evrenin varisi

Telefonu kapatıp üzerime dünkü gibi giyindim ve saçımı yukarıdan atkuyruğu yaptım zaten dalgalı olan saçım örgü ile daha çok dalgalanmıştı. Elime kâğıt kalem alıp masama geçtim

Canım arkadaşım çok üzgünüm sana bunları yaşattığım için test olup geleceğim bazen her istediğimiz olmuyor bunu benim kadar sende biliyorsun lütfen mutlu ol öf Dırama’ya bağlama hemen ve evimin anahtarını sana veriyorum Cesar matematik hocası arıyormuş tanıdığım tek ve en iyi matematikçi sensin. Senin adını verdim yani görüşürüz kendini ben yokken öldürmemeye çalış beni çok özleme zaten bir haftaya gelirim test dediğin ne dir’ki görüşürüz seni seven Açelya.

Sayfayı masama bırakarak valizimi topladım önceden çağırmış olduğum taksi gelene kadar Natalina nın odasına girip ona sarıldım uyurken çığ düşse uyanmazdı o yüzden çok rahattım. Gözyaşlarımı silerek pamuk şeker kokusunu içime çektim sonra ondan ayrıldım.

Evin önüne gelince siyah Jeep’ pin beni beklediğini gördüm arabaya binince adam bana selam verip sürmeye başladı gözyaşlarımı tutamıyordum. İlk defa Natalina, ya yalan söylemiştim kendimi tutarak cama yaslanıp gözlerimi kapattım.

Uyandığımda araba durmuştu arabayı süren adamın dışarı da olduğunu gördüm arabadan inip neyi bekliyoruz dedim. Adam şey uyuyordunuz efendim rahatsız etmek istemedim buyrun lütfen dedi sağıma dönünce büs büyük bahçesi ve büsbüyük bir şato gördüm yani şato gibiydi harikaydı sadece fazla karanlıktı. Adamı takip etmeye başladım şatonun içide kendisi gibi mükemmeldi büyük kapıya ulaşınca adam durup sizi bekliyorlar dedi başımı sallayarak kapıyı ittim. Uzun masanın etrafında bir sürü kravatlı adamlar vardı boş olan sandalyeyi çekerek oturdum en baştaki kravatlı gözlüklü ve çok korkunç tipli olan adam. Merhaba Bayan Dean dedi başımı sallamakla yetindim dizlerim artık tutmuyordu Kravatlı adam geldiğiniz için çok teşekkür ederiz gelmeyeceğinizi

Sanıyorduk. Dedi kendimi toparlayarak küçük bir test için kendimi yormak istemiyordum ama maalesef işinize güç para ve şiddet karıştırınca gelmek zorunda kaldım. Dedim gülümseyerek Kravatlının yanındaki kadın yanışınız var Bayan Dean bu test herkes için çok önemli. Bayanın yanındaki siyahi adam konumuzdan sapmayalım lütfen dedi ve eli ile hareket yaptı onun hareketi ile bir adam yanıma. Gelerek bir evrak bıraktı sonra siyah tükenmez kalemi masaya bırakıp gitti. Evrakı açınca sözleşme olduğunu anladım başımı kaldırıp tekrardan kravatlılara bakınca kravatlılardan biri burada kaldığınız sürece isteyerek kaldığınızın sözleşmesi. Dedi sözleşeme kâğıdına baktım sonra kaşlarımı çatarak bu sözleşmede 4 ay burada kalacağım yazıyor en soldaki kadın en az dedi birde bilmiş gibi en az mı diyorsunuz kravatlı lütfen şu kâğıttaki yerleri imzalayın dedi. Ya imzalamasam en baştaki imzalamasanız buradaki herhangi biri sizin adınıza imzalar biz sadece kuraları çiğnemek istemedik dedi iç çekerek tükenmez kalemi alarak gerekli yerleri imzaladım. En baştaki kadın buyrun sizi odanıza götürelim odanızda gerekli olan her şey var diyerek ayağı kalktı bende onunla birlikte kalkarak arkasından yürümeye devam ettim. Kadın siyah kapıda durup burası kalacağınız oda dedi ve elindeki anahtarı verdi. İç çekerek anahtarı aldım kapıyı açıp içeri girdim. Oda çok havasızdı hemen pencereleri açtım beyaz bir yatak beyaz duvar ve çalışma masası ve lavabo vardı küçük bir balkon ‘balkon kapısının yanında orta boyunda gardırop vardı. Gardırobu açtım güzel parçalar vardı sade bir adaydı telefonumu çıkarttığımda bir sürü mesaj geldiğini gördüm balkona çıktım. Balkonda iki kişilik masa vardı sandalyelerden birine oturarak mesajları açtım. Hepsi Natalina, dandı

Catarina: ne yaptın sen ‘sen salak mısın kızım hemen geri dönüyorsun

Hey birde sanki ölecekmiş gibi şeyler yazmışsın birde bana yalan söyledin hani asla söylemeyecektik evinin anahtarını bırakmışsın birde tanrı belanı versin. Ama sen buraya gel bak nasılda kırıyorum kemiklerini

Evinde her gün parti vereceğim sen gelene kadar her gün parti artık gelince nasıl toplarsın bilmiyorum.

Hem belki şu güzel depoyu açıp vampirleri gezdiririm.

Salak sen yanımdayken çok eyleniyorum hiç sıkılmadım hem sen beni zorlamadın ben istedim seninle gelmeyi. Ne değeceğim pembiş babaanneye çabuk bana dönüyorsun hey.

Siz: Sakın evimi partilere verme sana sadece anahtarımı verdim parti kur diye vermedim

Ve sözleşme imzaladım 4 ay yokum. Kedime iyi bak sakın depomu açma zaten açamasın kilitli. Babaannem lar bizi iş için Fransa da sanıyor ve bence 4 ay da Fransa gezile bilir. Ben yokken güzel gez.

Catarina: sen yokken hiçbir yeri gezmeyeceğim hem sözleşme imzalamak nedir ya salak mısın kızım sen of hemen pes ettin hani adaletsizliğe katlanamazdın bu ne sen sadece laf mı? Yapıyordun? Ve bana yalan söyledin hatırlatırım ev konusunda hala parti hazırlıklarındayım sana iyi bakacaklarım? Odan nasıl.

Siz: Odam gayet ferah her yer yemyeşil gardırobumda çok güzel parçalar var özür dillerim hem ben sana asla yalan söylemeyeceğim diye söz vermedim gerekmedikçe söylemem dedim. Ve bu dünyanın kuralı olmuş tamam mı? Güçlüler her zaman kazanır. Görüşürüz sana hep yazarım ve odamda bir sürü tuval ve kitaplar var ben hiç sıkılmayacağım yani 4 ay sende git tatile çık beni merak etme ben mutluyum hem zaten ufak bir test

Catarina: demek beni umursamıyorsun

Tatile çıkacağım gezeceğim öyle bir kıskanacaksın ki 4 ay dan önce geleceksin sana iyi okumalar bana her gün yaz kedin ile senin evini kirleteceğiz kendi evime hiç gitmeyeceğim gelen geçene parti düzenliyorum gelin diyeceğim şimdi dışarıdayım parti malzemesi bakıyorum.

Siz: Görüşürüz Natalina sana iyi aylar

Deyip kapattım. Gözyaşlarımı silerek dışarı baktım burada benden başka kişilerde vardı benim yaşlarımdaydı odamdan çıkıp yanlarına gittim yanlarına yaklaşınca bunların üçü kız ikisi erkekti benden başka testte gelenlerde mi varmış? Yanlarına gelip merhaba ben Maria siz demi test olmaya geldiniz turuncu saçlı kız Aa sen Mariayamısın buradaki görevliler hep seni konuşuyordu bayağı direnmişsin bende Adel dedi ve bana sarıldı bende tebessüm edip sarıldım. Uzun boylu siyah saçlı erkek bende Goregor seninle beraber bir kişi daha geliyormuş tanıştınız mı onun ismi neydi. Galiba Mark, tı o da direnmiş bayağı dedi kafamı olumsuz anlamda sallayarak daha tanışmadık dedim sarışın kız bende Carlote dedi ve kumral dalgalı kız ise Samanta dedi son olarak sarışın erkek se Lowell tanıştığımıza memnun oldum diyerek bana sarıldı bende ona sarıldım. Demek sizde test için geldiniz Lowell evet mekikteki birinci kaptan benim babamdı buradan bir vampir ile evlenince işte devamını biliyorsunuz ve kardeşim Carlote kardeşim siz dedi Adel bende mekikteki gönüllü lirdeki selen varya kara deliğe girerken ölen. İşte benim Annem olur mekiğe binmeden önce hamileymiş ama bilmiyormuş nasıl oldu ölmedim onu hala çözemedim. Goregor ile birlikte büyüdük babası ikinci kaptan ikimizde büyüttü dedi bende göllülerdeki dedi Samanta bende mekikteki üçüncü kadın kaptanın kızıyım dedi Asel Annem bir şey soracağım Selen Hanım mekiğe binmeden önce hamileyse sen nasıl teste giriyorsun dedim. Adel evrenlerdeki ve kara delikteki şeyler ruhuma girmiş olabilirmiş dedi başımı anladım anlamında salladım. Burası deliler hastanesi mi? Yâda bende mi sorun var Bir süre daha konuşunca yemekhaneye gittik yemekhane, ye gelince benim yaşlarımda biri daha vardı dedikleri Mark bu olsa gerek Adel koluma girerek demek Mark bu çocukmuş dedi Mark kumral saçlı dağınık saçlı ve koyu yeşil gözleri vardı. Bizi görünce başını eğerek yemeğine döndü yemeklerimizi alarak onun yanına geçtik en soldaki Âdelin yanına oturdum. Mark elini karşısındaki Samanta, ya elini uzatarak ben Mark dedi sonra herkes ile tokalaştı sıra bana gelince ben seni tanıyorum seninle birlikte gelmiştik ama sen beni görmedin dedi ve elini uzattı elini tutup tokalaştım. Goregor Ee sen mekikteki kimdensin Mark yüzünü buruşturarak her kimse beni anında yetimhaneye bırakmış dedi. Saçma böyle bir şey olamaz acıların çocuğu bu kadar yakışıklı biri olamaz bende sonunda yetimhaneye verilmişim ama ardından Serkan abi evlatlık edinmiş öyle bişi olsa Mark kı da alırdı ne diyorum ben sanki pazardan meyve seçiyor. Ve bu çocuğun neden dişleri yok ve gözü yeşil hem de en koyu yeşil acaba ters mi tepmiş. Yemeklerimizi yiyip Adel ile dışarı çıktık dışarıdaki banklara oturduk Adel biliyor musun ben nişanlandım. Buradan ayrılınca hemen evleneceğiz dedi gülümseyerek umarım mutlu olursunuz Ee fotoğrafı falan var mı? Bu şanslı çocuğun. Adel heyecanla telefonunu çıkardı sonra bana verdi koyu kırmızı gözleri vardı sırıtarak ekrana bakıyordu kahverengi saçları vardı telefonu uzatarak o da senin gibi neşeli mi? Adel yok yani nereye girse hemen uyum sağlıyor çözemedim gitti dedi gülerek onu anlatınca gözü kamaşıyordu. Adı yok mu? Bu çocuğun Adel Javier dedi. Umarım mutlu olursunuz Adel eğer buradan çıkarsak şahitlerimden biri sen ol dedi Gülümseyerek şahidin olmayı çok isterim. Adel kaç yaşındasın dedi 25 sen Adel ben 27 dedi Selen hanımı tanımıyorum ama Asel, in dediğine göre hayat dolu bir kadın mış sende ona çekmişsin. Adel gülümseyerek teşekkür ederim sende çok tatlısın. Ayağı kalkıp odalarımıza doğru ayrıldık gözüme karanlık bir şey düştü her halde burası fazla karanlıktı biraz daha yürüyünce bir şeye çarptım hemen geri çekilip yukarı baktım kim olduğunu seçemiyordum. K-kim siniz dedim ses gelmeyince Çok özür dilerim umarım canınız yanmamıştı diyerek yana geçilip yürüyeceğim sırada yine çarptım. Galiba bu bir duvardı kahkaha atarak az önce duvara özür dileyip canınız acıdı mı? Dedim ben sesli bir şekilde bunları dedikten sonra Ee o zaman benim odam nerede arkamı döndüm cimriler hiç ışık yok ki burada göremiyoruz be dedim tam yürüyeceğim sırada arkamdan bir ses geldi yumuşak bir ses Duvar değildi o Ben Mark dedi arkamı dönüp. Niye konuşmadın yanıma geldiğini hissettiğimde Mark konuştum bak hala konuşuyorum dedi göz devirerek neyse görüşürüz. Mark yanış yöne gidiyorsun gel ben götüreyim oda numaran neydi dedi Oda numarası mı hiç dikkat etmedim ki Mark anahtarında yazıyor ver bakayım dedi Cebimden. Anahtarımı çıkarıp verdim Mark elini uzatarak gel bir yukarıda dedi elini tutarak yürümeye başladık o kadar karanlıktı ki hiçbir şey göremiyordum. Odamın yanına gelince elini bıraktım teşekkür ederim. Mark rica ederim dedi tam o sırada başka bir ses bir sorun mu? Var Bayan Dean dedi. Mark yumuşak sesten kurtulmuş adama kığın bir ses ile evet burada neden hiç ışık yok ya Maria duvara çarpsaydı dedi her kişi kim ise korkarak çok özür dileriz Bay Dark hemen lambaları taktırıyoruz dedi. Mark bana değil Maria, dan dileyin dedi bulanık ve neredeyse hiç göremediğim adam özür dilerim Bayan Dean dedi adım sesleri ile gittiğini anladım. Mark, ka dönerek çok abartın dedim Mark abartım mı ya çok set bir şekilde duvara çapsaydın dedi Ama çarpmadım değil mi? Mark neyse iyi geçeleri dedi ve onunda adım seslerini duydum. Anahtarımı çıkartıp kapıyı açtım sonra kilitleyerek Anahtarı masaya bıraktım. Telefonumu çıkararak babama mesaj yazmaya başladım.

Merhaba baba burası çok güzel Catarina burada çok iyi iş teklifleri alıyor sen ne yapıyorsun.

Yazıp kapattım. Telefonu masaya bırakıp duşa girdim duştan çıkıp pijamalarımı giyindim yatağıma yatarak gözlerimi kapattım. Uyanıp bir süre yatakta kaldım sonra kalkarak gri eşofman ve beyaz tişört giyindim saçımı açık bırakıp telefonumu ve anahtarımı alarak yemekhaneye çıkacağım sırada yukardaki parlak ışık ile durup yukarı baktım ışıklar fazla parlaktı ve gündüzken bile yanıyordu tebessüm ederek yürümeye başladım. Yemekhaneye girince herkesin olduğunu gördüm. Yemek tepsisini alarak yanlarına gidip Adel, lin yanına oturdum geç kalmışım dedim Adel gülümseyerek çok geç kalmadın ışıkları gördünüz mü dün çok karanlıktı ama bu sabah gözüm kamaştı çok güzellerdi dedi Samanta evet çok güzellerdi dedi Gözüm Mark, ka kaydığında gülümseyerek bana baktığını gördüm tebessüm ederek yemeğime döndüm. Bahçede çimlere oturmuş sohbet ederken kravatlı adamlardan biri gelerek Maria Dean ve Adel Life dedi Adel evet dedi Kravatlı ilk test sırası sizin ayağı kalkıp arkasından yürümeye başladık büyük kapıyı açınca burada iğneler ve pamuklar vardı beliki kanımızı alacaklardı. Doktor önlüğü takan kadın bizi görüp merhabalar ilk kimden başlayalım der demez Adel Maria, dan diye bağırdı ona dönünce. Şey ben biraz iğneden kokuyorum da dedi anladım anlamında başımı sallayarak kadının yanına gittim. Koltuğa oturun lütfen dedi. Dediğini yapıp belemeye başladım kadın iğne ile yanıma gelince gözümü kapattım iğneden korkmuyordum sadece herkes gibi ben ilk kurban ısırma partisi yapamadığım için kanı görünce hem istiyor hem midem bulanıyordu diğer vampirler ise bir kere ısırdıklarında bir daha kan istemezlerdi. Kanım alınınca pamuk ile bulaşan yerleri sildi bende kaktım. Adel Maria beni tutarımsın dedi başımı salladım Adel koltuğa oturdu bende saçını okşayarak elini tutum. İşimiz bitince kapıdaki adam Samanta ile car, yı çağırırmışsınız dedi birlikte bahçeye indik Samanta Carlote sizi çağırıyorlar dedim Adel de koridorun hemen bitişiğindeki büyük beyaz kapı dedi iki si kalktıklarında biz oturduk. Asel kanımızı aldılar dedi Goregor ne diye hafif bir çığlık attı Adel şaşkın bir şekilde sen demi korkuyorsun dedi Goregor kim korkmuyor ki deyince Adel Maria korkmuyor sadece gözünü kapattı dedi. Kan görünce midem bulanıyor da diyerek cevapladım. Herkesin kanı alınınca Lowell dizime başını koyarak of başım dönüyor dört şişe kan aldılar kansız kaldım. Dedi şu konuyu kapat midem bulanıyor Lowell pardon dedi Carlote çok sıkıldım. Acaba buradan dışarı çıka biliyor muyuz? Mark sinirle hayır izin yok dedi neye kızmıştı ki bu Lowell kaç yaşındasınız ben 25 dedi Carlote ben de 25 dedi bende 25 dedim. Mark 26 dedi Adel 27 dedi Goregor 24 dedi sonra Samanta 23 dedi Adel aranızdan en büyük ben miyim? Dedi üzgün bir şekilde Samanta ben seni en küçük biliyordum. Dedi Adel hemen çok genç gösteriyorum o zaman dedi hepimiz gülmüştük. Biraz sonra Mark Lowell dedi bağırarak Lowell, lin kapanmış gözü açılarak ani hareket ile dizimden kalktı ne oldu dedi Mark uyuma zararlı dedi Lowell anlamaz bir şekilde neden dedi Mark kan aldılar ya ondan başını dik tut dedi Lowell başını sallayıp başını dik tutu. Carlote yo başını dik tutmasına gerek yok ki ben hemşireyim dedi Lowell başını yine dizime koyunca Mark hemen kalkarak size iyi günler dedi Samanta bu çocukta bir garip dedi Goregor garip değil dedi sırıtarak Carlote ne o zaman dedi. Goregor sırıtmaya devam edip akılı olan hemen anlardı dedi sonra oda kalkıp gitti. Öğlen yemeğine kadar etrafı geziyordum. Telefonumun çalışı ile durarak elime aldım Natalina arıyordu hemen açıp kulağıma götürdüm. Natalina alo kızım sen salak mısın madem gidecektin bari haber verseydin Cesar burada tamam ver ben hallederim dedim Cesar alo Maria abla sen neden gittin hani ders yapacaktık tebessüm ederek Canım şimdi benim işim olduğu için sana haber veremedim çok üzgünüm. Ama Catarina ablan sana matematik dersi verebilir Natalina evet ben sana matematik dersi vereyim hem sonra kurabiye yaparız dedi Cesar görüşürüz Maria abla hemen dön tamam mı? Dedi Tamam canım görüşürüz Natalina alo kapatma bana odanın resmini atacaksın ve şu diğer öğrencilerin dedi Tamam ben hallederim ve şu an odamda değilim ama sonra belki atarım görüşürüz deyip kapattım merdivenlerden çıkarken Mark ile karşılaştık başım ile selam verip merdivenlerden çıkmaya başladım. Mark ne dersi veriyorsun dedi benimi dinledin sen Mark burası fazla yankı yapıyor dedi sonra soruma cevap vermedin dedi Resim dersi dedim Mark hım dedi sen ne iş yapıyorsun dedim Mark ben fotoğrafçıyım dedi anladım dedim. Mark görüşürüz ay tenli kız diyerek ayrıldı AY tenli kız gülümseyerek büyük kapıya girdim burada kravatlıların lideri vardı kravatlı buyrun bir şey mi? istediniz Bayan Dean dedi evet ben sizden birkaç tuval ve boya isteyecektim. Eh burada dışarı çıkamıyoruz dedim. Kravatlı burada resim odası var Bayan Dean gülümseyerek ne tarafta ben görevliye söylerim o size gösterir dedi sonra telefonundan birkaç şey yapıp gelirler dedi kapıdan dışarı çıkıp görevlinin gelmesini bekledim. Resim odasına varınca görevli kadın selam verip gitti kapıyı açıp içeri baktım. Bir sürü tuval ve boyalar vardı hemen bir tane alarak boyaların yanına koştum bileğimdeki tokayı alarak yukardan topuz yaptım. Elime aldığım kalın fırçayı koyu yeşile bandırdım ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Tüm tuvali koyu yeşile boyadım sonra ince uçlu kalemi alarak boyutları farklı olan gözler çizdim aklıma gelen ne varsa yapıyordum. Teker ‘teker gözleri çizince başka bir şey yapmak istemedim gözlerin içini boyamamıştım arkadaki koyu yeşil tamamlıyordu. Tuvali köşeye bırakarak telefonu mu aldım saat tam dı yemekhaneye girince yine herkes oradaydı yemeğimi Alarak şu zaman kavramını bir türlü yapamadım dedim. Adel, lin yanına oturarak Samanta bu sıkıcı yerde ben sadece dakikaları sayarken sen nasıl geç gelebiliyorsun dedi şey buranın bir resim odası varmış orada takılıyorum. Ama karşısında müzik odası, da var dedim Adel benim resmimi yapar mısın dedi başımı sallayıp tabi yaparım ablacım dedim. Adel

Somurtarak bana abla demeyin ya kötü hissediyorum dedi Adel onlar demedi ben dedim. Niye çoğul kullanıyorsun Adel boş ver takılma dedi Lowell ben çok güzel keman çalarım. Dinlemek isterimsiniz dedi Aa çok güzel olur dedim Goregor bencede çok hoş olur dedi yemeklerimizi yiyerek müzik odasına gittik Lowell çok güzel keman çalıyordu. Onu dinledikten sonra Adel ile ben resim Odasına gittik Adel nasıl durayım dedi istediğin gibi dur ama hareket etme tamam mı? Adel düz oturarak gülümsedi çok güzel duruyorsun Adel teşekkür ederim dedi. Bitti Adel hemen yanıma gelerek resme baktı sonra çok güzel olmuş teşekkür ederim diyerek sarıldı sonra resmin fotoğrafını çekerek Javier, re atıyorum dedi başımı sallayarak ıslak mendil ile elimi sildim saçımdaki tokayı çıkartarak atkuyruğu yapıp kâküllerimi kulağımın arkasına attım. Oda, dan çıkıp kendi odama doğru yürümeye başladığım sırada Goregor yanıma gelerek Maria top bulduk maç yapacağız bize katılmak isterimsin dedi başımı sallayıp olur dedim. Büyük futbol sahasına gelince burada basketbol sahasınındı olduğunu gördüm burası eskiden ney dide böyle şeyler vardı Goregor Maria dedi efendim. Goregor oyuncu seçiyoruz sağ tarafıma geç dedi. Goregor, nun sağına geçtim Lowell Mark dedi Goregor Samanta dedi Lowell bana da Carlote kaldı dedi. Goregor yanımıza gelerek evet kızlar şimdi kim Kalede dedi ben kalede olurum dedim. Goregor peki bizde geçelim o zaman Samanta Adel niye gelmedi Goregor sevmiyormuş ama camdan bizi izleyeceğini söyledi başımı yukarı kaldırınca Adel el salladı bizde ona salladık. Maç başlamıştı kalede Lowell vardı bayağı iyi gidiyorlardı şu ana kadar kimse kaleye ulaşamamıştı Mark top alarak kaleye yaklaşırken önüne Samanta geçip topu hızlı bir şekilde almıştı böyle giderse hiç bitmeyecekti. Son anda Goregor topu kaleye götürüyordu önüne Carlote çıkınca topu hemen Saman, taya attı sonunda Samanta hızla kaleye doğur topu fırlattı ama top yamuk gittiği için kale direğine çarptı yukarıdan Adel ben artık gidiyorum uykum geldi zaten bitmek bilmedi dedi. Lowell de bende gidiyorum yemeğe kadar uyuyacağım. Dedi ve o da gitti Goregor eh o zaman görüşürüz dedi bende gidiyorum görüşürüz dedim. Odama girip duş aldım sonra beyaz cırop ve siyah hırka giyindim beyaz şort giyip yatağıma uzandım. Uyandığımda akşam yemeği geçmişti yüzümü yıkayarak balkona geçtim. Sigara yakıp içime çektim. Telefonumu alarak öğrencilerimden en büyüğünü aradım herkesi tanıyordu benden sonra herkese yazardı Alo Ellery iyimin. Ellery iyiyim öretmenim ne oldu Ellery ben bir iş için ülke dışına çıkmak zorunda kaldım o yüzden yarınki dersi yapamayacağız diğer arkadaşlarına, da haber verebilir misin? Ellery olur öğretmenim kolay gelsin size görüşmek üzere dedi. Görüşürüz diyerek kapattım ben kapatırken Felix aradı hemen açıp kulağıma götürdüm. Felix ala müsait misin Maria dedi evet ‘evet müsaittim ne oldu Felix Fransa, ya çıkmışsın kalay gelsin sana şey diyecektim Fransa, da moda festivali oluyormuş. Eh

Biliyorsun Dedem ikimizi ortak yaptı bir oraya gidip neler var baka bilimisin? Yutkunarak Ee Fransa dan ayrılık biz şeydeyiz derken Felix nasıl değilsiniz daha yarım saat önce Catarina, yı aradım. Adedi evet yarım saat önce Fransa, daydık ama acilen İtalya, ya gitmemiz gerekti ben kapatıyorum burası kalabalıklaştı görüşürüz tekrardan ararım seni diyerek kapattım. Hemen Natalina, yı aradım ikinci çalışta açıldı Natalina Alo keyifler nasıl dedi iyi iyide Biz artık İtalya, dağız haberi olsun yani biri neredesin derse İtalya, dağız de hatta şimdi ararlarsa burası kalabalık sonra arayayım de tamam mı? Natalina oflayarak of ne vardı, da kaçsaydık gerçekten gitseydik dedi Keşke ama olmadı deme şimdi önümüzdeki 4 aya bakalım. Söz 4 ay sonra sen ne istiyorsan bir yıl istediğini yapacağım. Natalina iç çekerek söyle bana o devasa Azkaban hapishanesinden kurtulabilecek bir yer varım kaçıralım seni Nick ile dedi gözlerimi kocaman açarak saçmalama hem burası çok güzel. Azkaban değil şato ve kaçacak hiçbir yer yok. Natalina sana iyi testler bekle odanın fotoğrafını atmadın ve sana ne tür testler yapıyorlar dedi bek-bekle sesin gelmiyor galiba çekmiyor şu anda asansör deyimde ne-neyse kapatıyorum. Sigarayı söndürerek çöpe attım çok susamıştım. Burada su yoktu dışarı çıkıp kapıyı kapattım yemekhaneye çıkarak bardağa su koyup içtim. Tam o sırada arkamda bir beden hissetim. Hızla arkamı dönünce Lowell, li gördüm rahatlayarak ne arıyorsun burada. Lowell kâbus gördüm su almaya geldim sen dedi sesiz bir şekilde elimdeki bardağı göstererek bende su almaya gelmiştim dedim ve bir bardak alarak su doldurup Lowell, le verdim Lowell suyu içip masaya bırakınca sessizce durup sandalyeye oturdu bende karşısına oturarak ne gördün dedim. Lowell buradaki ler bizi öldürüyordu hem de çok acı bir şekilde inan bana rüyada nasıl öldüğümü gördüm seninkini de gördüm o acıyı hissettim. Yutkunarak rüyalara fazlasıyla inanırım umarım ters teber bu söylediğin. Lowell umarım dedi uzun bir sessizlikten sonra bazı sesler duymaya başladık irkilerek ne oluyor dedim Lowell benden farksızdı ikimizde birbirimizin kolunu deşiyorduk çok duya masamda

Sana dedim Luka bizi kullanıyor işi bitince diğerleri gibi öldürecek neden anlamakta güçlük çekiyorsun.

Asıl sen anlamıyorsun Hector önümüze çok güzel bir fırsat çıktı risk almaya değer ondan önce davranıp hepsini öldürebiliriz.

Duyduklarımızla iyice korkup kollarımızı deşmiştik bir süre daha bekleyince seslerin yok olduğunu anladık ama hala titreyerek kollarımızı bırakamıyorduk. Lowell elini kolumdan hafifçe serbest bırakmaya başlayınca bende kendime geldim ayağı kalkıp yürümeye başladık bahçeye çıkıp banklardan birine oturduk Lowell duydun mu? Yoksa ben rüyamı görüyorum umarım rüyadır. Başımı sallayarak h-hayır rüya değildi burada gerçekten bir şeyler dönüyor ve ben gittikçe ölecekmişiz kanaatine varıyorum. Lowell bu kadar açık olma dedi sonra şey diğerlerine haber verecek miyiz? Dedi başımı olumlu anlamda sallayıp tatbiki vereceğiz dedim gözlerimi kapatıp. Uyandığımda güçlü bir ses beni sıçratmıştı ne yapıyorsunuz burada diye yine bir ses duyunca başımı çevirdim Mark burada bizi azarlıyordu Lowell ne yapıyoruz biz diyerek tam bir aptal olmuştu hala dünün etkisindeydi yazık garibim. Mark bende size soruyorum. Lowell bir anda çığlık atarak rüya değilmiş dedi Mark daha çok öfkelenerek ne dedi Lowell ben anlatamam o anlatsın diyerek beni gösterdi Mark bana dönüce göz devirerek herkes nerede dedim. Mark yemekhaneye gittiler dedi dişlerini sıkarak tamam yukarı çıkalım anlatacağız dedim bastırarak Mark daha fazla dayanamayarak hadi o zaman acele edin dedi elimi tutarak neredeyse koşuyordu yemekhaneye gelince elimi tutan elini bırakmıştı tepsimi alarak Adel, lin yanına oturdum. Adel iyimisin dün yemek yemeye gelmedin dedi gülümseyerek uyuyakalmıştım. Dedim Mark hala bana bakınca şey dün biz Lowell ile bir şeyler duyduk. Lowell birileri bir şeyler diyordu Samanta neyi baştan anlatın siz dün ne yapıyordunuz da duydunuz ki dedi Mark bununla birlikte kaşlarını daha çok çatarak bize bakıyordu. Ben su içmeye yemekhaneye çıkmıştım Lowell, de kâbus görüp su almaya çıkmış biraz konuşup ne gördüğünü sorarken biri neden anlamıyorsun bizi kullanıyor işi bitince herkes gibi öldürecek diyordu diğeri ise ondan önce davranıp hepsini öldürebiliriz diyordu bunları duyduk yani burada canımız güvende değil. Mark neden bahçede uyuyordunuz onu söyleyin dedi gerçekten anlattıklarımı hiç mi umursamadın hala bana bakınca hava almaya çıktık uyuya kamışız bu dedim sonra hırkamı çıkartım hava gerçekten çok sıcaktı hırkamı çıkarınca kollarımda dünden kama izler de vardı hala geçmemişti anlaşılan çatalımı alarak peynirden yerken. Mark koluna ne oldu dedi şey dün korkudan ikimizde kollarımızı sıkmışız. Da onun izleri önemli değil acımıyor. Derken Lowell benimkiler acıyor kızım o nasıl batış ya dedi yüzünü ekşiterek çok özür dilerim Lowell hemen yüzünü yumuşatarak sorun yok dedi Adel onu bunu bırakın ben ölmek için çok gencim dedi Goregor sen hepimizden çok yaşadın. Ablacım dedi dalga geçerek Adel ve Mark hariç herkes mink bir kahkaha atıyordu. Carlote şakanın sırası değil böyle bir şey varsa bu hepimizin sonu olur Samanta belki burada çalışan ama başka işler yapan kişilerdir adları neydi dedi bunların isimleri neydi ben hatırlamıyorum Lowell sen hatırlyormusun Lowell sen benim orada bayılmadığıma şükret dedi. Göz devirerek bize imzalattıkları sözleşmeyi tam okuyan var mı? Adel ben okudum ama İspanyolca bir şeyler yazan kâğıt vardı orayı okumadan imzaladım. Dedi nedenini sordun mu? Adel evet sordum bu testi ispanyalar ile birlikte hazırladıklarını söylediler. Samanta bence hiç kafa yormaya gerek yok böyle bir şey varsa bile hemen çıkar ortaya biz şu günlerin tadını çıkaralım. Goregor bencede dedi ve başka sohbet açıldı. Yine çimlere oturmuş birbirimiz hakkında bilgi öğreniyorduk bu sefer Mark yanımda Adel diğer yanımdaydı ve Lowell ise en uzak taraftaydı. Bana Mark peki en sevdiğiniz yemek veya tatlı ne benim eton tıriefle herkes söyleyince sıra bana gelmişti Valla benimki günü gününe değişiyor dedim. Peki, bir yıl boyunca içecek mi? içerdiniz yemek mi? Ben kesinlikle içeceği tercih ederim. Adel ben yiyeceği tercih ederim dedi Carlote bende şekerlemeleri dedi Mark açık konuşmak gerekirse bende çikolataları dedi Samanta ben içecekten yanayım dedi Lowell sanırım bende yemekten yanayım Goregor bende yemekten yanayım der demez anons yapıldı Bayan Dean ve Bayan Teer lütfen en üst kattaki siyah kapıya geliniz. Samanta ayağı kalkarak duydunuz görüşürüz dedi ve dedi ve kaldırdı birlikte en üst katta çıkarak siyah kapıyı açtık kapıyı açar açmaz gözüme ilk çarpan. Çin işkence aletleriydi Samanta ile birbirimize bakınca Kadınlardan biri yanımıza gelerek korkmayın acı çeker çekmez bırakacağız sadece dayanıklılığınızı ölçmek istiyoruz yutkunarak sözleşmelerimizde bu yoktu diğer kadın daha set bir şekilde. Anlaşmada tüm testlerin yapılmasına izin veriyorum yerini de imzaladınız yanış hatırlamıyorsun. Buyrun ilk sizden başlayalım siz de diğer bölmeye gide bilirsiniz. Bayan Teer Samanta elini Koluma koyarak acımaz merak etme daha öncede yaşamıştım. Dedi zorlukla tebessüm edip kadının yanına gittim beni bir sandalyeye oturttular sonra ellerimi sıkıca bağladılar aynı şekilde ayaklarımı, da daha ben ne olunduğunu anlamdan kafama küçük damlalar yağmaya başladı bu fazla kötüydü ilk başta bir şey hissetmedim. Ama galiba su asitliydi ve kafamı aşındırıyordu olundukça tedirgin ediyordu beni canım yavaş yavaş acıyor kafam yanıyordu. Zaman sanki durmuş gibiydi elerim kaşınıyordu daha fazla dayanamayarak dur diye bağırdım ama durmadılar daha çok bağırdım dur dur durmalısın ağ Aa dur acıyor yapma diye bağırıyordum ama ben bağırdıkça su damlacıkları daha fazla yağıyordu benden birkaç dakika sonra Samanta, da bağırmaya başlamıştı sana dur dedim anlamıyor musun diyordu. Hemen durun burmak zorundasınız bizi öldürüyorsunuz durun ‘durun artık tamamen gücümü kaybediyorken bir anda gürültü koptu sana dur dedi niye anlamdın diyordu kim olduğunu göremesem, de işkenceler durmuştu. Gözümü açtığımda kendi odamdaydım. Etrafa baktığımda sadece Mark ve kravatlılardan biri vardı gözüm yarım yamalak açık tuta biliyordum Kravatlı çok özür dilerim Bayan Dean bir daha asla yapamayacaklar. Bir isteğiniz var mı? Başımı olumsuz anlamda sallayınca kravatlı iyi günler dilerim Bayan Dean dedi ve kapı sesi kapı kapanınca Mark, ka dönerek Samanta nasıl dedim. Mark gayet iyi yemeğe indiler ay kalpli kız dedi gülümseyerek saat kaç dedim yataktan doğrulurken sen bayıldıktan sonra 7 saat geçti Samanta ise 4 saat sonra uyanmış. Dedi ellerini ceplerinden çıkararak yanıma sandalye çekip oturdu. Sonra birazdan yemeğini getriler kafanda veya saçlarına yanma belirtisi var mı? Dedi biraz çok değil bizden sonra size yaptılar mı? Mark başını olumlu anlamda sallayıp sizinkinden çok daha az bir dozla ve dur deyince durdular dedi. Bunu neden yapıyorlar yani evren derken. Mark sen hadi uyu çok yoruldun bir şey olursa ben çaprazındaki odadayım dedi ve kaçarcasına gitti. Bir şey saklıyordu ya bir şey saklıyordu ya da sadece dinlememi istiyordu ben bunları düşünürken kapım çalınmıştı Samanta müsait misin? Dedi evet ‘evet müsaittim Samanta yemek tepsisi ile yanıma geldi ve Mark, kın oturduğu sandalye, ye oturdu. Samanta daha iyimisin. Dedi Başımı Salladım Samanta yemek tepsisini dizlerime koyarak Çok kötü bir his di senin bayıldığını gördüm sonra bende bayılmışım. Dedi Samanta sana bir şey sormak istiyorum dedim. Samanta sor tabi dedi Sen o kapıdayken demiştin ki çok acımıyor ilk yapışım değil ilk yapışında neredeydin neden yaptın. Samanta iç çekerek 19 yaşındaydım bir gün en yakın arkadaşım gel seninle korku evine gidelim dedi bende kabul etmedim çünkü karanlıktan korkuyordum. Arkadaşımın doğum günüydü bana bir sürü şey deyince tamam dedim. İşte gittik arkadaşım reşitlerin gittiği korku evine girmek istedi sonra işte bizi on dokuzuz daha reşit değiliz ya arkadaşım. Yalan kimlik çıkarmış ikimizi, de 20 yaşında gösteriyor yani adamlar ilk başta anlamadılar bizi içeri aldılar ben karanlıktan korkuyorum ilk başta her şey normaldi ama sonra kriz geçirmeye başladım. Adamlar anlamış tabi bizim sahte kimlikleri beni görünce hemen Hasta, haneye götürmüşler. Arkadaşımda kaçmış kendine bir şey yaparlar diye Gittiğimiz hastanede ise üvey babam çalışıyormuş biz bilmiyorduk bize şirketim var falan diyordu hasa hane çıkış işlemlerinde bana kimseye söyleme falan diyordu ama zaten hoşlanmıyordum o adamdan bende hemen Anneme söyledim. Annem bana yalan söyledin diyerek kavga etmeye başladılar en sonunda üvey babam evden ayrıldı işte onun üzerinden bir ay falan geçti ben okulu gideceğim birden önümü kesti. Beni zorla arabasına bindirdi orman gibi bir yere gittik orada demirden oluşan küçük bir kulübeye gittik beni bağladı. Öfkesi geçene kadar bana vurdu sonra bize yaptıkları işkenceyi yapmaya başladı ama bu sefer doz daha fazla kafana iki damla düşer düşmez saç tellerin yanıyor ben bayılmışım. Annem benim geç kaldığımı fark edince polisler haber vermiş beni arabaya götürürken kameralara yakalanmış plakadan, bulmuşlar iki gün acı çekerek uyumaya çalışmıştım dedi yüzündeki gözyaşlarını silerek Ben çok üzüldüm. Çok geçmiş olsun o adama ne oldu Samanta ceza evine gitti ama hemen çıktı akrabaları zenginmiş ne kadar uğraşsak ta girmedi işte dünyanın adaleti en fazla ne kadar olabiliri neyse boş ver geçti gitti çokta takmaya gerek yok sen yemeğini ye görüşürüz dedi görüşürüz dedim bende. Akşama iki saat kala kalkıp bahçeye gitmiştim kafamın ağrısı geçmişti ben kalkana kadar Adel hep yanımdaydı şimdide yine çimlerde oturmuş herkes anılarını falan anlatıyordu. Daha fazla dayanamayarak çimlere yatım yemeğe ne kadar var Mark 13 dakika dedi Lowell Maria en çok senin çığlığını duyduk tüylerim diken ‘diken olmuştu Samanta yeter kapatın bakın yaşıyoruz ve o zaman geçti dedi. Adel Maria buradan çıktıktan sonra Lowell bence bizi unuttular dağılalım hava soğudu bayağı Mark onların istediği de bu bizim ne kadar dayanacağımızı merak ediyorlar sabrımızı ölçüyorlar şaşkınca o zaman neden Goregor ile Adel gittiğinde aynını demedin. Mark zaten gideceklerdi daha fazla dayanamazlardı Samanta bu ne saçmalık dedi ve yere oturdu bende yere oturdum Lowell de yanıma oturunca. Mark ta karşıma oturdu Lowell peki ne zaman gelecekler hava çok soğuk donacağız burada. Mark gelmezler dedi sonra ceketini çıkararak Lowell, le verdi O verirken benim telefonum çalmıştı arayan betti, tiydi hemen ayağı kalkarak biraz uzağı gittim. Telefonu açarak kulağıma koydum betti ola Maria bu kedin çıldırmış her dakika miyavlıyor ne dediğini anlayamıyorum uykum var ama susmuyor dedi betti kontesi başka bir odaya almayı denedin mi? Betti evet denedim ama benim yanıma geliyor lütfen buraya gel dedi. Canım ben şimdi toplantıya gireceğim gelemem. Belki karnı açtır veya dışarı çıkmak istiyordur sen kontesi bahçeye çıkar o gelir tekrar betti tamam Maria sana kolay gelsin görüşürüz ‘Görüşürüz canım. Diyerek telefonu kapattım. Arkamı dönüce Samanta ve Lowell yoktu Markın karşısına oturarak gittiler mi? Dedim Mark evet dedi ve ceketini bana verdi al şunu donuyorsun. Sağ ol diyerek ceketi giyindim. İç çekerek ne zaman kalkacağız dedim. Mark gülümseyerek ben kalkarsam sende mi? Kalkacaksın. Dedi yoo lafın gelişi dedim. Mark hadi gidelim geç oldu dedi ayağı kalkıp Mark, kın ceketini çıkardım al Mark aldı ve yürümeye başladık biz yürürken yağmur yağmaya başlamıştı Mark yukarı bakarak bu aralar mevsimler karıştı dedi sonra ceketini başımın üstüne tutu Geri çekilerek sorun değil dedim sonra ceketi alarak ona verdim. Mark hep mi böyle kibarsın dedi anlamadım Mark hep mi böyle kibarsın dedi değişiyor vampirine göre değişiyor dedim Mark bende ne oluyor dedi gülümseyerek. Buradaki herkese nasıl davranıyorsam sana, da öyle davranıyorum. Mark hiç bir şey demeden yürümeye devam etti odamın yakınlar, da gelince yine sesler duyduk