24. Bölüm

✨merhabalar hoşgeldiniz

emeğe saygı için beğenmeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen

iyi okumalar diliyorum

🪽🪽🪽

*Yazardan*

Fulya baygın gözlerle onu süzen iğrenç herifi konuşturmak için çok fazla efor sarf etmişti, ama nafileydi en sonunda dayanamayıp ayağa kalktı piskopat gibi sakin güler yüzlü hareketlerle kirpiye bakıyordu, kirpi de onca dayağa rağmen inatla gözlerini fulya'dan ayırmıyordu.

"Madem sen konuşmayı reddediyorsun o zaman benden günah gitti. Fulya kör noktaya geçerek kamerayı kapatmaları için işaret verdi.

Dediği olmuş kameralar kapanmış ışığı sönmüştü, bunu fark eden kirpinin bedeni gerim gerim gerildi. Fulya masanın etrafında döndü kulağına yaklaştı gözlerinde ki ifade değişip yerine gaddar bir perde indi.

"Sen istersen yine konuşma,! Ama ben bugün bu odada hayatımı sikip atmış ne kadar adi şerefsiz kanı bozuk terörist piç varsa onların bütün hıncını senden çıkartacağım . Diyip piskopatça güldü, bu halini gören köpek korkuyla yutkundu " kurtarın beni bu deli kadından bağlı olduğu sandalyede çırpındı."

Fulya daha fazla onun sesini duymak istemiyordu, önce onun bağlı olduğu kelepçeleri açıp kenara fırlattı, içerdeki tim ve üst rütbeliler bile tedirgin olmuştu. Fulya adamın üstüne yürüdükçe adam kırılan elini diğeriyle tutup duvara doğru kaçmaya başladı. Cık cık cık, " neden kaçıyorsun güzelim sakince konuşacağız şurada, ama bak sen benim canımı sıkıyorsun, bana şöyle okkalı bir tokat at ki ben cinnet geçireyim,

Adam panikle başını iki yana salladı bırak beni diyerek bağırmaya devam eden adamı umursamayan fulya adamın yüzüne sert bir yumruk patlattı. Saçlarına parmaklarını geçirip adamın kafasını duvara çarptı, bunlar fulya'nın içini soğutmuyordu, bu orospu çocuğu kaç kadına tecavüz etmiş kaç çocuğu askeri yaşlıyı genci öldürmüştü,

Aklından bunlar geçen fulya adamın bacağını tutup üç yerden kırdı, adamın çığlıkları bağrışları koridorlara taşmış dışardaki teğmenler korkuyla uzaklaşmıştı.

Fulya yakasından tuttuğu terörist sanki çok hafifmiş gibi sandalyeye oturttu, "yeter yaptığım herşeyi itiraf edeceğim"

kameranın ışığı yanınca fulya mecburen dayağı bırakmıştı, saatler süren sorgunun ardından kapıyı açıp çıkan fulyayı kapıda tim arkadaşları albay ve babası bekliyordu,

fulya'nın içinde ki ateşe durmadan odun atılmıştı sanki, öldürmek istiyordu hayatını anne babasını elinden alan puştu bulup öldürmek istiyordu, ve bunu yapacaktı , o adamı kendi elleriyle geberttikten sonra ailesine kavuşacaktı, şimdi değildi şimdi öfkeliydi onlarsız sevgisiz geçirdiği yıllara öfkeliydi, ailesine öyle bir kavuşacaktı ki sorun çıkartan insanlar aralarında yaşıyor olmayacaktı. Fulya albayın karşısına geçip hazır ola durdu.

" Aferin kızım bugün bizi gururlandırdın, senin bana sorduğun bir soru vardı, fulya ne sorduğunu hatırlayamadı .

"Özür dilerim albayım, ne sormuştum?

" Zorlu bir görevden döndüm albayım ufacık küçük bir kıdemcik verilecek mi diye sormuştun?

Fulya başını dikleştirdi sorduğu sorunun arkasında dimdik durdu , " evet albayım"

"Resmi ünüformanı hazırla yüzbaşı yarın tören yapılacak!

Fulya'nın gözleri sevinçle parladı, utanmasa yerinde zıplayıp hoplayacaktı, albay gittikten sonra babası ona gururla baktı kızının yanına yaklaşıp sıkıca sarıldığında fulya hiçbir şey yapamadı öylece donup kaldı .

" Aferin benim güzel prensesime.

Fulya daha önce tatmadığı bu duyguyla gözleri doldu, babasının sıcacık kolları etrafını sarmıştı, başı babasının göğüsüne gömülmüş kokusunu içine çekmişti,

fulya 28 yaşında ilk defa babasının kokusunu almıştı, gözlerini kapattığı an yaşlar yanağından aşağı süzülüp gitti, kızının başına öpücükler konduran adamında kızından aşağı kalır bir tarafı yoktu, taş kalbiyle tanınan adamın kalbi şimdi yumuşacık olmuştu. Babası kızından ayrılmak istemiyordu.​​​​

​​​​

Mehmet kızından ayrılmış ellerini yüzüne götürüp parmağıyla sevmişti, kızı çok güzeldi,

*Seni burada bekliyor olacağım akşam bize gel lütfen babacığım, çok zor da olsa gel, eğer hala gelmek istemiyorsan da şunu unutma, ben tuğgeneralim yüzbaşı."

Kıdemini devreye sokup fulyayı mecbur bırakmıştı, babası gittikten sonra herkes sorular dolu bakışlarını fulya'ya dikmişti ama fulya'nın konuşmaya mecali yoktu " atilla herkesin merakını gider, çok yorgunum eve gidiyorum.!

" Emredersiniz yüzbaşım!

Savaşta dahil herkes merakla Atilla'nın etrafında toplanıp olan biteni öğrenmişti, kurdun gözünü kan bürümüştü? timin fulya için alınacak intikamı vardı artık.

Fulya karargahtan çıkıp eve gelmiş, uzunca duş aldıktan sonra dolabını açmıştı, altına pantolonunu giydiği esnada kapısı çalmıştı, üzerinde büstiyer sütyeni olduğu için çok umursamadan kapıya gitti, delikten baktığında savaşın geldiğini görerek kapıyı açtı, savaş fulya'nın üzerine bir bakış attıktan sonra kaşlarını çatmıştı.

" Üzerinde ki kıyafet mi iç çamaşırı mı?

" Fark eder mi? Neden geldin? Anlaşılan o ki savaşın trip yeme seansı başlamıştı.

"Seni özledim güzelim," elindeki gülleri fulya'ya uzattığında fulya çiçekleri elinden alıp ayakkabılığa atar gibi bıraktı çok sinirliydi,! o kadının omuzuna kolunu atmış ağzının içine girmişti,

"fulya devamını görmemişti, kadının onu öptüğünü görse savaşı terk ederdi. uyarmasına rağmen uzak durmaması fulyayı deli etmişti, ama görevde olduğu için sakin kalmaya çabalamıştı.

Fulya cilveyle savaşa yaklaşıp dudaklarını yalayıp ıslak dudaklarını savaşın kulağına yasladı, "o kadına yaklaşırsan yakarım dedim, " yaklaştın" şimdi evine yallah"

Fulya başını geri çekip uzaklaşınca karşısında gördüğü babasıyla şoka girdi neden gelmişti ki, konum atacağını düşünüyordu oysa.

"Kızım git üstünü giy seni bekliyorum,

Fulya bişey demeden içeri geçip üzerini giydi, çantasını telefonunu silahını alıp evden çıkıp kapısını kitledi.

Babası kızının geldiğini görünce ondan önce davranıp kapısını açtı,fulya bu hareket karşısında şaşırsada belli etmedi, 15 dakika sonra mehmet konuşma kararı aldı

" kıdemli yüzbaşıyla bir ilişkin mi var?

"Neden soruyorsun?

"Sadece merak ettim,!

" 2 aya yakındır erkek arkadaşım, ama şuan onunla konuşmuyorum canımı sıktı. Fulya duygularını hiçbir zaman gizlemeden açıkça anlatan bir kızdı, saklamak saçmalık gelirdi, şeffaf olmayı ve şeffaf olan insanları severdi.

"Seni üzecek birşey mi yaptı?

"Yapma dediğim birşey yaptı diyelim, savaş hakkında konuşmak istemiyorum.

Mesajı alan mehmet susmaya karar verdi, yolun kenarında ki çiçekçi de durup kızına hangi çiçeği sevdiğini sordu

"Hangi çiçeği seversin?

" Bana çiçek almana gerek yok, yani kendini hiçbir şey için mecbur hissetme .

"Lütfen fulya seni tanımak istiyorum, hemen olsun istemiyorum ama zamanla normal baba kız ilişkimiz olsun istiyorum, kaybettiklerimi yerine koyamam elbet , ama yeni anılarımız olsun istiyorum, fulya gardını indirdi.

"Güllerin her rengini çok severim, papatyalar da çok masum gelir, ay çiçeğinin de rengine bayılırım.

Mehmet duyduğu bilgilerle çok mutlu oldu, ilk defa kızı hakkında önemli bir bilgi edindi.Arabadan inip dükkana girdi

Kızına papatya ve kırmızı güllerden buket yaptırdı, karısına da, orkide alarak arabanın arkasını açıp karısının çiçeğini koyup kapısını kapattı, kızının kapısını açıp önünde eğilerek çiçeği uzattı, fulya belli etmemeye çalışsa da hoşuna gitmişti.

Bölüm sonu

​​​​​