
Yerimde durmuş neler olduğunu anlamaya çalışıyordum. Kadın birşeyler anlatırken Ateş pek onunla ilgileniyor gibi durmuyordu. Kadının üzerindeki üniformayla asker olduğunu anlamam uzun sürmedi daha fazla burda beklememek için onlara yönelerek "ateş" dedim.
Sesimi duymasıyla biranda bana dönen ateşin yüzünde oluşan gülümseme bana da yansırken adımlarımı hızlandırıp aramızdaki bir kaç adımıda kapatıp kollarımı boynuna sardım oda aynı şekilde belimden sarılmıştı.
Onu özlediğimi şuan daha çok fark ederken onunda aynı şeyleri hissettiğini anlamam kısa sürdü "çok özledim" kulağıma gelen nefesi okadar iyi hissettiriyordu ki onun yanımda olduğunu bilmek çok farklı bir histi.
Biz birbirimize sarılmış dururken ayrılmamızı sağlayan yan taraftan gelen öksürük sesiydi. Ateşle birbirimizden ayrılıp öksüren kadına döndüm.
Yüzündeki yalancı gülümsemeyle bana elini uzatıp "teğmen Aslı han tanıştığımıza memenun oldum canım sen herhalde ateş binbaşımın kardeşisin" kadın konuşurken yanımıza gelen kurt timiyle bir anlık onlara dönsem de tekrardan teğmene bakıp sakinleşmek için bir an gözlerimi kapattım. "Haydi cenaze namazına" Yan taraftan gelen enesin sesiyle bir kaç vuruşma sonrası gözlerimi açıp karşımdaki kadına baktım.
" Yüzbaşı Asena Kurt ayrıca ateşin kardeşi değil sevgilisiyim birde konuşmana dikkat edersen sevinirim Teğmen" konuşmamın sonlarına doğru yüzü iyice kızarırken bu haline boş gözlerle bakıp kurt timine döndüm. Yaralıları yoktu Allah'tan "hoşgeldiniz bir sıkıntı yok dimi" ilk cevap veren Ahmet abi oldu "yok kardeşim hepimiz iyiyiz şükür" arkasından devam eden Enes'le "biz iyiyiz Asena komutanım ama ateş komutanım için aynı şeyi söyleyemiycem" duyduğum şeyle bir anda ateşe dönüp kontrol ettim yaralı gibi görünmüyordu.
Nolmuştu ki ozaman çok mu kötüydü durumu daha fazla duramayıp "noldu yaralandınmı ateş nerenden yaralandın" içimdeki sıkıntı git gide artarken ateş kollarımdan tutup kendine çekti bir anda "iyiyim ben sakin ol" kulağımdaki nefesinin beni sakinleştirmesi hiç normal değildi.
Enesin konuşmasıyla ateşten ayrılıp enese döndüm. "Asena komutanım sakin olun ben ateş komutanımın size olan özleminden bahsediyorum" rahat bi nefes alıp ateşe döndüm "işin bittimi" beni kafasıyla onaylayıp anlımdan öptü bir anda elimi tutup arabaya doğru ilerlemeye başladı.
Bu haline herkes şaşırırken ben tadını çıkarıyordum.
Sürücü koltuğuna benim geçmemle ateş te yanıma oturdu. Yorgun görünüyordu arabayı çalıştırıp lojmana sürdüm. Ateşin bakışlarını üzerimde hissediyordum ne kadar gerilsemde onun her zaman bana bakması hoşuma gidiyordu.
Kısa sürede eve gelmemizle arabadan inip benim daireme ilerledik. Eli elimde eve girdiğimizde bir anda kendimi ateşle kapı arasında buldum. Tam ne oldu diye soracaktım ki dudağımdaki dudaklarının baskısıyla susup anın tadını çıkardım.
Özlem dolu öpüşmemizi kesip benden biraz uzaklaştı. Burunlarımız hâlâ birbirine sürtünürken aklımı toplayamıyordum. "Çok özledim, böyle hissetmem normalmi bilmiyorum ama sanki içime katasım var seni her anımda her anında beraber olsak" bu dediğiyle kıkırdayıp "bu bir evlenme teklifimi binbaşım" dedim. Yüzündeki gülümseme büyüyüp "öyle olmasınımı isterdiniz yüzbaşım" ne diycemi bilemediğim için yanağına küçük bir öpücük kondurup yanından kaçtım.
Mutfağa ilerlerken "açmısın yemek hazırlıyyımmı" diye sordum arkamdan gelen ateşe ısıtıcıya su koyup arkama döndüm "aç değilim çocuklarla yedik" onu kafamla onaylayıp sıcak suyla iki kupaya çay yapıp birini ateşe verip birini de kendim aldım.
Salona geçip yan yana oturduk başımı omzuna yaslamamla bir elinde çay varken diğer eliylede beni sarmaladı.
"Ben görevdeyken sen naptın" diyen ateşle elimdeki bardağı sehpaya koyup yerimde doğrulup ateşe döndüm. "Karargahtaydım, dosya işleriyle uğraştım. Yeni timle tanıştınızmı" sorduğum soruyla önce elindeki kupayı sehpaya bırakıp beni kendine çekti. Sarılışına karşılık verip konuşmasını dinledim.
"Evet görevin devamında bize katıldılar iyi bir tim gibi komutanları binbaşı toprak , galiba albay yemek düzenliycekmiş üç timin tanışması için" ateşi kafamla onaylayıp devam ettim "evet ben de duydum yemek organize ediyormuş" sohbetimize devam ederken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştık saatin iyice geçmesiyle ateş evine geçmiş bende mutfağı toplayıp odama geçmiştim.
Sabah aldığım aramayla erkenden kalkıp karargaha geçmiştim. Gelen görev emriyle ateşi arayıp haber vermiş şimdide hazırlanıyordum. Tim hazırlanmış beni beklerken bende son olarak silahımı belime takıp dışarıya yöneldim.
Gelen albayla Bekir abi "DİKKAT!" dedi hepimiz sıraya girdik
"Rahat ateş timi göreviniz tim komutanına bildirildi. Şehit, yaralı istemiyorum Allah yardımcınız olsun" Bekir abiye dönüp kafasıyla onaylamasıyla Bekir abi "Ateş timi helikopter bin" dedi. Çantaları alıp helikoptere binmemizle kalkışa geçen helikopterle Bekir abiye döndük.
"Sınırdaki köylerden birine saldırı olacağı bilgisi geldi elimize görevimiz saldırıyı önlemek ve sivil halkı korumak anlaşıldımı"
" EMREDERSİNİZ KOMUTANIM "
sessiz geçen yolla helikopterden inip köye doğru yola çıkmıştık. Gideceğimiz köy fazla büyük değildi. Oyüzden operasyonda fazla sıkıntı yaşıycamızı düşünmüyordum.
Köye gelip muhtarla konuşmuş köy halkını güvenli bir yere alıp şimdide şerefsizlerin gelmesini bekliyorduk.
"Fatih komutanımı gören varmı" Ömer yine fatihi bulma çabalarına girmişti anlaşılan bu haline ben gülerken can konuştu "oğlum bıkmadınmı Fatih komutanı aramaktan bulamıyoruz işte adam yok oluyor bir anda" onu kesen Ömer "ama Asena komutanım buluyor her seferinde" onun bu haline gülen Bekir abi "küs istersen bide aslanım" deyince hepsi gülmeye başlamıştı.
"Asena bu sefer beni bulamadı herhalde sesi çıkmıyor" onun bu dediği benim sırıtmamı sağlarken "silahın ucunu biraz içeriye çek istersen sen yakalanmanı istemeyiz sonuçta dimi fatihcim" herkesin yerini biliyordum zaten Bekir abi caminin alt tarafındaki çuvalların orda, Can ve Ömer farklı evlerin pencerelerinde Fatih ise tepenin arkasındaydı bende boş kiler gibi bir yerdeydim.
Benim son konuşmamdan sonra Fatih kendi halinde söylenmiş diğerlerinde onun bu haline gülmüştü. Ondan sonrasıda sessiz bir bekleyiş
"Gelenler var iki pikap yaklaşık 20 kişi görünüyor köye giriş yaptılar" fatihin söylediğiyle silahın dürbününden gelenlere baktım. "Dikkat edin atışımla başlıyoruz birini sağ bırakın"
"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"
Kulaklıktaki seslerin kesilmesiyle gelen itlere döndüm iki pikapta gelip köyün ortasında durmuştu. İnen itler etraftaki evlere doğru ilerlerken "başlıyoruz" diyen Bekir abinin atışa başlamasıyla bizde başladık. Kısa sürede geberen itlerle birinin kaçmaya çalışmasıyla ayağından vurdum "dikkatlice meydana gelin, Asena yaralı sende" Bekir abiyi onaylayıp yaralı itin yanına gittim "ağhhh öldürmeysen beni herşeyi anlataram" daha fazla dinlemeyip ayağa kaldırıp meydana ilerledik it önümde topallarken ben de arkasından ilerliyordum.
"Herkes tamammı" Bekir abiyi onaylayıp önümdeki itide Bekir abinin önüne doğru fırlattım.
"Konuş bakalım it soyu size emri kim verdi" Bekir abi iti konuştururken bizde etrafı kontrol ediyorduk. "Be- ben sadece merdanı bilirem bizi toplayıp köyü basecaksınız dedi. Bizde onu dinledik başke birşey bilmiyem bırağın gideyim" "başka isteğin varmı it herif" Bekir abi Ömer'e dönüp " telsiz" deyince Ömer'de silahını omzuna takıp çantasındaki telsizi çıkarıp Bekir abiye verdi.
Bekir abi telsizi alıp bizden uzaklaşıp kısa sürede yanımıza geldi. "Ateş timi toplanın gidiyoruz" yerdeki iti can alırken bizde köylüyle vedalaşıp köyden çıktık.
Yarım saatlik yürüyüş sonunda mola verdiğimizde yorulduğumu anladım. Gözcülük yapan ömerin konuşmasıyla "gelenler var" herkes mevzi alırken bende kendime göre bir yer buldum.
"durum bildir Ömer" diyen Bekir abiyi Ömer cevapladı
"komutanım en az yüz kişi ağır, makinalıda var şuanlık dokuz araç görünüyor." Bekir abi sessizliğini korurken Fatih konuştu "komutanım emriniz nedir"
"Tuzak kurmuşlar şerefsizler, tim her kurşuna bir leş anlaşıldımı"
"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"
"Fatih konumlan herkes mevzi alsın" itlerinde arabadan inip sıkmaya başlamasıyla çatışma başlamış oldu.
"Bitmiyor bu s*ktimin itleri" diyen cana gülüp itin birine daha sıktım. Gerçektende bitmiyordu bir saattir biz vurdukça onlar ürküyordu sanki "komutanım son şarjör" diyen Ömer'le oflayıp "benimde son bir" dedim.
"Ömer telsiz" Bekir abi telsizi alıp konuşamaya başladı "binbaşı Bekir Yurtseven kara albayla görüşücem" karşıdan gelen cızırtı sonucu albayın sesi duyuldu " Albay Kara dinlemede binbaşım durumunuz nedir" çatışmaya ilk girdiğimizde albaya bildirmiştik zaten "komutanım mühimatımız bitmek üzere bu itlerde çoğaldıkça çoğalıyor" "destek ekip olarak kasırga timi geliyor binbaşı yarım saate olduğunuz bölgeye ulaşmış olurlar" "emredersiniz komutanım" diyip telsizi kapattı Bekir abi "duydunuz tim yarım saat daha dayanmamız lazım" "emredersiniz komutanım" diyip yaklaşan iki andavalı daha indirdim.
"Öleceksiniz esker sizi yaşatmazlar ha" diyip gülmeye başlayan yakaladığımız it kafasını hafif çıkarmasıyla vurulup yana doğru düşmesi bir oldu. "Gerizekalı bize derken kendisi geberdi" fatihin dediğine gülüp son şarjörümü de takıp itleri indirmeye devam ettim.
Geçen süre zarfında duyduğumuz silah sesinin artmasıyla kasırga timinin geldiğini anladık çatışmanın bitmesiyle "binbaşı Toprak Kıraç ateş timi durum bildir" telsizden gelen sesle gelenlerin onlar olduğunuda anlamış olduk. " binbaşı Bekir Yurtseven ateş timi iyi, herkes dikkatli bir şekilde alana gelsin" diyen Bekir abiyi onaylayıp kalanlarıda halledip alana indik kasırga timinin de alana gelmesiyle Bekir abi tam konuşacaktı ki sessiz alanda iki el silah sesi ve fatinin bağırışı duyuldu.
"ASENA!"
Bölüm bitti ☑️
Yorumları ve oyları unutmayalım lütfennn 🙏
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |