31. Bölüm

merhabalar hoşgeldiniz

emeğe saygı için beğenmeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen

iyi okumalar diliyorum

Medya baran Ertürk.

🚬🚬🚬🚬🚬 YAZARIN ANLATIMI

Fulya ne yapmış etmiş hastane'den çıkarak evine gelmişti, annesi kızının koluna girerek merdivenlerden yavaşça çıkartıyordu,

Ambulansla gittiği eve yürüyerek giren masum Fulya alacağı intikamları çoktan listelemeye başlamıştı bile.

Evinin bulunduğu kata gelince anahtarı çıkartıp kapıyı açtı fulya, Allah'tan liva son anda anahtarı almayı akıl etmişti de kapıda kalmaktan kurtulmuştu.

Annesi fulya'yı dikkatle odasına götürmüş üzerine temiz pijama takımı giydirip yatağına yatrımıştı," canın bişey istiyor mu meleğim?

" Hastayken çorba içmeyi severim, yapar mısın?

" Hemen yaparım anneciğim, sen uyuyup biraz dinlen tamam mı?

Fulya başını sallamakla yetindi,çorba bahanesiyle annesini gönderen fulya telefonunu eline alıp albayı aradı

Albay arıyor......

"Geçmiş olsun kızım.

"Sağolun albayım,

"Sizden bir isteğim var Albayım, lütfen beni kırmayın, ve ben işime dönünceye kadar kimse öğrenmesin.

"Dinliyorum kızım.

Fulya istediğini elde etmenin zaferini yaşıyordu, kurdun gözünü kan büyümeye görsün, düşmanı o kanda boğardı.

Annesi odaya elinde tepsiyle gelmiş, kızına çorbasını yedirmişti." Bir kaç gün seninle kalmak istiyorum fulya .

"Kalmana gerek yok, benim sesizce inzivaya çekilmem gerekiyor,

"Kendine acı çektirme artık, biliyorum herkes üst üste canını yaktı, ama sende altta kaldın, sende karşılık ver fulya, yak yık hayatlarını zehir et ki pişman olsunlar.

Evet DNA testine gerek yok, canı gönülden bu kadın benim anam diyorum, insan anasına bu kadar çekmez arkadaşlar.

Fulya'nın yüzünde tehlikeli bir tebessüm oluştu,"benim damarlarımda ki kan sessiz kalmama izin vermez, sadece sessiz kalmış gibi görünüyorum şimdilik". Önce iyileşip güç toplayacak sonra onları parçalara ayıracaktı.

Annesi kızının verdiği cevaptan memnundu, kendini babasına bile ezdiremeyecekti, asla kızına yanlış yapana affı yoktu Bir gülün .

Annesi Fulya'nın yemeklerini hazırlayıp dolabını doldurmuş, kullanacağı ilaçlarını başına dizmişti, kızı için azda olsa hayatı kolaylaştıran dokunuşlarda bulunmak bir güle çok iyi gelmişti.

*10 GÜN SONRA*

tam tamına 10 gün geçmişti, fulya ince ince planlamalar yaptı, geçen günlerde atilla her gün gelip kapısına poşet poşet meyve sebze abur cubur bırakıp gitmişti, dost hem iyi günde hemde kötü günde belli oluyordu işte.

Artık fulya'nın sahalara dönme vakti gelmiş çatmıştı, erkenden kalkıp duşunu aldıktan sonra üniformasını giyerek evden çıktı, bir kat aşağı indiğinde savaş ve serpili kapıda konuşurken görmüş onları umursamadan yanlarından geçip gitmişti .

Koskoca 10 günde savaş o kızla aynı evde kalmıştı, ve fulya bunu bilerek geceleri ağlayıp zırlayarak uykuya dalmıştı.

Fulya karargaha gelince albayın karşısına dizilen askerlere tezat yanında durdu, savaşta gelmiş sıranın başına geçmiti, " bugün gidiyorsun ha.

Tim arkadaşları hiçbir şey anlamadı, nereye gidiyordu ki gizli göreve mi çıkacaktı komutanları,

"Evet albayım.

"sen bugüne kadar bütün azmin ve gayretinle bizi gururlandırdın, bundan sonra da gittiğin timde nam salacağına adım kadar eminim, yolun ve bahtın açık olsun kızım.

Tim deki herkes şaşkınlıkla bir birlerine baktı, ne demek yeni timin, komutanları nereye gidecekti, neden gidiyordu ki.

Fulya teker teker bütün arkadaşlarıyla helalleşti, bir kişi hariç, ne baktı nede konuştu, sorulan hiçbir soruya da cevap vermedi fulya, atilla ablasına öyle bir sarıldı ki sanki canından ve an kopartılmıştı.

Fulya odasına girip boş kutuya bir kaç parça eşyasını koydu, sadece bir kaç eşyayı almadı yanına, savaşın eli yandığında sardığı yeşil bandanayı, savaşın ona verdiği tişörtü, savaşın aldığı çiçekleri. Onun dışında herşeyini toplayıp çıktı, arbasına doğru yürümeye başladı kapısını açıp eşyasını içine bıraktı.

"Komutanım, gittiğinizi söylediler, yalan diyin komutanım.

"Başka yere tayin istedim karlı, annene selam söyle getirdiklerini yedim , Allah ondan razı olsun, çok çalış karlı, düşmana asla geçit verme .

"Emredersiniz komutanım.fulya karlının koluna bir kaç kere pıt pıt diye dokundu. Arabasına binip arkasına bile bakmadan çıktı karargahtan, savaş adam olsaydı en azından bugün kendini belli ederdi, ama değil adam olmak insanlığından bile şüphe eder hale gelmişti fulya .

Yeni karargahına gelip kapıdan girdi arabasını park edip arka koltukta duran kutuyu alarak içeri doğru yürüdü, teğmenler durup fulya'ya selam verdiler

​​​​​​Fulya gözüne kestirdiği bir teğmene elindeki kutuyu verdi, " bu kutu sana emanet asker 15 dakikaya gelip alacağım.

"Emredersiniz komutanım,

Fulya albayın odasını öğrenip kapısını tıklatıp bekledi, gel komutuyla içeri giren Fulya biraz şaşırmıştı, kıdemli yüzbaşı baran burada mı görev yapıyordu.

"Kıdemli yüzbaşı fulya kurdoğlu, diyerek albaya selam durdu fulya

Albay " hoşgeldin kıdemli yüzbaşı, albayın beni aradığında açıkçası şaşırdım, namını çok duyduğumuz bir kadını nasıl elinden kaçırdı hayret doğrusu. Otur kızım

Fulya baranın karşısında ki sandalyeye oturdu.

​​​​"Estağfurullah komutanım, timim azaldığı için boşa çıktım, bana ihtiyaç yoktu,

"Senin gibisi ne her yerde ihtiyaç var yüzbaşı, özellikle bizim çok var, baranın bir timi var evet ama diğer askerlerin tim komutanına ihtiyacı vardı, sayende artık ona da gerek kalmadı.

"Sağolun komutanım.

"Hoşgeldiniz kıdemli yüzbaşım.

"Teşekkür ederim hoşbulduk.

"O halde baran sana odanı göstersin sen yerleştikten sonra timinle tanıştırırım seni

"Emredersiniz komutanım.

Fulya ve baran albaya selam durduktan sonra odadan çıktılar, baran sesiz sakin bir insandı, gerektiği kadar konuşuyor gerekmedikçe konuşmuyordu, şimdilik gözlemlediklerim bukadardı.

Karşılıklı iki odanın önüne geldik, kutumu bıraktığım asker de koşarak yanıma gelince kutuyu alarak başımla teşekkür ettim,

🇹🇷 Kıdemli yüzbaşı baran Ertürk. Birinde baranın adı yazarken diğerinde isim yoktu büyük ihtimalle benim odam da orası olacaktı.

Asker elinde isimlikle koşa koşa geldi, önce bize selam durdu somra kapıda ki boş levhanın içine düzgünce adımı taktı, " 🇹🇷kıdemli yüzbaşı fulya kurdoğlu.

Yeni iş, yeni hayat yeni umutlarla çıktığım bu yolda bu defa hakkımı almış, yapılanların hesabını sormuş olarak anlım açık başım dik bir şekilde çıkacaktım.

Bölüm sonu

* Savaş hakkında ne düşünüyorsunuz.

*Savaş ve fulya barışmalı mı

*Fulya ve baran ikilisi nasıl oldu