16. Bölüm

SABAH SAAT 10.30 (Denizden devam)

Sabah telefonumun çalması için uyandım ve başım çatlıyordu . Arayan meteydi

-Alo efendim

-Nerdesin lan sen uyanmadınmı halla hani kahvaltıya gelecektin

-Offf ben onu unutum tamam şimdi hemen kalkıp geliyorum bide ilaç varmı , başım çatlıyor ya

-Var var sen gel miraç seni öldürcek gibi bu arada haberin olsun

-Tamam tamam hallederiz geliyorum 30 dakikaya

Diyip telefonu kapattım ve koltuğa attım . Yataktan kalkıp banyoya gittim . Elimi yüzümü yıkayıp kıyafetlerimin olduğu dolabın önüne geldim bol bir eşofman ve tişört alıp hemen giydim , saçlarımı elimle dağıtım cebime eşyalarımı koydum . Evet şimdi geldik en zor yere kaçmam gerek yakalarsa bırakmazlar en iyisi camdan atlamak . Camı açtım ve demirlere tutundum kapının üstündeki küçük çatıya atlayıp yere indim . Herkes uyuyordu büyük ihtimalle koşarak kapıdan çıktım ve dolmuş durağına doğru yürüdüm . Otobüse binince kulaklığımı taktım ve müzik dinlemeye başladım. Taki koluma biri dokunması ile yüzüm ona döndü bu Buluttu Urazın ikizi

-Ooo deniz bey ne işininiz var burda yoksa sevgilindenmi kaçtın

-Ulan bulut defol git sanene kardeşim sanene

-Biseymi dedik mahalleyemi gidiyon sen

- Yok uzaya çıkcam otobüsle. Ya sence ben nereye giderim.

-Bi kerede kızma ve çocuk bi kere

Diyip benim yanımdaki boşluğa oturdu 10 dk sonra mahalleye gelmiştik. Bulut bana kolunu atıp

-Görüşürüz kardeş

-Görüşmeyelim bulut görüşmeyelim

Dedim ve ondan sıyrıldım . Evin önüne gelip zile bastım . Kapıyı Mete açmıştı

-Oo siz gelirmiymiydiniz

Dedi . Kafamı sallayıp eve girdim koltuğa kendimi attım . Bir bağırma sesi ile irkildim

-Ulan ayı kalk üstümden

Diye mert . Üstüne oturmuşum çocuğun aya kalkıp öbür koltuğa oturdum Mete orda kendini yırtarak gülüyordu. Etrafa bakındım ama miraçı göremedim

-Eee benimki nerde

-Burdayım burda

Diye kapının eşiğinde durmuş bize bakan miraça döndüm . Herzamanki gibi üstünde birşey yok bı kere giyse şaşarım

-Niye ordasın la sen yaramazlıkmı yaptın yoksa

-Yok deniz seni nasıl dövsem diye düşünüyorum da . Ulan dün ayyaş gibi içmişsin derdin ne

Diyerek ayağındaki terliği bana sallayarak yanıma geldi .

-La dur yaaa

-Ne dur deniz yeter artık bu böyle olmaz

-Ben o eve gitmek istemiyorum

Dediğim gibi hepsi birden şaşkın bir şekilde bana baktı

-Niye lan . Diye sordu mert

-Olum o kadar sıkıcı ki bana göre değil ya değişik değişik şeyler var

-Geri dön o zaman

-Döndüm zaten artık burdayım

Deyip çantamı yere koydum . Bir anda miraç bana sarıldı ve saçımı öptü

- Ulan çocuk ulan varya sana bir yandan çok kızıyorum ama bir yandanda çok seviyorum be

Dedi . Gülümsemekle yetindim

- Eee beni yemeğe çağırdınız nerde yemek

Mete bana bakıp mutfağı işaret etti . Tam hepimiz mutfağa giricekken kapıya hayvan gibi vurdular. Kimdi bu......