
"Natali!!"
Artık kırmızı renk sadece saçında değil aynı zamanda vücudunu da bulmuştu yere yığılan kadının.
"Natali.. Kızım..."
Kadının gözleri yavaş yavaş kapanıyordu. Artık onu sadece karanlık bekliyordu.
20 yıl sonra
"Kapa çeneni Arthur. İstemediğim bir şeyi kimse yaptıramaz bunu en iyi sen biliyorsun."
Bunun üzerine bir tokat daha attı Arthur. Ağzıma gelen kanı tekrar tükürdüm. Bugün Arthur'a yine karşı gelmiştim ve yine aynı sandalyede dayak yiyordum.
Arthur her gün bir çocuk kaçırır, büyütür, savaşçı yapar, kullanır ve öldürür. Bu döngü asla değişmez. Bugün benden Loren'i öldürmemi istedi. Gereksiz ve sadece bir masraf olduğunu hemen ortadan kaldırmam gerektiğini söyledi. Hemde yapmayacağımı bile bile. Her gün farklı bir sebepten dayak yiyordum.
"Kendini cesur sandığın için bunlar başına geliyor Natali." dedi Arthur.
"Bunak bir pislikten korkmamak için cesur olmaya gerek yok." dedim. Bu sözümün karşılığında karnıma attığı tekme sonucu sandalye ile birlikte yere düştüm.
Yerde acı ile inledim. Ellerimdeki ipleri çekerek koparmaya çalıştım ama olmadı. Karnıma bir tekme daha ve bir tekme daha.Gözlerim yavaş yavaş kapandı...
Gözlerimi ovuşturarak açtım. Yüzümde hissettiğim ıslaklık ile elimi yüzümü götürdüm. Yüzüm kandı, her tarafım kandı.
"Natali,sen kimsin?" kulağımın içinde çınlayan fısıltı ile sağ sola baktım. Fakat kimse yoktu.
"Natali,sen kimsin?"
Ardı ardına duyduğum fısıltılar sinir bozucu bir hal almaya başlıyordu.
"Kapa çeneni!!" diye bağırdım. Fakat hala devam ediyordu. Biran sanki kalbime bıçak saplanmış gibi hissetmeye başladım. Kalbimdeki sızı her tarafımı sarmaya başladı. Çığlık atıyordum ama sesim bana ulaşmıyordu.
"Natali uyan!!"
"Aç gözlerini."
Gözlerimi aniden açtım. Karşımda sadece Loren'in yüzünü görüyordum. Gözlerimi açtığımı gören Loren derin bir nefes alarak bana sarıldı. Fakat karnımdaki ağrı yüzünden inledim. Loren hemen sarılmayı bıraktı.
"Özür dilerim, unuttum." dedi.
"Sorun değil Loren."
"Yalan söylemeyi kes! Dayak yemende benim suçumdu. Beni öldürmeni söyledi değil mi? Ama sen yapmadın. Neden öldürmedin beni? "
"Saçmalamayı kes Loren. Ayrıca Arthur'a ettiğim laflar yüzünden bu kadar dayak yedim. Senin ile hiç alakası yok."
"Aynen bende buna inanıyordum." dedi ve yataktan kalktı. Tam gidecekken elinden tuttum.
"Loren dur."
"Ne oldu?"
"Buradan kaçıcaz."
"Ne?" Loren gözlerini fal taşı gibi açmıştı.
Yerimden kendimi zorluyarak kalktım. Ne kadar acı çeksemde belli etmemeye çalıştım. Yoksa Loren asla gitmemize izin vermezdi.
"Ne bakıyorsun Loren hadi."
"Natali emin misin?"
"Eminim, hadi dedim ama."
Loren beni süzdü. Ben ise dik durmaya çalışıyordum.
Loren biranda eğildi. Elini karnıma koyarak gözlerini kapattı. Ne yaptığını anlayınca çekilmeye çalıştım ama Loren izin vermedi.
"Sana bunu yapmamanı söylemiştim." dedim ama Loren beni dinlemiyordu. Dişlerini sıktığını fark edebiliyordum. Canı yanıyordu. Loren gözlerini açarak ayağa kalktı. Kalktığı an düşecek gibi oldu
"Loren kaç kere yapma dedim değil mi?"
"Sende benim yapma dediğim şeyleri yapıyorsun. Tamam artık gidelim" dedi
Loren'in iyileştirici bir gücü vardı. Aslında herkesin vardı fakat herkes açığa çıkaramazdı gücünü. Loren ise bıçaklandığım gün açığa çıkarmıştı. Bende işe hiçbir şey yoktu.
Odada 20 kişiye yakın vardık. Kimseyi bu cehennemde bırakmak istemiyordum ama ilk önce kendimi bu cehennemde çıkarmalıydım.
Kimseyi uyandırmamak için parmak uçlarında yürüyerek odadan çıktık. Yeraltında olduğumuz için çıkmamız daha zordu. Ama ben bir anahtara sahiptim ve bu anahtar ile her yeri açabilirdik. Evet kendini zeki sanan Arthur'dan almıştım bu anahtarı. O bana işkence ederken ben kaçma planları yapıyordum. Bana aptal olduğumu söylerken, ben onun aptallığını kullanıyordum.
Anahtarı cebimden çıkardım ve Loren'e gösterdim.
"Gerçekten delisin Natali. Bunu nerden buldun?" dedi
"Oda bana kalsın yeşillik."
Loren gözlerini devirerek önüne döndü.Ona yeşillik dememi istemiyordu ama bu benim için hiçbir şey değiştirmiyordu. Çünkü saçları yemyeşil di.
Önümüze çıkan kapıyı görünce durduk. Hemen anahtarı eline aldım. Hemen kapıyı açtım. İlk önce Loren girdi ardından ben. Kapıyı arkamızdan tekrar kilitledim. Karşımdaki kitaplığa baktım. Derin bir nefes alarak kitaplığa ilerledim. Loren de yanıma geldi ve kitaplığa ittirdik. İşte çıkış kapımız önümüzde duruyordu. Kilitli olmamasını umarak kapıyı açtım. Ve açıldı.
Kapıdan tam çıkıyordum ki
boğazımda hissettiğim kılıç ile durdum. İşte şimdi bitmiştik...
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |