3. Bölüm

2. Bölüm

Eylül Deniz
eylul.deniz

 

O an duyduğum şey beni şoka uğratmakta bire birdi. Zaten bizim aile her an bir şoka ugratiyordu. .Ama bu kadar beklemiyordum. Evet babam annemi aldatıyordu . Kardeşim ve ben birbirimize bakıyorduk . Hayatım gene gözümün önünden geçiyordu . Sakin olmaya calisiyordum .Bu düsünmeyi bı ses böldü

 

"Abla ne oydu " kardeşim meraklı şekilde bana bakıyordu.Ben ise ona üzgun gözlerle ona bakarken yalandan tebessüm ettim .

 

"Seni seviyorum dedi aşkimm hadi sen odaya gir ben geliyorum" dedim hemen telefonumu çıkarıp .Gruptaki kişileri aramaya başladım

 

İlk baş Doğukan denilen çocuğu aradım .Açmadı . Sinem'i aradım maalesef oda açmamişti .En son çağre Deniz denilen çocuğu aradım

 

"Alo ırmak bişey mi oldu" bu benim numaramı nerden biliyordu .Hemen konuşamadım .Derin bir nefes alıp

 

"Sinem'e verir misin ?" dediğimde tereddüt etmeden sinem'e verdi

 

"Alo ırmak iyi misin ? Annen ve baban mi yine " dedi ben gene derin bir nefes çekmek zorunda kaldım

 

"Evet Sinem şey ayıp olmazsa büsra ile size gelebilir miyiz eğer müsait değilsen babaanneme gideceğim "

 

"Ne ayıp olması canım gelin .Hem bende Büşra yı çok özledim hemen deniz geliyor "dedi

 

Hemen yanımıza bir iki kıyafet aldım .Büsra coşku içinde yatakta zıplıyordu.Sinem 'i çok seviyordu. Sinemde onu çok seviyordu.Tam o an kapı kapanma sesi geldi .Babam yine evi terk etmişti .Tam o an gözüm önünde küçükluk anım geldi...

                                  ~

"MERVE ANLA ARTIK SENİ SEVMİYORUM.SENDEN NEFRET EDİYORUM İSTERSEN PARÇALARIM. SENİ SEV Mİ YO RUM .

 

Merve hakanı çok seviyordu .Ama hakan, Merve ile zorla evlenmişti .Bunları duyan ırmak kapinin arasından bakıyordu.

 

"Hakan ben seni çok seviyorum.Bak bizim bir çocuğumuz daha olucak ."

 

Irmak herseyi anlıyordu .Evet bir kardeşi olucaktı ama böyle öğrenmek onu çok üzmüştü.

 

"Hepsi o ırmak denecek olan kızım yüzünden oldu.Senin aklına girdi değil mi. "

 

Irmak şaşkınca annesine bakıyordu ."Saçmalama Merve o da senin.kizin " dedi hakan.

                                ~

 

"Hadi büsra çıkalım ."dedim Büşra hemen çıkıp ayakkabılarını giydi .Annem hemen kapının önüne geldi"Nereye " büsra mutluluktan "di-" dediği an busraya ters ters baktım .Hemen sustu ."Sanane " dedim ve hemen asaği indik .

 

Aşagida üstü açık, kırmızı bir jip vardı ."Hoşgeldiniz .Hadi gelin" dedi .Büşra hemen soru sormaya basladı"Abi bu arada senin mi?Denin adın ne .Ablamı nerden tanıyorsun?" ben hemen ya sabır çektim .

 

"Benim adım Deniz .Deniz Arslan .Evet bu araba benim .Ablanla okuldan tanıştık ." Hemen şarkı açmaya başladı .Ve hemen ona döndüm."Yo-yoksa sende mi" sadece kafa salladı .

 

Şarkınin ilk dörtlüğü şöyleydi;

 

​​​​Birden ay ısıgını kesti. Birde sen çok değiştin Yaşananlar hiç yaşanmamış gibi. Söylenenler hiç söylenmemiş gibi.

 

Hemen camı sonuna kadar açtım.Hemen bağırmaya başladım."Şu An Edirne sen sahitsin bu sefer boka battım .Beni ancak sen çıkarırsın Edirne. "

 

Deniz bana baktı .Büsra artık benim bu hallerime alıştı Şarkı şöyle devam etti

 

​​​​​Sustu bu gece karardı yine ay. Kaldı geriye cevapsız sorular Uyandığımda onu ilk kim görücek. Bıraktıgım düsü kim buyucecek

 

​​​​​ ~~

 

"Sinem büsra nerde ?" diye sordum .geleli tam iki saat olmuştu ve Büşra iki saattir yoktu."Yorgunluktan uyuyakaldı .Hadi gelin oyun oynayalım"

 

"Olur" dedi hemen Doğukan. "Tamam"dedi deniz .Bende mecburen tamam demek zorunda kaldım."Ee ne oynayacağız "meraklı meraklı bakıyordu Sinem ."DC.Doğruluk mu cesaret mi"

 

"Bana uyar" dedim. "Bana da" dedi deniz.Oyuna başlamıştık ."Baban ne iş yapıyor ırmak" diye sordu Doğukan .Hemen "Üsteğmen "dedim .Sıra gene bana gelmişti.Deniz soruyor ben cevaplıyorum.Çok güzeldi .Birazdan hiç bilinmedik bir soru soracakti ."Irmak yol boyunca sustum .Okulda sustum . Şimdi konuşma zamanı " dedi

 

"Uzatma" diye tersledim "Hadi sor ."

 

"Sorum şu .Okulda neden panikatak geçirdin ve " dediğim gibiydi .Sanane kardeşim sana mı kaldı ne gecirip ne geçirmeyeceğım. Ben nerden bileyim ."Ben küçükken şansa yaşadım .Sinem bilir .O yüzden o anılarim canlandı gözümde.O anlar geldi aklıma ve çok kötü oldum .Senin sormak istediğin diğer şey de şu babam annemi sevmiyor.O yüzden hep kavga ederler .Ve bu kavgalarda olan büsra'ya olur.Baska soru var mı?"herkes sessiz kaldı ."Güzel " dedim ."Sanırım oyun bitti" dedim ve hemen balkona yöneldim .

 

Gene nefes alamıyor,soğuk soğuk terliyor,ellerim titriyor, kalbim çarpıyordu .Bu kocaman balkonda tüm camlar açık ama ben nefes alamıyorum.

 

Hemen gözümün önünden çocukluğum geçti .Heralde ölüyordum. Ailem ne zaman söz konusu olsa böyle ölüyordum .Eğer bende bir gün aile kurmak istesem böyle mi olurdu.​​​​​​​​​​​Aklımda bir sürü soru vardı.Hiç susmayan iç sesim .Hep beynimi kurcalayan sorular .

 

Bu düşüncelerle birlikte saçlarımı yolmaya başladım .Nefes alamıyordum. Saçımı yolup ayaklarımı sallıyordum .Birde üstüne ağlama .Gözlerim kan çanağına dönene kadar ağlama .En sonunda ağzımın içinden rahatlamak için sövüyordum"Senin sorucağım sorunun yol düzenini.Nerden geldi o soru senin aklına .Aklıma tüküreyim gerizakalı.Senin gelmisini geçmişini -" dediğim an lafım bölündü.Bolen kişi gene aynıydı .Deniz di

 

"Hop sakın .Duyduğuma göre Sinem küfür sevmiyormus .Bence etme .Ve sakın ol.Gene mi panik atak" gene mi ne lan .Sanki ben her dakika panik atak geçiriyordum .Memnun değilsen gidersin . Sana her dakika yanıma gel diyen yok .Hep yanımda dur diyende yok .Niye geliyorsun.Gelme

 

"Sanene lan . .Memnun değilsen git. Benimle uğraşmak zorunda değilsin" artık sinir patladı yaşıyordum . Camdaki yansımamı gördüm . Maskaram akmış .Gözlerim kan çanağına donmüs .Saçlarım birbirine girmişti .Şuan resmen yalı capkinindaki seyranin 18 bölüm haline dönmüştüm .

 

"Tamam şampiyon sakın .Ayrıca o kadar memnunum ki anlatamam.Sana soruda sormicam .Sakince yanında duracağım .Neden diye sorma " memnun mu .Hemen aklıma ilk gelen soruyu sordum .

 

"Sevgilin var mı ? Ve sana bir soru daha sevgilin yoksa aşık olduğun kişinin baş harfi" dedim .Bana bu soruyu ilk okul bebekleri sormuyor dermiştesine bir bakıs attı."Sevgilim yok .Olamazda zaten .Çünkü şuan buna ayıracak vaktim yok. Aşık olduğum kişinin baş harfi I "

 

Şoka dönmüştüm.Hemde ne şoktu.Gel de sen buna sövme . Nasıl sövmeyim ben buna . Neyse beni ilgilendirmez di .O an aklımda şimşekler çaktı .I benim harfim olan ı harfiyse .Irmak ı ile başlıyor .Hemen her zamanki gibi düşünmemek uzereye bıraktım ."Ben bı Sinem e bakayım .Görüsürüz ." dedim ve el sallayıp çıktım .Hemen sinem in yanına gittim

 

"Sinoş napıyorsun ." dedim "İyi de biz bu cinayet olayını bunlara anlatalım ." sinem' den ilk defa böyle bir şey dediği için 2.soka uğradım ."Tamam o zaman 10 dakika sonra anlatalım " demek zorunda kaldım.

                                ~

 

"Eeee anlatın " dedi Doğukan .Sinem benim gözlerimin içine baktı .Bu bakışı biliyordum .Sen anlat ben anlatamam bakışı . "Lafı mı bölmeyin . Lütfen sonra yorum yapın . Bugün lavaboda bir kız bayılmış .Bizde girdiğimizde gördük .Sinem le nabızına felan baktık .Nabızı yavaşlamaya başladı. Sonra onu orda bıraktık .Ve hemen sizi aradık zaten ama bulamadık kıza ne oldu bilmiyorum. Ama biz birşey yapmadık.

 

Deniz ve Doğukan bı an birbirlerine baktılar . Sonra aralarında bişeyler dediler .Biz ise sadece onlara baktık. Yapabileceğimiz hic bir şey yoktu . "Tamam şimdi okula gidip kıza bakalım ama bana dürüst olun ." dedi doğukan. Ne alakaydı .Sacmalıktı. "Şu an yalan söylemek bile aklımın ucundan geçmiyor " dedi Sinem . Ne oluyordu. Kim yapmıştı. Hemen hazırlandık .Sinem gelmiyordu .

 

Aklım beynim durdu . Herkes oturma düzenini biliyormus gibi oturdu nerdeyse .Deniz sürücü koltuğuna .Ben öne Doğukan arkaya . Ben bu olayları düşünürken okula varmıştık. ​​​​​ Deniz bı anda kolumdan tutup sürüklüyordu .Gerçek anlamda sürüklüyordu .O kadar hızlı yürüyorduki ona yetişmek imkansızdı .

 

"Ne yapıyorsun kardeşim .Dizi çekmiyoruz kendini çok havalı sanıyorsan şuan boka benziyorsun " dedim ve yüzüne bir tane çarptım .Yoksa benim ayaklar kopucakti ." Bir şey yapmıyorum .Saat şuan gecenin ikisi ne yapmamı bekliyorsun .Kaybolma diye kolundan tutuyoruz o da suç .He bu arada elin bayağı ağırmış"

 

Yemin ederim hepsi manyakti .Hepsi birbirinden deli . Doğukan bir yerden sırıtıyor.Deniz arsız arsız kolumu bırakmıyor.Ben ise öylece bakıyorum . Bugün ne kadar sakindi .Allah akıl fikir dağıtırken bunları unutmuş. Direk şöyle söyleyim .Bu ergenlik çağına giren erkoların beyni sıfırlanıyor olgunlaşana kadar .Buda olgunlaşmıcana göre böyle beyni hiç olmicakti

 

​​​​​​"Anam misin babam misin ayrica ben sen değilim .Taşman nerde göremedim. Köpek dicem ama köpek dicem ama köpeklere ayıp olucak . Onlar bile senden daha akıllı.Ayrıca kız domuzların katında " Deniz bana ters bir bakış attı .Aynı şekilde bende. Boyu uzun diye birde bana yazık sana dermiş bakışı attı .Bu bakismalari bir ses böldü

 

​​​​"Oooo yenge koydu lafı " dedi Doğukan "Yenge derken "dedim hemen. Deniz ağzını bile açmadı sadece sırıttı."Sırıtma " dedim ve hemen Doğukan a döndüm."Pardon özür .Oooo ırmak koydu lafı"dedi hemen .Ben ise "Aferin " dedim sadece ve katta varmıştık.

 

Hemen kızın nabızına baktık . Nabız yoktu. Ardından Doğukan kızı kucağına aldı . Aynı saniyede denizde beni kucakladı. Ne oluyordu. Yoksa onlar mı öldürmüştü kızı .Okuldan çıkıp hastaneye gidiyorduk. Hastaneye vardık. Tam o sırada ben ve deniz in telefonu çaldı.Ayni anda .Beni Sinem arıyordu onu kim .Hemen telefonuma döndüm

                                 ~

"Büşra hadi ablam yatalım yoksa ırmak kızar" dedi Sinem .Saat gece nın dördüydü. Büşra akşam sekizde uyuduğu için uykusunu almıştı. Ama Sinem hiç uyumadığı için gözlerinin altı mosmordu.

Büşra koltukta zıplıyor .Bir şeyler mırıldanıyordu.

"Sinem abla bugün ne oldu biyor musun" "Noldu ablacığım" dedi Sinem yorgunlukla. "Budün deniz adi ve ablam bugün el ele duduştu .Hatta aynı şarkıyı seviyorlarmış . Söylediler" Sinem bir an kendine geldi. "Neee" dedi hemen ve Irmak'ı aradı. Irmak açmadı .Hatta telefonu kapalıydı. Deniz i aradı ."Efendim sino "

"Irmak yaninda mi " dedi hemen sinem arkadan "İndir beni .İndir köpek indirsene .Amına koduğum indir " dedi . Sinem anlamamis halde bakıyordu

"Irmak bı dur indiremem.He burda Sinem .Şuan onu taşıyorum " dedi Sinem şoka uğramis şekilde telefona baktı ve gizlice doğukana yazdı

Doğukan benim Sinem .Kimseye söyleme.Bana gizlice ırmak ve denizin fotosunu atsana =Sinem

Hemen gelmişti fotoğraf .Yalı capkını Ferit 'in Seyrani kaçırdığı sahneye benziyordu .

                                 ~

Deniz beni kucağına almış bırakmıyordu. Sırtına vurup kolunu cimciklemeye başladım "Aaa kız dursana geldik .Bekle " göz devirdim. "İndir beni " artık bağırıyordum sakince söylüyordum yavaş yavaş gözlerim kapanıyordu .Direndim ama olmadı .En sonunda durdum ve sakince kendimi ona bıraktım . Eve varmıştık .Sinem uykulu bir şekilde "Nerde kaldınız .Oooo hayırlı olsun" demesiyle Deniz'in sırıtması bir oldu. "Sinem saçmalamayı keser misin " dedim sinirle . Bir yandan hoşuma gidiyor bir yandan ise sinir oluyordum .Yarın okul vardı ve ilk 4 ders boştu bizde okula 2 de gidecektik . "Yenge hazır deniz in kucagindayken onu öpsene " dedi ve ben sırıttım . Sırıtma sırası bendeydi .

"Dogukan " "Efendim yenge ". "Hazır konu açılmışken senle sinoşum'u mu yapsak " dediğimde ikisinde göz devirdi . "Büşra nerde "dedigimde odayı gösterdi .Benim balım uyuyordu . Çok tatlı uyuyordu ki anlatamam . Büsra benim elimde büyümüştü .Ben bakmıştım ona .Annem sadece onu doğurmuştu .Ben ise okuldan gelince hemen onu alır saatlerce oyun oynar ,kitap okur gerekli olduğu zaman ders çalışırdım o da arada uyur arada video bakardı .Çok ses çıkarmaz dı .Ama ne olduysa büyüdüğünde oldu .Arkadaş edincikte dili de acıldı. İçten içe çok seviyordum

Saat 6 ya geliyor du .Herkes yatmıştı .Ben Büşra nın yanına sıvıstım .Deniz benim oda da yatıyordu .Evet Sinem in evinde benim içinde bı oda vardı . Doğukan ve Sinem içeride yatıyordu .Ben ve Büşra Sinem 'in odasında .

Beynim donmustu .Her sey üst üste geliyordu ve ben bununla baş edemiyordum .Tam bunları düşünürken telefona bir mesaj düştü "Ne zaman uyumayı düşünüyorsun"

Ne zaman uyumayı düşünüyorsun. Bunu yazan oydu .Deniz . Allah sabır Allah.Lan kardeşim sanane .Seni ne ilgilendirir amına koduğumun gerizekalısı .Hemen yazmaya başladım "Sanane ". sonra mesajı geri sildim . "Şımdi izin verirsen " sadece bunu yazdım ve derin bir uyku çektim .

          

​​​

Hava miş gibiydi .Hemen yataktan kalktım .Herkes uyuyordu .Sinem 'in evindeki malzemelerin yerini biliyordum. Hemen mutfağa doğru ilerledim.İlk bir kahve yaptım kendime .Ve kahvaltıyı hazırladım .Sofra hazırdı. Onlar uyanana kadar cevizli ve fındıklı kek yaptım .Her sey hazırdı ki.Beni kapının oradan izleyen Deniz 'i fark edene kadar ."Günaydın ırmak hanim . Günaydın bakıyorum da çok hamaratsınız ."

"Günaydın .Ben diğerlerini uyandırıp geleceğim " dedim ve onun yanından ayrıldım .Kalbim küt küt atıyordu .Tamam normalde de öyle ama şimdi birazcık daha hızlıydı .Hatta o kadar hızlıydı ki kalbim ağzımdan çıkacaktı.

"Sinoş . Doğukan kalkın kahvaltı hazir hadi " dediğimde Doğukan 'ın bir gözü açıktı. Hemen "Kahvaltı derken yenge" dedi şu yenge lafından nefret ediyordum ."Bana yenge deme evet kahvaltı hazir " dedim .

Kahvaltı ya geçmiştik .Herkes gülüp kahkaha atarken .Deniz ve benim kahkaha durdu. İkimizinde telefonu çalıyor du. Onu kimin aradığını bilmiyordum .Ama beni annem arıyor du .Açmadım .Acmıcaktım .Tam o an emir denilen çocuk yazdı .O benim numaramı nerden bulmuştu .Neden yazdı.Ne için yazdı .

​​​​​​Selam ırmak ben emir bu da benim numaram .Okula gelmedin .Merak ettim o yüzden yazdım .=Emir

O sırada deniz telefonumu dikizliyordu .Ve emirin yazdığını gördü .Sınırlı bir şekilde kendi telefonuna döndü .

"Kim yazdı ırmak .Deniz bu kadar sinirlendiyse vardır birşey " dedi . Doğukan ."Doğukan bu emir denilen çocuk kim ve deniz niye ona bu kadar sinirli " dedim Doğukan anlamis bir sekilde " Yenge Allah sana sabır versin çünkü olucaklar dan kimse sorumlu değil " dedi .En fazla ne olabilirdi ki. En fazla çocuğa bir iki yumruk atardı ."Saçmalama istersen Doğukan. Deniz bir şey yapmaz ben ona güveniyorum.En fazla ne yapabilir Allah rızası için ." alay ederek çayımı içiyordum .Sinem aşırı derecede sessizdi .Hep dalıyordu.Dalıp gidiyordu

Ne olmustu acaba.Bir şey olmuştu büyük ihtimalle yoksa Sinem her dakika dalıp gitmezdi .Her daldığında bir olay oluyordu .Ve her olaydan sonra dalıp gidiyordu .Ama bu sefer olay neydi ?

"Size mutlu bir haberim var " dedi deniz.İçeri girerken ."Büsra hala uyuyor.Kız yoğun bakımdan çıkmış .Ama ani bir atak geçirmiş gene durum krıtikmiş.Yani sizin bir suçunuz yok kız bu sefer atak gecirmiş" dedi . Bı an da hepimiz oh dedik Ama sonra kızın gene atak geçirdiği geldi aklımıza.Geri sustuk . Mutfak ölüm sessizliğine bürünmüştü . Hatta bu sessizliğin karşılığı Sinem ve benim dilimde büyük bı felaket bizi bekliyor oluyordu .

Bu sefer gerçektende büyük bir felaket bizi bekliyordu.Biz ise koşarak gidiyorduk .Hatta uçuyorduk . Sinem' le gözlerimiz bir birine çarptı .Biz ise aynı anda "Biz yokuz ve hiç olmadık ." diye mırıldandık bu bizim her olayda başımıza bir şey geleceğini anladığımız da yaptığımız şeydi .

Bu hareketle olacakları biz değil öfkemiz ve ya başka bir duygumuz yapıyordu ve biz hiç kendimizi suçlamıyorduk

 

 

                                  ~

 

 

 

Bi çocuk Sinem ' e uyuyordu . Sinem'e ya vuruyor yada konuşmasıyla dalga geçiyordu .Sinem bu durumdan bıkmıştı .O çocuk yüzünden gitmediği hastane kalmamıştı . Bu çocuğun hareketlerini gören ırmak hiç durmadan sinem' in yanına koştu.Ve gene aynı şeyi mırıldandı

 

'Biz burda yokuz ve hiç olmadık " .Direk çocuğun ustune atladı . Atlamasıyla ona vurması bir oldu .Bı elinde terlik bı elinde çocuğun saçların .Bir yandan çekiyor bir yandan vuruyordu. Sinem hemen çocuğun kolunu ısırmaya başladı .Sinem'de ağzıyla çocuğun kolunu eli ile de çocuğun bacağını cimcikliyordu .Çocuk her kelimesi özürdü .

 

"Özur dilerim ". "Özur dilerim ırmak ". "Özür dilerim Sinem " .

Sinem hemen ısırmayı bıraktı ve Irmak'ı ayırmaya çalışıyordu . Irmak ise çocuğa daha sert vuruyordu "Bir daha yapıcak mısın " dedi ırmak .Daha 7 yaşındaki kız, 9 yaşındaki çocuğu dövüyordu .Çocuk ise " Vallahi yapmıcam billahi yapmıcam .Anneme de söylemicem " dedi Irmak ise zorla çocuğu bıraktı

 

 

                                    ~

 

​​​​​​Okula gelmiştik .Hemen arabadan indim. İndiğim gibi bana doğru gelen emir'i gördüm . Deniz bana döndü . Ellerini yumruk yapmış bir şekildeydi . Sonra geri önüne döndü bu çocuk niye bana doğru geliyordu. Doğukan hemen bana doğru eğildi ."Yenge allah suan hepimize sabır versin özellikle sana .Deniz'i hiç bu kadar sinirli görmedim çünkü" dedi . Haklıydı . Allah suan hepimize sabır versin. Çünkü deniz sabrımızı tüketiyordu . Sinem le birbirimize baktık .O da doğukan'a katılıyordu ."Sen sakin ve sabırlı ol ırmak .Deniz 'i tutmaya çalış geri kalanı bizde " . Sinem 'in dediği gibi sakin olmak icin elimden geleni yapıyordum. Emir geldi ve hala sırıtıyordu

 

"Selam ırmak . Nasılsın .Aradım açmadım .Merak ettim .İyi misin .Deniz 'in yanında olmak iyi olmayabilir." bu ne saçmalıyordu . Deniz in yanında olmak neden kötü olsun ki . "İyi-" daha sözümü tamamlamadan deniz bey kafayı gömdü .Zaten sonrası malum .Emir yere düştu . Deniz teker teker yumruklarla çocuğu öldürmeye çalışıyordu .

 

"SANANE . SENİN YANIN MI İYİ .SEN Mİ KORUYABİLİYORSUN .HE SEN Mİ . SANA İLK VE SON UYARISIM .BİR DAHA SAKIN AMA SAKIN BENİM AŞIK OLDUĞUM KADINI ARAMIYORSUN .YAZMIYORSUN .." Aşık olduğum mu? Deniz bana mı aşıktı? Bunları sonra düsünecektim .Çünkü suan emir komalık olucaktı .

"Deniz hadi canım .Gel . Doğukan ambulansı ara deniz gel biz bi sınıfa çıkalım .Hadi canımm". Canım kısımlarını vurgulamıştım .Yoksa olmuyordu .Deniz ile insan gibi konuşamıyordu.

Deniz canım kısımlarında duraksamıştı. Hemen sakin bir şekilde bana bakıyordu. Daha 10 saniye once cocuğu komalık etmemişti .Komalık değildi ama çocugun ağzı burnu kan içindeydi .

Bir gözü şişmişti ." Sen bana az önce canım mı dedin " dedi deniz .

"Peki sen az önce sevdiğim kadın mı dedin .Heh susarsın işte ." dedim çünkü onun sorusunu cevaplıyamazdım. Hemen önüne döndü . Revire doğru gidiyorduk .Emir de ona iki yumruk atmıstı. Deniz'in sadece kaşı patlamıstı. "Gel bakalım deniz bey .Anlat neden emir 'e daldın " dedim .O ise bos bos suratıma baktı

"Sence neden" dedi. "Neden iste " dedim. "Sana asıldı". "Asılmadı sadece iyi olup olmadığımı merak etmiş". "Edemez".sustum .Oda sustu .Çünkü baş baya aşkını itiraf etmişti . Yarasına pansuman yaptım .Çoktan zil çalmıştı .Hatta ders başlamıştı .Ama bu olaydan sonra 1 derslik ders iptaldi .Hemen sınıfa gittik.Hala ona öfkeliydim .Ama birşey diyemiyordum ."Adi . Medeniyetsiz adam ." bana doğru döndü "Ne gene ne yaptım " dedi. Sanki hiç bir şey yapmamış gibi birde soruyordu.Hemen sinem lafa daldı "Kusura bakmayın ama ırmak annem aradi .Yani büsra seni istiyor. " hemen telefonu sinem' in elinden aldım .

"Ablamm" dedim türk dizilerini aratmıyacak şekilde ."Abla suan bana söz ver beni 10 ocakta sinemaya götür."dedi .Aklımdaydı o tarih.Beyza alkoç'un karantina kitabı film oluyordu .Önceki filmlere gitmiştik . Kitaplarını okumuştum.Daha yaşı yetmesede gidecektik."Sence gitmeme gibi bir şansımız var mı. Hatırlatırım 3391 kilometreyi 7 kere izledik .Tabiki de gideceğiz.Sözz" dedim

"Tamam o zaman ben kapatıyorum . Öptüm seni"

"Bende seni öptüm" hemen önüme döndüm.Biz en son ne konuşuyorduk . Ne demistim .Trip atmam lazımdı .Ama kıyamıyordum .Hiç ona bakmadan "Hadi hastaneye gidelim. Doğukan beni hastaneye götürür müsün.Yoksa ben mi gideyim." dedim .

"Tamam yenge. Deniz merak etme 5 dakikaya getiririm ."

Yola çıkmıştık.Radyoda gene o sarkı vardı

Sustu bu gece Karardı yine ay. Kaldı geriye cevapsız sorular . Aklıma o gun geldi .Denizle beraber söylediğimiz gün . Suan yelkenleri farkında olmadan suya indiriyordum . Ama bu sefer anneme teşekkür etmek istiyorum.Gene arıyordu .Anında sinir yüklenmişti.

"ALO NE VAR NİYE ARIYORSUN ." dedim.Hiç bir sey olmamış gibi "Kı-kızım özledim sizi.Tamam 1 gün oldu ama özledim " ya ben bu kadını öldürsem ceza evine girmezdim . Türkiye Cumhuriyeti bana teşekkür ederdi .Ülkeden bir pislik azaldığı için. Alkıslarlardı beni . Hemen telefona döndüm "Ya bi siktir git. Sen bizi özlemezsin . Yalandan timsah gözyaşları dökme ." direk yüzüne kapattım .

Hastaneye gelmistik .Hemen arabadan indim .Hızlı bir sekilde kapıyı kapattım. Suan o kadar sinirliydim ki . Anlatamam. Kelimeler yetmez.

                                    ~

"Geçmiş olsun emir " dedim . Normal odaya almislardı . 30 dakika icinde taburcu olucaktı. Fazlası ile abartmıştı. Deniz dövemeseydi ben döverdim. "Saol ırmak." dedi 10 dakikadır buradaydık .Dogukan ve ben telefonları ucak moduna aldık . Deniz bi Doğukanı bi beni arıyordu . Bi an gafrete düştüm ve ucak modunu attım .Direk ekrana söyle bir yazı düştü

Ya o amına kodugumun pezevenki elini kolundan ceker yada ben o kolu malum yerlerine geçiririm =Deniz

​​​​​​Bi an şaşırdım evet kapının önünden bizi izliyordu .Ve hiç çekinmeden iceri girdi

"Merhaba . İyi dayak yemişsin.İstersen elini oradan çek .Yoksa alttaki morgu ziyaret edersin " dedi. Gene haklıydı. Bu çocuğun neden haksız olduğu konular yoktu .Doğukan en ılımlı şeyi söyledi."Hasta ziyareti kısa sürermiş Okulda görüsürüz" .Hızlı ve sinirli bir sekilde aşağıya indim .Deniz o kadar keyifliydiki sanki cocugu o dövmemis gibi bir de tehdit etmisti . İnanamıyordum . Bu cocuk nasıl bu kadar gamsız olabiliyordu. Geri arabaya bindik ve okula döndük

                                     ~ 

Okula gelmiştik . Okul müdürü beni ve deniz 'i çağırmıştı .Bizzat deniz 'i arayarak. Odasına giderken bize dogru kosan emir'i gördüm. Bu cocuk hiç akıllanmazdı . Ve o malum soruyu sordum "Senin burda ne isin var?" gerçekten de türk dizilerini aratmayacak sekilde yaşıyordum

 

 

 

 

"Ne tesadüf ki müdür beni de çağırdı. " ben ne yaşıyordum.Biz ne yaşıyorduk. Ne oluyordu. İçime normal olarak bir korku düştü . Ve sabahki dalga geçtiğim cümle geldi aklıma. "En fazla ne olabilir ki" . En son bunu dediğimde deniz emir'i hastanelik etmişti . Şimdi ne olabilir ki . Deniz e baktım . O ise emir' e bakıyordu . Evet deniz 'i sakinlestirmem lazımdı çünkü bu sefer iş hastane değil emir'in cenazesi olucaktı .

 

 

 

 

"Deniz hadi gidelim .Hadi deniz .Bana bak. Ve sakin ol .Emir sen bi bes dakika sonra gel .Deniz hadi " . Deniz sakinleştirmeye çalışırsam ömrüm yetmeye bilirdi .O yüzde kısa yola ben arkama bakmadan müdürün odasına gittim. Onlar orda birbirini yesinler umrumda bile değil. Ben onları uyardım .

 

 

 

 

Ama düsünmeden edemedim . Direk mesaj atmaya karar verdim . Yoksa bu boyle olmayacaktı.

 

 

 

 

Deniz hadi ama dondun kaldın .Müdür bekliyor . Koridorda bekliyorum .=Irmak

 

 

 

 

Her seferinde yanında ismimizi yazıyorduk. Neden bilmiyorum ama ilk o başlatmıştı. Bende devam. Ama deli gibi merak ettiğim bir şey vardı o neden bugün emir' i dövdü. O neden bugün emir'i dövdü ​​​​​​. Bu cümleyi içimde 10 kere devam ettim . Yoksa anlamayacaktım . Hala da anlamamıştım. Neden? Ben bunları düşünürken deniz çoktan gelmişti .

 

                                    

 

                                  ~

 

 

 

"Selam sinem .Nasılsın " sonra geri sildi. Ne diyebilir di sinem' e . Artık silmekten sayfa buruşmuş tu . Doğukan ilk defa birine karşı bir şeyler hissediyordu ve ne yapacağını. Ne yazacağını bilmiyordu .Sinem nelerden hoşlanırdı . Neleri severdi . Bunları öğrenmenin iki yolu vardı

 

 

Bir ırmak'a soracaktı İki sinem 'e

 

 

 

Doğukan ilk defa ikinci seçenek üzerinde duracaktı . İlk defa ikinci seçeneği deneyecekti. Ama ikinci seçenekten önce birinci seçenegi yapması lazımdı .Bir kızla nasıl konuşulur. Ne denir . Ne yapılırdı.

 

 

 

 

Sinem geliyordu . Ne diyecekti . "Selam doğukan .Napıyorsun" .İlk defa şans doğukan'ın yüzüne gülmüştü . "İyi sinem .Sen ne yapıyorsun" dedi . Bu cümleyi herkese diyebilirdi . Ama sinem 'e dememeliydi . "İyi bende . Doğukan ırmak 'ı gördün mü ? He bu arada bu sana . Ne sevdiğini bilmiyorum ama söylersen öğrenebilirim . "

 

 

 

 

Elindeki hediye paketini doğukan'a verdi sinem . Gri bir atkıydı . Doğukan atkı takmayı sevmezdi ama sinem icin atkı koleksiyonu yapardı . "Teşekkür ederim ne zahmet ettin . Çok güzel" atkıyı takmayacaktı.Ama atkıyı ömür boyu saklardı. "Rica ederim." . Doğukan hemen aklımdaki soruyu sordu

 

 

 

 

"Sen nelerden hoşlanırsın" "Kaktüslerden .Çünkü benim gibiler içe dönük . Herkese dikenli ama onlar icin önemli olan kişilere dikensiz . Ay hemen felsefeye bağladım .Neyse ırmak 'ı gördün mü" sinem kafasında 26 saatte konuşsa sıkılmazdı

 

 

 

 

" Yok be ne felsefesi . Irmak'ı görmedim. " dedi Doğukan

 

                                ~

 

 

 

 

Müdürün odasındaydık .Kadroda iki kişi eksikti .Doğukan ve sinem . Ama olsun deniz ayni sekilde emir'i öldürüsiye bakışlar ve emir' in nispet yaparmış gibi benle konuşmaya çalışması . Müdür iki dakikalığına odadan çıkmıstı. Gözüm telefona çarptı dersin baslamasına iki dakika vardı. Ve müdür o an odaya geri girdi.

 

 

 

 

"Pardon çocuklar özür dilerim . Kavga olmuş ta onunla ilgileniyordum . Size gelelim deniz niye emir' i dövdün . Ve ırmak kim .Ben senin dedenim biraz anlat" dedi müdür . Ali rıza'ymıs ismi . Önündeki kalemlik te yazıyordu . Ben lafımı esirgeme den "Keske deniz emir'i dönerken de ilgilenseydiniz . Ben ırmak. Okulunuzun öğrencisiyim . Ama belli ki siz öğrenci listesine bakmadınız" dedim

 

 

 

 

Adam sinir olmuş bir şekilde bakıyordu. Ben daha çok sinir olmuştum. "Olur mu öyle kızım . İlgilenecektim ama okulda değildim . Listeyede baktım . Sadece yüz seklini nerden bileyim . O kadar öğrenci var " dedi . Cevap vericektim . Ama saygımın son damlalarını kullanmak istedim . Çünkü bundan sonra saygılı olmayacaktım . "Dede ırmak sevgilim . Emir de Irmak'a sulandı o yüzden dövdüm simdi ben gider malum zil çaldı. Hadi ırmak'ım " benim beyin durdu. Hatta bedenim . Sevgilim derken, sulandı diye dövdüm derken , ırmak'im derken . Ne oluyordu . Bu başbaya sevgili teklifi . Odadan çıktığımız an yüzüne tokatı attım .

 

 

 

 

"Allah belanı versin.Ne sevgilisi ne sulanması ? Amına koduğum . Emir dediğin şeyi senin yapman peki . Aklım almıyor." arkama bakmadan yürüdüm . Hatta koştum. Daha tanısalı 2 gun oldu. Oldu olacak beni isteseydi . Daha mantıklıydı. Bu böyle olmazdı. Arkamdan bir ses geldi

 

 

 

 

 

 

 

"Elinde baya ağırmış . Maşallah" dedi. Evet bu sesi artık tek anlamıyla tanıyordum .Hatta ezberlemiştim . Sınıfa girdiğimde ders başlamıştı. "Kusura bakmayın Cangül hocam geç kaldım . Müdürün yanındaydım" demek zorunda kaldım . Deniz'in yerine oturdum .Duvara yasladım. Gözüm sinem ve Doğukan da kaldı. Onlar suan bas baya flortlesiyorlar dı bu benim için iyi bir seydi . Çünkü sinem ilk defa birine karsı bu kadar utangaçtı. Ve bu ikinci aşık olduğu kişiydi . Ve bu sinem için cok büyük bir seydi . Bunu biliyordum . Evet ilk aşkı kötüydü . Bu yüzden tedavide almıştı. Çünkü sinem birine asık olunca bırakamıyordu . Yani onun için canını verebilirdi

 

 

Düsüncelerim le boğuşurken telefonuma bir mesaj geldi

 

 

 

Irmak okuldan sonra yanıma gel . Önemli bir konu var acilll . =Annemm

 

 

 

 

Bu beni niye çağırmıştı. Kesin kavga eder yada kendini acındırırdı ama ileriye gitmezdi . Yanına gidecektim . Gitmem lazım dı. Ve sınıfın kapısı açıldı . İçeriye emir ve deniz girdi . "Allah sizi bana sayıyla mı verdi " dedim kendi kendime. Büyük ihtimalle öyleydi . Çok güzel ya bi de aynı sınıftayız . Durdur simdi deniz 'i durdurabilirsen . Ben bu sefer trip atacaktım . Ne bok yerse yesin diyeceğim.

 

 

 

 

 

"Ooo ırmak hanım yerimi kapmışsın" dedi deniz hiç cevap vermedim . Tuttum kendimi. Derse odaklanmaya çalıstım. Ders baya akıyordu . Dersin ilk 25 dakikası bitmisti . Hala önüme bakıyordum ki gene konuştu benim ki "Trip mi atıyorsunuz .Yoksa bana mı öyle geliyor" Allah sabır Allah rahat rahat tripte atamıyorum ya . Sanane acaba ister atar ister atmam.

 

 

 

O an dışarıdan bir silah sesi geldi . Korku ve telaşla ellerimi kulağıma kapattım. Aklım anneanneme gitti . Anneannemi benim yanımda kurşunla öldürmüşler di. Korku ile deniz'in elini tuttum. Deniz ise bana karşılık verdi. Oda benim elimi tuttu.

 

 

 

 

"Çocuklar sakin olun müdür bey yazmıs . Yakın bir yerde düğün varmış o yüzden. Sakin misiniz" hocaya ters ters bakıs attım sence sakin miyiz . Okulun arkasında düğün var diye silah atıldı . Bu durumda nasıl sakin olalım. İçim içimi yiyordu .

 

 

 

​​​​Hemen elimi çektim . Korku ile tutmasaydım onu öldürebilir dim ama korku ile tuttum . Bence dua etmeli . Ayağı kalktım ve "Sakin mi nasıl sakin olalım. Okulun arkasında silah atıldı. Biz bugün ne yaşıyoruz . Bu okul bugün ne yaşıyor. Bide sakin olun diyorsunuz . İzninizle sakin olabilmek icin yüzümü yıkayacağım . Belki iyi olurum. Bu arada birimize de gelebilir bugün o silah o zamanda sakin olun demeyin ."

 

 

 

Hemen sınıftan çıktım . Anneannem gözümün önüne geliyordu. Merdivenlere oturdum . Saçlarımın arasına geçirdim ellerimi. Sessiz çığlıklar atıyordum . Ellerim titriyordu . Kalbim yerinde değildi . O an kendime şunu dedim . Bu son geçirdiğin panik atak olucak ırmak . Kalk ve kendime gel artık kimseye acımak veya kimse için kendini acı çektirmek yok. Tuvalete gittim elimi yüzümü yıkadım . Cebimde fondeten vardı . Yüzüme sürdüm . Saçlarımı düzeltip sınıfa gittim . Direk girdim ve sırama oturdum.

 

 

 

Benden beklenmiyecek seyler yapıyordum. Artık eski ırmak gibi değildim . Olmayacaktim

 

                            ~ 

 

 

 

 

 

Deniz'in anlatımı ile

 

 

 

 

 

​​​​​​​​​​​​Bir ses geldi . Silah sesi . Irmak ilk baş ellerini kulağına kapattı. Sonra benim elimi sıkıca tuttu . Büyük ihtimalle tranvası vardı. Sinem ve doğukan bize bakıyorlardı. Irmak'ın gözleri kapalıydı. Açmıyordu . O an Cangül hoca konusma yaptı " Sakin olun çocuklar müdür bey yazmış. Yakın bir yerde düğün varmış o yüzden. Sakin misiniz " bu nasıl bir soruydu . Ayrıca dedem böyle bir seyi sabah niye söylememişti. Neden saat 14:50 de silah sıksınlar. Hem şehir içinde silah sıkmak yasak degil mi. Ben bunları düşünürken ırmak ayağı kalktı . Ve içindeki tüm seyleri söyledi . Sonra çıktı. Nereye gittiğini bilmiyordum. Peşinden gitmek istedim ama gidemezdim . Bir tokat daha yemek istemiyordum . Kızın eli bayağı ağırdı. Öfkesi büyük. Ama tek bir hareketinle dikkat dağılabiliyordu. Hemen önümdeki kağıda kızın özelliklerini yazdım

 

 

 

 

 

İsim soyisim= Irmak Ardemir.

 

 

Sinir boyutu =Büyük.

 

 

Eli = Ağır.

 

 

Dikkati = Kolay dağılır.

 

 

Güzellik seviyesi=Ölçülenemez

 

 

 

 

 

Tam bunları yaparken ırmak geldi. Hemen defterin sayfasını değiştirdim.Direk oturdu. Ufak bir sekilde ağlamıs ve ağladığını gizlemek icin fondeten sürmüştü. Acaba panik atak mı geçirmişti. Yoksa baska bir sey mi. Hemen öğrenmem lazımdı . Çok merak ediyordum. Google den ye başvurdum. Sonra sinem basvurucaktım

 

 

 

 

 

Kızlar ağlayınca ne yapar yazdım tabikide saçma sapan şeyler çıktı . Hemen sinem' e basvurdum . Ona yazdım

 

 

 

 

"Sinem taktırma. Sence ırmak neden ağladı. Ve onun moralini nasıl yerine getirebilirim ."

 

 

 

 

"Deniz ırmak 'ın anneannesi ölürken yanındaydı yani anneannesini kursunladıkları icin korkuyor. Ona birşeyler al . Çikolata gibi istersen benim yanımda var verebilirim . Sana bir sorum var Irmak'a aşık mısın ? "

 

 

 

 

Sorduğu soru hakkında verebilecek bir cevabım yoktu. Ne diyebilirdim . Nasıl diyebilirdim . Evet aşıktım. Ve benim ilk görüşüm değildi Irmak'ı. 4 kere daha görmüstüm . Ve ilk gördüğümden belki asıktım . Ama söyleyememiştim . Söylemezdim.

 

 

 

 

"Bilmem sinem yinede teşekkürler ben ona birşeyler alıcam . Hatta hangi çiçeği seviyor. " yazdım . Sonra Irmak' a döndüm. Bu kadar güzel ve bu kadar sert durmayi nasıl başarabiliyordu

 

 

 

 

Bir tarafım ırmak papatya sever desemde bir tarafım kaktus diyordu. İkiside birbirinden güzel ve bir birinden farklı şeylerdi. Sinem yazdı . Hemen ona döndüm

 

 

 

 

" Hadi bakalım hayırlısı. O papatya sever . Hatta odasinda 2 paket papatya bir pakette begonvil var . Neyse süphelenicekler "

 

 

 

 

Ben demistim papatya seviyormuş. O zaman ikisindende alalım dedim .

 

                                    ~ 

 

 

 

 

Deniz biri ile yazısıyordu. Sinem de öyle. Ben önüme dönmüs bir şekilde dersi dinliyordum. Ders denmezdi ama neyse . Saçma sapan bir konu anlatıyordu. Dinlenmek istemiyordum ama dinliyordum . Aklım odamdaki çiçekler deydi. Odamda 4 paket çicek vardı . Biri papatya diğeri begonvil di . Anneannem beni hep papatya kokulum diye severdi. Babaannem ise hep begonvil gibi güzelsin derdi. Hala diyordu

 

 

 

 

Anneannemi çok özlemiştim . Onu çok seviyordum . O kadar çok seviyordum ki anlatamazdım. Ama babaannem bana hem anneanne hem babaanne oluyordu. Anneannemin yaptıgı gibi ilk baş beni yargılıyor sonra kendisinin yaptığı gibi bana uyuyordu. Benim gibi şeyler yapmıyor ama beni destekliyordu

 

 

 

 

 

Mesela ilk sevgili acımı çektiğim de benimle beraber ağlamış benimle beraber krize girmişti . Ve kitabım bitince bana aynı kitabın farklı sekillerini almıştı. Yan boyamalı ,sert kapak , karton kapak vb gibi.

 

 

 

 

Ben bunları düşünürken bir öğrenci girdi sınıfa ve " Hocam rahatsız ediyorum ama Irmak ardemir'e iki tane çicek var " dedi ve bana doğru geldi. Kim yollamıştı. Ve neden bana . Çiceklerin biri begonvil diğeri papatyaydı . Üzerinde bir not vardı notta söyle diyordu.

 

 

 

 

Elin bayağı ağırmıs. Sen özür dilemiyeceksin belli ki bari trip atma . Ve ben diliyorum özür dilerim ırmak ardemir . Bu çiceklerin kimden geldiği belli oldu ve deniz direk konustu . " Hala mı trip . Hadi ama ırmak atma artık trip." bizim sınıf ortaokul bebeleri gibi "Ooooo" diye bağırdı. Aklımdan ilk geçeni yaptim

 

 

 

 

"Eğer affetmemi istiyorsan bir şartla " dedim ve emir'i gösterdim . Evet aklımdan geçen deniz emir den özür dileyecekti . Deniz bunu yapmaz dı ama ben dersem yapar mıydı ?

 

 

 

 

"Saçmalama ırmak . Tabikide hayır ceva-" derken hoca susturdu " Hadi herkes sussun . Zil çalmadan şu soruyu çözelim hadi" dedi . Tamam trip e devam ediyoruz. Ne kadar kıyamasam bile . Ve saçımı savurarak arkamı döndüm. Sıraya oturup derse odaklanmaya çalıştım. Ama aklım hep baska yerdeydi . Aklımdan hiç çıkmayan bir soru vardı

 

 

 

 

Deniz ve emir neden birbirlerine böyle davranıyorlar ? Neden deniz bugün beni dedesine gelinin diye tanıştırdı? Ve ben ona mı aşık oluyorum? Son soru beynimi yakıp kavuran bir soruydu.

 

 

 

 

Bu zamana kadar sadece bir kişiye aşık olmuştum. Diğer kişiler ile onu unutmak için olmuştum . Şimdi de o kişiye aşık olmuşum gibi hissediyordum.

 

 

 

 

Ben neden deniz e trip atıyorum ki. O benim arkadaşım neden ona asık olayım ki

 

 

 

 

Alt tarafı dun gece beni kucağında taşıdı. Sonra beni kıskanıp emir'i komalık etti . Sonra dedesine sevgilim diye tanıştırdı. Şimdi ise çicek abartılacak bir sey yok bunda yani .

 

 

 

 

Ben bunları düşünürken zil çaldı . Herkes tek tek deniz ve bana gelip hayırlı olsun diyor sonra emir' e kaybettim diyordu.

 

 

 

 

Gerçekten ama gerçekten deniz bunu sınıf ortasında keske yapmasaydi. Kantine inmek için sınıftan çıktığımda herkes bana bakıyordu. Ayağımdaki topuklular çok güzel ses çıkarıyordu. Bu okulda herşey serbesti . Öğrenci giyimine karışmayan bir okuldu. Kantine geldiğimde herkes derin bir oooo dedi sonra kantinci buyur yenge dedi . Evet kantinci bana yenge demişti . Babam yasındaki adam bana yenge diyor.

 

 

 

 

"Abi bana bi ice latte alabilir miyim ve bide bana yenge deme kızın yaşındayım" tepkimi vermeden edemedim benim ona abi demem gerekirken bende 30 yaş büyük olan kişi bana yenge diye bilir. Aklım almıyordu. Beynim durmuştu . Hepsi deniz yüzünden oluyordu. Deniz yapmasaydı bunlar olmayacaktı. İlk dedesine sonra okula dedi ama bana hala teklif etmedi fikrimi sormadı.

 

 

 

 

"Kahveniz hazır " dedi adam bozulmuştu. Neyse nerde kalmıştım. Benim fikrimi sormadı . Ben bunları düşünürken deniz bey yanıma geldi "Irmak gerçektende ayıp ediyorsun . Biliyorsun ben emir'i sebepsiz dövmedim" dedi

 

 

 

 

"Emir'in yapmadığını sen yapıyorsun. Nasıl bu kadar şerefsiz olabiliyor. Benim fikrimi bile sormadan dedene sevgilim diye tanıştırdın . Ya benim babam yaşındaki adam bana yenge diyor . Deniz bak yetmedi mi . Ya belki benim sevgilim varsa . Sen bunu hiç mi düsünmedin . Ya ben birine asıksam . Yada bana takıntılı bir eski sevgilim varsa. Bak yapma artık . Biliyorum sen de diğer kişiler gibi ümit verip terk ediceksin . Yapma " dedim . Ve sınıfa çıkıp esyalarımı topladım . Bir tane taksi çevirip annemin evini tarif ettim yol boyunca o şarkı çaldı. Ve bu sefer çiceklerime bakarak güldüm. Ağlamadım .

 

 

 

Deniz sana aldı dedi kalbim. Çocuk seni sevdiğini sana söylemedi ama itiraf etti. Artık sende mi hissettiklerini dinlemeye çalışsan. Deniz sana aşık ve sende ona aşıksın ama degil misin gibi davranıyorsun. Artık duy bizi ve hislerini.

 

 

 

Kalp saçmalamayı kes . Irmak ona aşık degil dedi beyin . Irmak'ın suan tek odaklanması gereken sey büsra .

 

 

 

Bu duyguların içinden çıkamıyor dum Çıkamayacaktım. Ben derin nefes alarak doğukan'a yazdım "Doğukan birsey sorcam?" yazdım tam telefonumu kapatıyor dum ki mesaj geldi " Sor yenge" bu çocuk var ya . Cok iyi bir arkadas olabilir di

 

 

 

"Doğukan aramızda . Deniz nasıl ben giderken üzgün gibiydi. Bak aramızda" yazdım bu sefer hemen cevap gelmedi ama gelebilirdi . Telefonumu kapattım ki aradı . Ben mesaj atmasını istemistim

                                                                                                          *

 

 

Deniz duraksamıştı. Irmak arkasına bakmadan gidiyordu ve zihninde tek bir ses yankılanıyordu sende onlar gibi ümit verip gidiceksin . Kim Irmak' a ümit verip gitmişti. Irmak ne yaşamıştı. Neden böyle oluyordu. Irmak birini cok sevmiş ve biri onu bırakıp gitmiş miydi? Kim bu güzeller güzeli kızı bırakıp gidebilirdi? Aklında ve zihninde bin tane soru vardı . Ama bir tane ses yankılanıyordu. O ses beynin en ücra köşelerine kazımıstım . Ve bir daha umutamazdım.

 

 

 

 

 

Yavaş yavaş okuldan çıkarken arkasında kosan sinem ve doğukan ' nı gördü. Bi sigara yaktı. Aslında içmezdi ama bugün içmek istedi. Irmak'ı bir daha görmezse yada Irmak' ı terk eden kisi geri gelirse. Suan saçma bir efkar yapıyordum ama umursamıyordum. Kelimeler içine işliyordu. "Deniz bi dur artık" diyen sinem' e döndü. Durdu . Onları bekledi

 

 

 

 

 

" Noldu . Neden böylesin . " Sinem ne olduğunu anlamaya çalışıyordu . Doğukan ise biri ile yazısıyordu. " Kanka siz gidin ben birini arayıp gelecegim . Sinem bana konum at" dedi doğukan. Acaba kimi arayacaktı . Umursamadan gidiyordu. Sinem için ufak adımlar atıyordum

 

 

 

 

 

Sinem bu sefer sustu . Bana uyuyordu. Bende sustum sahil kenarına gelmiştik . Rastgele bir banka oturdum . Ve ona o malum soruyu sordum " Irmak kime asık oldu ? Önceden . Neden bu kadar acı çekmiş gibi görünüyor ?Yada neden aska tövbe etmis gibi?"

 

 

 

 

 

Sustu derin bir nefes cekti . Ona kim kıyabilirdi. Kim ona bunu yapabilirdi. Aklım almıyordu. Sinem "Bir tane çocuğu cok seviyordu. O çocuk onu terk etti o yüzden. Ondan sonra aska inancı kalmamış gibi . Aska tovbe etmedi ama artık asık olmak ona çok çocukta geliyor" dedi.

 

 

 

 

 

Deniz şansın varsa Irmak' la sevgili olursun sansın yoksa allah kerim deriz. Aklım ve kalbim farklı çalışıyordu

                                  ~

 

 

 

 

 

 

Doğukan beni arıyordu. Hemen açmaya çalıştım . Açtım hatta . "Yenge deniz suan çok garip . İlk defa onu böyle görüyorum . İlk defa bu kadar düşüngen . Tam benle konuşurken gidiyor dalıyor. Ve bi an şey demeye başladı . ' Irmağı kim terk edebilir 'diyor. "Yani korkmuyor değilim . Deniz inşallah bir şey yapmaz içim ürperdi . İçime bir korku düştü . Doğukan annemlere giderken bu mu denir . Doğukan biraz daha konuşma. Başımızda bi emir var yeter . Bir tane de yağız a gerek yok. "Tamam doğukan teşekkür ederim. Ben halledicem " dedim ve telefonu kapattım annemin evine gelmiştim . Arabadan indim . Topuklu ayakkabı çok güzel ses çıkarmaya devam ediyordu . Saçlarımı geri savurdum . Çenemi dikleştirdim ve. Kendimden emin adımlar atıyordum . Elimde çiceklerim, saçlarım arkada yürüyordum . Sanki birazdan annemle kavga etmiyecekmişim gibi gidiyordum.

 

 

 

 

 

Kapıyı açtığında gözleri morarmış saçları birbirine girmiş annemi gördüm. Bu benim annem Merve Ardemir olamazdı. Annem her ne olursa olsun bakımını yapan birisiyken nasıl bu hale dönüşebilmişti. "Irmak sen gelir miydin ya? Çiçekleri kim aldı? " dedi ben ayakkabılarla eve daldım . Odama ilerledim . Ufak bir bavul yaptim . O bavul benim olucaktı. Bir tane daha bavul yaptım o da büsra nin . Direk annemin yüzüne gerçekleri vurdum "Şu durumda bile soru soruyorsun ya. Ama bütün bunları sen istedin. Senin yüzünden hepimiz bu haldeyiz . Sen hepimizin hayatını kararttın . " Bavulları elime aldım . Odamdaki çicekleride aldım . "İzninle daha yapacak çok işimiz var . Malum kararan hayatımı düzelticem" dedim. Sonra onun telefonu elime alıp benle ve busra ile ilgili ne varsa sildim

 

 

 

 

 

"Bir daha bana ulaşmaya çalışırsan o zaman benim degil senin hayatın kararır. Artık cezaevlerine mi düşersin yoksa baska bir sey mi bilemiyorum Merve Ardemir" dedim . Annemin geçmişi ne kadar aydınlıksa geleceği o kadar karanlığa sürükleniyordu

 

Geçmişte yaptığı herşey simdi bir bir ayağına dolanıyordu.

 

 

"Hemen öyle gidemezsin bana cevap ver. Beni neden sevmedin ve busra nerde?" sorduğu sorunun cevabını biliyordu. O beni hiçbir zaman sevmemisti. Ben ona ne zaman yaklaşsam beni geri itiyordu. "Pardon da sen beni sevdin mi ? Sen bana bir kere sarıldın mi ? Bir kere beni öptün mü ? Sen beni hep mecburi katlandın . Sen beni mecburi büyüttün . Bana yaptıklarını büşra ya da yap diye yerini mi söyleyim ? Bok bulursun büşra yı"

 

 

 

 

 

Sonra sustum ve arkama döndüm . O gene ağlıyordu "Sen anne olduğunu mu sanıyorsun? Sen annenin a harfini haketmiyorsun . Sen ne bir anne nede bir eş olabildin . Sen babamı hiçbir zaman sevmedin. Babamı sevmediğin için beni de sevmedin . Ama öyle yok . Hodri meydan. Sen artık cehennem degil cehennemin 5 katını yaşayacaksın. "

 

 

 

 

 

Arkamı döndüm ve çıktım . Annem olucak kadın artık benim kim olabileceğimi anlamıştı. Anlamlıydı. Yoksa onu ben anlatacaktım. Hem de en güzelinden .

                                 ~

 

 

 

 

 

​​​Zalimdi . Hem güzel hem acımasız nasıl olabiliyordu ​​​​​​ diye düşündü Deniz . Aklında tek bir sarkı vardı

 

 

 

 

 

 

Dünyanın en güzel kızı

 

Hem kalpsiz hem kalp hırsızı

 

Göremezsem o güzel yüzünü ölücem

 

 

Evet aklından bu şarkı geçiyordu. Irmak hem güzel hem kalpsiz di . Kıza bi teklif etmediği kaldı. Her türünü denemiş ama olmamıştı.

 

 

Ama Irmak hem aklında hem de kalbindeydi. Yıllar önce görmüş ve bir daha unutmamıştı. Acaba suan neredeydi veya ne yapıyordum. Sinemgilin evine gidecekti . Sinem Irmak'ı arayıp 'ev arkadaşı olmasını söylemisti. Irmak da zor da olsa kabul etmişti.

 

 

 

Deniz gene analizini yapmisti

 

 

 

Şahin Devrim = Irmak'ın ilk ve tek sevgilisi. 2014 yılında sevgili olmuşlar . Ama cocuk baska sehire tasınacağı icin 1 ay sevgili olmuslardı. Çocuğun hem anne hem baba asker. Anne yüzbaşı baba albay dı.

 

 

 

Cocuk analizi bu kadardı Çocuk suan 20 yaşındaydı. 1 yıl geç başlamıştı.

 

 

 

Çocuk cok boş bir tipe benziyordu. Ama olsun . Çocuk suan bizim okula kayıt olmaya çalışıyordu. Gayet güzel diye düşündü deniz . Dedesini arayacaktı ama önce yapması gereken bir sey vardı

                                 ~

 

 

 

Annemin evinden çıkmıştım yeni evime yani sinemgilin evine gidiyordum . Çok ısrar etmişti . Zaten orda bir tane odam vardı. Babamı arıyordum. Açmamıştı. Büyük ihtimalle görevdeydi. Babam ben küçüklüğümden belli görevlere gidiyordu. Bordo bereli bir askerdi. Bütün hayatını vatana harcamış bir askerdi. Bir iki kere tek göreve gitmişti. Şimdi ise tim görevlerine gidiyordu. O görevden dönünce arardı simdi bi mesaj atıcaktım

 

 

 

Baba beni işin bittikten sonra arar mısın. Kendine iyi bak. Dikkat et .

 

 

 

Yazdim . Zaten eve varmıştım. Çok utanarak zili çaldım. " Hoşgeldin kanka. Gel " dedi Sinem. Benim elimdeki malzemeleri aldı. Sonra benim kaldığım odaya doğru götürdü. Sinem ve annesinden o kadar cok utanıyordum ki anlatamazdım. Odaya geldik . Odayı yenilemişlerdi o kadar guzel olmuştu ki. Sağ tarafta büşra nın fotoğrafı vardı. Sol tarafta da benim . Eşyaları yenilemişlerdi. Kocaman bir oyuncak dolabı vardı ve ağzına kadar oyuncak. İki tane kocaman kıyafet dolabı vardı. Bir tane çalışma masası bir tane makyaj masası. Bir suru makyaj malzemesi ve biz sure kalem. Bir tane kitaplik ve gitar. Kitaplığın icin de insan ne ile yaşar vardı. Ben o kitabı cok seviyordum . Onun yanında her gece busra ya okuduğum kitaplar. Gökcen , karantina, beyaz leke, kar küresi, bülbül kapanı ve daha nicesi vardı. Orda birde karanlık diye bir kitap vardı. Direk elime aldım. Çok garipti ve bir alıntı vardı. Geçmişin ne olursa olsun saklayamazsın .

 

 

 

Daha cok dikkatimi çekti. Kitabı incelerken bir ses geldi iceriden "Irmak senin ki geldi. Seni çağırıyor." dedi sinem . Kim gelmişti acaba. Benimki kimdi? Direk telefonumu elime aldim ve bir mesaj geldi

 

 

 

Hadi aşağı gelsene

 

 

 

Yazan kisi deniz di . Hemen aynaya baktım. Saçımı düzelttim ve dudak kremi sürdüm . Son kez kendime baktım. Ve aşağı inmiştimm. Neden gelmişti acaba? Ne icin" Merdivenden indim . Asansöre binsem cok uzun sürerdi. İnmiştim . Deniz ise biri ile konuşuyordu . Acaba kimdi? Aman banane beni ne ilgilendirir.

 

 

 

"Tamam dede sen hallet orası sende ama ne yap et bizde olsun ben seni sonra gene ararım " dedi deniz . Ne anlatıyor bu der gibi bakış attım . Ama kalbim deli gibi atıyordu . Hatta artık hissediyordum ben deniz 'e asık olmuştum . Hatta beynimde su söz geçiyordu

 

 

 

Adı lazim değil bas harfi DENİZ .

 

 

 

​​​​​​"Merhaba ırmak . Ben sey icin gelmiştim. Okuldan cok kotu bir şekilde gittin simdi de sinem' de olduğunu öğrenince bi görüyüm diye " dedi . Sinem' den utanmıştı. Sinem camdan bize bakıyor du.

 

 

 

"Saol iyiki geldin"dedim boş bulunarak "Sende saol "

 

"Ben ne yaptım ?".

 

"Hayatıma girdin daha ne yapacaksın".

 

 

 

Ne dedi o ne demişti . Ayy Allah'ım o ne dedi . Ben yanlış mı duydum. Utanarak başımı aşağı eğdim . Ve " Şey ben içeri gireyim o zaman görüşürüz. Eve varınca yazar mısın?" dedim . Arkamı dönüp giderken "Yazarım ." diye bağırdığını duydum. Biz basbayağı flörtlesiyorduk. Ve ben itiraz etmiyordum . İnşallah bu yaşananlar rüya değildir

 

 

 

Hemen içeri girdim ve keyifli bir sekilde mutfağı geçtim. Canım birden bire yemek yapmak istedi . Ama sinem hanim rahat bırakmıyacaktı. "Eee ne konustunuz da sen bu kadar keyiflendin. Anlat bakalım dökül" dedi

                                   ~

 

 

 

Yemek yerken deniz mesaj attı. Heyecanla ayağı kalktım . Ve odama gittim . Mesajda su yaziyordu

 

 

 

Eve vardım konusalim mı

 

 

 

Direk aradım . "Alo deniz. Vardın mi ? İyi misin? "direk soru sordum. Ya sevgilim mi de bu soruları soruyorum acaba . Banane iyi olup olmadığından umrumda bile değil. Aslında umramdaydı ama olsun. "Vardım ırmak . İyiyim sen nasılsın ve biz neyiz" dedi . Gene utanmistim. "Sen benim denizim sin bende" dedim devam edemedim çok utanmıştım

 

 

"Bir daha söyler misin? Çok güzel de " dedi . Arsız yüzsüz köpek . Daha ne diyeyim . "Denizim sin bende sen ne istersen " dedim sert bir şekilde sinirlenmiştim.

 

 

"Sende benim güzelim, canım , ırmağım sın . "

 

 

"Tamam bugünlük bu kadar yeter . Bir dakika Doğukan geldi. Ben kardeşime kitap okuyacağım . İstersen gel " dedim boş bulunarak . Hayır gelmesin "Yok gelme yarın gel " diyip yüzüne kapattım. Deniz ne olduğunu anlamamış bir şekilde bakıyordu en son.

 

 

Direk mesaj attım . Doğukan geldiği için onunla konuşamazdım . Daha 2 saat oldu birbirimizle flörtleşmeye başlayalı. Dikkat etmemeliydim . Yoksa bir ton laf duyardım .İyi veya kötü. En kötüsü ise annemden gelirdi . Çünkü ilk sevgilim şahin olduğunda bir ton laf saymıştı. Yok anası babası asker olandan fayda gelmezmiş. Yok o da asker olsa asker beklenir miymiş. Asker olan herkes kötü kalpli oluyormuş . Ya babası veya annesine benzerse demişti . Deniz'le cinayette tanıştığımı duysa. Aman umrumda bile değil. Ne derse desin ben kalbimin sesini her zaman dinledim . Dinlerim . Kimsenin dediği gibi olmayacaktı .

 

 

İçeriye gittim ."Hoşgeldin doğu . Nasılsın ."dedim artık ona doğu diyecektim . Belki kızar ama olsun o bir şey demez diye umuyorum. "Hoşbuldum yenge duyduğuma göre bir adım atmışsın "yüzüm kızardığını hisettim . Malum ona bayağı aşıktım .Kalbim artık deniz diye atıyordu. Ben aşık olmam dediğim çocuğa nasıl aşık olabiliyordum . Tüm bu düşüncelerimin arasında deniz bey mesaj atmıştı . " E kahve ister misiniz. Ben odadayım birşeye ihtiyacınız olursa burdayım. "dedim . Odaya gittiğimde mesajı açtım

 

 

Tamam canım .Görüşürüz güzelim kendine dikkat et . Doğukan gittiğinde ara veya yaz .

 

Tam da dediği gibi yapıcaktım . Tam o esnada bilmediğim bir numara aradi. Açtım"Irmak Ardemir selamm. 10 yıl oldu görüşmeyeli ben şahin Demir. Lojmandaki" dedi tanımadığım bir ses. Bu 10 yıl önceki şahin di. İlk sevgilim ilk askim . İlk sevdiğim di.​​​

                                

 

Bölüm : 20.12.2024 21:07 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Hikayeyi Paylaş
Loading...