27. Bölüm

27. BÖLÜM

Eyşan Yağmur Berber
eysanyagmurberber

Merhaba, yeni bölümle karşınızdayım. Finale az kaldı. 😥

 

İyi okumalar.

 

Sosyal medya hesaplarımdan destek verip takip ederseniz çok mutlu olurum.

 

İnstagram; Eysan.yagmur / eysan.yagmurkitaplari

 

Tiktok; eysanyagmurberber0

 

'' Elimden kayıp gidecekmişsin gibi hissediyorum. Benden gitme olur mu? ''

 

'' Ben senden hiçbir zaman gitmeyeceğim. ''

 

Bölüm Yirmi Yedi - ÇİFTE MUTLULUK

 

ÜSTEĞMEN ARSLAN ÖZTÜRK 'DEN

 

Dün ki olaydan sonra istişare etmiş bir sonuca varamamıştık. Ankara ile bağlantıya geçmiş her iki taraf için de önlemleri arttırmıştık.

 

Ahsen ile birlikte tedbirleri almış düğün salonu bakmak için dışarı çıkmıştık. Ben navigasyondan en yakın düğün salonlarının yerlerine bakıyordum.

 

İlk onlardan başlayacaktık. '' En yakını iki sokak ötede. '' dedim adrese iyice bakarken.

 

'' Tamam, ilk ona bakalım. '' adrese baka baka düğün salonunun bulunduğu yere gelmiştik. Merdivenlerden aşağıya indik salon kocamandı. Merdivenlerin sağ tarafında işletme sahibinin yeri vardı. Adam bizi görüp çıkmıştı.

 

'' Merhaba, hoş geldiniz. ''

 

'' Merhaba. ''

 

'' Buyurun odama geçelim. '' adam ile birlikte odaya geçtik. Masanın önündeki karşılıklı sandalyelere oturduk.

 

'' Bir şeyler içmek ister misiniz? ''

 

'' Yok, teşekkürler. '' dedi Ahsen.

 

'' Peki, size nasıl yardımcı olabilirim? ''

 

'' 2 Mayıs tarihinde düğünümüz için salon bakıyoruz. '' diye söze girdi Ahsen.

 

'' Hayırlı olsun fakat sizim belirttiğiniz tarihte düğün organizasyonumuz var. ''

 

'' Peki, o zaman teşekkürler. '' dedim. Adamla el sıkıştıktan sonra salondan çıktık.

 

'' Tamam, buraya yakın bir tane daha var ona da bakalım. '' Ahsen 'de onayladığında diğer salona gittik.

 

'' Söyledikleriniz bizim için olumlu, salonda gayet güzel peki fiyat nedir? '' diye sordu Ahsen merakla.

 

'' Yirmi beş bin. '' dedi adam.

 

'' Teşekkürler, biz bir değerlendirelim. '' Ahsen.

 

'' Tabi ki. ''

 

Salondan çıktığımız da Ahsen 'e döndüm. '' sen bu salonu beğenmemiş miydin? ''

 

'' Beğenmiştim. Ama parasını duyana kadar. ''

 

'' Ahsen, sen ona kafayı takma lütfen. ''

 

'' Nasıl takmayayım Arslan. Parayı öyle harman savurup harcayamayız. Daha ev bakacağız, bunun eşyaları var. Bana kalırsa sadece nikâh yeterli. Hem bak aklımda ne var eğer annende kabul ederse evlerinin bahçesinde düzenleyelim çok büyük değil belki ama ne kadarız ki zaten. ''

 

'' Sen nasıl istersen güzelim, o zaman konuşalım annemle gidelim. ''

 

Düğün salonu bakmaktan vazgeçip rotamızı annemlere çevirdik. Yarım saatin sonunda annemlerdeydik. Beraber yemek yiyorduk. Sadece Ece yoktu.

 

'' Anne acaba düğünü bahçede mi yapsak, biz çok büyük bir şey istemiyoruz zaten. Sabah nikâh olacak, buradaki de after party gibi olsun diyoruz. He ister misin? ''

 

'' Olur, tabi oğlum, neden olmasın sizin mutluluğunuz önemli olan aslında bugün bende sana onu diyecektim. Bir de düğün salonu için masraf çıkmasın. ''

 

'' Sağ ol annecim. '' yemeklerimizi yemeğe devam ederken zil çalmıştı. Annem ' ben açarım. ' diyerek içeri gitti.

 

Ece ve Yiğit ile birlikte mutfağa gelmişlerdi. '' Hoş geldiniz gelin sizde yemek yiyin. '' dedi babam.

 

'' Yok, babacım biz yedik. Size bir şey söylememiz lazım. ''

 

'' Söyleyin bakalım. '' dedim. Bakalım işin içinden ne çıkacak.

 

'' Bizde evlenmeye karar verdik. '' Ece elini kaldırıp parmağındaki yüzüğü gösterdi. Boğazımdaki yemek takılırken öksürmeye başladım. Annemler ise sevinip onlara sarılıyorlardı.

 

'' Helal sevgilim helal. '' Ahsen sırtıma vururken kendime gelmiştim. Annem bir bardak su uzattığında içince rahatlamıştım.

 

'' Abi? Sen sevinmedin mi? ''

 

'' Sevindim tabi ki güzelim. Niye sevinmeyeyim şaşırdım sadece. '' Ece ile sarılıp Yiğit 'e döndüm. Ona da sarılırken kulağına fısıldadım. '' Ne o yangından mal kaçırır gibi kız almaya çalışıyorsun benim kardeşimi almak kolay değildir. ''

 

'' Abi ya! '' Dediklerimi Ece 'de duymuştu.

 

'' Ne abi. '' deyip ellerimle saçlarını karıştırdım. Geri yemeğe oturdum annem Ece ve Yiğit 'e de yemek koymuştu.

 

'' Hayırlı olsun çok sevindim. Bizim düğünü de burada yapacağız. '' dedi Ahsen.

 

'' Ya, iyi fikir. Acaba çifte düğün mü yapsak? ''

 

'' Ece! ''

 

'' Tamam, tamam bir şey demedim. ''

 

'' Nikâh tarihini ne zamana düşünüyorsunuz oğlum? '' dedi annem.

 

'' Komutanımın düğününden sonra. ''

 

'' Desene hanım, biri bitmeden diğeri var çifte mutluluk yaşayacağız. ''

 

'' Öyle öyle. ''

 

'' E bu arada komutanım size ev için link attım hem iki tabura da buraya da yakın müstakil ayrıca bahçesi de var. ''

 

'' Bakayım hemen görmemişim. '' telefonu açtığım da Yiğit 'den gelen mesaja tıkladım. Ev gerçekten güzel gözüküyordu.

 

'' Ahsen bak bakalım ne diyeceksin. '' fiyatı uygun ve satılıktı.

 

'' Evet, güzelmiş. Bakalım mı? ''

 

'' Bakalım. Kalkalım o zaman biz eve bakalım oradan da tabura geçeriz. ''

 

'' Tamam, oğlum dikkat edin. ''

 

Annemlerden çıktığımız da evin adresine bakarak ilerlemeye başladık. Yoldayken sahibini arayıp evi görmek istediğimizi belirtmiştik. Ev sahibi de eve yakın yerde olduğu için kabul etmişti.

 

Ev gerçekten yakın bir mesafedeydi. Ulaşım bizim için kolay olacaktı. Evin önüne geldiğimiz de kapıda bekleyen adamı gördüm. Ev sahibinin adı Nihat'tı.

 

'' Nihat Bey? ''

 

'' Merhabalar? Arslan Bey olmalı? ''

 

'' Evet, nişanlım Ahsen. ''

 

'' Memnun oldum. Fazla vakit kaybetmeden evi göstereyim. '' Nihat Bey bahçe kapısını açtığında geçtik. Bahçesi bize yetecek büyüklükteydi. Masa koyar süslerdik öyle daha güzel olurdu.

 

Evin kapısını açtığın da koridor vardı. Koridorda sağdan düz ilerleyip gittiğimiz de mutfak vardı. Mutfaktan ilerlediğimiz de banyo, yatak odası ve bir oda daha vardı. Mutfağın karşı tarafında büyük bir salon vardı.

 

Ev 2 +1 'di. Salonda ise masa sığabilecek kadar balkon vardı. Balkonda merdiven vardı bahçeye oradan da çıkabiliyorduk.

 

Nihat Bey, bize döndü. '' evi nasıl buldunuz? ''

 

'' Ben çok beğendim. '' dedi Ahsen mutlulukla. Sen sev yeter ki.

 

'' Bende beğendim. Alıyoruz. ''

 

'' Hayırlı olsun o zaman. '' dediğinde Nihat Bey ile el sıkıştık.

 

'' Teşekkürler. ''

 

'' Diğer işlemler için konuşuruz o zaman. '' Nihat Bey ile yarın için sözleştikten sonra evden ayrıldık.

 

Ahsen 'in elini tutup kafamı ona çevirdim. '' ev içine sindi değil mi? ''

 

'' Evet, çok beğendim. Gerçekten sende beğendin değil mi? Ben beğendim diye- ''

 

'' Hayır, tabi ki bende çok beğendim. Sen, ben ve gelecekteki çocuğumuz, ailelerimiz bu eve çok yakışacağız. ''

 

'' Çok, çok huzurluyum Arslan. Seninle bir aile kurduğum için. '' bunları derken bile gözlerinin içi parlıyordu.

 

'' Bende, güzelim bende. ''

 

Ahsen 'i taburuna bıraktıktan sonra bende tabura yöneldim. İlk işim Erdem komutanın yanına gelmek olmuştu. Kapıyı tıklattım. Komutanım ' gel ' dediğinde kapıyı açıp içeriye geçtim.

 

'' Gel bakalım aslanım gel. '' masanın önündeki sandalyeye oturdum. '' Nasılsın Arslan? ''

 

'' İyim komutanım, siz? ''

 

'' Sağ ol, aile kurmak zordur. Evini kurmanda sana yardım etmek istiyoruz. Hep beraber bir alışverişe çıkarız. ''

 

'' Sağ olun komutanım ama- '' Erdem komutanım sözümü kesti ve devem etti.

 

'' Ama yok Arslan. '' dedi uyarırcasına.

 

'' Sağ olun komutanım. Bizde Ahsen ile ev bulduk alıyoruz. ''

 

'' Sevindim. Senden önce Yiğit geldi yanıma onlarda Ece ile bir adım atmak istiyorlarmış. Evlenme teklifi etti. Yiğit senden çekiniyormuş biraz. '' gülümsedim.

 

'' Ben biraz kıskanç bir abiyim sanırım komutanım. Yiğit'in yanına gideyim. ''

 

'' Konuşun bakalım. '' Erdem komutanın odasından çıkıp Yiğit 'in odasına yöneldim. Kapıyı tıklattım. Kapıyı araladım. '' Yiğit, Müsait misin? '' diye sordum.

 

'' Tabi komutanım. '' içeriden sesi gelince kapıyı açıp girdim. '' biraz konuşalım mı? Başını salladı.

 

Yatakta oturuyordu. Karşısına geçtim. '' Kardeşim ile olan ilişkinde nasıl bir tavır karşılıyorum ya da dışarıdan nasıl görünüyor bilmiyorum ama sizi desteklediğimi bilmeni isterim. Benden çekinme ben bir abiyim, istersen beni öyle gör. Şartlar ne olursa olsun sizin yanınızda olduğumu unutma. Ama kardeşimi üzersen beni de karşında bulursun ona göre. ''

 

'' Sağ olun komutanım. '' kafamı sallarken elimi omzuna koyup vurdum. Teşekkür niteliğinde.

 

'' Bu arada bende teşekkür ederim, senin attığın evi alıyoruz. ''

 

'' Çok sevindim komutanım. ''

 

'' Gel çay içelim. '' kafasını olumlu anlamda salladı. Odadan çıkıp bizimkilerin yanına geldik. Onlara da evi tuttuğumuzu söylemiştim. Ece ve Yiğit 'i de biliyorlardı.

 

Hep beraber çay içiyorduk. '' Komutanım ne zaman evi yerleştirmeye başlayacağız? '' dedi Eren.

 

'' Müsait olunca hep birlikte alışverişe gideceğiz eşyaları alalım fazla uzatmadan yerleşiriz. Sen ne yaptın o gece ki cama vuran kişiyi bulabildin mi? '' Eren istihbaratçıydı.

 

'' Maalesef komutanım hiçbir iz yok. Ondan olmadığı gibi Sokurdan da yok. Yer yarıldı içine girdi sanki. ''

 

'' Yerin yarılmasına gerek yok ki kendi yarıp giriyor zaten. '' dedi Yusuf.

 

'' Doğru valla. '' çayımdaki son yudumu içip bardağı masaya geri koydum.

 

'' Ben odama geçiyorum. Dinleneceğim. '' oradan kalkıp odama geçtim. Duşa girmek beni rahatlatırdı. Sıcak bir duşun ardından üzerimi giyinip yatağa uzandım. Kitap okumak istiyordum. Uzun süredir okumamıştım.

 

Şiir kitabı okuyacaktım. Behçet Necatigil'in şiirlerinin olduğu bir kitaptı. Yaklaşık yirmi sayfa şiir okuduktan sonra gözlerim kapanmaya başlamıştı. Yatmadan önce Ahsen 'e yazmak için telefonumu eline aldım. Turgut Uyarın şiirini yazmak istedim.

 

'' Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım

 

'' Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum

 

'' Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi

 

'' Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor

 

'' Seni aldım bu sunturlu yere getirdim

 

'' Sayısız penceren vardı bir bir kapattım

 

'' Bana dönesin diye bir bir kapattım. ''

 

Şiiri yazıp attıktan sonra altına ekledim. '' iyi geceler güzeller güzeli nişanlım. ''

 

Şiir; Turgut Uyar - Göğe Bakma Durağı

 

Bölüm Sonu.

 

Umarım beğenmişsinizdir.

Bölüm : 06.12.2024 10:35 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...