Nil niye söylemedi acaba

Selim:Muhtemelen unuttular

Erva:Olabilir, sahi nerede kaldılar ya

Selim:Gelirler canım birazdan

"Erva olumlu bir şekilde başını salladı,sonra keyifsizce geriye doğru yaslandı"

Selim:Tamam artık sıkma canını herşey düzelicek

Erva:Hep öyle diyiyoruzda olmuyor

Selim:Bir gün düzelicek eminim bundan hatta o gün çok yakında diye hissediyorum

Erva:İnşallah

"İkiside tebessüm etti"

Selim:Hadi hadi soyutmada ye tostunu

Erva:Of tamam ya

"Selim tekrar güldü"

1 SAAT SONRA OTO TAMİRCİ

"Akın ve Müfit arabayla uğraşmaya devam ediyordu o esnada Yağmur hafif üşüdüğü için eliyle omuzlarını okşadı,bunuda Müfit fark etmişti çünkü Akın'ın sırtı dönüktü Yağmur'a ve görmüyordu onu"

Müfit:Evlat, bak hasta hasta gelmiş buraya havada pek sıcak değil iyice hasta olucak kız baksana üşüyor

"Akın kıyamayan ve hafif hüzünlü gözlerle baktı,sonra tekra ustaya döndü"

Müfit:Konuşacağı şey önemli olmasa hasta hasta buraya gelir mi git

Akın:Ne konuşacağımızı biliyorum usta o yüzden gerek yok,küstük filan ya kendini suçluyor ,üzülüyor istemiyorum bunu barıştık işte konuyu açmamak üzere kapatıyoruz dedim yok dinlemiyor tam bi baş belası

"Müfit gülümsedi"

Müfit:Ama tatlı bela demi

"Akın'ın yanakları domates olmuştu"

Akın:😊............ Ya,yani gibi.....de usta yani ben suçluyordum onu, gerçekten suçsuzmuş defalarca söyledim dinlemiyor durmadan kendini suçluyor. Sadece bu mevzu olsa iyi artık bir çok şeyden kendini suçluyor ya...Eskiden ben suçlardım şimdi o ... O mu ben,ben mi oyum hepten karıştı ya

Müfit:😄....Eee ne demişleeer üzüm üzüme baka baka kararır 😄...

"Akın uyarırcasına bir ses tonuyla şöyle dedi"

Akın:Ustaa

Müfit:Tamam tamam git konuş

Akın:Üzülücek ama

Müfit :Konuşmasanda üzülecek

Akın:Doğru,tamam konuşucam

Müfit:Haah şöyle,hadi

"Akın,Yağmur'un yanına yaklaşmıştı ve ceketini çıkarıp Yağmur'un sırtına örttü o ana kadar Yağmur,Akın'ın geldiğini fark etmemişti.Sonra yanına oturan Akın'a baktı,sonra utanıp başını öne eğdi"

Yağmur:Gerek yoktu

Akın:Var ya da yok örttüm bitti

"Yağmur birşey diyememişti sonra tekrar Akın'a çevirdi başını sen üşiyiceksin dercesine bakıyordu,Akın'da ona baktı "

Akın:Ben üşümüyorum merak etme

"Yağmur tekrar önüne döndü"

Akın:Ne konuşucaz konuşalım hadi

(Yağmur biraz durdu sonra konuşmaya başladı)

Yağmur:Hani bana güvenimi kırdın demiştin ya...

Akın:Bak sende diyiyorsun demiştin geçmişte kalmış,geçti gitti barıştık biz hâlâ niye açıyorsun bu konuyu...Ben demedim mi açmamak üzere kapatıyoruz bu konuyu diye

Yağmur:Dedin evet barıştık ama seni bilmiyor muyum ben kıyamadığından barıştın yoksa bana gerçekten güvenmiyorsun artık ...ki çokta haklısın bile isteye yapmamış olsam bile yinede haklısın ama böyle mi olucak bana artık güvenmiyicek misin? Yani yok dersende anlayışla karşılarım ama merak ediyorum böyle mi olucak ? Eğer böyle olucaksa söyle ne yapabilirim senin için ?

"Yağmur'un gözleri doldu"

Akın: Benim sana olan güvenim tam manasıyla hiç bir zaman kırılmadı Yağmur daha çok kalbim kırılmıştı o zaman... Tamam birazcık güvenimde kırılmış olabilir ama ben senin bana ulaşmaya çalıştığını bile isteye yapmadığını öğrendiğim, okuldan alındığım o gün var ya işte o gün ben sana tekrar güvendim Yağmur hatta bu sefer ikiye katlandı güvenim...Bu problemde otomatik olarak ortadan kalkmış oldu,geçtiğimiz konu üzerinden neden tekrar geçiyoruz anlamıyorum...

Yağmur:İçim hiç rahat değil Akın

Akın:Rahat olsun üzülmeyi kendini suçlamayı bırak artık,iyice bana benzedin

(Yağmur güldü)

Yağmur: Sende bana

(Bu kez Akın güldü)

"Bir kaç dakika sonra "

Akın:Ne oldu sen bir durgunlaştın,başka birşey daha var sanki

(Yağmur hafif hüzünle başını olumlu bir şekilde salladı)

Yağmur:Aslında evet ama,sakin ol

Akın:Böyle diyince telaşlandım ne oldu

Yağmur:Yani ciddi birşey değil

Akın:Yağmur hadi söyle

Yağmur:Şey ben düşündümde...

.........

AKINGİLİN EV

"Seray ve Asel evdeydi,Seray küçük bir sandıktan eski albümleri çıkarmıştı,sandığın içinde erkek bebek kıyafetleri,patikleri filan vardı,Seray kıyafetleri tek tek kokluyor bir yandanda gözyaşı döküyordu...Asel henüz fark etmemişti kenardaki koltuklardan birinde albümlerden birine bakıyordu,sonra bir fotoğraf dikkattini çekti"

Asel:Aaa bu bebekte kim "Seray'a doğru yaklaştı" babaanne bu bebekte kim ? Babaanne...babaanne sen ağlıyor musun?

"Seray gözlerini sildi"

Seray:Yok kuzum ağlamıyorum

Asel:Ağlıyordun gördüm

Seray:Tamam yakaladın beni kıyafetlere bakınca öyle eskileri hatırladım duygulandım,sen birşeymi diyecektin kuzum?

Asel:Evet "elindeki fotoğrafı gösterdi"

Bu bebek kim amcam mı ?

Seray:Bakıyim "Baktı ve gözleri doldu birden biraz bekledi sonra cevap verdi"

Evet amcan

Asel:Ama hiç benzemiyor bu bebeğin saçları düz amcamınkiler kıvırcık

"Seray dolu gözlerinden dolayı akan burnunu çekti sonra Asel'i kucağına aldı"

Seray:Sen boşver şimdi acıktın mı?

"Asel evet anlamında başını salladı"

Seray:Tamam o zaman gidip yemek yiyelim,hadi bakalım

Asel: Tamam

"Mutfağa gittiler"

HASTANE,ONUR'UN ODASI"

"Tahir oradaydı"

Tahir:Hayırdır Onur çağırdın beni apar topar bende geldim bir sorun mu var?

Onur:Yok abi aksine haberler çok iyi

Tahir:N-nasıl iyi,ne ne oldu?

Onur:Yağmur'a donör bulduk abi

"Tahir bir sevinçle ayağa kalktı ve yine bir sevinçle bağırdı ,gözleri dolmuştu"

Tahir:Nee! Ge-gerçekten mi ?

Onur:Evet abi böyle birşeyin şakası mı olur...

"Tahir inanamıyordu çünkü kızı tedavisi olmayan bir hastalığa yakalanmıştı sonra yeni gelişen bir tedavi olduğunu kemik ilik nakli ile düzelebileceği denmişti .Fakat uygun donör bulmaları gerekiyordu bunun için çok çabalamışlardı şimdi ise çabalarının sonucunu almışlardı ...Tahir'in gözleri dolmuştu,titreyen bir ses tonuyla konuşuyordu"

Tahir:Y-yani bitiyor mu herşey kızım iyileşicek mi?

Onur:İnşallah abi

Tahir:Donör kim peki ya-yani tanıyor muyuz?Görüşebilmemiz mümkün mü?

Onur:Bu bilgiyi şuan veremem abi ama belki ameliyattan sonra görüşebilirsiniz

Tahir :Nasıl dersen öyle olsun Onur...Peki ameliyat ne zaman olucak kardeşim

Onur :Eğer sizin içinde uygunsa abi haftaya salı yapalım

Tahir :Haftaya salı mı çok erken değil mi hem okullar arası turnuva var o gün

Onur:Erken değil abi hatta çok geç kaldık geçirdiği son atağa bakarsak Yağmur'un zamanı kalmadı abi

Tahir:Tamam tamam kaç gibi olur

Onur : Ben tekrar haber veriyim abi

Tahir:Anlaştık Onur herhangi bi risk yok değil mi ?

Onur:Risk değilde işe yarayacak mı bilmiyoruz abi yani daha öncede demiştik yeni geliştirilen bir tedavi yöntemi

Tahir:Evet Levent de söylemişti bunu zamanında ama en azından deneriz,inşallah kızım bu illetten tamamen kurtulur

Onur:İnşallah abi inşallah! Bu arada güzel bi haberim daha var...Ameliyata Levent'de girecek

Tahir:Na-nasıl,gerçekten mi

Onur:Evet abi gerçekten

Tahir:Bak işte bu harika önce Allah'ın yardımı sonrada ikinizin başarısıyla kızım iyileşicek inanıyorum ben

"Onur tebessüm etti"

Onur:İnşallah

"Tahir bir sevinçle ayağa kalktı"

Tahir:Başka birşey yoksa gidip bu güzel haberi bizim çocuklara vereyim ben

Onur:Yok abi,tekrar haberleşiriz

Tahir: Tamam görüşürüz Onur

Onur:Görüşürüz abi

KOLEJ/KANTİN

(Erva ve Selim hâlâ oturuyordu,Erva kantinden yeni aldıkları suyun kapağını açmaya çalışıyordu fakat bir türlü açamıyordu,biraz sinirlendi)

Erva:Haydaa,açılmayacağı tuttu bununda

Selim:Açıyim istersen

(Erva sinirli bir ses tonuyla cevap verdi)

Erva:Olur,yoksa ben bir yerlere fırlatıcam bunu

Selim:Sakin oool (açtı) al bakalım

Erva:Sağol

(Nihayet Alperen,Nil ve Eren geliyordu...Nil,Alperen'i sürüyordu fakat Alperen bu durumdan pek hoşnut değildi,Nil'in onu sürmesine kıyamıyordu ve utanıyordu)

Alperen:Nil ben sürerdim ya

Nil:Evet sürerdin biliyorum ama ben sürmek istiyorum sorun mu var

Alperen:Yo-yok,şeey

Eren:Kardeşim gördün banada bırakmadı kendisi sürücekmiş

Nil:Hayır yani ben sürünce ne oluyor kıyamet mi kopuyor

Alperen:Yokta kıyamadığımdan,yani yorulma diye

(Nil tebessüm etti)

Nil:Yorulmam merak etme hem yorulsam ne olucak değmez mi?

Alperen:Bilmem,değer mi?

(Nil hafif sinirle cevap verdi)

Nil:Ne biçim sorular soruyorsun Alperen tabikide değer

Alperen:Tamam ya birşey demedim

(Erva ve Selim'in oturduğu masaya varmışlardı)

Selim:Allah muhabettinizi artırsın,nerede kaldınız ya bir saattir sizi bekliyoruz

Nil:Kusura bakmayın rehberlik hocası biraz uzattıda

Selim:Neyse sorun yok bu arada biz yedik ama çok acıkmıştık sizde gelmeyince...

Alperen:Afiyet olsun amcaoğlum iyi yapmışsınız

Erva:E hadi oturunda sizde yiyin zil çalmasına az kaldı

(Eren olumlu bir şekildi başını salladı ve oturdular)

TAMİRCİ

(Akın ve Yağmur hâlâ konuşuyordu)

Akın:Gidiceksin yani öyle mi?

Yağmur:Seninde dediğin gibi bir mucize olursa evet kesin gidicem.

Akın:Sınav ne zaman?

Yağmur:Yarın

(Akın üzgünce başını öne eğdi,bir kaç dakika sonra; )

Yağmur:Kızmadın

Akın:Niye kızıyim,o zaman kafam yerinde değildi hem ısrarla hayallerinin peşinden git diyende bendim

Yağmur:Doğru,teşekkür ederim bunun için

Akın:Rica ederimde özliyicez seni

(Yağmur tebessüm etti)

Yağmur:Niye özliyicekmişsiniz başınızdan bir bela eksik olur fena mı

(Akın göz devirdi)

Akın:Bak yine...

Yağmur:Ne yalan mı başınızı sürekli belaya sokuyorum özelliklede senin

Akın:Kaç kere diyicem sen birşey yapmıyorsun ki bela gelip bizi buluyor

Yağmur:Kendini kandırma Akın şuanda burada olmanın suçlusu benim

Akın:Ben yaptığım şeyden pişman değilim,ne kadar üzülsemde yine olsa yine yapardım...Sen değil senin yerine bir başkası olsaydı hatta ben o kişiyi tanımıyor olsaydım bile yine yapardım ve benim yerimde kim olsa oda aynısını yapardı....Çünkü gerçekten göründüğü gibi olabilirdi...

Yağmur:Haklısın ama keşke hiç biri olmasaydı

Akın:Yapıcak birşey yok kendini suçlama artık...

(Yağmur üzgünce başını öne eğdi,bir kaç dakika sonra birden kaldırdı başını)

Yağmur:Akın beni boşver şimdide sana ne diyicem; Hani ne kadar üzülsemde yine aynı şeyi yaparım dedin ya,üzülme ben amcamı seni tekrar okula göndermesi için ikna edicem,merak etme yani...

(Akın sırıttı)

Akın:Milletvekili gelse babam inadından vaz geçmez,hele seni hiç dinlemez

Yağmur:Öyle bir dünya yok bu yaptığı suç mecbur dinliyicek

Akın:İnşallah ama sanmıyorum...Neyse hadi sen git artık tekrar hastalanacaksın hatta ben bırakıyim (Akın ayağa kalktı

ardından Yağmur kalktı)

Yağmur:Yok yok gerek yok ben giderim

(Yağmur üzerinde olan Akın'ın ceketini çıkarıp ona uzattı)

-Al bakalım

Akın:Kalsın sonra verirsin hava esiyor

Yağmur:Üşümüyorum artık,teşekkür ederim.

Akın:Yinede kalsın benim içim rahat etmez sonra verirsin

Yağmur:Peki sen nasıl dersen

Akın:Eve gidince ara

Yağmur:Tamam görüşürüz

Akın:Görüşürüz.

KOLEJ

(Ders zili çalmıştı gençler sınıflarındaydı,öğretmen zilinin çalmasını bekliyorlardı sekiz köşe en arka tarafta toplanmıştı)

Taner:Beyleer böyle durucak mıyız,Akın için birşey yapmıyıcak mıyız?

Selim:Taner bir sakin ol,düşünüyoruz

Taner:Böyle otur düşün nereye kadar,harekete geçelim

Nil:Birşey sorucam ne yapacağımıza karar vermeden,neyin hareketine geçiyoruz acaba Taner

Alperen:Hakikatten haa,kafanda çatlak mı var oğlum

Taner:Alperen zaten sinirliyim vallaha senden çıkarırım haa

(Alperen göz devirip ya sabır dercesine başını sağa çevirdi)

Aymira:Ne abarttın sınıftaki ruh hastalarından biri eksildi fena mı

(Ayaz ve Aymira sınıflarını değiştirip buraya almışlardı,bu yüzden artık sekiz köşe ve Tanerlerle aynı sınıftaydılar)

Erva:Sensin ruh hastası

(Selim sakin bir ses tonuyla şöyle dedi)

Selim:Laflarına biraz dikkat et Aymira

Ayaz:Etmezse ne olucak birader ,kardeşime el mi kaldıracaksın

Selim:Ne diyiyorsun sen beni kendinle karıştırma bi kıza asla el kaldırmam ben ama yaptığı şey hoş değil...Bi arkadaşımız hasta, bi arkadaşımız suçsuz yere okuldan alındı biraz anlayışlı olmanız gerekmez mi?

Eren:Öyle birine dedinki kardeşim onlarda anlayış ne gezer

"Ayaz sinirlenip,Eren'in üzerine doğru yürüyerek şöyle dedi"

-Bana bak düzgün konuş "tam yakasına yapışacaktı ki,Selim önüne geçip Eren'i hafifce itti"

Selim:Geri bas,arkadaşlarıma dokunamazsın... Seninle bir geçmişimiz var bana kalbini kırdırtma Ayaz

Ayaz:Vay vay vay arkadaşlarıma dokunamazsın ha...Kır ne olur kalbimi kır ya,alıştık nası olsa

"Selim,Ayaz'ın yakasına yapıştı"

Selim:Ben seni kırıcak hiçbirşey yapmadım ,beni kıran sensin bana inanmak yerine sınıfa yeni gelen bir çocuğa inandın ,bana iftira atan birine inandın ,ben miyim şimdi suçlu ,bizim kan kardeşliğimizi sen bozdun,ben değil

"İkisininde gözleri doldu,bir kaç dakika boyunca öylece bakıştılar"

"Taner ikisinin arasına geçip onları ayırdı"

Taner:Beyler,beyler tamam "önce Selim'e baktı" tamam kardeşim sakin "sonra Ayaz' a baktı" birader sende sakin ol

"Erva gelip Selim'in omuzlarından birini tutarak ona şöyle dedi"

Erva:Selim tamam sakin ol gel oturalım hadi "Selim'i yerine oturttu"

Aymira:Aynen aynen oturun ruh hastaları sizi

(Bu kez Erva sinirlenmişt ve birden ayağa kalktı)

Erva:Sen fazla oldun ama

"Tam Aymira'ya doğru gidecekken Selim oturduğu yerden eliyle Erva'nın bileğini tutup durdurdu onu"

Selim:Dur Erva biz onlar gibi değiliz,bak ben sakinleştim sende sakinleş gel otur...

"Erva göz devirip oturdu"

Tuğçe:Zaten istesenizde bizim gibi olamazsınnız şekerim

"Bu kezde Nil sinirle araya girdi ve şöyle dedi"

Nil:Öyle mi şekerim,sizin gibi olmamıza gerek yok çünkü biz sizden daha iyiz

Alperen:Niiil tamam sakin

Yiğit:Yani nolur sanki tatlı tatlı geçinmek varken birbirimizi yemesek,hep beraber sakin olsak haa

Ayaz:Oğlum bi sus Allah aşkına ya bunlarla su içilmeye bile gidilmez

Yiğit:Yeter birader,tamam ben susuyim ama sizde susun artık ,bu ne ya

Ayaz:Gel gel sende üstüme gel

Yiğit:Ben sadece sana değil,hepinize dedim...

Taner:Yani, gereksiz yere alınganlık yapıyorsun Ayaz , sadece sakin olmanızı istedik hepsi bu

Ayaz:Eminim öyledir

Yiğit:Oğlum tamam yeter ya uzatmayın hadi herkes yerine geçsin

"Hepsi yerine oturdu"

2 SAAT SONRA TARIKGİLİN EV

(Asaf oradaydı,Akın ile ilgili konuşmak için gelmişti)

Asaf:Tarık bu yaptığın suç

Tarık:Niye suç olsun,Akın kendi isteğiyle kabul etti

Asaf:Kendi isteğiyle değil,baskı altında kaldığı için kabul etmek zorunda kaldı...

Tarık:İşime karışmayın,çocuk benim değil mi istediğimi yaparım

(Asaf sinirlenip bağırdı)

Asaf:Yapamazsın!Bu bildiğin çocuğu okuldan zorla alıkoymak!

Tanıyamıyorum artık seni Tarık.Biliyor musun Abdullah hoca vefaat ettiği zaman çok üzülmüştüm ama şuanda o kadar seviniyorum ki,hatta şükrediyorum evlatlarının küs olduğuna şahit olsa,senin şu halini görse,hiç bir şey öğretememişim diye kendine kızıp dururdu,iyi ki yok

Tarık:Usta ileri gidiyorsun

Asaf:İleri gidiyorum öyle,mi ? Gerçekleri duymak zoruna mı gitti Tarık

Tarık:Ustaa!

Asaf:Biz nelerle uğraşıyoruz haberin yok demi? Güya Asiltürk olacaksın,Tahir kaç kere konuşmaya çalışmış seninle ama yok dinlememişsin,3. Fatih kim,emanetçi kim bunların hiç birinden haberin yok ama biz bulduk çok şükür,neler atlattım hiçbirini bilmiyorsun umrunda dahi değil.

Tarık:N-nasıl emanetçi ve Fatihi bulduk mu dedin

Asaf:Evet öyle dedim ama konumuz bu değildi dağıttım konuyu her neyse Akın'ın uzaklaştırması bittiği gün onu okulda görücem Tarık,duydun mu beni,eğer görmezsem senin için hiç iyi olmaz,gider şikayet ederim anladın mı?

(Tarık ters ters bakışlar attı,Asaf ise gitmek için ayağa kalktı)

Asaf:Hadi eyvallah!

(Seray geldi o esnada)

Asaf:Çay için sağol Seray

Seray:Usta nereye bir bardak daha içseydin

Asaf:Yok sağol gidiyim ben

Seray:Tamam usta

(Kapıya doğru gitti,kapıyı açınca karşısında Yağmur'u gördü ve şaşırdı)

Asaf:Yağmur!

Yağmur:Hocam

Seray:Hoşgeldin kızım

Yağmur:Hoşbuldum yenge

Asaf:Kızım ne işin var senin burada tam toparlandın mı ki

Yağmur:Hocam iyim ben,geçiyordum bi uğrayayım dedim

Asaf:Peki,madem iyisin bu günki antremana sende katılacaksın...

Yağmur:Tamam hocam

Asaf:Zaten baban aradı dersimizi sizin bahçede işliyicez,birde bizimle önemli birşey konuşacakmış,o yüzden geç kalma,tamam mı?Bir saat içinde orada ol

Yağmur:Tamam hocam

(Asaf gitti,Seray,Yağmur'u içeriye davet etti)

......

SELİMGİLİN EV

(Çocuklar okuldan gelmişti,şimdi ise okçuluk dersine gitmek için Nil'in hazırlanmasını bekliyordu)

Selim:Niiiil,hadi güzelim geç kalıcaz ya

(Nil,yukardan ses verdi)

Nil:Tamam ya geliyorum

(Bir kaç dakika sonra aşağıya indi)

Nil:Geldim ya bi bekleyemiyorsun

Selim:Daha ne kadar beklemem gerekiyordu acaba 1 saattir seni bekliyorum,hem senin bu üzerindeki ne

Nil:Tşööört

Selim:Hadi ya ciddi olamazsın..."göz devirdi" Görüyoruz onu ama benim tşörtüm farkında mısın?

Nil:Ya napiyim,benimkiler kirli

Selim:Hepsi mi kirli abicim?

Nil:Abicimm,canımın içi nolur ya giysem,lütfeeen

Selim:Hayırdır abim değilsin demedin

Nil:Niye diyiyim aramızda bir gün var tabiki abimsin

Selim:İşine gelince abi tabi "göz devirdi"

(Nil şirinlik yapmak adına dudağını büzdü)

Selim:Yapma şöyle,kıyamıyorum sonra

Nil:Nolur ya

(Selim oturduğu koltuktan,ayakta durmuş masum bakan Nil'e doğru başını ve kaşlarını kaldırıp,hafif tebessümle kıyamayan bakışlar attı)

Selim:İyi tamam hadi

(Nil hemen boynuna sarıldı)

Nil:Sen varya birtanesin birtane

Selim:Tamam hadi tamam şımarma hemen

(Nil sarılmayı bırakıp doğruldu)

Nil:O zaman gidebiliriz

Selim:Gidelim bakalım

.......

TARIKGİLİN EV

(Yağmur,Tarık ve Seray ile salonda oturuyordu.Tarık sert bakışlar atıyor herşeyden onu suçluyordu)

Tarık:Niye geldin yine

Yağmur:Konuşmaya geldim amca,merak etme çok durmuyucam

Tarık:Ne konuşucaksın

Yağmur:Akın ile ilgili

Tarık:Akın ile ilgili neyi konuşucaksın ,nasıl zarar verdiğini mi

Seray:Tarık kızcağızın,ne suçu var dur bakalım ne anlatıcak

Tarık:İyi anlat bakalım

Yağmur:Amca Akın'ı okula tekrar gönder,ben yarın Ankara'da ki okula gitmek için sınava giricem,kazanır ve iyileşirsem ben zaten gidicem yani gidemesem bile sana söz veriyorum Akın ı rahatsız etmiyicem gerekirse konuşmam yeterki gönder (Yağmur'un gòzleri doldu)

Seray:Kızım ne biçim konuşuyorsun sen,Akın bizden çok seninle konuşur,sen ona zarar veriyor olsan seninle iletişimine devam eder miydi?Seni çok seviyor biliyorsun,beraber büyüdünüz dediğin gibi olsaydı seninleykende mutsuz olurdu

Tarık:Akın zaten mutsuz

Seray:Acaba niye,iyi düşün istersen sorumlusu gerçekten Yağmur'mu yoksa değil mi

(Tarık cevap verememişti)

Yağmur:Benim yüzümden tartışmayın yenge,Akın'ı tekrar okula gönderin lütfen hem dersleri çok iyi tamam sözelci,sözeli sayısala göre daha iyi ama sayısalıda çok iyi bazen bana bile o anlatıyor ilerde çok iyi bir Avukat ya da Savcı olabilir zaten bu ikisinden birini olmak istiyor yanındada yazarlık yapmak istiyor

Tarık:Avukatlığa karşıydı,nasıl olmak istiyor

Yağmur:Aslında istiyormuş oda ama haksızlık olmasından korkuyormuş benimle konuştu bende dikkat edersin gerçekten haklı olan davaya bakarsın demiştim...Yani dediğim gibi ilerde çok iyi bir Avukat veya Savcı olabilir lütfen önünü kesmeyin bırakın hayallerini gerçekleştirsin ben isterseniz iletişimimi tamamen keserim.Belki bi ihtimal donör bulunursa zaten gidicem,lütfen amca...Hem saygısızlık etmek gibi olmasın ama bu yaptığın doğru değil suç sizde biliyorsunuz...

Tarık:Kees!Neyin doğru,neyin yalnış olduğunu senden mi öğrenicem ben,defol evimden

Seray:Tarıık,yeteer kendine gel

"Yağmur bu sert çıkış karşısında kalbi kırılmıştı ama belli etmemeye çalıştı,sorun çıksın istemiyordu.Kendi kendine amcam beni çok severdi ,çok değer verirdi bende onu çok severdim hâlâ seviyorum ama bu kadar mı nefret ediyor benden,ben ona naptım ki bu kadar...Diye düşündü kendi kendine ama daha fazla kalmayacaktı"

Yağmur:Tamam yenge sorun yok benim söyleyeceklerim bu kadardı zaten,gidiyim artık

Seray:Kızım dursaydın

Yağmur:Yok yenge gidiyim,derse geç kalırım

Seray:Peki kızım kusura bakma

Yağmur:Estağfurullah,iyi akşamlar

"Yağmur gözleri dolu dolu evden çıktıktan sonra dolan gözleri kendini bıraktı,eve doğru gidiyordu"

YARIM SAAT SONRA TAHİRGİLİN EV

"Tahir çocuklar için bahçeyi hazırlamıştı Mahbub'ta ,Hifa ile beraber çay sofrası hazırlıyordu"

Hifa'nın ağzından:Hani demiştim ya babamı daha önce hiç ağlarken görmemiştim doğru gòrmemiştim ama uzuun bir süredirde bu kadar mutlu görmüyordum,ablam hastalandığından beri yine neşeliydi ya da neşeli olmaya çalışıyordu ama eskisi kadar değildi.İşte uzuun bir süre sonra ilk defa bu kadar çok mutlu görmüştüm...Dediğine göre bize sürpriz bi haberi vardı...Onu bu kadar mutlu edebilecek şey ne olabilirdi diye düşününce bir tahminim vardı aslında ama sürprizi bozulmasın diye birşey demiyordum.O gün ablamların dersi bizim bahçede olacaktı hatta Oğuzhan,Ceren ve Umut'da gelecekti...Akın abimde gelecekti amcam onu okuldan almıştı ama okçuluğa karışmıyordu yinede Asaf amcadan ders almaya devam edecekti ama okula geri dönemezse turnuvada yer alamayacaktı halbuki katılmayı çok istiyordu bazı babalar neden bu kadar kötü anlamıyorum.Her neyse ananemle şimdi çay hazırlıyorduk birazdan gelecekti herkes...

"Kapı çaldı"

Tahir:Ben bakarııım

Mahbub:Dur leen dur ben bakcem

Tahir:Tamam anacım

"Kapıyı açtı gelen Asaf ve çocuklardı,bir sevinçle karşıladı onları hemen Erva ve Eren'in yanaklarını mıncırmaya başladı.Bir eliyle Erva'yı mıncırırken diğer eliylede Eren'i mıncırlıyordu"

Mahbub:Oyy guzulaam benim,ahiretliğimin emanetleri,ne kada büyümüşsünüz leen

Eren:Mahbub ninem yavaş yanaklarım sarktı

Mahbub:Konuşma leen,gelin bakem buraya

"Mahbub ikisinede sıkıca sarıldı,Hafize ile çok yakın dostlardı ahiretliğim derlerdi birbirlerine Asaf ta kısmen Mahbubun elinde büyümüştü bu yüzden Asaf'ı evladı gibi çocuklarıda torunları gibi severdi...Erva ve Eren ile sarıldıktan sonra onlar içeriye girdi ve Asaf'a sıra gelmişti"

Asaf:Teyzem

Mahbub:Oy guzum benim

"Asaf,Mahbub'un elini öpüp alnına koydu sonra sarıldılar.Oda içeriye girdikten sonra arkadan Oğuzhan ve Ceren girdi"

Mahbub:Amaan, leen bunla kim

Asaf:Bunlarda benim torunlarım teyze

Mahbub:Nasıl leeen "Erva'ya baktı"

Guzum sen ne zaman evlendin,bizimkilenen yaşıt değilmiydin sen

Erva:Ö-öyleyim nine nereden çıktı,ne evlenmesi

"Mahbub Ceren ve Oğuzhan'a baktı"

Mahbub:Ee bunlaa kimin o zaman

Erva:Abimin Mahbub nine

Asaf:Aynen,Buğra'nın teyzem

Mahbub:Haaa senin bi oğlun vadı,unutmuşum gari Tahir anlattıydı herşeyi,ölmemiş diye,demeek onun çocuklaa

Asaf:Aynen teyzem onun

Mahbub:Şinci anlaadım,neyse hadi geçin bakem geçin

"İçeri geçtiler"

TANERGİLİN MAHALLE

"Taner ve Tuğçe evlerine doğru gidiyordu.Taner'in keyfi yoktu"

Tuğçe:Of Taner yeter ama 1 haftadır somurtup duruyorsun vallaha içim şişti.

Taner:Napiyim Tuğçe güliyim mi

Tuğçe:Evet eskiden olsa şuanda mutlu olurdun

Taner:Eskiden olsada mutlu olmazdım farkındaysan okuldan alındı Akın,oto tamirciye verdi babası,resmen hayallerini avucunun içine alıp bir çırpıda yırtıp attı daha kötü ne olabilir haa!Akın benim kardeşim kardeşim o o haldeyken ben nasıl mutlu oluyim

Tuğçe:Aman iyi be! Ne drama yaptın,yemin ediyorum eski halini özledim

Taner:Eski Taner özündeki Taner değildi ,nesini özledin?Düşündükçe ben bile kendimden tiksiniyorum

Tuğçe:Biraz daha abart istersen

"Taner birşey görmüş gibi,susturdu Tuğçeyi"

Taner:Dur birdakika Tuĝçe

Tuğçe:Ne oldu

Taner:Siren seslerini duyuyor musun?

Tuğçe:Duyuyorum

"İkiside siren seslerinin evlerinin oradan geldiğini anlayınca korku ve telaşla birbirlerine baktılar"

(Bir kaç dakika sonra)

Taner:Kooş!

"İkiside koşmaya başladı evlerinin önüne gelince gördükleri manzara gerçekten ürkütücü ve üzücüydü"

TAHİRGİLİN BAHÇE

"Herkes bahçedeydi biraz somra Akın geldi"

Akın:Selamunaleyküm millet

Tahir:Aslanım

Akın:Amcam

"Gidip elini öpstü sonra Asaf'ın yanına gitti ve onunda elini öptü.Daha sonra Asaf Akın'ın yüzünü avuçlarının arasına aldı ve sordu"

Asaf:İyi misin evlat?

Akın:İyim hocam

"Asaf olumlu bir şekilde başını salladı"

Tahir:Akın,Yağmur nerede?Senin yanına gelecekti ama...

Akın:Eve gelmedi mi hâlâ?

Tahir:Yok ben birlikte gelirsiniz diye düşünmüştüm

Akın:Yok vallaha amca dur birlikte gideriz dedim ama işim var diyip gitti. Yani benim yanımdan ayrılalı neredeyse 5 saat oluyor

Asaf:5 saat mi

Erva:Birdakika birdakika nerede o zaman?

Alperen:Amcaoğlu...

Akın:Bilmiyorum vallaha amcaoğlu

Nil:Tamam sakin

Selim: Aynen,arar öğreniriz şimdi panik yapmayın

"Alperen telfonunu çıkartıp aradı fakat ulaşamadı"

Alperen:Ulaşılmıyo

Akın:Tabii ya bize gitte

Eren:Size mineden?

Akın:Babamla konuşacağını söylemişti bana,ben annemi arayıp öğreneyim

"Akın annesini aradı"

Seray:Efendim oğlum

Akın:Anne Yağmur bize gelicekti babamla konuşmaya, geldi mi?

Seray:Geldi geldi

Akın:Orada mı hâla

Seray:Yok oğlum amaaa...

Akın:Ama ne anne?Kötü birşey mi oldu

"Herkes telaşlandı"

Seray:Yok,yok kötü birşey yokta iyide sayılmaz

Akın:Anne söyliyicek misin artık?Bak Yağmur hâlâ eve gelmemiş

Seray:Gelmemiş mi

"Seray da diğerleri kadar telaşlanır"

Akın:Evet gelmemiş,sen ne söyliyicektin söyle artık

Seray: ............

BÖLÜM SONU

"Uzun bir aradan sonra herkese merhaba hepinizden özürdilerim çok beklediniz çünkü;Maalesef Bayram,sınav filan derken üstüne bide elimi incitince ancak fırsatım oldu ama bu kezde dişimi çektirdiğim için bölümü erlen bitirmek zorunda kaldım.Normalde burada bitmeyecekti biraz daha vardı ama hem sizi bekletmek istemediğimden hemde dişimden dolayı burada bitirdim.Umarım bölümü beğenmişsinizdir,beğendiyseniz yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unjtmayın"

Gelelim slrulara

1:Sizce yeni bölümde neler olacak?

2:Yağmur'un ameliyatı başarıyla sonuçlanacak mı? Eğer iyi geçerse sizce gerçekten gider mi Ankaradaki okula?

3:Tarık inadından vaz geçecek mi sizce?

4:Akın tekrar okula dönebilecek mi?

5:Sonuncusu ve en önemlisi sizce okullar arası turnuvaya kimler gidecek ve gidenler kazanabilecek mi?

"Gibi soeularınızın ve daha fazlasının cevabı yeni bölümde sizlerle olacak,takipte kalın"

☆ Ha bu aradda en sevdiğiniz ve duygulandığınız sahne hangileriydi?

☆ Karakterler hakkında ne düşünüyorsunuz?

"Sorular bitti ,şimdilik hoşçakalın ve kendinize iyi bakın"

Yıldıza bas yıldıza😉