14. Bölüm

14. Bölüm

Fatma_vp
fatma_vp

Bölüm 14: Ağabeyin Gölgesinde Bir Umut Işınımı ve Geçmişin Puslu İzleri

Lina'nın zihnini kemiren o gizemli bebek fotoğrafı ve arkasındaki silik "Ahmet" ismi, genç kızın iç dünyasında derin bir merak ve huzursuzluk fırtınası estiriyordu. Ailesinin geçmişine dair bu ilk somut ipucu, Lina'yı daha önce hiç hissetmediği bir arayışın eşiğine getirmişti. Ancak bu karmaşık duygularla boğuşurken, Lina'nın hayatında beklenmedik bir değişiklik yaşandı: ağabeyi Cem, yoğun iş temposuna kısa bir ara vererek ailesiyle daha fazla vakit geçirmeye karar verdi.

Cem, Lina'dan altı yaş büyüktü ve çoğu zaman kendi iş dünyasının yoğunluğu içinde kaybolmuş, kız kardeşine karşı mesafeli bir ağabey figürü çizmişti. Ancak son zamanlarda, Cem de ailesiyle olan bağlarının zayıfladığını fark etmiş ve bu durumu düzeltmek için çaba göstermeye başlamıştı. Birkaç hafta sonu, Lina'yı sinemaya götürmüş, birlikte eski aile fotoğraflarına bakmış ve çocukluk anılarını yad etmişlerdi. Cem, Lina'nın okul hayatıyla daha yakından ilgilenmeye başlamış, onun sorunlarını dinlemiş ve ona destek olmaya çalışmıştı.

Lina, ağabeyinin bu ani ilgisinden hem şaşırmış hem de içten içe sevinmişti. Cem, çoğu zaman ulaşılmaz ve mesafeli bir figür olsa da, Lina onun zekasına, esprili tavrına ve hayata karşı olan olgun bakış açısına her zaman hayranlık duymuştu. Birlikte geçirdikleri bu zaman dilimi, Lina için bir umut ışığı olmuş, aile içindeki o soğuk ve mesafeli havanın dağılmasına yardımcı olmuştu. Birlikte uzun yürüyüşler yapmışlar, Cem'in favori mekanlarını gezmişler ve saatlerce sohbet etmişlerdi. Cem, Lina'ya üniversite hayalleri, kariyer planları ve hayata dair kendi tecrübelerini aktarmış, Lina da ağabeyinin bu samimiyetinden güç almıştı.

Bir akşam, Cem Lina'nın odasına gelerek elinde eski bir fotoğraf albümüyle yanına oturdu. "Bak bakalım, bu fotoğrafları hatırlıyor musun?" diye sordu gülümseyerek. Albümü karıştırdıkça, Lina çocukluk yıllarına ait unutulmuş anılarla karşılaştı. Birlikte yaptıkları komik oyunlar, aile tatilleri, doğum günü kutlamaları... O an, Lina ailesiyle olan bağlarının aslında ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha hatırladı. Ancak albümün ilerleyen sayfalarında, Lina'nın dikkatini çeken bir şey oldu: bebeklik fotoğrafları yine çok azdı ve olanlarda da annesi Eda'nın yüzünde o tarif edilemez hüzünlü ifade belirgindi.

Lina, o an cesaretini toplayarak ağabeyine o gizemli bebek fotoğrafını sormaya karar verdi. Albümü kapatıp Cem'e döndü. "Abi," diye başladı çekinerek, "sana bir şey sorabilir miyim?"

Cem, kardeşinin yüzündeki ciddiyeti fark ederek merakla "Tabii Lina, sor bakalım," diye cevapladı.

Lina, cebinden çıkardığı o soluk fotoğrafı Cem'e uzattı. "Bu fotoğraftaki bebek kim? Annemin kollarındaki bu bebeğin yüzü neden kapatılmış?"

Cem, fotoğrafa dikkatlice baktı. Yüzünde kısa süreli bir şaşkınlık ifadesi belirdi, sonra hızla kayboldu. "Bu... bu çok eski bir fotoğraf Lina. Hatırlamıyorum şimdi kim olduğunu. Annene sorsan daha iyi olur." Cem'in bu kaçamak cevabı ve gözlerindeki o anlık tedirginlik, Lina'nın şüphelerini daha da artırmıştı. Ağabeyi bile bu konuda konuşmak istemiyordu. Bu işte kesinlikle bir gariplik vardı.

İstanbul'da ise Ayşe, avukatlık bürosunu kurma çalışmalarını hızla sürdürüyordu. Bir yandan ideal ofis mekanını bulmaya çalışırken, diğer yandan da güvendiği birkaç meslektaşıyla iş ortaklığı konusunda görüşmeler yapıyordu. Bir gün, bir emlakçıyla ofis için bir apartmanın giriş katındaki daireyi gezerken, beklenmedik bir sürprizle karşılaştı. Dairenin sahibi, yıllar önce yetimhanede birlikte büyüdüğü arkadaşı Elif'ti. Elif, Ayşe'yi tanıdığına çok sevinmiş ve ona her konuda yardımcı olmaya söz vermişti. Elif'in İstanbul'da yaşıyor olması, Ayşe için büyük bir şanstı. Elif, yetimhaneyle ilgili bazı eski bilgilere ulaşmasına yardımcı olabileceği gibi, İstanbul'daki yeni hayatına adapte olma konusunda da Ayşe'ye destek olabilirdi.

Ayşe ve Elif, o günden sonra sık sık görüşmeye başladılar. Birlikte eski günleri yad ediyor, yetimhanedeki o zorlu ama dayanışma dolu yaşamı hatırlıyorlardı. Ayşe, Elif'e Lina'yı bulma çabalarından bahsetti ve ondan bu konuda yardım istedi. Elif, Ayşe'ye yetimhanenin eski kayıtlarına ulaşma konusunda bazı bağlantıları olduğunu söyledi ve ona elinden gelen her türlü yardımı yapacağına söz verdi. Bu beklenmedik karşılaşma ve Elif'in desteği, Ayşe'nin umutlarını yeniden yeşertmişti. Belki de geçmişin kapıları, eski bir arkadaşın yardımıyla aralanacaktı.

Lina ise ağabeyi Cem'in kaçamak cevaplarından sonra daha da kuşkulanmıştı. O gizemli fotoğrafın sırrını çözmek için kendi başına araştırmalarına devam etmeye karar vermişti. Büyükannesinin huzursuzluğu, ağabeyinin tedirginliği ve annesinin o hüzünlü ifadesi, Lina'yı gerçeğe bir adım daha yaklaştırıyordu. Belki de ailesinin geçmişinde karanlık bir sır saklıydı ve Lina, bu sır perdesini aralamaya kararlıydı. İlk adımı, o eski fotoğrafın arkasındaki "Ahmet" isminin peşine düşmek olacaktı. Kimdi bu Ahmet? Annesiyle ne gibi bir bağlantısı vardı? bu bebeğin onun hayatıyla ne ilgisi

olabilirdi?

Bölüm : 18.04.2025 13:46 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...