10.Bölüm

Hepinize iyi okumalar🫡

Lara'nın Ağzından;

Çok şükür bugünki işlerde bitmişti ama

işler biterken bende bitmiştim.

Mutfaktan çıkıp bana çin işkencesi gibi gelen merdivenlere doğru yürüdüm.

Merdivenlerin yanına geldiğim de bu merdivenleri yapanlara saydırarak teker teker çıkmaya başladım.

Odamın bulunduğu kata geldiğim de yüzümde hafif bir gülümseme vardı.

Ben merdivenlerin yarısında pes ederim sanmıştım ama başarmıştım.

Daha fazla merdivenleri düşünmemek için odama girip güzel bir duş alıp ardından uyumaya başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Yarın;

Çalan alarm nedeniyle uykumun en güzel yerinde uykum yarım kalmıştı.

Tekrar gözlerimi kapatım uykuma döneçeğim an alarm bir daha çalmaya başladı.

Yatakta oturma pozisyonu alıp solumda duran küçük masanın üzerinde telefonumu alıp alarmı kapattım.

Alarmı kapattıktan sonra saatin 07.45 olduğunu gördüğüm an yataktan hızla kalkıp dolapa doğru ilerledim.

Hemen dolapın kapağını açıp iş kıyafetlerimi alıp hızlıca üstümü değiştirmeye başladım.

Üstümü giydikten sonra hemen makyaj masasına doğru ilerleyip üstünde duran tarağı alıp saçlarımı hızlıca tarayıp dağınık bir topuz yapıp odadan hızlıca çıkttım.

Geç kalmıştım.

Ve 

Merdivenler daha da geç kalmamı sağlıyordu.

16 dakika boyunca merdivenlerden iniyordum.

Son basamaktan indiğim an salona gelmiştim.

Salonda kimseyi göremeyince hızla yürüyerek mutfağa gittim.

Mutfağa girdiğim an içerde kahvaltı hazırlayan bir kaç kız dışında kimse yoktu.

Acaba diğer çalışan kızlar nerde diye düşünürken birden omzuma koyulan bir el sayesinde düşünçelerim sona ermişti.

Kafamı hafif sağa doğru çevirip omzumda ki elin kimin olduğuna baktım.

Omzumda ki elin sahibi Milendi.

Milen bana gülümseyerek "günaydın uykucu"dedi.

Bende Milene gülümseyerek"günaydın"

dedim.

"Haydi gel sana bugün yapacağın işleri gösterim"diyen Milen cevap vermemi beklemeden önden yürümeye başladı.

Mileni takip etmeye başladım.

Bakalım bu gün hangi işler beni bekliyordu.

Umarım çok yorucu ve zor işler değildir diye tanrıya dua ettim.

Ben dua ederken Milen birdem durdu.

Arkasına dönüp bana bir bakış attıktan sonra konuştu.

"Burası dördüncü kat burdaki odalarda kralın halası Rosalin,kız kardeşi Amelia ve Amelia nın nişanlısı James kalıyor.

Bu gün sadece onların yataklarını,giyinme odalarını ve banyolarını temizliceksin"dedi.

Milene bakıp "tamam ilk kimin odasından başlim"dedim.

Milen bu söylediklerimden sonra elini sallayıp"Fark etmez,hangisinden başlamak istiyorsan ordan başla"dedi.

"Tamam o zaman ben temizliğe başlıyorum"dedim.

Milen ise bana

"Kolay gelsin "diyip.

Merdivenlerden inerek kendi işlerini yapmaya gitti.

Ben ise solumda duran ilk odaya girip temizlemeye başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Amelia'nın son kıyafatini astıktan sonra odadan çıktım.

Çok şükür hepsinin odasını temizlemeyi bitirdim.

Belim kalkıp,eğilmekten dolayı çok kötü ağrıyordu ve hafif sızlıyordu.

İlk iş günümde resmen pestilim çıkmıştı.

Odaları temizlemek kolaydır diyip sevinen aklımı sikim.

Üçün'ün odası çok büyüktü ve yerleri sil sil bitmiyordu.

O yüzden ise belim ağrıyordu.

Ben bunları düşünürken,yüzümün önünde birisi elini sallıyarak düşüncelerime son verdi.

Elini sallayan kişiye baktığım da şaşırmıştım.

Marcustu.

Bu salağın bu katta ne işi vardı ki acaba

"Hey sabahtan beri sana sesleniyorum duymuyormusun beni"dedi Marcus.

"Dalmışım o yüzden bana seslendiğini duymadım"dedim.

Marcus bu söylediklerimden sonra tek kaşısını havaya kaldırıp beni baştan aşağı süzdü.

Marcusun bakışlarından rahatsız olduğum için

"Hayırdır,bir sorun mu var?"dedim.

Marcus bu söylediklerimden sonra beni süzmeyi bırakıp yüzüme bakarak konuşmaya başladı.

"Evet,var."dedi.

Tam ona ne olduğunu soracağım an Marcus tekrar konuştu.

"Yarın sabah saat 05.00'te hazır ol omega, bundan sonra eğitim alıcaksın"dedi.

Marcusun bu sözlerinden sonra çok şaşırmıştım ne eğitimiydi ki bu birde nerden çıkmıştı bu eğitim.

"Ne eğitimi ve ne için bu eğitim"dedim.

Marcus yüzüne alaycı bir ifade takıp konuştu.

"Soru sorma omega.Kralın emri bu ve bundan sonra her sabah 5'te arka bahçede hazır olda beni bekle"dedi.

Tekrar soru soracağım an Marcus arkasını dönüp yürümeye başladı.

Galiba bu kısaca soru sorma,sana söyleneni yap demenin kısa yolu.

Marcus yürümeyi bırakıp durdu ve sol omzunun üstünden bana bakıp konuştu.

"Rahat bir şeyler giymeyi ve saat 5'te gelmeyi unutma"deyip tekrar yürümeye başladı.

Marcus gittikten sonra bende merdivenlerden inip mutfağa gittim.

Kızların hepsi masada oturmuş akşam yemeklerini yiyorlardı.

Bende hemen boş bir sandalye bulup oturdum ve önümde duran tabaktaki eti yemeye başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Akşam yemeği bittikten sonra işleri biten herkes odalara dağılmaya başladı.

Benimde işlerim bittmişti ve baya yorulmuştum.

Odama girdiğim an dolaptan alt,üst pijama takımı alıp banyoya girdim.

Kısa bir duşun ardından banyodan çıkıp pijamlarımı giydim.

Havluyla saçımın nemini aldıktan sonra yatağıma girip uyuma başladım.

Çok şükür onuncu bölümünde sonuna geldik.

Onbirinci bölümde görüşmek üzere o zamana kadar kendinize iyi bakın ballarımm🍯