23. Bölüm

BÖLÜM/20 YEŞİL ZEYTİN

Gecenin ışığı
geceninisigiii

Ay selamlarrr bu bölüm bir tık geç geldi sorryyy

Hazır mıyız ağlamayaaaa

******

Elfida Kırcalı'dan Atilla Bozkurta

"Bu mektuba nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum...ama şunu biliyorum ki ben hata yaptım Atilla...sana yardıma gelerek hata yaptım....kendi hayatımı mahvettiğim yetmezmiş gibi birde meleğin hayatını batırdım...Bu zaman boyunca hep düşündüm...gitmek mi daha iyi kalmak mı? Bana yük olan bir adamı sırtlamak mı merhamet için.. yoksa başarılı ama merhametsiz bir kadın olarak kalmak mı?...

Kusura bakma Atilla...ben 2. Seçeneği seçtim...sana gösterdiğim ilgi ve şefkat hastalığına verdiğim merhametti...aşk yada sevgi değil..Mermaid derdin bana..ama ben hiç olmadım...ne mermaid oldum nede senin mermaidin

Ben Elfidayım...feda eden ve feda edilen Elfida.. Arkadaşımın vurulması son damla oldu benim için...artık Elfida kırcalı yok bu operasyonda...

Sana yalnızca acıyan ELFİDA KIRCALI.."

​​​​​​Sağ kolu mektubu okurken iyice keyiflenen Dennis bu mektuba onay verdi ve Operasyonu başlattı...

Bu mektup sayesinde Elfida kaçırıldığında Atilla onun peşine düşemeyecekti...Terk edilmiş bir adam olarak acısını yaşacak ve sonra unutacaktı..

Elfida ise gerke tatlı dille gerek işkenceyle Turgay komutan ve Gurur'un bilgilerini Elfidadan alacaktı...

​​​​​Böylece onları ortadan kaldırmak daha basit olacaktı...Dennis Kalaşnikov zeki bir adamdı...

Ama bilmediği tek şey vardı...Atilla Bozkurt acısını fırsata çevirmeyi iyi bilirdi..

*********

Mert Meleğin başında beklerken gözyaşları artık tükenmişti...kalbi sıkışsada doktorlar iyi olduğunu ve birkaç saate uyanacağını söylüyordu..

Elfida ise gelemeye çok istekli olmasına rağmen gelmemişti? Bu durum herkesi işkillendirmişti..

Mert Meleğin başından ayrılmazken Turgay ve Gurur Elfidayı kontrol etmek için aradu ama açan olmadı...gurur eve gitti Turgay ise karagaha haber verdi

Kapıdan içeri girdi..herşey gayet normal gözüksede üst kata çıkınca giriş kapısının altında bir mektup buldu..içeri daldı...

Atilla yataktaydı elfida onu yatırmış üstünü örtüp uyutmuştu...Gurur içinden düşünmüştü...bir gün böyle bir aşk onada nasip olacak mıydı...beklediğine deyecek miydi?

Hemen attı bu düşünceyi kafasından ve Atillayı uyandırdı

Atilla gözünü açar açmaz "M-mermaid" diye mırıldanınca gurur kıkırdadı

"Yok hayatım ben Gurur kumam yok şuan"

"Lan! Ne ara geldin sen!"

"Elfida geleceğim diye tuturdu gelmedi merak edip ona bakmaya geldim de? Burdada değil? Nereye gitti ki bu doktor?"

Atillanın kalbi hızlandı.. "Elindeki ne senin?"

"Kapının altında buldum mektup tarzı bişey herhalde"

Derken açtı mektubu...mektupta yazanları okuyunca resmen dili tutuldu...ona endişeli gözlerle bakan Atillaya cevap veremedi...boğazı düğümlendi..

"Mektup kimdenmiş?kim yazmış"

"Atilla...d-doktor yazmış bu mektubu...sana"

Atilla buz kesti...anlamıştı...

"N-Niye ki...çı-çıkmadan önce zaten konuşmuştuk biz onla! B-başkası yazmıştır! Dimi başkası yazmış olsun lütfen!"

Gurur mektubu okuması için Atillaya doğru tuttu...Atilla okuduğu cümlelerle titrerken göz yaşları arttıkça arttı..

Gurur omzunu sıvazlası Atillanın..Atilla şokta gibiydi

"Beni sevdiğini söyledi...ö-öptü beni...neden söylediki o zmana! Neden öptü beni! Sever o beni! Ben yük gibi gelemem ki ona! O-o severdi beni! Sevmezse baştan giderdi! O gitmedi! Hayır! HAYIR!"

Gurur tek kaşını kaldırdı..melun bakışları Atillaya düştü..

"Öptü mü seni? Böyle hisseden bir kadın niye öpsün ki seni?!" Bu işte bir iş var! Bunu araştırmam gerek!"

Atilla "O da gitti...O DA TERK ETTİ!" Sarsılıyordu...öyle çok kasıyorduki kendini! Kolunu 2 cm oynatabildi...bu acı ona fazla gelmişti...

Atilla Bozkurt bunun intikamını fena alacaktı

*******

ELFİDA KIRCALI

​​​​​​Beynim resmen acıyordu...gözlerimi lüf kokusuyla ve pisliği ile göze çarpan zindan gibi bir yerde açtım...

Elbisem yırtılmıştı..heryerim kan ve kir içindyedi..yerdeydim..ellerim yere zincirle bağlıydı...

Ardından kapı açılma sesi duydum...gelen Takım elbisesiyle Dennis kalaşnikovdu..

Bütün gücümle bağırdım

"PİSLİK HERİF! NE İSTEDİN BİZDEN!"

aynı filmlerdeki gibi bir kötü adam gülüşüyle kafasını salladı

"Sadece biraz sessiz olacaktınız...İşime bulaşmayacaktınız..."

Şimdi burdan çıkar çıkmaz ses tellerini sökmezsem!

Dennis kalaşnikov bana doğru bakarken

"Olmadığımı hemen anlarlar! Beni kurtarmaya gelecekler!"

Dennis Kalaşnikov daha da fazla güldü

Kim bilir ne yapmıştı yine bu sik kırığı!

"Şuan Atillayı terk ettin Tatlı kız çocuğu...bütün ekip öyle biliyor yani! Bir bahane ile evden çıktın ve Atillaya bir ayrılık mektubu bırakıp işine geri döndün!"

Ne yaptım ne yaptım!

Devam etti

"Gerçi o mektubu ben senin yerine yazdım ama olsun! Uzun süre benim misafirimsin tatlı kız çocuğu...belkide burada ölürsün ha?"

​​​​​​Bu manyak herif Atillaya benim yerime mektup yazıp terk edip gitmişim gibi göstermişti....bu yüzdne beni aramaya gelemeyeceklerdi!

Allahım..ne olur gelsinler...

O şerefsiz bana doğru sırıtarak yine konuştu

"şimdi öt bakalım küçük kız...Turgay ve gurur karargahta ne yapıyorlar

"Yaklaşta söyleyeyim"

Yakınlaştı ve eğildi

"Ananla tavla atıyorlar göt herif!"

Sinirle bana bir tokat attı! Beynim bir sarsılma hissetsemde elini çekemeden ısırdım!

Acıyla bağırırken sinirle çıktı bodrumdan...bense gözlerim kararırken deniz kabuklu kolyeme bakmaya başladım...o kolye bana Atilladandı...

Allahım...onu bana getir...yalvarırım vazgeçmesin..

​​​​​​Derken gözlerim kapandı...

**********

Atilla,gurur ve mert hastanenin bahçesindeydi...3 de konuşmuyordu...

Mert sevdiği kadın için endişeliydi...Atilla terk edilmeyi sindirmeye çalışıyordu...durmadan gözyaşı döküyordu...Gurursa Ne günah işlediğini çözmeye çalışıyordu..

Üçüde acıkmıştı...Mert Atillanın tekerlekli sandalyesini sürüyerek kantine getirdi...Atilla tek kelime konuşmuyordu...gözleri şişmişti...

Kantinde kahvaltılık ürünler daha çoktu..küçük paketli kahvaltılıklarda aldılar...gurur hayvan gibi yerken Atilla ve mert ağzına hiçbirşey koymuyordu..

En sonunda Atilla paketli yeşil zeytini gördü...

"Yeşil zeytin sever misin kaptan"

"Yok ya sevmem"

​​​​​​"Hatrım için yesen?"

Hatrım için yesen?..bu ses aklında yankılanırken gurura

"Y-yeşil zeytinden versene"

"Ee sen sevmezdin yeşil zeytini? Nefret ederdin?"

"Ver dedim!"

Gurur sorgulamadı..yeşil zeytini verdi...Atilla yedi...yerken aklına Elfidanın en güzel anları geldi aklına...mıh gibi aklında tuttuğu güzel nılar..acıya bürünmüştü artık...

O artık Mermaid değil...feda edilen Elfidaydı....

********

Selamlar oy atalımm

 

 

 

​​​​​​

 

​​​​​​

​​​​​​

​​​​​

​​​​​​

Bölüm : 29.12.2024 17:13 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...