28. BÖLÜM

Merhaba, güzel bir bölümle buradayım. Hepinize iyi okumalar dilerim.

Sosyal medya hesaplarımdan destek verirseniz çok sevinirim.

İnstagram; Eysan.yagmur

Tiktok; Eysanyagmurberber0

oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen esirgemeyiniz.

'' Eve adımımızı attığımız her akşam bu sıcak yuvamızda huzurlu, mutlu anılar biriktirmeye hoş geldin güzelim! ''

Bölüm Yirmi Sekiz – YENİ EVDE İZLENEN MAÇ

ÜSTEĞMEN ARSLAN ÖZTÜRK 'DEN

Gecenin huzurlu geçtiği, güneşli bir havada Nihat Bey ile buluşmak için erkenden çıkmıştım. Bugün annemlerle birlikte alışverişe çıkacaktık. Onlar önden giderken ben ev işini hallettikten sonra yanlarına gidecektim.

Tim adına Erdem komutanda gelecekti. Dediği gibi bazı masrafları karşılamak istediğini özellikle belirtmişti. Ne kadar gerek olmadığını belirtsem de üzerine söz söyleyememiştim.

Sabah kalktığım da Ahsen ile konuşmuştuk. Ev işi için oda gelecekti, Nihat Bey evin önünde bekleyeceğini söylemişti. Taburdan çıkıp eve doğru yürümeye başladım. Ahsen 'de öyle yapacaktı.

Ev, tabura yakın olduğu için yürüyecektim. Buradan alışveriş merkezine taksiyle giderdik.

Eve yaklaştığım da önünde duran Ahsen 'i gördüm. Gülümseyerek hızlıca yanına giderken beni görüp oda gülümsemişti.

'' Gel hayatım. Nasılsın? '' diye sordu yanına gelip sarıldığımda.

'' İyim, güzelim sen? ''

'' heyecanlı. '' dediğinde daha çok gülümsedim.

Yuvamızı kuruyorduk.

Nihat Bey 'e geldiğimize dair mesaj attığım da o da görüş açımıza girmişti. '' Kusura bakmayın, geciktim. Çok bekletmedim değil mi? ''

'' Bizde yeni gelmiştik. '' diye yanıtladım.

'' O zaman hemen halledelim. ''

On dakikanın sonunda Nihat Bey anahtarı bize teslim etti. '' Hayırlı olsun. '' dedi anahtarı avucumun içine bırakırken.

'' Çok teşekkürler. '' dedi Ahsen. Nihat Bey giderken eve doğru döndük. Elimdeki anahtarı Ahsen 'e uzattım. Gülümseyerek elimden aldı.

'' Bu ev bizim mi? '' dedi duygusallıkla.

'' Evet, güzelim bizim evimiz. Ve artık evimize eşyalar bakmamız gerekiyor. ''

'' Gidelim. ''

Ev sokak arasındaydı ama beş dakika yürüme mesafesiyle caddeye ulaşılıyordu. Caddeye çıktığımızda boş bir taksi bulmuştuk. Şoföre alışveriş merkezine gideceğimizi söylediğimde arabayı çalıştırmıştı.

Yarım saatlik yolculuğun ardından alışveriş merkezine gelmiştik. Annem, babam, Erdem komutan kapıda bizi bekliyordu. Yanlarına gittiğimizde sarılıp içeriye girdik.

'' Bana kalırsa ilk burada mutfak, yatak odası ve salona bakalım. Daha sonra diğer ihtiyaçlara bakarız evi tamamen yerleştirdiğimizde ufak tefek ihtiyaçları siz kendiniz alırsınız yavaş yavaş. '' dedi Annem.

'' Benim için uygun. '' demişti Ahsen.

'' Tamam, o zaman başlayalım. ''

Salon takımını seçmek için beraber girmiştik. Krem rengi koltuk, kahverengi masa ve koltuklarla uyumlu sandalyeleri salonumuz için seçmiştik.

Aynı mağazadan yatak odasını takımına da bakacaktık. Annemler başka mağazalara bakma bahanesiyle Ahsen ile bizi yalnız bırakmışlardı. '' Seç beğen al bakalım güzelim. ''

Krem tonlarında yatak odasına bakmaya başladı Ahsen. Yanına gidip kulağına yaklaştım. '' Rengi pek önemli değil aslında rahatlığına bak yeter. Oldukça ihtiyacın olabilir rahat olmasına. '' dedim masumca göründüğüme inandığım ama arsızca bir sırıtmayla.

'' Evet, haklısın seni ilk gecede salondaki koltukta yatırırken keyfimi sürmem gerek. ''

'' Tabi, elimden kurtulabilirsen. '' dedim sadece gülümsemişti.

Diğer yataklara da bakmıştık fakat en rahat ve güzeli olan krem tonlarında olandı. Onu alacaktık.

Bu mağazada işimiz biterken kapıda bekleyen annemlerin yanına gittik. '' Burada işimiz bitti bu akşam gelecek eşyalar. ''

'' O zaman yandaki mağazaya gidelim mutfak ihtiyaçlarını alalım. '' dedi annem az ötedeki mağazayı gösterirken. Onu onaylayıp mağazaya girdik.

'' Ahsen kızım sen istediklerini al ama bunlar benden. '' dedi Erdem komutan. '' İtiraz yok. ''

İtiraz etme hakkımız çoktan geçmişti bile o yüzden Ahsen ile birlikte mutfak araç ve gereçlere bakmaya başladık. Ben zaten anlamazdım Ahsen ne isterse ona kabulüm.

Kalabalık bir aile olacağımız için tabak, kaşık, çatal takımlarını oldukça fazla sayıda almıştık. Genellikle düz renkti aldığımız tabaklar. Siyah, beyaz...

Mutfak eşyalarını da alıp alışveriş merkezinden çıkmıştık. Arabaya bindiğimizde evimize doğru sürmeye başladım. '' Güzelim gruptan yazar mısın? Çıktık geliyoruz diye. ''

Akşamında herkes biz de olacaktı. Evi yerleştirmeye yardım edeceklerdi. Ve yeni evimizde ailecek akşam yemeğimizi yiyecektik. Birkaç dakika sonra telefonuma mesaj geldi. Ahsen 'in attığı mesajdı.

Güzel Üsteğmenim kişisinden SON SOKUR BÜKÜCÜLER grubuna bir mesaj!

'' Alışverişimizi yapıp çıktık. Evimize gidiyoruz. Yardıma bekleniyorsunuz. ''

Bildirimin güzelliğiyle gülümsedim. Sevdiğim kadınla evlenmemize az bir zaman kalmıştı. Ve bizi seven insanlarla birlikte evimizin alışverişini yapıyorduk. Birkaç saat sonra da el birliğiyle evimizi kuruyor olacaktık.

İlk akşam yemeğimizi yiyecektik...

Ve bir bildirim daha düştü.

EREN adlı kişiden bir mesaj!

'' Gün sonunda yemek varsa gelirim. Tansiyonumun düşüp sizi uğraştırmaması için dedim yani. ''

Ekrana düşen mesajları okurken güldüm. Eren yine yemek peşindeydi.

Ekran tekrar açıldığında mesaj Ahsen'dendi. Eren 'e yanıt veriyordu. '' Tamam, temizliğe – makarna anlaşalım. ''

Eren; '' Olur, kabul. ''

Bahar; '' Hemen de tav oldun. '' Bahar 'ın ismini görür görmez şaşkınlıkla Ahsen 'e döndüm. O da aynı şekilde bana bakıyordu.

Çünkü en son Eren 'in hafif kıskançlığı dolayısıyla tartışmışlardı ve konuşmuyorlardı. En azından biz öyle biliyorduk.

Kafamı önüme çevirip yola bakmaya devam ettim. Kısa süre sessizliğin ardından Ahsen 'in sesi duyuldu. Büyük bir dikkatle karşı tarafı dinliyordu. '' Gerçekten mi! Çok sevindim. Bize gelince iyice konuşuruz, geç kalmayın. ''

Telefonu kapattığında hala gülümsüyordu. '' Ne oldu sevgilim? '' diye sordum merakla.

'' Bahar ile konuştum. Eren ile dün akşam konuşup birbirlerine aşk itirafı yapmışlar. Şuan sadece konuşuyorlarmış. ''

'' Çok sevindim onlar adına. Biliyordum sonunun böyle olacağını. '' dedim.

'' Nasıl emindin? ''

'' Bu olay olduğunda Eren ile konuşmuştum. Bahar 'ı seviyor. ''

'' Mutlu olsunlar da. ''

'' Bildiklerimizden başka var mı böyle birbirlerine sevdalanan? '' diye sordu arkadan Erdem komutan.

'' Yok, komutanım. ''

Evimize geldiğimizde kapının önüne park ettim. Ahsen kapıyı açmıştı. İçeriye girip bize döndü. '' Şimdiden hoş geldiniz. ''

'' Arabada temizlik malzemeleri vardı onları alayım biz ufaktan başlayalım olur mu anne? '' demişti Ahsen.

Anne demesiyle hepimiz bir duraksamıştık. Belki anne derdi ya da abla onu bilemediğimiz için şimdiden bunu duymak bizi şaşırtmış oldukça da mutlu etmişti.

Sevdiğim kadının anneme anne demesi... İnanılmaz bir duyguydu. Bizi ailesi gibi görmesi sevindirmişti.

'' Tabi, tabi kızım olur. '' benden daha çok annem şaşırmış ve duygulanmıştı. Erdem komutan ise gülümseyerek bizi izliyordu. Ahsen malzemeleri alıp geldiğinde annem kendini toparlamıştı.

'' E hadi, ne duruyorsunuz? '' dedi annem bize bakarak.

'' Hadi asker temizlik vakti! ''

'' Emredersiniz komutanım! '' dediğimde Erdem komutan ile gülmeye başladık. Annem elindeki kovalarla gülümseyerek bize yaklaştığında elindeki kovaları Erdem komutana uzattı.

'' Komutanım kusura bakmayın ama burada sadece bizim emrimiz geçer. '' dedi. Erdem komutan kovaları aldığında annem kendi kovasını alıp mutfağa gitti.

Gülmemeye çalışarak Erdem komutana bakarken göz göze geldik. '' emir büyük yerden geldi. '' dedi. Bende kendi kovamı alıp camlara yöneldim. '' Kolay gelsin komutanım. ''

Biz temizliğimizi yaparken bizimkiler gelmişti. Çalan kapıyla bezi suyun içine atıp kapıya yöneldim. O sırada Ahsen 'de yatak odasından çıkmıştı. Kapıyı açtığımda bir poşet dolusu makarna gözümün önündeydi.

'' Makarna gecesine hoş bulduk! '' dedi Eren. Poşeti tutan da oydu. Ahsen gülerek elinden poşeti aldı. '' Hoş geldiniz! '' dedim.

'' Hoş bulduk! '' dedi hepsi birden. İçeriye girdiklerinde sarıldık. Annem içeriye girdiklerinde ellerine kova tutuşturdu. '' hadi bakalım başlayın sizde. '' kapıyı kapatacakken Ece 'de gelmişti.

'' Neredesin kız sen, koş temizliğe. Bak sevgilinle kaytarmak yok ona göre temizlik yapacaksınız. ''

'' Tamam, abim. '' yanağımdan öpüp içeriye geçti. Kapıyı kapatıp salona girdim. Ece ve Yiğit sarılıyordu. Hafifçe öksürdüğümde geri çekildiler. Bir tane camım kalmıştı. Onu da silmeye koyuldum. Cam bittiği gibi balkona geçtim.

Yeni sabunlu bir su hazırlayıp balkona geçtim. Fırçayla temizleyip duruladım. Balkonunda camlarını sildim. Açılıp kapanıyorlardı. Bütün her yerin temizliği bittiğinde eş zamanlı olarak eşyalarımız da gelmişti.

İlk balkonun eşyalarını taşıdık. Büyük bir halı ve L şeklinde krem rengi koltuk koymuştuk. Balkondan sonra salona halısını serip eşyaları yerleştirdik. Yiğit ile birlikte perdelerini taktık.

Bahar ve Eren mutfağı yerleştiriyorlardı. Bizde Ahsen ile yatak odasını hallediyorduk, eşyaları yerleştirmiştik. Kıyafetleri diziyorduk. Benim eşyalarımın hepsi buradaydı ama Ahsen 'in birkaç eksiği vardı yarın da onları almaya gidecekti.

Diğerleri de banyo dâhil diğer yerleri hallediyorlardı. Bir saatin sonunda bütün evi yerleştirmiştik.

'' Makarna yiyelim mi artık ben çok acıktım! '' Eren isyan ederek balkondaki koltuğa oturdu.

'' Tamam, suyu koydum merak etme. '' dedi Ahsen. Yanıma otururken hepimiz balkonda oturuyorduk.

'' Bence, aldıklarımın hepsini yap ben bir üç tabak yerim kesin. ''

'' Sana bir tencere ayıralım istersen? '' dedi Lavin.

'' Fena bir fikir değil. ''

'' İçecek almaya gideyim. Güzel gider yanında. '' dedi Nazlı.

'' Bende geleyim seninle. '' Nazlı ve Senay içecek almaya gittiklerinde masayı kurmaya başladık.

Masa hazır olduğunda bardaklara içecekleri koyduk. Makarnanın pişmesini beklemek kalmıştı.

Yiğit ve Ece yan yana oturuyorlardı ama diken üzerinden oturuyor gibilerdi. Arada fısır fısır konuşuyorlardı.

'' Abim, nedir ağzınızdaki bakla? Çıkarın bakalım. ''

'' Şey, biz şimdi evlenme kararı aldık ya. '' dedi Ece zar zor.

'' Evet, annem. ''

'' Biz evlenme yolunda bir adım atmak istiyoruz. '' dedi Yiğit.

'' Tamam, o zaman yarın gelin, isteyin kızı. '' dedi babam.

'' Gerçekten mi? ''

'' Gerçekten. '' dedim heyecanla gülümseyen kardeşime.

'' Hadi gelin. Bunun üzerine makarna güzel gider. '' Ahsen bizi masaya çağırdığında yemeğimizi yemeğe başladık.

'' Of, çok yedim! '' dedi Eren koltuğa yaslanırken.

'' Üç tabak yedin Eren. '' dedi Bahar.

'' Ne yapayım. Çok güzeldi. ''

'' Afiyet olsun. '' dedi Ahsen.

'' Kalkalım bizde artık. '' Babam ayağa kalkarken Erdem komutanda kalkmıştı.

Minel komutan başka işi olduğu için gelememişti.

'' Hepinize her şey için teşekkür ederim. '' Dedi Ahsen. Kapıda uğurlarken. Kapıyı kapadığımızda birbirimize baktık. '' Evimiz artık her şeyiyle tam. '' dedi gözleri dolu dolu.

Ellerini tuttum. '' Öyle, tek eksik sadece biziz. İki Mayıs'ta tamamlanacak. ''

'' Sen salona geç geliyorum. '' dedi yatak odasına girerken. Koltuğa oturduktan birkaç dakika sonra Ahsen üzerinde Fenerbahçe formasıyla gelmişti.

Elinde ise benim formam vardı. '' Maçımız var. Yorgunluğumuzu atmayalım mı? ''

'' Atalım tabi. '' elinden formayı aldığım da yatak odasına gidip üzerimi değiştirdim. Salona geldiğimde Ahsen televizyondan maçı açmıştı. Beşiktaş derbisiydi.

Kolumu omzuna atarak yanına oturdum ve maçı dikkatle izleyemeye başladık.

Batshuayi ilk golü atmıştı.

'' Goollll! ''

'' Goollll! ''

'' Sanırım ilk günden komşularımızı rahatsız edeceğiz gibi duruyor. '' dedim gülerek.

İlk yarı 1 – 0 bitmişti.

İkinci yarı başladığında ortalarına doğru İrfan Can gol atmıştı. Bu sevinci olabildiğince düşük seste yaşamaya çalıştık.

Karşı takım sonlara doğru bir gol atmış yine de 2 – 1 kazanarak üç puanı elde etmiştik. Günün yorgunluğundan dolayı uykum gelmişti.

'' Yatalım mı? '' diye sordum.

'' Olur. ''

Televizyonu kapatıp yatak odasına geçtik. Pijamalarımızı giyip yatağa girdik. Ahsen kafasını omzuma koydu. '' İyi geceler, güzelim. '' sevdiğim kadın kollarımın arasında uyuyordu.

....

Hayatım boyunca bu kadar huzurlu bir uykuyu bebekken anne kucağında geçirdiğime emindim. Ama şimdi bu huzuru karımın yanında, yeni evimizde oldukça net hissediyordum.

Ahsen hala uyuyordu. Yanağına öpücük kondurup yataktan kalktım. Lavabodaki işlerimi hallettikten sonra mutfağa geçtim. Kahvaltı hazırlayacaktım.

Minel komutan gelememişti ama mutfak ihtiyaçlarımızı karşılamıştı. Sağ olsun dolapta her şey vardı.

Yumurtaları ocağa koyduktan sonra patatesleri soymaya başladım. Onlar kızarırken tam buğday ekmeklerinin üzerine koymak için malzemelerimi hazırladım. Yumurta, kaşar, sucuk ve baharatları karıştırıp ekmeğin üzerine sürmüştüm.

Airfyere atmıştım. Bütün yemekler hazır olduğunda masayı da kurmuştum. Güzel olmuştu. Evden bulduğum vazoyu masaya koydum. Geriye Ahsen 'i uyandırmak kalmıştı.

Arkamı döndüğümde beni gülümseyerek izleyen Ahsen 'i gördüm. '' ama ben uyandıracaktım seni. ''

'' Geri yatayım istersen. '' dedi gülerek.

'' Gel, günaydın. '' dedim yanına gidip yanağından öptüm.

'' Günaydın, ellerine sağlık çok güzel gözüküyor. ''

'' Gel, geçelim. ''

'' İlk kahvaltıyı benim hazırlamam gerekmez miydi? ''

'' Tamam, sende evliliğimizin ilk gününde hazırlarsın. ''

'' Olur. ''

Keyifli bir şekilde ilk kahvaltımızı etmiştik. Ahsen mutfağı toplarken bende yatağı topluyordum. İşlerimiz bittikten sonra hazırlanıp evden çıktık. Bu akşam isteme vardı o yüzden anneme yardıma gelmiştik. Ece kapıdan çıkarken biz bahçeye girmiştik.

'' Hayırdır, nereye kız? ''

'' Hoş geldiniz, markete gideceğim. '' ayakkabılarımızı çıkarıp içeriye geçtik.

'' Annecim, biz geldik! '' annem eliyle havluyla mutfaktan çıkarken bizi görünce gülümsedi.

'' Hoş geldiniz, çocuğum. ''

'' Babam nerede? ''

'' İçeride oğlum. ''

'' Mutfağa geçelim mi anne? Neler yapılacak? '' Ahsen annemle mutfağa geçerken bende salona geçtim. Babam televizyon izliyordu.

Her zamanki gibi.

Bende onunla televizyon izlemeye başladım.

İki saatin sonunda bütün hazırlıklar bitmişti. Birazdan erkek tarafı gelecekti. Ahsen içeride Ece 'nin makyajını yapıyordu.

Ece odadan çıktığında çok güzel olmuştu. '' Çok güzel olmuşsun abicim. '' Ece bana sarılırken kapı çalmıştı.

'' Açmasak mı? '' dedim. Ece bana göz devirirken kapıyı açtı.

Elinde çiçeklerle Yiğit önümüzdeydi. Erdem komutanda onun yanında duruyordu.

'' Hoş geldiniz! '' dedi annem.

'' Hoş bulduk! '' Erdem komutan.

'' Buyurun içeriye geçelim. '' babam Yiğitleri içeriye yönlendirirken kapıyı kapatıp içeriye geçtik. Minel komutanda dâhil herkes buradaydı. Ece mutfağa kahveleri yapmak için gitmişti.

'' Nasılsınız, Asiye Hanım. '' dedi Minel komutan.

'' İyim, komutan kızım. ''

Büyükler hal hatır sorarken Ece kahveleri getirmişti. Ahsen yanıma oturduğunda gülümsedim.

Bahar ve Lavin mutfakta hazırladıkları tabakları getirmişlerdi. Onlarda yerlerine geçerken Erdem komutan söze girdi.

'' Allah 'ın Emri Peygamberin Kavliyle güzel kızımız Ece 'yi oğlumuz Yiğit 'e istiyoruz. ''

'' O zaman, hayırlısı olsun diyelim. '' Ece ve Yiğit yan yana gelirken Senay takılacak yüzükleri getirmişti. Babam bana bakıp yüzükleri bana uzatmıştı.

'' Bu görevi abi olarak en çok sen hak ediyorsun oğlum. '' babama minnetle bakarken yüzükleri elinden aldım.

'' Rabbim, sizi birbirinden ayırmasın, aranızdaki sevgiyi bir gün bile azaltmasın! '' yüzükleri parmaklarına geçirirken Ahsen 'den aldığım makasla kestim.

'' Hayırlı olsun! '' Ece ile sıkı sıkı sarıldığımızda, Yiğit ile de sarılmıştık.

Yüzük merasiminden sonra atıştırmalıklar yenmişti. '' Daha fazla geç olmadan kalkalım. '' dedi Minel komutan.

'' Evet, bize müsaade. '' Erdem komutanda izin istemişti. O sırada Ahsen kulağıma yaklaştı. '' Bizde kalksak iyi olur. Taburdan alacaklarım vardı. ''

'' O zaman bizde sizinle kalkalım, tabura uğramamız gerek. '' annemlerle vedalaştıktan sonra Minel komutanların arabasına bindik. Yürümemize izin vermemişlerdi.

Ahsen, eşyalarını alıp geldiğinden Minel komutanla bahçede bekliyorduk. Orta boy çanta almıştı.

'' Ben taşırım. '' diyerek elindeki çantayı aldım.

'' Komutanım ben alsam arabayı yarın gelinlik bakmaya gideceğiz. Bende kalsa olur mu? Hatta sizde gelin yarın. ''

'' Tabi, al arabayı. Ben haber ederim sana. ''

'' Tamam, komutanım görüşmek üzere. ''

Arabayı çalıştırdıktan kısa bir süre sonra evin önüne gelmiştik. Arabadan inip arkadan Ahsen 'in çantasını alıp evin kapısını açtım. Çantayı hole koyup Ahsen 'e döndüm.

Ayakkabılarını çıkarıp kapıyı kapamıştı. '' Eve adımımızı attığımız her akşam bu sıcak yuvamızda huzurlu, mutlu anılar biriktirmeye hoş geldin güzelim! '' dudaklarımı, dudaklarına yaklaştırarak öpücük kondurdum.

'' Hoş buldum! ''

Bölüm Sonu.

Umarım beğenmişsinizdir.

Destek verirseniz çok sevinirim.

Final bölümümüze yalnızca 2 bölüm kaldı. Diğer bölümde görüşmek üzere.