★

"Saçımı bırak, Mete" dedi Gaye. Her zamanki gibi Mete ile kavga ediyordu. Mete onun kızıl saçlarını tutmuş, o ise Mete'yi ısırıyor. "Ben senin kocanım" diyor Mete. Gaye'nin büyüdüğü zaman başka biriyle evlenmesini istemiyor. Başkalarıyla birlikte olmasın diye şimdiden onu koruyor. Tüm kötülüklerden, hayatın acımasızlığından, İstanbul'un karanlık sokaklarından... Onu her şeyden koruyor.

"Ben senle ev-len-mi-cem!" Diye bağırıyor Gaye. Mete tekrardan kızın saçlarına yapışıyor. Gaye ise kolunu ısırmaya çalışıyor ama Mete buna izin vermiyor.

Gaye kızıl saçlarının Mete tarafından koparilmasini istemediğinden ötürü, "senle ev-len-cem" diye bağırıyor bu sefer. Mete kızın saçlarını bırakıp ona tebessüm ediyor. Saçlarının üstüne küçük bir öpücük bırakıp diğer arkadaşlarının yanına dönüyor.

Onlardan yana ilerledikçe çocukların kahkahaları daha da artıyor. "Evlenemezsiniz" Bu sefer bağıran Berk oluyor.

"Sana ne oğlum, karım o benim" diyor Mete. İnatciydi. Olmasını istediği şeyi muhakkak yapardı.

"Şimdi evlenmicem ben" dedi Gaye en tatlı sesiyle. Mete'ye minnoş bakışlar atıyordu. "İki ve sıfır yaşında evlenelim, Mete." Yaşıtlardi. İkisi de henüz yedi yaşında ama evlenme konusunda çok kararlılardi.

"Tamam o zaman" diyor Mete tatlı tatlı. "Hem senin saçların kırmızı benimkiler sarı" diye ekliyor büyük bir heyecanla.

"Eee?"diye soruyor Gaye.

"Anlasana kızım," diye cikisiyor Mete. Gaye dudak büzerek etrafına bakınıyor. "Galatasaray işte!"

"Hmm" diyor Gaye bilmiş bilmiş. "O ne?" Mete artık sabır dilemeye başlayınca Gaye minik bir kahkaha atıyor.

"Öğreteceğim ben sana" diyor Mete sabırlı bir şekilde. Gaye başını aşağı yukarı sallıyor.

Kiraz ve Miray aynı anda kahkaha atiyor. Kuzey ve Afra sessiz bir şekilde gülüyor, beş yaşındaki Kumsal ise onları izliyor,

"Milaaa!"diye bağırıyor Kumsal. Avazı çıktığı kadar bağırarak konuşuyor. Miray dahil herkesin bakışları onu bulunca, "oyun oynayayim" diyor.

Miray ona tatlı tatlı bakıp eliyle 'gel' işareti yapiyor ve yanına gelen Kumsalın küçük ellerinden tutarak bir köşeye serili olan kirli ve yıpranmış örtünün üstüne oturtuyor. Biraz sonra iki çiçekle geri dönüyor. İsmini bilmiyorlar ama çiçeği ters çevirdiklerinde altı kabarık bir elbise gibi oluyordu...

Bol kitap okumalı gunler dilerim... Ve veeee yorumlarda düşüncelerinizi belirtinnn. Sizi çok öpüyorum bayyyssss...