3
2
1
GOO
❄️⚡️1
"Bazen insan,sahip olmayı en çok istediği şeyin,aslında ne kadar uzak olduğunu anladığında kırılır."
7 yıl önce(Asi 11 yaşında.)2
Bugün yine 25 Marttı. Ne lanet bir tarihti değil mi?
Küçük kayla her zamanki ki korku ile bekliyordu babasını,bu sefer ne yapacaktı? Büyük bir korku ile beklemeye başladı.
İçeri pata küte dalan şeref ve ardından silahlı adamlar. Ne oluyordu?
"Ödeyeceğim borcunuzu,yemin ederim. Bırakın gideyim. Ne isterseniz veririm!" Dedi korkuyla. Kayla anlamadan bakıyordu.
Silahlı adamların gözleri köşede korku ile onları izleyen kıza döndü,bunu gören Şeref,"Onu size vermem! Aklınızdan bile geçirmeyin. O benim!" Alayla güldü silahlı adam.
"Hiç sanmıyorum şerefsiz." Deyip kıza doğru ilerledi. Şerefin birden bağırmasıyla durmak zorunda kaldı.
"Dur lan,şerefini siktiğim! İstediğini yap ama götürme." Dedi iğrenç bir şekilde. Kafasını arkaya atıp gür bir kahkaha attı silahlı adam. Gülüşü çok korkunçtu,daha da korkmuştu kayla.
"İkiniz de sikimde değilsiniz şuan. İkinizi öldürürüm bende." Deyip hiç düşünmeden şerefin ayağına sıktı. Ne diye böyle yapıyordu bu adamlar? Kayla sessizce izliyordu köşeden.
"kayla birşey yap!" Diye bağırdı şeref,köşede korkuyla bekleyen kıza. Kayla öylece izliyordu. Silahlı adam yine alayla güldü ve bir daha sıktı. Bu sefer ki kurşun karnına isabet ermişti.1
"Sana şunları durdur diyorum,küçük sürtük!" Diye bağırdı Şeref. Şeref yoksunu herif. Piç kurusu. Kayla izlemekten başka bir şey yapmıyordu. Silahlı adamlar silahı şerefe verdiler,eğlence istiyorlardı. Şerefsizdi hepsi.
Şeref hızla silahı alıp hiç düşünmeden küçük kızın kalbine sıktı. Acıyla haykırdı kayla. Çok acı vardı. Neden birden böyle yapmıştı? Silahlı adamlar gülerek ayrıldı evden. Piçti hepsi,pedofili orospu çocuğuydu onlar.1
Şeref kızın yere düşen bedenine bakıp sırıttı,ölmesine izin vermeyecekti.
Eve bir doktor getirdi ve onu iyileştirmesini söyledi. Doktor anestezi verip bayıltacaktı acı hissetmemesi için ancak şeref engel oldu.
"Canı yanar,vermek zorundayım. Ölebilir." Dedi doktor tereddütlü bir sesle. Şeref silahı çıkarıp doktorun kafasına dayadı,
"Ne diyorsam onu yap doktor! İşime taş koyma. Paranı alacakasın!" Para lafını duyan şerefsiz doktor dediğini yapmaya başladı.
Kaylanın canı çok yanıyordu. Bilinci açık şekilde kalbinden ameliyat oluyordu. Ameliyat bitene kadar canı çok yandı,ağladı. Durmaları için yalvardı ama yine de kimse durmadı. Ameliyatın sonunda dayanamadı ve acıdan bayıldı. O ameliyatın izi sol göğsünün üzerinde kaldı.2
Aptal doktor ise körü körüne ölüme gitti.
Baydemir ailesi ise her zamanki gibi,gülüp eğleniyordu. Mutluydular yine. Onlar burda gülüp eğleniyor ve birbirlerini koruyorken asi kaylayı koruyan kimse yoktu. Celladı ile yaşıyordu.1
Kartal yan koltuğunda uyuyan kıza baktı. Çok üşümüştü. Bir saattir uyuyordu ve bir saat içinde defalarca kez sayıklamıştı. Kabus görüyordu. Anlamıştı bunu kartal. Ne yaşamıştı ki. Asi birden,"Dur yapma!" Diye bağırarak irkilerek uyandı. Kartal sakinleştirmek amaçlı koluna dokundu,ama Asi hızla geri çekilip kolun sahibine baktı. Kartaldı.
❄️⚡️1
Kapıdan çekildiğini kalp atışlarımın sesini duymaya başladığımda fark ediyorum. Derin nefesler alıp verirken içimde bir kırgınlık oluşuyor. Babam uyandıysa annem uyanmadı mı? Neden gelip bana bağırmasına birşey demiyor? Neden beni savunmuyor? Aslında bu soruların da cevabını biliyorum. Yorgun. Çok yorgun. Sesleri duysa da yataktan kalkacak hali olmadığını biliyorum. Şeref öldüresiye dövmüştü.
Küçüktüm. Onun göz yaşlarını sildim ancak beni koruyan,tüm bunlarla daha geç tanışmamı sağlayan annemdi. Beni koruyan oydu.
Büyüdüm. Neler olduğunu gördüm. Annem yorulmuştu ve gücüm olmasa da onu korumaya çalışan bendim. Yalnız başımaydım. Musluğun hemen dibinde iki parçaya ayrılmış ayna ve deli gibi atan kalbim...Hepsi birleşiyor,beni sıkıştırıyor,canımı yakıyor. Parmaklarımı kaldırıp yanağıma dokunduğumda bilinçsiz bir şekilde akan göz yaşlarım parmak uçlarımı ıslatıyor. Kendimi insanların basıp geçtiği bir çimen parçası gibi değersiz hissediyorum,yine de üzgün değilim. Kalp atışlarımı umursamamaya çalışarak kırık aynanın parçalarını elime alıyorum. Parmak ucumda duran kırmızı bir kan damlası fark ettiğimde gözlerimi kırpıştırıyorum. Elime bakıyorum,kırık aynanın elime battığını o an anlıyorum.
"Kan," Diye fısıldıyorum. Aynanın bir parçasını bırakıp diğer parçasını elime alıyorum ve kırık aynada yarısı görünen yüzüme bakıyorum. Yara izi hala yok. Yüzümün yarısı kırık aynada gözükmüyor. Dağılmış görüntüyü ruhuma benzetiyorum.
Aynaya bakıyorum,bakıyorum,bakıyorum...
O an düşünüyorum,kendimi kessem ne olur ki? Bazılarının bunu yaptığını biliyorum. Kesiklerin rahatlattığını,kan akarken dertlerini unuttuklarını söylüyorlar. Kendilerine zarar verdikleri için onları aptal buluyorum. Sadece izlerini birine gösterme çabası içinde olan,ilgi meraklısı aptallar olarak görüyorum. Çığlığınızı duymayanlar,izlerinizi nasıl görsün?
Bir yandan da anlayabiliyorum. İçinde olan yaraları birilerinin görmesini istiyorlar. Bu yüzden aynı yaraların somut halini kazıyorlar tenlerine ve o yaranın dışarı çıkmasına kanla izin veriyorlar. Birden,
"Dur,yapma!" Diye bir çığlık duyuyorum. Kapıyı açıp gördüğüm manzara ile şoka uğruyorum. Babam annemi merdivenlerden atmış. Kafasını kaldırıp duvara vuracakken bende,
"Dur,yapma!" Diye bağırıyorum.
Kolumun üzerine duran kartalın koluna baktım. Kolumu hızla geri çektim. Ve arabadan inmek için kapıyı açmaya çalıştım,açılmadı.
"Aç şu kapıyı,gideceğim."Dedim duygusuz bir sesle.
"Gitmiyorsun bir yere,evimize gideceğiz." Dedi. Evimiz? Benim bir evim yoktu ki,kimsesiz sokak çocuğu gibiydim. Sokak çocuğu benden daha iyi durumdadır lan.
"Benim evim yok,ayrıca istenmediğim o eve asla geri dönmem!" Dedikten sonra kapıyı açmak için uzandım. Kolumu tuttu yine.
"Temas sevmiyorum birader,iki de bir tutup durma şu kolumu babasını satayım!" Deyip kolumu hızla geri çektim. Hafifçe güldü,yakışıklıydı şerefsiz.2
"Gitmene izin veremem,kardeşimsin. Bu saatten sonra bırakmaya niyetim yok." Dedi yumuşak bir sesle.
"İstemiyorum reis zorla mı? Benden sizin evde bir tane daha var onunla yaşamınızı sürdürün işte babasını satayım!" Dedim sinirle. Artık bırakması gerekiyordu.
"Sen ayrısın o ayrı,aynı şey değil. Gelmen lazım." Vazgeçmeyecekmiş gibi konuştuğu için yalana başvurdum.
"Peki madem,ama şuan gelemem. Bırak gideyim. Eve gitmeliyim. Bir kaç şey almam gerekiyor. Yarın gelirim,anlaştık mı?" Vazgeçmeyeceğimi anlamış olacak ki tamam demişti. Kilidi açtı,hızla indim arabadan. Koşarak uzaklaştım ordan. Sol gözüm yanıyor ve yaşarıyordu. Bugün lens değiştirmemiş üstüne uyumuştum. Ondandır herhalde.
❄️⚡️1
Kartal koşarak uzaklaşan kızın arkasından baktı. Bu kızda bir şeyler vardı. Kartal takip etmeye karar verdi. Araba ile yavaşça ona fark ettirmeden arkasından takip etti. Çok dalgın görünüyordu,boş bakıyordu. Kartal anlamıyordu,ne olmuştu ona? Ne olmamıştı ki...
Bir saat kadar yürüdü,kartalın içi el vermedi yürümesine ancak yaşadığı yeri öğrenmesi gerekiyordu. Göz yumdu onca mesafeyi yürümesine.
Issız bir sokağa girince kaşlarını çattı kartal,böyle bir yerde ne işi vardı? Araba ile o dar sokaklarda ilerleyemezdi. Arabadan inip yürüyerek takip etmeye başladı. Evlerin hepsinin camları dökülmüş duvarları çatlamıştı. Bu mahallede mi yaşıyordu? Çevre de başka evler yoktu. Issız bir yerdi. Asi Issız sokaklarda 10 dakika daha ilerledikten sonra biraz daha kullanışlı olan bir evin önünde durdu. Bir kaç saniye öylece kapıya baktı,sanki içeriye girmekte tereddüt ediyormuş gibiydi. En son şerefi bıçaklayıp kaçmıştı değil mi? Peki ölmüş müydü şeref? Hayır ölmemişti,aksine evde Asiyi bekliyordu,bu sefer öldürecekti o kızı. Tepesine çıkmıştı. Kartal ne yapmaya çalıştığına anlam veremedi.
Şeref öğrenmişti Asinin gerçek ailesini öğrendiğini. Bu iş sinirlerini bozmuştu. Asinin 6. Yaşından bu yana ettiği tüm işkenceleri uyguladığı tüm şiddetleri kayda almıştı. Uzun bir slayt videosu haline getirmişti şeref. Her yaşından ayrı bir ızdırabı vardı videoda. Bunu asiye ilk ısınan kişiye verecekti ancak öncelikle o kişiyi bulmalıydı. Evin üst katından dışarıya bir bakış attı,asi kapının önündeydi ve biraz arkasında bir adam duruyordu. Kartal baydemirdi.Araştırmıştı. Dudakları zevkle iki yana kıvrıldı şerefin. Asi kapıyı yavaşça açıp sessiz adımlarla içeri süzüldü. Görünürde kimse yoktu. Şeref yoktu. Ölmemiş diye geçirdi içinden asi. Şeref evin arka kısmından sokağa çıkıp sahipsiz bir çocuk görüp ona para teklif etti ancak flash belleği o adama vermeliydi. Çocuk kabul edip kartalın yanına gitti,
"Abi,al bunu sana vermemi istediler. İzlemen gerekiyormuş." Deyip kartalın eline bıraktı.
"Kim gönderdi bunu?!" Dedi kartal sert bir sesle.
"Bilmiyorum abi,bir adam verdi ve köşede duran adama götür dedi." Deyip arkasına bakmadan uzaklaştı sokak çocuğu ordan.
Kartal elindeki flasf belleğe baktı,üstünde Asi Kayla yazıyordu,ne vardı içinde?
Asinin girdiği evden asinin sesi geldi,bağırmıştı. Kartal bir an bile düşünmeden oraya doğru koştu.
❄️⚡️1
Sanırım şeref evde yoktu. Korkuyordum. Eskiden olduğu gibi yine Korkuyordum.
"Benim güzel kızımda sonunda teşrif edebildi." Duyduğum sesle hızla arkamı döndüm. Şerefti. Elinde onu bıçakladığım bıçak vardı. Hızla üzerime doğru yürüdü,donmuş gibiydim. Bıçağın bana saplanmasına müsaade etmeden sağ tarafa kaydım. Bıçağı tekrar bana doğru salladı bu sefer ben kaçamadan bıçak kasıklarıma battı,ikinci kez. Kasıklarıma giren ağrı ile bir çığlık attım. Bıçak yarasından daha çok ağrıyordu. İşin içinde başka bir iş vardı.1
Kartal kapıyı kırarak içeri daldı. Gördüğü manzara ile şoka uğradı.
"LANN!" Deyip hızla ileri atıldı ve şerefi asinin üzerinden aldığı gibi yumruk attı. Şeref hemen kaçtı,kartal peşinden gitmeye yeltenmişti ki yerde inleyerek ağlayan asiye döndü bakışları. Yüzü solmuştu. Teni bembeyaz olmuştu. Korkudan.
Kartal hızla kucağına aldı,asi yine inledi.
"İyi misin güzelim?"3
"İyi olacaksın,lütfen bırakma kendini. Kardeşim." Hızla arabasına yürüdü. Hemen kendilerine ait olan hastaneye sürdü. Giderken babasını aradı.1
"Alo,kartal. Buldun mı kızımı oğlum? İyi mi o. Eve getir lütfen." Dedi babası Baybars telaşlı bir sesle.1
"Baba," dedi kartal zorlukla yutkunarak.
"Ne oldu kartal!?" Diye bağırdı Baybars sinirle ve telaşla.
"Baba onu bulduğumda bir uçurumun ucunda oturduğunu gördüm. Anne Diyerek ağlıyordu,orda uyuya kaldı. Gidip aldım geldim,arabaya bindirdim. Bir saatin sonunda uyandı Eve gitmek istediğini söyledi. Ben ilk izin vermedim ama sonra ısrar edince izin verdim ev adresini öğrenirim Dedim. Eve girince içeriden bağırış sesleri geldi. İçeri girince bir adamın onu bıçaklamış olduğunu gördüm,bizim hastaneye gidiyorum. Oraya gelin Baba." Adeta bir çocuk gibi konuşmuştu ağlayarak. Şuan kaybetme korkusu olan bir çocuktan ne farkı vardı ki? Hastaneye varmalarına 20 dakika kadar birşey vardı. Dayanır mıydı? Dayanırdı o. Daha kötüsüne dayanmıştı,buna da dayanırdı.2
" Ne diyorsun lan sen! Ne bıçaklanması!?" Diye bağırdı Baybars endişe ile.2
"Baba soru sorma hastaneye gelin lütfen " Dedi kartal titreyen sesi ile.
Baydemir malikanesi ve hastane arasında 10 dakikalık yol vardı,onlardan önce orda olurlardı. Hepsi telaş ile kalkıp arabalarına binip hastaneye geldiler.1
10 dakikadır bekliyorlardı,neden gelmemişlerdi?
Kartal hastanenin önüne gelince hızla arabadan inip Asiyi kucağına aldı,çok kan vardı. Çok kan kaybetmişti.
"Sedye getirin çabuk!" Diye bağırdı kartal. Doktorlar hızla sedye getirip asiyi üzerine yatırdı.
Kartalın sesini duyan baydemir ailesi telaşla ayağa kalktı,abi tayfası pek umursuyor gibi durmuyordu. Her ne kadar sevmeseler de kardeşleri bıçaklanmıştı. Kardeşleri olduğunu geçelim,bıçaklanan kişi bir kadındı. Bir insandı. Nasıl bu kadar vicdansız olabilirlerdi?7
Doktorlar sedyeyi hızla ameliyathaneye doğru sürdü. Sedyenin üstünde kanlar içinde yatan kızını gören efsan hanımın dudaklarından acı bir feryat döküldü. Kim,neden yapmıştı? Canı çok yanmış mıdır? Daha kötüsü ile karşı karşıya gelmişti Asi Kayla. Bu ona koymazdı. Ancak bilinci kapanırsa ve içten içe bilinç altına işlenmiş olan ölüm işin içine girince uyanması biraz zor olabilirdi. Hal böyle olunca beyin uyanmayı reddediyor,vücudu derin bir uykunun içine çekiyordu. Kasıklarına aldığı ikinci yaraydı,orda duran hasarlı bir yumurtalık vardı. Hasarlıydı. Hiç bir işe yaramazdı.
Kartal da girdi kardeşinin ameliyatına.
Hemşireler üzerindeki kıyafetleri çıkarınca vücudunda gördükleri izler ile kas katı kesildiler.
Hemşirelerden biri kartala dönüp,"Hocam,bir bakar mısınız?" Dedi. Kartal hızla oraya yürüdü. Gördüğü vücut ile donup kaldı. Kanı dondu sanki. Tüm hücrelerinin hareketsiz kaldığını hissetti. Sırtı yara izleriyle doluydu. Tek bir boş yer yoktu. Ön tarafına baktı,kasıklarına uzun bir yara izi vardı ve aynı yerden bıçaklanmıştı. Göğsünün üstüne kaydı bakışları. Orda da bir iz vardı. Vücudu izler ile kaplıydı. Nasıl olmuştu lan bunlar? Öğrenecekti,öğrenmezse kafayı yerdi. Kim kız kardeşini bu hale getirmişti. İzleri geçip yaşadığı acıyı anlaması gerekirdi. Yaşadığı korku dolu anları anlaması gerekirdi. Ama hiç bir zaman anlayamazdı.1
Düşüncelerden sıyrılıp hemen iş başı yaptı.
Neden 5 saat sürmüştü ki ameliyat? Ne olmuştu? Hasarlı yumurtalığı gören kartal deliye dönmüştü,diğeri ise yoktu. Kim yapmıştı? Hatta bir ara kalbi durmuştu. Kasıklarında ki yara içten kanamıştı iç kanaması vardı. Kasıklarında içeride kalmış iplik vardı. Neydi bu böyle? Nasıl olmuştu bu? Kartal şok içindeydi. Neler yaşamıştı? Nasıl dayanmıştı? 5 saat süren ameliyatın sonunda kalbi durmuştu asinin,ancak kartal onu tekrar hayata döndürmüştü. Bir an kaybedecek diye çok korkmuştu. Kalbinin durduğunu duyan baydemir ailesi iyice sarsılmıştı. Abi tayfası bile üzülmüştü,içi sızlamıştı hepsinin.2
Ameliyathanenin kapısının açılması ile hepsinin ayağa kalkması bir oldu.
Sedyenin üstüne ölü gibi yatan kıza baktılar. Yüzü soluktu. Ölmüş gibiydi. Ruhu zaten ölmüştü,bedeni ölse koyar mıydı?
Yüzünde oksijen maskesi vardı. Nefes alıp almadığı belli değildi. Çok üzülmüştü efsan hanım ve Baybars bey. Abi tayfası bile üzgünce bakıyordu. Gece ağlıyordu. İkizinin acısını hissediyordu çünkü.6
Yoğun bakıma aldılar Asi Kaylayı. Ruhsuz gibi yatıyordu.
Kartal mahvolmuştu. Nasıl olmuştu o izler? Aklına gelen şey ile odasına doğru yürüdü. Şuan ailesi ile konuşmak istemiyordu. Onlar yüzünden gitmişti evden. Öyle şeyler söylemeselerdi gitmeyecekti evden.
Odasına girince bilgisayarının başına oturdu hızla. Flash belleği çıkarıp taktı hemen. Flash bellek açılınca bir kadının sesi geldi.
"Asi güzel kızım,bugün doğum günün diye istediğin pastayı yaptım. Ama özür dilerim kızım param yetmediği için çikolataları alamadım." Diyordu kadın. Sesi üzgün çıkmıştı. Kaşlarını çattı kartal,bu neydi?1
"Annem,sorun değilkine. Yapmış olman yeterli." Asinin sesiydi. Gülümsedi kartal. Çok tatlı geliyordu sesi. Ardından bir adamın sesi geldi,bu bugün asiyi bıçaklayan adamdı. Elindeki bıçakla kadının üzerine yürüyordu. Gerisi ise faciaydı. Asi ise köşede ağlayarak izliyordu,ne yapabilirdi küçücük çocuk? Kartalın kanı dondu. Kapısı birden açıldı,içeri giren kıraç abisiydi. Kıraç kartalın kireç gibi olmuş yüzünü görünce yanına adımladı. Gördüğü görüntüler ile kaşlarını çattı ve başa sardı. O da donup kaldı,ikisi sonuna kadar beraber izledi. 7. Yaş gününde annesi gözünün önünde öldürülmüştü. 8. Yaş gününde tecavüze uğramıştı,9. Yaş gününde anne olmayı hakkı elinden alınmıştı. 10. Yaş gününde insan eti yedirilmişti. 11. Yaş gününde kalbinden vurulmuş diri diri ameliyat edilmişti. Gerisini izleyemedi ikisi. Belki sonra bakarlardı. Onca acıya nasıl dayanmıştı? Çok acı çekiyordu. İkisi de ağlıyordu,kıraç ve kartal. Kız kardeşleri neler yaşamıştı? Her yıl doğum gününde ne acılar çekmiş? O acı çekerken onlar mutluydu. Kendilerinden utandılar multu oldukları için. Ne berbat insanlardı öyle?3
Gece yoğun bakım ünitesinde durmuş camın arkasında yatan ikizine bakıyordu. Birden içeriden bir ses yükseldi. Ses monitörden geliyordu. Ne oluyordu? Gece monitöre bakınca düz çizgi haline gelen kalp atışlarına baktı. Tiz bir çığlık attı,
"Anne! Kalbi duruyor. Doktoru çağırın!"1
Bir daha camdan içeri baktı,kalbi tamamen durmuştu.
"Doktor! İkizimin kalbi durdu! Yardım edin!" Diye feryat etti gece.1
'Kalbi durdu' cümlesini duyan kıraç ve kartal koşarak oraya gitti.
"Bazen bedenin daha fazla yaşamak istemez,ruhun yorulmuş,kalbinin derinliklerinde ise her şeyin bitmesini isteyen bir sessizlik vardır."5
Selam gençler naber?1
Bana kızmayın tam mı? Ben masumum yapmadım bişey(şüpheli)2
Neyse oy verip yorum yapmayı unutmayın.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
42.1k Okunma |
3.94k Oy |
0 Takip |
50 Bölümlü Kitap |