45. Bölüm

27. Bölüm

Emine Çiftçioğlu
em_ineee

Bölüm-43

 

****

En özel ve en güzel vedalar....

Bazı ayrılıklar çok zordur. Bazen tekrar tekrar okumak istersin satırları, bazen ise hıçkıra hıçkıra ağlamayı. En önemli olan ise nasıl veda ettiğindir.

Aylar da geçse, yıllar da geçse sevdiğin bir adamın yanindayasan, bir derdin tasan varsa, sırtını ona yaslayabiliyorsan ne mutlu sanadır.

Kızını kucağına almış bahçede yavaş yavaş dolaşıyor, temiz toprak içine buram buram çekiyordu. Çiftlik havası hem kendinse hemde kızına iyi gelmişti.

" Ba.. ba.. ba" kızının yavaş yavaş konuşması başlamış ama ilk kelimesi baba olmuştu.

" Sen gel hamile kal, dokuz ay karınında besle büyüt kızın gelsin baba desin! İtirazım var hakim bey!"

Lina annesinin ne demeye çalıştığını anlamadığı için gülüyor, yavaş yavaş çıkacak olan iki dişi kızını daha çok sevimli hâle getiriyordu.

" Ya seni yerim ben."

" Hemen yeme kızımı!" Arkasından gelen sesle dönmüş kocası elini pantolonun cebinde onlara doğru geliyordu.

" Senin kızın, böyle gulerse yerim ama."

Şiyar gülerek kadının yanına, gelmiş kızını kucağına almıştı. Minik kızı, babasına gidince elleri rahat durmuyor babasının sakallı ile oynuyordu.

Kızını babasına teslim edip yanlarından geçip gidecekti ki, kocası kolundan tutmuş kadına nereye diye başını sallamış göz kirptmisti.

" Nereye?"

" Mutfağa geçeceğim."

" Acelesi mi var kadın!"

Berivan gözünü baydı. Kızı hazır babasına gitmiş iken mutfağa geçecek, akşam yemeği için hazırlık yapacaktı. Ancak hazır olurdu.

" Lina sendeyken hemen hazır edeyim. Sonra huysuzlugu tutarsa yemeği sen yaparsın ona göre." Dedi tehditkâr bir sesle. Kızının sağı solu belli olmuyordu çünkü.

" Kadınlar yapar." Dedi kıza dönerken.

Berivan kocasına tek kaşı havada baktı. " Kadınlar yapar mı?" Dedi ciddi bir tavırla. " Hayırdır ağam, yoksa artık yemeğimi beğenmiyor musun yoksa?"

Şiyar, kadına dönmüş ona ciddi ciddi, bakan kadına şaşkınlık eklenmişti. Buyur buradan yak!

" Ne alakası var güzelim?" Dedi. Bu sefer. " Sen yorulma diye, ben şey ettim."

" Ne ettin?" Dedi kadın. Burunundan solan siniri ile yanından geçip gitmiş merdivenlere doğru giderken de kocasına bağırmışti. " Kızına bak, yemek yapacağım!"

Giden kadından sonra kızına döndü Şiyar. " Kızım anan delirdi, haberin olsun." Kızı babasının burununu eline sokmaya çalışıyordu. " Kızım bugün anneni delirtme, aman diyim."

Şiyar kızı ile bir müddet daha etrafı gezdi. Hava yavaş yavaş soğumaya yüz tutunca da içeri geçmişti. Peteklerin yanına gelip sıcaklığı kontrol etti. Sıcaklığı gayet iyiydi..

Kızını ana kucağa bırakıp ayağa kalktı. Banyoya geçip elini yüzünü yıkayıp mutfaktan gelen güzel kokular ile yavaş yavaş oraya geçmişti..

Berivan yemekleri hazır edip, servis tabağına koymuş son dokunuşları yapmıştı.

Genç kadın işine kendini kaptırmış kocasının yanına geldiğini bile fark etmemişti.

" Mutfak buram buram sen kokuyor."

Kendini arkadan kadına yaslamış, elini ise kadının karınına sarmıştı. Berivan ne kadar bu anı sevse de kocasın hâlâ tiripli idi.

" Yemeği beğenmeyen bir kocam var. Ne yapalım."

Şiyar hafifçe güldü. Burununu kadının ensesine götürmüş derin sıcak nefesini kadının sıcak tenine bulamisti. Dudakları tenine deydikce, kadının kendini zar zor tutuyordu. Kadını iyiyce mutfak tezgahına yaslamış, elleri bu sefer kadının dolgun kalçalarina gitmişti.

" Tiribin bile seksi olur mu?"

" Bulaşma bana!"

" Bulaşmak istiyorumdur belki de."

" Sonu kötü olur, o zaman."

Şiyar alt dudağını ısırıp kedini iyiyce, kadına yasladı. " Belki olsun istiyorumdur."

Berivan hemen, arkasını dönüp kocasının dudağına yapışmıştı. Eşi benzeri olmayacak şekilde öpüyordu adamı. Tarma duman edecek şekilde. Kolları adamın boyununa dolamış kendine iyice çekmişti.

Şiyar, kadının kalçasından tuttuğu gibi tezgaha oturtmuş bacaklarını hızla açıp elleri bu sefer göğsüne gitmişti. Avuçlari arasındaki dolgunluklari sıkıyor, kadının boyununa ölümcül öpücükler hediye ediyordu.

" Şiyar.." nefes nefese kalmıştı kadın. Kocası onu her şekilde mahvediyordu.

" Tekrar.. söyle!"

Giymiş olduğu krem rengi gömleğin düğmelerini yavaş yavaş açıyor, açığa çıkan göğüs dolgunluklarini nefesini sevhetini vere vere öpüp emiyordu.

" Beni mahvediyorsun kadın!" Dudakları tekrar dolgun dudakları bulmuş, ezercesine, intikam alaricasina, koparırcasina öpüyordu.

" Ya sen, sende beni mahvediyorsun!" Dedi nefes nefese. Dudakları morarmaya yüz tutmuştu. " Sürekli seni istemem, sana bağlı olmam benim suçum mu?"

Adam kararmış göz bebekleri ile kadına baktı. " Asla suç değil. Ulan seni her zaman istemem.."

" Off çok konuştun Şiyar!"

İkisinin dudakları yeniden buluşmuş yeniden hayat bulmuştu. Ki taki kızının ağlama sesini duyana kadar.

İkiside geri çekilmişti.

" Ulan kızımı unuttum!"2

Berivan güldü. Tezgahatan inip, adamı içeriye yollamış, kendisi ise tabakları içeriye taşımıştı.

Akşam yemeği kocasının bakışları altında geçmişti. Yemek sonrası kızını alıp sütünü vermiş kızı yavaş yavaş mayismisti.

Kucağına alıp yukarı, çıkmış kızını beşiğe koymuştu. Kızı derin uykuya dalarken, telefonu çalması ile ayağa kalkıp telefonu eline aldı.

Gülümseyerek telefonu açtı.

" Viyan hanım,"

" Ne yapıyorsunuz?"

" Çiftlikteyiz." Dedi Berivan.

" Hmm, iyi bari."

" Ee, sizde ne var ne yok. Nasıl gidiyor tatil?"

Viyan derin bir sıkıntı verdi. " Tatil mi? Ah Berivan ne tatili, oğlan çocuğu ile tatille falan gidilmez!"

Berivan kısık seste güldü. " Niye ne oldu ki?"

" Ay daha ne olacak, mizmizlanip duruyor resmen. Birde diş çıkardı paşa, geceleri bizi uyutmuyor."

Ah bu anneler hep aynı kaderi çekiyordu. Dış çıkarma ve emekleme dönemi iki dönem her anne için oldukça zor bir dönemdi.

" Hadi ya, Beliz yok mu?"

" Varda bende kızı sürekli uyandır mi? Gündüzleri ona veriyorum, ara ara gelin görümce beraber dışarı çıkıyoruz."

" He bak ne güzel işte seni yanlız bırakmaz."

" Doğru diyorsun,"

Viyanla uzun uzun konuşmuştu. Üç hafta olmuştu İstanbul'a gideli. Viyan biraz dinlesin diye kız kardeşi Beliz de almıştı. Asmin de Mardin'e gitmişti. Koca konak tekte olsa bir hafta yeniden bir araya geleceklerdi.

" Neyse ben kapatıyorum, Allah'a emanet olun."

" Sende eltim sende."

Telefonu kapatıp ayağa kalktı Berivan. Bugün kocasına iyi bir ders vermenin vakti ve zamanı gelmişti.

Evvelâ banyoya geçti. Üstünü başını değiştirip, kırmızı şarap tonda gecelik giymişti. Saçlarını dağıtıp eli ile şekil verdi. Dudağına kırmızı ruj, üstüne de parfüm sıktı.

İşlem tamamdı. Şimdi sırada kocasının gelmesini bekleyecekti. Banyodan çıkıp masaya doğru yürüdü, ki kapı açılmış kocası nihayet çok bekletmeden içeri gelmişti.

Berivan kocasına arsızca gülümsüyordu.

Şiyar kadını o hâlde görünce kapıyı kapatmış kadının yanına kadar gelmişti.

Alt dudağını ısırdı. " Mutfaktaki yarın kalan işini, burada mı devam edelim?"

" Şüphen olmasın, ağam!"

Adamı yavaş yavaş yatağa doğru yürütmüş Şiyar yüz üstü yatağa çökmüştü. Berivan kocasının sertliği üstüne oturdu.

" Siktir!"

" Şhh, küfür etmek yok!" Parmağını dolgun etli dudağa götürdü. Kendini kocasına sürtüyor, adamın yüzü kıpkırmızı oluyordu.

" Sen benim yemeğimi beğenmiyor muydun değil mi?"

Adam kendinden geçmiş hâlde başını salladı. Eli ise kadının bel oyuntusunda idi.

" Asla!" Dese de kadının durmadı.

" O yüzden kadınlar yapsın dedin."

" Sen yorulma diye..."

" Ah siz erkekler."

Biraz daha surtundu adamın sertliğinde dilediginde vahşi olan bir kadına dönüşüyordu. Tıpkı o gece ki gibi.

Birden üstünden kalkıp ayakta dikildi.

" Neden durdun?" Dedi adam. Sevhetin verdiği hazla sesi boğuk çıkmıştı.

" Bu gecelik de bu kadar olsun." Dedi umursamaz bir sesle.

" Saçmalama kadın, bu hâlde mümkün değil kalmam!" Dedi itiraz ederek. Berivanin gözleri sertliğine kaydı. Neredeyse ben burdayım diye bağırıyordu.

" Bence dayanirsin." Arkasını dönüp gidecekti ki, Şiyar hızla yattığı yerden kalkıp kadının hızla kolundan tuttuğu gibi yatağa atmış, geceliği ortadan ikiye yırtıp, bacak arasına girmişti. Pantolonun kemerini açıp fermuari açıp hızla bedenini kadının bedeni ile birleştirmişti.

Kadından bir ah sesi çıkmış, adam ise hirlayarak, birleşmenin tadına varmıştı.

" Bu adil değil!" Dedi zevk içinde.

" Bence çok adil." Berivan durumdan adamın gömleğini hızla ortadan ikiye yırtıp kocasının gergin kaslarına dokunmuştu.

" Benimsin Berivan, bu zevk bu ihtiras sadece bana ait!"

" Seninim, ve hep senin kalacağım."

Kadının dudaklarına yapışıp, bedenleri yatağın içinde raks etmişti. İki sıcak beden kavrulan ruh içinde yanıyordu.

Genç adam kadının dolgunluklarini eline alıp sıkıyordu. Bu kadında herşeyi bulmuştu. Aşkı bulmuştu, huzuru bulmuştu, sevgiyi, adaleti, ve en önemlisi ise onu baba yapan bu kadında herşeyi bulmuştu.

İhtiras, tutku sevda ne ararsan vardı bu kadında.

***

Kızının ağlaması yatakta koyun koyuna yatan çift uyanmış kızını kucağına almıştı. Kızından gelen koku ile altını kirletmisti.

İlk önce altını temizlemiş, daha sonra sütünü vermişti.

Kızı göğüs ucunu emerken, kocasının göğüs ucunda bıraktığı izlere baktı. Dün gece baya baya uğraşmıştı.

Kızını doyurmus babasının yanına bırakmıştı. Kızı babasının yanına kadar çıkıp minik eli ile babasının yanağına vuruyordu.

" Ba.. ba.."

Berivan gülümsedi. Şiyar gözünü açıp kızına baktı. Minik kızı şirin şirin gülüyordu. Kızı koltuk altından tutup karınına oturttu.

" Benim güzel kızım uyanmış mı?"

" Sen kızına bak, ben kahvaltı hazırlayiyim."

" Hatun buraya gel."

Berivan yatağa kadar gelip adamın yamacına oturdu. Şiyar kadının çenesinden tutup yanağına öpücük kondurdu. Daha sonra da anlina.

" Rojbas, çavreşamin."

" Rojbas, rihamin."

Berivan kızını alıp aşağı inmiş kahvaltı el çabukluğu ile hazır etmişti. Kocası aşağı inip sofraya oturmuştu. Teras katına geçen çift havanın tadını çıkarıyordu.

Karısının yapmış olduğu bol köpüklü kahvesinden bir yudum aldı.

" Bir kırık yıl daha beraberiz."

" Bir ömür olsun o."

Dün akşam yapmış olduğu tatlıdan kızına yediriyordu.

" Bazen düşünüyorum değilim, Berivan." Dedi adam.

" Neyi?" Kızına tatlıyı yediriyor ardından da ağzını peçete ile siliyordu.

" İkimizi." Dedi net sesiyle. " Buralara kadar geleceğimizi tahmin edemzdim!"

" Bende. Besne xanim aileme haber göndermişti iki hafta boyunca seninle adım çıkmıştı Amed de. O zamanlar çok sinirliydim. Ortada fol yok yumurta yok millet adımı çıkardı diyordum."

" Annem hep derdi sana çok güzel bir kız buldum. Esmer güzeli derdi senin için." Karısına yan gözle baktı.

Berivan tebbesumunu korudu. Bazı şeyler büyükler tarafından bağlanıyordu hep. Kimse kaderine karşı gelmezdi ama bazı şeylerde insan oğlunun elindeydi.

" Şimdi bambaşka yerdeyiz." Dedi Berivan.

" Evet öyle. Annem hep bir kızın olursa kız babası olursun demişti."

" Nasıl?"

" Beliz'e karşı bir babacı gibiydim. Hatta bir ara beliz'in doğum günü vardı. Hep kutlardim doğum gününü. Bir gün okuldan gelmiş koşa koşa yanıma geldi, bende çalışma odasınayim. Berivan bir görsen nasıl heyecanlı, sürekli bana ağabey bugün günlerden ney, diye bana soruyor."

Berivan kocasını dinlemeye devam etti. " Peki sonra?"

Şiyar son yudum olan kahvesini içip masaya koydu. " Tabi bende unutmuş gibi yapıyorum. Bilmiyorum, diyorum. Ama bunun nasıl moreli bozuldu, bir görsen. Sonra asmine gittim yemeği bugün sen yap dedim. Beliz iyiyce çıldırdı. Niye benim yemeğimde ne varmış. Diye cemkirdi. Tabi normalde yemeği çok güzel yapıyor."

" Sen böyle diyince de çıldırdı tâbi değil mi?" Dedi Berivan. Dün ona yaptığı gibiydi. Ah insan huyundan vazgecmezdi.

" Aynen öyle." Dedi aklına gelen geçmişle. " Tâbi akşam oldu ama yemeğe inemdi bu, bize protesto yapıyor."

Berivan şaşırarak güldü. " Ciddi misin?"

" Annem de yeter kızımı daha da sinir etmeyin, ne yapacaksınız yapın ​​​​​​ dedi annem. Neyse biz gittik mutfağa pastayı ayarladık, odasına kadar çıktık. Kapıyı açıp içeri girdik tâbi başta şok oldu ama sonra hep beraber pastayı yedik." Dedi Şiyar.

" Vay be Beliz o zaman da böyleymiş."

" Efe tıpkı beliz'e çekmiş, Lina da asmine."1

Her iki çocuk da halalarina çekmişti. Daha çok uzun yıllar olacaktı. Belki nice güzel şeyler yaşanacaktı. Tek temennisi bu güzel yuvanın daha da güzel zamanlara gebe kalmasydi.

" Umarım sende kızına yapmasın."

Şiyar derin bir kahkaha atmıştı. Onun sağı solu belli olmuyordu. Kızı bir büyüsün daha neler olacaktı Allah bilirdi.

" Benim sana güvenim yok bu konuda." Kızını kolları arasında sardı.

Kadının oturduğu sandalyeyi kendine çekmiş kızını kendi kucağına alıp kadını da sol yanına çekmişti.

" Siz benim sol yanımsiniz, hiç tukenmeycek sol yanım."

Bir yanında kızı Lina bir yanında karısı Berivan. Onlar için canını ortaya koyabilir ölebilirdi. Hayatına girmiş iki güzel dağ çiçeği...

Berivan onun her zaman dağ çiçeği olacaktı...

Kadının hafif açıkta kalan saçına öpücük kondurdu.

" Seni bir ömür sevmek boynumun borcudur ağam."2

 

                       ~Son~ 

 

 

 

                   

 

 

 

 

 

Bölüm : 08.12.2024 14:22 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...