33. Bölüm

33. Bölüm🇹🇷

Ahu267
geceninbuyusu

merhabalar hoşgeldiniz

emeğe saygı için beğenmeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen

" Dikkat şiddet küfür içerir.

❄️❄️❄️

Yeni bir güne, kör topal psikolojiyle uyanan fulya işlerini halledip üniformasını giyerek silahını beline takıp merdivenlerden inmeye başlamıştı

Savaşın katına geldiğinde kapıda bahar ablayla denk geldi, " fulyam nerelerdesin gülüm sen?

" Buralardayım ablacım nasılsınız, minik hanım nasıl,?

" İyi şükür gülüm nasıl olsun, büyüyoruz işte.

Fulya bebeği almak için uzanınca bahar abla hemen ellerine bıraktı,kucağına gelen hokka burunlu pofidik bebeğe içi giderek baktı fulya, bir gün onunda kızı olur muydu? Bilmiyordu fulya yapamazmış bakamazmış gibi geliyordu.

"Minik tavşan, sen ne güzelsin böyle meleğim.

Fulya ona gülümseyen bebeğe en içten şekilde gülmüştü, öyle tatlıydı ki gözleri dolmuştu, neredeyse ağlayacak hale gelen fulya neden böyle olduğunu anlayamadı.

O esnada merdivenlerden çıkan savaş fulya'nın kucağında ki bebeğe olan bakışlarına, gülen yüzüne beline dökülmüş uzun kahverengi saçlarına hayranlıkla ve özlemle bakıyordu, özlemişti Allah kahretsin ki çok özlemişti, seviyordu fulya'yı, ailesinin dolduruşuna gelmişti, o kızdan sana karı olmaz diyerek zorla nikah kıyması için vebal bırakmışlardı. Hakkımızı sana helal etmeyiz dedikleri için sevdiği kadını bırakıp sevmediğiyle evlenmişti.

Parmağında başka kadının yüzüğü kolunda bugün evlendiği karısıyla gönlündeki sevdasına içi gide gide baktı.

" Aa savaş nasılsın ablacığım

Fulya başını hiç kaldırıp bakmamıştı, kucağındaki meleğe odaklanmış, onun gülüşüne hayran hayran bakıyordu, içi gitmişti fulya'nın bu nasıl bir tatlılıktı böyle, fulya başını bebeğin boynuna gömüp kokusunu içine çekti, huzur buydu işte,huzur bu cennet korkulu bebekte gizliydi.

" Ne olsun abla , sen nasılsın?

"İyiyim kuzum, yanındaki hanım kızımız kim?

" KARISIYIM."!

fulya duyduklarıyla şoka girmişti ama yüzündeki gülümsemeyi silmedi, bu kadar basitti işte, seviyorum , ölüyorum, sensiz uyuyamıyorum, bukadar basite indirgenmiş kelimeleredi.

"Ablacım benim karargaha gitmem gerekiyor, hakkını helal et herşey için, sen bana her zaman gerçek bir abla oldun.

"Niye öyle vedalaşır gibi konuşuyorsun kuzum,?

"Gidiyorum,! bugün taşınıyorum,

Savaş derince yutkundu, nereye gidecekti, neden gidiyordu, artık onu göremeyecek miydi yani.

"Nereye kuzum, neden taışıyorsun ki , zaten karargahtan da ayrılmışsın ilyas söyledi. çok üzülmüş

"Tayinimi başka karargaha aldırdım,bana gerçekten ihtiyacı olan insanların tim komutanıyım artık, buradan da taşınıyorum çünkü işime uzak.fulya asla buradan taşınmasının gerçek sebebini söylemeyecekti, düşmanını sevindirmeyecti.

Neyse abla kendine iyi bak özellikle meleğime çok iyi bak olur mu?

"Olur gülüm sende kendine iyi bak, çok mutlu olursun inşallah, hayat karşına hep iyi olan insanları çıkarsın.

"Esas önemli olan da bu, gerçekten iyi olanlar hayatıma girer umarım.

​​​​​​"Evimize girelim artık kocacım, topuklular ayağımı sıktı. Fulya kucağında ki meleğin yanağından öpücük alarak annesine uzattı, asansöre binmek ten deli gibi korkan fulya arkasında ki yaratıkları görmemek için asansöre binip aşağı indi.

Kapıyı açıp dışarıya çıktı, yürümek istiyorudu, canı yanıyordu,fulya öyle bir acıyla kıvrandı ki nefes alamaz hale geldi.

20 dakikanın sonunda başı yere eğilmiş şekilde karargahın kapısına geldi, onu Gören askerler hemen selam durdu ama fulya'nın onları görecek hali yoktu, "evlenmiş" 20 dakikadır kafasında sadece bu dönüp durmuştu.

Seri adımlarla içeri girdi hala başı ayaklarının ucunu görecek şekilde önündeydi,tam önünde bir çift bot görünce adımları durdu, başını kaldırıp baktı, barandı bir şey söyleyecekti herhalde.

"İyimisiniz komutanım.

" Hııı, dalgındı kafasını zor topladı, siz nasılsınız komutanım?

"Ben iyiyim de soruma cevap alamadım.

"Yalan söylemek istemiyorum, baranın kaşları havalandı,

" Bir ihtiyacınız olursa karşı odanızdayım unutmayın, peçete bile olsa!

"Sağolun komutanım, diyerek odama girdim, kendine gel fulya,, kendine gellll, derin nefesler alıp ayna karşısına geçerek uzun saçlarını düzgün bir topuz yaptı, saçlarını kesmesi gerekiyordu, çok uzanmışlardı, fulya bordo beresini takarak bahçeye çıktı, askerleriyle beraber eğitime başladılar, 300 tur koştuktan sonra şınav ve mekik çektiler, atış talimi yaptıktan sonra fulya onları serbest bıraktı,

Operasyona gitmediği için dosya işi yoktu, hazır sırtı terliyken spor salonuna indi üzerinde ki ıslak tişörtü çıkartıp kenarı koydu zaten kimse yoktu, önündeki kum torbasına sanki savaşmış gibi sağlı sollu yumruklar vurdu, parmakları acıyordu ama zaten fulya'nın istediğide buydu, fiziksel acı çekerse ruhu onu rahat bırakır sanıyordu.

Nekadar vurdu bilmiyordu ama öfkesinde zerre azalma olmamıştı, en son patlayan kum torbasıyla ellerini belinin iki yanına koydu.

O bile bu acıya dayanamamıştı işte, ya fulya nasıl dayanacaktı buna, fulya tişörtünü giyip bir köşeye oturdu, telefonundan şarkı açıp kulaklığını taktı, kalbi acıyordu öyle acı çekiyordu ki şarkıya eşlik edip ağlamaya başladı, bu kadar güçsüz değildi fulya, bu kadar aciz hisstmemişti hiçbir zaman kendini.

"Can verdiğin bayrağın

"Tabutuna sarılmış

"Sana yüce yaradan cennetten yer ayırmış.

" Şehidim rahat uyu

"Biz bekleriz vatanı

"Bu millet affeder mi sana kurşun atanı

Öyle ağlıyordu ki fulya, ağlaması hıçkırıklara döndü,

O sırada Askerler gelirde fulya'yı böyle acı çekerken görür diye Kapısında nöbet tutan baranın'da canı yanıyordu,Oysa buraya belki derdini anlatır diye gelmişti, neden bilmiyordu ama o ağlasın istemiyordu,

sesi öyle güzeldi ki, neredeyse baranı"da ağlatacaktı.

Bölüm sonu

Bölüm : 26.12.2024 15:48 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...