
9.Bölüm
Meriç Marsel
Kendimden nefret ediyordum bunun başlıca büyük nedeni Akay'dı neden zorluyordu yada neden yıllar geçmesine rağmen bir an da çıkıp gelmiş kafamı karıştırdığı yetmemiş gibi birde yüsüzce beni kaçırıyordu.Kafayı yemiş olmalıydı bunun başka açıklaması olamazdı.
"Akay kapıyı açar mısın?"Sesimi sakın tonda tutmaya çalışıyordum , çünkü tutmazsam şuan onu burda bogabilirdim.Sakin ol Meriç sakin.
"Hayır,kapıyı açma gibi bir düşüncem yok Meriç."Bu adam beni gerçekten delletmek istiyordu.
"Katil bir adamla daha fazla aynı ortamda kalmak istemiyorum."Sesim fazlası ile soğuk,sözlerim fazlasıyla acımasızcaydı,Akay'ın bedeninin kasıldığını farkettim sonunda arabayı durdurdu ve bana tam bir şekilde yüzünü döndü.
"Senin derdin ne Meriç,neden kendi çocuğumu istiyerek öldürmüşüm gibi davranıyorsun?"Sesindeki çaresizlik ve pişmanlığı iliklerime kadar hissettim ama ona karşı asla bir daha affım olamazdı,bu benim kendime yaptığım bir saygısızlık, yüsüzklük olurdu.
"Silahı ateşleyen sendin,bunların başımıza gelmesinin sebebi de sensin seni değilde kimi katil olarak görmemi bekliyorsun Akay söylesene sen vurmadın mı?,isteyerek veya zorla ne farkeder haaa sen beni vurdun ve ben çocuğumu kaybettim..."Sesim sonlara doğru kısılmıştı. Akay ise ise çaresizce kafasını sallayarak susmamı bekliyordu ama yapmadım ben gerektiği yerde acımasız bir kadındım ve şuan o kadını kullanma zamanıydı.
"Şimdi de yıllar sonra çıkmışsın karşıma beni bir pislik gibi zorla kaçırıyorsun ne bekliyorsun ki benden seni tekrar seveceğimi falan mı?UNUT BUNU! "Tekrar önüme döndüğüm de kapının açılma sesini duydum.İşte o bu kadardı korkak ve hemen vazgeçen biriydi.Kapıyı açıp çıkacağım esnada kolumdan tutup beni kendine çevirdi.
"Zorla değil Meriç,kendi isteğinle yine benim yanımda olacaksın ve ben bu sefer sana cenneti yaşatacağım."Kolumu hızlıca çekerek arabadan indim ve Sağlık Ocağına doğru yürümeye başladım.
"Bir kere paramparça eden tekrar toparlayamazdı,işte o bunu anlamak istemiyordu."
Sonunda Sağlık Ocağına vardığımda karşımda Gökalp'i beklemiyordum, masanın karşısindaki sandalyeye oturmuş saate bakıyordu .
"Merhaba, hoşgeldin."diyip masama oturdum ben masama oturana kadar ban baktı ve sonra tekrar önüne döndü.
"Neredeydin?"sesi beklemediğim bir şekilde mesafeli ve soğuktu buna bir anlam verememistim durduk yere beni kırmasına ne gerek vardı şua anda daha doğrusu bunu anlayamamıştım.
"İşim vardı bir sorun mu var ya da bir ihtiyacın?"
O bana soğuk olurfuysa bende ona olurdum .Kimseye zorla kendimi sevdirecek ne halim ne de gücüm vardı.
" Yok ihtiyacım falan yanına gelmek istiyordum ve geldim ama bil bakalım Meriç hanım nerelerde."Bana trip atıyormuş gibi hissetmeye başlamıştım daha fazla kendimi tutamayarak kahkaha attım.Ters bakışlarını bana çevirip
"Keyfin de yerin de misss."Sandalyeden kalkıp onun karşısındaki sandalyeye oturdum.
"İyi misin, Gökalp."
"Değilim."Diyince kaşlarımı çattın yine ne halt olmuştu yaa
"Bana anlatabilirsin."Ona güven vermek için elini tutmak istemiştim ki elini çekti,kendimi aptal gibi hatta berber hissettim belli etmek istemediğimden ona gülümseyerek
"Anlatsana hadi"
"Meriç,o beni hiç aldatmamış."dediğinde ilk başta şaşırmıştım ama takildigim tek nokta bunu bana neden anlattığıydı...
.......................................
Arkadaşlar yorum yapmayı ve takip etmeyi unutmayalımmmmmmmmmmmmmmmm.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |