3. Bölüm

3. Bölüm

Sumru Bayraktar
freemermaid

 

Korkuyla çığlık attım sanırım gerçekten de sonum gelmişti ama hala canım yanmıyordu gözlerimi açtığımda karşımda ki araz’dı o da burada değildi şaşkınlıkla etrafa bakmaya başladım .

‘’ nereye gitti o ,az önce buradaydı elinde bıçak vardı ve öldürecek ti beni’’

‘’ gitti işte ,yürü eve gidiyoruz ‘’

‘’ hayır evime gidiyorum ben ‘’ yürümeye başladım ve kolumdan tuttu

‘’ izin vermiyorum küçük hanım ,eğer gidersen ölürsün az önceki o şey tarafından ve bu sefer bende kurtarmam ‘’

Doğru söylüyordu başka yapacak bir şeyimde yoktu az daha ölüyordum eğer o gelmeseydi kafamı sallayıp onayladım .

‘’ beni takip et ve sakın peşimden ayrılma ‘’

Yürümeye başladı bende peşinden gidiyordum elleri cebinde yürüyordu çok rahattı ve gideceği yönü de çok iyi biliyordu ama ben sadece az önce olanları düşünüyordum kimdi o , nereye kayboldu , bu orman neden farklı bir yermiş gibiydi az daha düşünürsem sanırım kafayı sıyıracaktım derken önümde yürüyen araz’a çarptım

‘’ aklın nerede senin önüne baksana ‘’

‘’ birden duran sensin ‘’

‘’ eve geldiğim için durmuş olabilir miyim acaba ‘’

Haklıydı eve gelmiştik kapıyı açıp içeri girdi peşinden bende girdim ve kapıyı kapattım koltuğa oturdu masanın üzerinde ki kahvesini yudumlamaya başladı bende oturdum masanın üzerinde yemekler vardı sanırım yemek yiyordu yemekleri görene kadar aç olduğumun farkında bile değildim

‘’ otur karnını doyur ‘’

‘’ bana mı hazırladın’’ , hızla masaya yaklaştım ve yemeye başladım

‘’ kötü ev sahibi olmak istemem ‘’

Ben iştahla yemekleri gömerken o da kahvesini içiyordu

‘’ sen yemeyecek misin ‘’

‘’ sen ye ‘’

‘’ çok güzel olmuş hepsi sen mi yaptın ‘’

‘’ soru sormayı bırak ve yemeğini ye’’

‘’ peki teşekkür ederim ,hem yemekler için hem de ormanda ki yardımın için ‘’

Tepki vermemişti bende umursamayıp karnımı doyurmaya odaklandım o kadar çok yedim ki artık midemde yer kalmamıştı kalkıp koltuğa oturdum yüzümde oluşan gülümsemeye engel olamadım sonuçta yemek benim her şeyim demekti her öğün durmadan yiyebilirdim .

‘’ neye gülüyorsun ‘’

‘’ karnım doyduğu için ‘’

‘’ buna mı bu kadar mutlu oldun ‘’

‘’ evet , yemek bu dünyanın en güzel şeyi ‘’

‘’ anladım bir iki tahtan eksik belliydi zaten’’

Tip tip baktım o da umursamadı gerçi , aklımda bir sürü şey vardı ama nasıl soracağımı bilmiyordum .

Derin bir nefes alıp sormak için kendimi hazırladım.

‘’ şey bir şey sorabilir miyim ?’’ kafasıyla beni onayladıktan sonra hemen sordum

‘’ anlattıkların doğru mu , hiç gerçek gelmiyor ama orman da olanlar da şaka olmayacak kadar gerçekti , çok minnettarım sana hayatımı kurtardın sonuçta ama delireceğim düşler ülkesi nerede , nasıl bir yer, o adam kimdi beni neden öldürmek istedi , evime nasıl dönebilirim yardım et bana ‘’

‘’ yeterr , hep böyle çok mu konuşursun sen ‘’

Birden bağırınca korkmuştum ne diye bağırıyor ki sanki sor dedi sonuçta bende sordum değişik ya

‘’ çok konuşmadım aklımdaki sorulara cevap arıyorum , hem sor dedin’’

‘’ bak küçük hanım , kısa sorular sor çok konuşanları sevmem tamam mı’’

‘’ilk önce şunda anlaşalım ben küçük hanım değilim bir ismim var eftal onunla hitap etmeni istiyorum ben sana lakap takıyor muyum ‘’

‘’ anlaşma yok ismin umurumda değil küçük hanım bu bir, ikinci ise bana emir cümleleri kurma ‘’

‘’ sen nasıl bir uyuzsun ya insan gibi anlatıyorum burada ‘’ eyvah eftal ne yaptın kızım uyuz dedin adama hay çeneme ben ters ters de bakıyordu

‘’ne dedin sen ‘’

‘’ insan gibi bir şey anlatıyorum dedim ‘’

‘’ ondan önce ‘’

‘’ bir şey demedim ‘’

‘’ emin misin ‘’

‘’ evet ‘’ kahvesini masaya bıraktı hiçbir şey demedi bu iyiydi sonuçta dengesiz biriydi bir anda üzerime doğru eğildi ne yapacağımı şaşırmıştım kesin boğacak beni diye ona bakıyordum

‘’ bak küçük hanım eğer tekrar bana uyuz demeye kalkarsan elimden çekeceğin var , şimdi yat uyu ‘’

Kalkıp gitti sonra az daha kalbime iniyordu o nasıl bi şeydi of ucuz kurtuldum he , tam gitti diye sevinirken geri gelip

‘’ o kadar yemeği yedin masayı topla öyle yat ‘’

‘’ emredersiniz başka emriniz var mı ‘’

‘’ bir şey mi dedin ‘’

‘’ hayır ‘’ nasıl duydu be aman değişik işte kalkıp masayı toplayıp mutfağa geçtim bulaşıkları da yıkayıp sandalye ye oturdum sorularıma da cevap vermedi zaten neyse yarın sorarım artık tam kalkıp içeri gidecektim ki perde hareket etmeye başladı kokup içeri kaçtım battaniyeyi de başıma kadar çektim Şimşek çakmasıyla yerimden sıçradım

‘’ ne oluyor be , o neydi bomba mı attılar , savaş mı çıktı ‘’

‘’ saçmalama otur yerine gök gürlüyor ‘’

‘’ he tamam şey korktum biraz ondan ‘’

‘’ bu saate ne yapıyorsun ‘’

‘’ ben bu saate kalkarım ‘’

‘’ hep mi dörtte mi ‘’

‘’ evet ‘’ daha fazla soru sormadım çünkü onunla uğraşamazdım sabah sabah

‘’ banyo ne tarafta ‘’

‘’ yukarıda ‘’

Gidip elimi yüzümü yıkamam lazım banyoya girdim kafam morarmıştı oraya su değdirmemeye çalışarak yüzümü yıkadım parmaklarımla da saçımı düzelttim ama üstüm hala aynıydı kokuyordum sanki hızla aşağı indim hala aynı yerinde oturuyordu

‘’ şey ben kıyafet nereden bulabilirim burada üzerimi değiştirmeliyim ‘’

‘’ bulamazsın , banyonun karşısında ki odaya gir üzerine olan bir şeyler al ve giy ‘’

Hemen odaya girdim dolabı açıp kendime uygun olanlara baktım hepsi koyu renkliydi içim karardı o piti piti karamela sepeti terazi lastik jimnastik heh bu çıktı gel bakalım altına da şu eşofman alalım hızla banyoya geri dönüp kapıyı kilitleyip duş aldım üzerimi de giyip saçlarımın ıslaklığını aldım bandım da ıslanmıştı yavaşça çıkarıp yaraya baktım kötü görünüyordu acıyordu da bandı çöpe atıp aşağı indim

‘’ kıyafetler için teşekkür ederim ‘’ yattığım yeri de toplayıp oturdum

‘’ kafanda ki bant nerede’’

‘’ ıslandığı için attım’’ ayağa kalktı çekmeceden bir kutu alıp yanıma oturdu içinden bant çıkardı ve yaraya yapıştıracağı zaman hapşırdım

‘’ kıpırdama ve rahat dur ‘’

‘’ hapşırığı nasıl tutayım ‘’

‘’Tamam kıpırdama sen yeter ‘’

Yapıştırdı aslında o kadar da kötü değil insanlık hala var içinde

‘’ şey teşekkürler , ben evime dönmeliyim ‘’

‘’ bak o dediğin yere gidemezsin ‘’

‘’ ne yapıcam o zaman sonsuza kadar burada kalamam ‘’

‘’ kahvaltıdan sonra bir yere gideceğiz sana yardımcı olabilecek birini tanıyorum ‘’

‘’ tamam o zaman ben kahvaltı hazırlayayım ‘’ en azından bunu yapabilirim hızla mutfağa girdim ve dolaba baktım yumurta yapacaktım peynir falan da çıkardım ocağa yumurtayı koydum çay yapmak için suyu ısıttım domatesleri doğrarken kolum çay kutusuna çarptı ve döküldü of ya hızla topladım ve yere döküleni çöpe attım su taşmak üzereyken kapattım ocağı bir yanık kokusu geliyordu yağı ocakta unuttuğumu fark ettim ve hemen aldım bezle tutmayı da unuttuğum için elim yanınca tavayı yere attım hemen elimi suya tuttum adeta mutfağı savaş alanına çevirmiştim .

‘’ ne oluyor burada , ne yaptın mutfağıma sen ‘’

‘’ şey ufak bir aksilik oldu da ‘’

‘’ ufak mı bu sana göre ufak mı , çekil kenara ben yaparım ‘’

Ben sandalyeye oturdum ve araz her şeyi halletti sessizce kahvaltı ettikten sonra hazırlanıp o dediği yere gitmek için hazırlanıp evden çıktık bende peşinden onu takip ediyordum arka tarafa doğru yürüdük ve bir arazi arabasına bindik araç hızla ilerlerken ormanın içinden yola çıktık yarım saatlik yolun sonunda durduk araz arabadan inip yürümeye başladı bende onu takip ettim iki katlı bir eve gelmiştik kapıyı çaldı ve içeri girdi bende peşinden girdim içeride en fazla elli beş yaşında olan bir teyze vardı araz onun yanına gidip oturdu teyze de ona sarılarak karşılık verdi .

‘’ otur sende ‘’

Çekinsem de oturmuştum teyze baştan aşağı beni süzdü

‘’ demek sensin , hoş geldin kızım ‘’

‘’ hoş bulduk , anladığım kadarıyla olayı biliyorsunuz bana yardımcı olun lütfen evime dönmek istiyorum’’

Teyze kalkıp yanıma geldi ve elimi tutup oturdu

‘’bak eftal kızım sen geri dönemezsin bu imkansız ‘’

‘’ adımı nereden bildiniz neden dönemiyorum ?

‘’ bak kızım sen buraya bilerek getirildin , ve yerine getirmen gereken görevlerin var artık buraya aitsin DÜŞLER ÜLKESİNE bunu kabullenmelisin ‘’

‘’ hayır bu saçmalığı kabul etmiyorum , ailem var benim , işim , arkadaşlarım bir hayatım var asla kabul etmiyorum nasıl dönmem gerektiğini söyleyin bana ‘’

‘’ eftal kızım sakin olmalısın eğer geri dönersen geldiğin yer yok olacak , ailen ve diğer insanlar tamamen kaybolacak , bunu mu istiyorsun peki o zaman dönmenin yolunu ara ‘’

‘’ nasıl yok olacak , ne demek bu’’

‘’ duyduğun gibi yok olacak bu evrene geçiş yapman için yasaklar çiğnenmek zorunda kalındı ve her şeyin bir bedeli vardır kızım o bedel de oranın yok olması ‘’

‘’ peki ailem ne olacak , beni arıyorlardır her yerde ‘’

‘’ ailen senin yokluğunu bile bilmeyecek , onların başka kızı var sen onların hayatından tamamen silindin , sen artık buraya aitsin ‘’

Dediklerine daha fazla dayanamayıp ağlamaya başladım her şey bitmişti ne yapacaktım ben şimdi ne olacaktı kendimi biraz toparlayıp

‘’ peki şimdi ne olacak buraya gelmemin sebebi ne ?’’

‘’ bunu zamanı gelince öğreneceksin , sadece kendine dikkat etmelisin ve sanırım bunun için onun yanına geldin seni burada koruyacak olan kişi o kızım ARAZ ÇELİK TAŞKIRAN ‘’

                                                                                    

Bölüm : 05.12.2024 22:25 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...