SON BAHARIN SON GÜNLERİ

Odama cekildiğimde muhteşem manzara'nın tadını çıkarmaya başladım.

40 katlı binanın son beş katı Aloni'ye aitti. Bizi kendisinin kaldığı son kata davet etmişti. Diğer katlarda kalan nefilimlerin arasına karışmam gerekiyordu ama acele etmiyordum. Önce Aloni'yi yakından incelemeye ve planlarını öğrenmeye ihtiyacım vardı. Küçük kız yanıma kıvrılmış ve uyumustu. Mutfağa gidip kendime kahve yaptım. Uykum gelmiyordu , aklımdan mantıklı mantıksız binbir düşünce geçiyordu. Bunlardan bir kaçı Aloni'yi öldürmeyi veya kaçırmayı içeriyordu. Daha dakika bir gol bir , bunu istesemde yapamazdım. Hem yaptığı şeyler konusunda haksız da sayılmazdı. Bu yüzden ona bir şans vermeye karar verdim. Belki de terayağından kıl çeker gibi bir çabayla bu bozuk nefilim düzenini değiştirebilirdi. Babamın on beş çağrısına geri dönüş yapmamıştım Aloni varken arayamazdım. Aloni birkaç oda ilerde uyurken konusamazdım. Kanatsız olduğumu yeni öğrendiğime dair güçlü bir hikaye uydurmak zorundaydım. İlk günden ters bir şeyler döndüğü konusunda Aloni'nin burnuna kötü kokuların gitmesine müsade edemezdim. Bunu yapamazdım. Henüz.

Kahvem olmuştu. Mis gibi bir espresso , Aloni'nin evinde yok yoktu. Profesyonel bir kahve makinası olduğuna göre benim gibi kahve içmeye bayılıyor olmalıydı. Yarın ilk iş ona kahve ve kahvaltılık bir şeyler hazırlayıp odasına götürmeyi aklımın bir kenarına yazdım. Düşündükleri ve konuştukları arasında bir tutarsızlık yoktu. Akıl okuma yeteneğim burada pek işe yaramayacak gibiydi. En azından Aloni'ye karşı. Kahvemi içtim ve manzarayı seyrederek zorla da olsa uykuya daldım.Aklimdaki düşünceler şöyleydi. Yarın büyük gündü. Dinç olmalıydım. Neler olduğunu öğrenmeyi iple cekiyordum ki. Ajan Max'a rapor yazabileyim. Ajanlığa dair sıfır bilgimle şu ana kadar iyi kıvırmıştım. Bunları düşünürken göz kapaklarımın ağırlaştığını ve uykuya daldığımı biliyordum.

Kalkın uykucular saat dokuz civariydı. Aloni takım elbise giyinmişti. 170 ve 70 kilo olması dışında bir sorun yoktu. Boyu biraz uzun olsaydı keşke takım elbisenin içinde kaybolmuş gibi durmazdı. Düşüncelerimi kendime sakladım. Neşeli bir günaydın dedikten sonra kendimi lavaboya attım. İhtiyacimi giderdikten sonra elimi sabunladım. Sonra yüzümü yıkadım. Daha sonra saçlarımı topuz yaptım ve renkli tokalar vardı lavoboda onlardan iki tane taktım ve lavoboda cıktım. Tokalar için Aloni'ye teşekkür ettim.

Hadi kahvaltıya gel hotdog yapıyorum. Büyük sosisleri domatesli bir sosla tavada kızarmaya baslamisti bile. Eğer yardım etmek istiyorsan sende ekmekleri kızartma makinesine atabilir ve domates marul ve taze yeşil biberleri dograyabilirsin. Eve hakim olan siyah renklerin aksine mutfağı gayet renkliydi , iç açıyordu. Hay hay diyip işe koyuldum.

Kızartılmış ekmeklere tereyagi bal reçel sürdü ve tost ekmeklerinin arasına domatesli sostan , maruldan ,domatesten ve yeşil biberden koyup hotdoglari da hazirladı.

"Afiyet olsun."

"Kocaman bir ısırık aldım. Aman Tanrım sosisliler resmen bir harikaydı"

"Sırrın ne" diye sormuş bulundum.

"Bilmem belki işimi aşkla yaptığım içindir. Mutfakta kendini iyi hissediyorum. İçinde ki vahşiyi bahsediyor. "

"Vahşi mi o da neyin nesi ?"

Bize Safkan nefilimler "Vahşii " diyor haberin yok muydu senin ?

Hayır yoktu nasıl olsun , kimse söylemedi ki.

Doğru nerden haberin olacak. Asıl vahşiler kendileri değilmis gibi bir de bize vahşi diyorlar orospu cocukları

Neyse Aloni kahvaltı keyfinizi bozma , bu konuyla daha sonra uğrasamaz miyiz ?

Yani olabilir ama bugün büyük gün !

Ellerini birbirine sürtmesinden ve yüzünde ki zafer gülümsemesinden önemli bir şeyler döndüğünü anlayabiliyordum.

Açıklayacak misin artık. ?

Bir saat sonra tüm kanatsızlar yeraltında ki toplanma salonunda toplanacagiz. O zaman her şeyi öğreneceksin.

Kahvaltıdan sonra hızla hazırlanmış ve Aloni'nin sağ kolum dedikleri 50 kişi Aloni'nin beş katlı evinden üç araba çıkış yaptık. Central Park'ın altında bulunan toplanma salonuna sırasıyla giriş yaptık.

Aloni sahne için hazırlanmaya gitmişti burada beş yüz kadar kanatsız vardı. Ne kadar Nefilim vardı bilmiyorum ama kanatsızlar da bir anda gözüme çok gelmişti. Bu onlarla tanışmak için bir fırsattı tabi toplantıdan ikili iletişim kurmaya vakit kalırsa.

Tüm kanatsızlar da ya çok güzel ya çok yakışıklıydı. Sonuçta kanatsız da olsalar eser miktarda Melek kanı taşımaya devam ediyorlardı ama hepsinin gözünü hırs , intikam bürümüştü , hepsi sanki insan yiyecekmiş gibi bakıyordu. Tabi birbirleri hariç diğer insanlara öyle bakıyorlardı ve bu hemen benim dikkatimi çekti.

Siyah ekran aydınlatılınca salonda ki herkes suspus oldu ve oradaki yazılanları çözmeye calıştı. Buna bende dahildim. Nefilim dünyasında büyük bir devrimin ikinci adımı yazıyordu.

Sahneye tanımadığım bir kadin çıktı. Uzun boylu esmer ve kahverengi gözlüydü. Güzel bir gen kombinasyonu vardı. Ses tonu naifti. İpek gibiydi. O konuşurken etkilenmemek elden değildi.

Sevgili kanatsızlar yıllarca gör görüldük , en kötü işlerde çalıştırıldık , üçüncü sınıf vatandaş muamelesine maruz kaldık. Bunlar canımıza tak etti. Artık düzeni değiştirmek için ikinci aşamaya geçiyoruz. Şu ana kadar insanlara hiç saldırmadık tek düşmanımız düşmüş meleklerdi ama asıl düşmanımızı unuttuk. "İnsanlar"

Koca salon büyük bir şok dalgasıyla alt üst olmuştu. Kanatsızlar kendi arasında fısıldaşmaya başlamıştı. Elini salona doğru kaldırdı ve tüm salonu susturdu. Her kanatsızın kendisine has yetenekleri vardı. Kimisinde hiç yetenek yoktu ama genelinde bir takım yetenekler vardı. Kim de nasıl yetenekler var bilmiyordum ama bunu da öğrenmem gerektiğini aklımın bir kenarına not ettim. Sahnede ki kadın konuşmaya devam etti.

Asıl düsmanımız insanlar onlar olmasa cennetten kovulmaz ve bu saçma dünyada yaşamak zorunda kalmazdık. Üstelik yıllar öncesinde ki tufandan sonra hayatta kalan nefilimlere af geldi. Atalarımızın suçları bir defaya mahsus affedildi. Bunları bu güne kadar bilmeyenler yoktur diye düşünüyorum ama yine de anlaticam her şeyi olduğu gibi. Yine de atalarımızdan bazıları safkan evliliklere bir türlü sıcak bakmadı. Çünkü bir nefilim kadını yada erkeği farketmeksizin bedenleri insan bedeninden soğuktur. Sıcakkanlı insanlar ise onların hep dikkatini çekmeye devam etti. Yine insanı evlilikler yapılmaya devam etti. Üstelik bu sefer New York Nefilim Kralı yasaklamasına rağmen bu evlilikler devam edince çok değil üç nesil sonra biz kanatsızlar doğduk. Asıl bu halde dogmamızın sebebi insan atalarımız. Onlardan gelen insani , zayıf genler , bir nefilim olmak için gereken gen dizilimlerimiz yok. Bu genler kayboldu. Ortaya da çıkmıyor. Çıkmaya niyeti de yok. Kanatsızların yönetim kurulu olarak aldığımız kararlardan birisi de şu ; İnsan ırkını bu dünyadan kademeli olarak silmek sonra mecburen de olsa Nefilimler bizi kabul etmek zorunda kalacak. İkinci aşamanın ilk planı 18 kasım 2019 da Çin de yarasadan elde edilen bir virüs sayesinde bir salgın baslatacağız. Çünkü nefilimlerin bizim ne kadar ileriye gidebileceğimizi görmesi lazım. Kendi ana babalarınıza bu salgından etkilenmemesi için bir defaliga mahsus koruyucu aşı yapılacak ama diğer insanlar için koruyucu aşıların yapılması en az beş yılı bulacak ve sayısız insanın ölümüne yol acacağız. Bu salgının adına covid-19 diyecekler ve merkezi Çin'in Şhangai ve Wuhan metropolleri olacak. Sars-benzeri bir yapıda olup eskiden kayıtlı olan covid türünün ileri bir varyasyonu olacak. Bu yüzden yüzde beş gibi ölümcül sonuçları olacak. Hem artan dünya nüfusunu dengede tutmak için hemde düşmüş meleklere kafa tutmak için bunu başlatacağız. Adamlarımız çoktan harekete geçti. Huanan Deniz Ürünleri merkezin de çalışan fakir bir işbirlikçi bulduk. Hastalığı enfekte ettik. Yakında hastalık kuluçka döneminden çıkacak ve bulaşmaya başlayacak. Tüm dünyada görülmesi bir seneyi bulacak ama işbirlikcimize hastalıktan ölmesi dahilinde ailesine bakacağımıza dair söz verdik. Ailesini ilk uçakla Amerika'ya getireceğiz. Bunun sonucunda muhtemel şeyler şunlar dunya çapında hava yada Deniz yolu iletişimi engellenecek ve karantina bölgeleri oluşturulup insanlar orada tedavi edilmeye çalışılacak. Kurtulan kurtulacak. Kurtulamayan ölecek ve virüs bulastirmasin diye alcılı beş metre derinliginde ki mezarlara gömülecek. İnsanlar pandemi bitesiye kadar evlerine kapatılacak. Koruyucu aşılarınızı buradan çıkarken alın ve kendinize ailenize uygulayın. Kanatsizlari öldürmese de hasta etmesi riski var.

Bu gerekli mi diye sordu genç bir kanatsız ?

Eğer yönetimi elde etmek istiyorsak gerekli genç hanım.

Aloni sahnedeydi. Wardra'yı duydunuz. Konu kapanmıştır. Evlerinize kapanmadan önce gıda stoğu yapılması için bilgilendirmek amacıyla buraya cağrıldınız. Şimdi dağılabilirsiniz.

Çıkanlara plastik kutular içinde sars-y.v. yazan aşılar dagitiliyordu. İçinde on aşı vardı. Bir paket alan çıkış yapıyordu. Herkes şok icindeydi. Bende dahil ama durdurmak için geç kalmıştık. Plan çoktan uygulanmaya koyulmuştu. !!!