8. Bölüm
Emine Çiftçioğlu / Esmer Güzeli / 7. Bölüm

7. Bölüm

Emine Çiftçioğlu
em_ineee

Bölüm-7

***

Kalp kıran sözler...

Kalp kırmak bir sarmaşık gibidir. İnsanı sardikça sarar ve boğmak için yer arar. Biz insanoğlu da öyleydik kalp kırmak için yer ve zamana ihtiyaç yoktu.

Berivan tarafında rüzgar hâlâ sert esiyordu. Kocası ile kavga edip yüz yüze bakmayalı bir hafta olmuştu. Şiyar sabah erken kalkıyor şirkette gidiyordu. Akşam yemeğinden sonra da eve geliyordu.

Bu hal ve hareketleri ailesi fark etse de, kimse aralarına girmek istemiyordu.

Kahvaltı sofrası toplanmıştı. Viyan ve Asmin bulaşıkları yıkamış ortalığı toplamıştı. Berivan elinde kova ile salonu temizlemişti. İşi bitince de aşağı inmişti. En iyisi güzel yorgunluk kahvesi içmekti.

Merdivenleri inip mutfağa geçeceği sırada beliz'in sesini işti.

" Hepsi Berivan yengemin yüzünden!"

Asmin elindeki işi bırakıp omuzunun üstünden kıza döndü. Yüzünde sen ne diyorsun ifadesi vardı.

Asmin ona ters ters bakan ablasına baktı.

" Ne!" Diye tepki verdi. Dedikleri doğru değil miydi?

" Beliz Allah Muhammed aşkına sus, artık!" Diye uyardı. Zaten yeterince dert vardı birde beliz'in saçmalıklarını dinlemyecekti.

" Yalan mı? Onun suçu değil mi?"

Asmin tam anlamıyla kardeşine döndü. Bu kızın yengesi ile alıp veremediği neydi? Neden bu kadar ön yargiliydi?

" Ağabeyim onun yüzünden eve erken çıkıp geç geliyor. Adamın yüzünü doğru dürüst görmez olduk!" Sözleri dikenden farksızdı. Aile bunun farkında olsa bile çıtını çıkarmıyordu. " Keşke Heja bu eve gelseydi. Hem asil hemde çalışkan kız."2

" Heja." Dedi emin olmak adına. " Beliz senin derdin ne yengemle?" Diye sordu. " Hayır, söyle ki bileyim derdini."

" Derdim falan yok benim! Benim tek derdim var oda ağabeyim." Üzüntü içinde fısıldadı. " Ağabeyim çok mutsuz." Dedi Beliz.

Asmin ne diyeceğini bilemedi. Bir yandan ağabeyi bir yandan Beliz. Hangi birine yol göstersin bilemedi.

" Berivan yengemin nesi var? Oda çok iyi biri, hem güzel hem çalışkan biri." Kız kardeşinin yanına geldi. " Beliz bunu söylemen bile çok yanlış. O kadın yarın bir gün gebe kalır, çocuğu olduğu zaman da bunları diyecek misin?"

Beliz çocuk lafı ile yüzünü buruşturdu. Berivan gibi kadından Şiyar gibi soylu bir adama çocuk versin istemiyordu. Ondan gelecek hiç bir şey istemiyordu. Ki diline gelen o zehir zemberek sözler bir ip gibi dizilmiş kız ağzından tek tek düğüm gibi çıkmıştı.1

" İnşallah Berivan kısır kalır!" Bu söz o kadar acı o kadar bıçak yarası gibi keskindi ki, bunu değil bir kadın hiç bir kadına söylenmemesi gereken bir sözdü.1

İşte biz insanoğlu da böyleydi. Ne diline hâkim oluyordu nede eline nede zikrine!

Asmin duyduğu cümle ile göz fal taşı gibi açılmış kız kardeşinin dibinde durup eli ile çenesini sıkmış gözlerini gözlerine dikmişti.

" Sakın Beliz! Sakın bir daha o cümleyi kullanma! Yoksa yemin olsun ki senin o dilini koparirim!"1

Berivan'nin başı döndü. Bu içine ettiği adaletsiz dünyada, sevgisizlik de sinanırdı, merhametsizlikle de, fakat gel gör ki annelik acısı işte bunu hiç bir kadın katlanamazdi.

Gözleri yavaş yavaş buğulaştı. Elindeki kovayı yavaşça yere indirip odasına doğru yürüdü. Kafası yerde kimse ağlamasını duymasın diye odasına kadar çıktı.

Kapıyı açıp içeri girdi. Kapıyı sertçe kapatıp kapının arkasında yere çöktü.

" Benden nefret edecek ne yaptım size?"

Canı çıkana kadar ağladı.

Bu hayatta geldiği için... Kadın olduğu için... Evlendiği için... Evlenip herkesin nefretini topladığı için... Kendinden nefret ediyordu!

" Niye ya, niye ne yaptım ben size?" Gözlerinde ve yüreğinde biriken acıları tek tek kustu. " Sadece.. sadece sevilmek istedim.. sevilmek!" Olmamıştı. Sevgi, aşk, güven, mutluluk hiç bir şey yoktu.

Kuru bir acı vardı.

İnşallah Berivan kısır kalır!

Bu söz ölene dek unutmayacak, unutturmayacaktı. Kalbine zuhur eden bu söz üzerinde mühür gibi nakış gibi çakılacaktı!

Ayağa yavaşça kalkıp banyoya geçti. Elini yüzünü yıkayıp çıkmıştı. Makyaj masasına geçip yüzüne bandana gibi makyaj yapıp işini bitirdi.

Hazır olunca da derin nefes aldı.

" Düşme, sakın düşme. Sen bir kadınsın, kadın güçlüdür. Sen sakın güçsüz olma!"2

Bir kadının en büyük gücü; Düşme Yıkılma Parçalanma...

***

O gün pek kimse ile muhatap olmadı. Viyan kadına ne olduğunu sorsa da geçici söz ile konuyu kapadı.

O gece Berivan hiç uyumamışti. Kocası uyurken kendisi pencere kenarına tünemiş öylece geceyi izlemişti.

Şiyar sabahın erken saatlerinde kalktı. Yanının boş olduğunu fark etti. Kafasını kaldırıp kadına baktı. Pencere kenarına tünemiş öylece etrafını izliyordu.

Kadını boş verip yataktan çıktı. Üstünü giyinip hazırlığını yapmıştı.

" Gel şu yatağa yat! Belin tutulacak."

Berivan kocasına çevirdi bakışını. Kol saatini takmış ayarlıyordu. Fakat o an bir şey fark etti Berivan.

Kocasının yüzük parmağı boştu.

Yüzüğü gözleri hızla aradı. Ve aradığını buldu. Yüzük komodinin üstünde duruyordu. Hızla ayağa kalkıp yatağın etrafını dolaşıp kocasının dibine gelmişti. Komodinin üstünde duran yüzüğü alıp kocasına uzattı.

" Tak şu yüzüğü."

Şiyar yüzügüne bakmadan kafasını çevirip gideceği sırada kadın kocasını durdurdu.

" Tak şunu!"

" Takmıyorum." Kadına doğru bağırdı.

" Evli adam yüzüğünü takar, sende tak."

" Evli mi?" Dedi Şiyar dalga geçercesine. " Biz evliyiz öyle mi?" Tekrar tekrar güldü adam. " Ne evliliği Berivan, ben seni kabul etmedim ki evli olalım!"

" Öyle mi?" Kadın kocasının aksine sinirli idi. " O zaman ailene söyleseydin, ben bu kızı istemiyorum deseydin. Bu yüzüğü de takmak zorunda kalmazdın."

Şiyar kadına zapt edemediği sinirli hâli ile baktı. Bu kadından nefret ediyordu.1

" Doğru ben sustum diye sen bu eve gelin geldin." Adımını kadının yanına kadar atmış, kısacık mesafeyi de bitirmişti. Parmağı ile kadının kalbine kadar vurdu. " Ama unutma Berivan, ben seni yatağıma kabul etsem bile kalbimde yerin yok!"2

" Ben senin yatağın muhtaç bir kadın değilim. Kalbinde zerre ihtiyacım yok!"

Şiyar kadına uzun uzun baktı. Bu kadın ne alta kalıyor nede susuyordu. Ama illa ki bir insanı da yıkamak için de balyoz darbesi gerekti.

" Sen olmasan bile olanı var." Diyerek kadının yanından hızla ayrıldı.2

Berivan giden adamın arkasından bağırdı. " Ne demek istiyorsun sen Şiyar?" Fakat adam durmak yerine Çekip gitmiş, kadını enkaz yığınlarının altında bırakmıştı.

Adam susup çekip gitmişti. Kadın inatla bağırıyordu fakat adam umurunda olmuyordu.

Berivan zaten harap olan duyguları varken birde kocası onu yıkıyordu. Kadının ağzından hiç istenmeyen bir anda kalbinden çıkan o kör duygu çıkmıştı aniden.

" Dilerim Allah'tan gidişin olurda dönüşün olmasın!" Sesi yeri göğü inleten cinstendi.

Tabi bunu söylerken de bir kişi daha bu olaya şahit olmuştu.1

Ve olmayacak olaylar bir girdap gibi çekecekti içine....

***

Ne çile biterdi nede kâbus dolu zamanlar. Zar zor iki lokma ağzına atabilmişti Berivan.

Kocası gideli saatler olmuştu. Kadının midesi yemeğe uygun değilken birde baş ağrısı vurmuştu.

Ne vakit bakışların altına alsa başını çeviriyor, yahut eğiyordu.

Besne xanim sabahtandır göğsüne giren acı ile baş etme derdine düşmüştü. Nedensizce canı sıkılıyor, bir ağrı kadını çile gibi içine çekiyordu.

Kahvaltı sonrası Besne xanim gelininden kahve istemişti. Berivan kahveyi yapıp kadına getirdi.

Gün batmaya yüz tutmuştu. Berivan salonda ki boşları alıp tepsiye koydu. Tepsiyi eline alıp odadan çıktı. Ki o an can evinden vuracak, bağırış inim inim inletmişti evi.

" Şiyar, oğlum." Besne xanim odadan hızla çıktı. Eline dizine vuruyor ağıtlar yakıyordu. Viyan kadına zar zor yetişmişti. " Dayê ne oldu?"

" Oğlum... Oğlum." Diye ağlıyordu Besne xanim. " Kaza.. kaza yapmış."4

Berivan öylece yerinde kala kaldı. Asmin ve Beliz şok içinde kalırken, Beliz hırsla başını yengesine çevirdi.

Hangi yüzle oradaydı? Dileği kabul olmuştu işte! Daha niye sahte sahte üzüntü yapıyordu!

" Senin yüzünden.." diye ağır ağır merdivenleri çıktı. Kadının yanına vardığında, " Sen sebep oldun ağabeyime!"2

Berivan daha şokun içinde kalmıştı ki, yüzüne inen şiddetli tokat darbesi ile yüzü sağ tarafa dönmüştü. Yanağı kızarmış, elindeki tepsi yere gümbürtü içinde düşmüştü. Bardaklar ise paramparça olmuştu.2

" Allah senin gibi kadının belasını versin!" Ciğerinden ağzına kadar bağıran kiz, kadının şokunu es geçip saçına yapıştı.

Viyan kadını aşağıya indirmişti. Şuan Besne xanim oğlundan başka kimseyi gözü görmüyordu.

" Beliz bırak kadını!" Araya hemen Asmin girdi. Kız kardeşinin bileğinden tutup kadını kurtarma peşine düşmüştü.

" Bırak abla bırak! Öldüreceğim bu kadını, bu kadının ne ağabeyimin yanında nede bu evde yeri yok!"

Asmin kardeşini tutup geriye çekiyordu. " Bırak Allah'ın cezası!" Kardeşine ilk defa böyle söylüyordu.

Berivan hâlâ şokun içinde kalmıştı. Eğer kocasına beddua etmiş olmasaydı, bugün şimdi kocası burada olacaktı.2

Bir tokat darbesi ile yere çöktü kadın. Beliz hiç durmadan kadına vuruyor bacağına tekme darbeleri atıyordu.

Bir kez daha.. bir kez daha darbe yemişti.

Bir darbe daha kadını kendine getirmişti. Hızla başını çevirip ona vuran şiddet uygulayan kıza çevirdi bakışını.

Kızı hızla kendinden itmişti. Sert omuz darbesi ile Beliz iki üç adım geriye gitmişti.

" Bu yaptığını unutmayacağım." Diye bağırdı. " Ne senin nede ağabeyinin yaptığını unutmayacağım!"

" Asıl ben unutmayacağım." Dedi Beliz. " Sabah ağabeyimin arkasından beddua ettiğini duyamadım mı sanıyorsun?"

" Sen o an neler yaşadığımı gördün mü? Ağabeyinin neler dediğini duydun mu?"

Neden herkes onu suçlu buluyordu? Neden tek taraflı bakıyorlardı? Neden gelip neler yaşadın demiyorlardı?

" Ağabeyim senin yüzünden bu eve gelmiyor, adamın yüzünü neredeyse unutacağız!" Dedi Beliz. " Birde kendini haklı çıkarma peşine mi düştün?" Pişman olacağı sözlerden bir an olsun dönmedi. Alaycı bir tavırla kadına güldü. " Vallahi senden korkulur, senin gibi bir kadının oyunundan korkulur."1

" Beliz sus artık yeter." Diye bağırdı Asmin.

" Yetmez... Yetmez!" Dedi Beliz. Berivan gideceği sırada Beliz ablasının kolundan çıkmış yengesinin yanına gelip kolundan tutmuştu. " Sen hiç yere gelmiyorsun!"

" O benim kocam, geleceğim."

" Onu kocana beddua etmeden önce düşüncektin!"

Beliz hızla çekip gitmişti. Asmin kadını alıp odasına çıkardı. Şimdi ne olacaktı? Kimse ona inanmayacakti!

" Rabbim bana yardım et."

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 20.09.2024 21:31 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...