15.Bölüm:yakalanma

___________________________________

Yazım yanlışları veya anlam bozukluğu varsa şimdiden kusuruma bakmayın.

Askeri kurgu olan Gölge Timi kitabımada bakmayı unutmayın.

Bölüm biraz saçma ve kısa oldu hepinizden özür dilerim telafi edeceğim. Biraz kötü olaylar yaşıyorum o yüzden bölüm böyle oldu hepinizden özür dilerim.

___________________________________

Merve Taş

Eğer durmazsam Cereni göremeyecektim . Ne yapacaktım şimdi. Durursam bana kızacaktı açıkçası kızması umrumda değil. Durmazsam cerene bir şey yapacaktı açıkçası birinin benim yüzümden başına bir şey gelmesini istemezdim.

Emre hala bağırmaya devam ediyordu ve aşırı sinirliydi

Ama bu benim umrumda değildi asla durmayacaktım önce ben kaçardım sonrada cereni kurtarırdım tabi arkamdaki tazıdan kurtulabilirsem.Emrenin sesi geldi.

Emre: MERVE GÜZELİM BAK DUR

Gerçekten bağırmaktan sıkılmıyordu hayır ne inatçı çıktı durmuyorum.

Hızlıca koşuyordum ormandan çıkınca ana yola geldim ve ne göreyim taksi. Allahım şükürler olsun.taksiye hızlıca bindim ve taksiciye eve sürmesini söyledim.

Taksi hareket etmeye başlayınca Emre tam taksinin arkasında belirdi eğer bir adımımı geç atsaydım beni yakalardı.

Taksi geldiğinde teşekkür ettim bir dakika beklemesini söyledim eve girip para aldım ve aşağıya inip taksiciye verdim ardından eve girip önemli olan para,cüzdan gibi eşyalarımı alıp üstümü değiştirdim.

Son bir kez eve göz gezdirdikten sonra evden çıktım taksi çağırdım ve otele sürmesini istedim. Otele gelince odaya çıktım. Cereni düşünmeden edemiyordum acaba bir şey yapmışlarmıdır. Bu düşünceler başımı ağrıtıyordu.

Cereni nasıl kurtarabilirim diye düşünmeye başladım öncelikle evimden aldığım bilgisayarımı açtım Emre Koçak ile Barış Demiri araştırmaya başladım. Mafya oldukları kesindi bu yüzden evleri çok iyi korunuyordur diye tahmin ediyorum hatta eminim.

Biraz daha araştırma yapınca aslında korumalarının sadece fiziki olarak eğitildiğini anladım koku ve algılama konusunda kötülerdir tahminimce ayağa kalktım ne yapacağımı kararlaştırmıştım.

Giydiğim siyah sweatshirtin şapkasını kafama taktım ve otelden çıkıp biber gazı almaya gittim yaklaşık 300 tane felan almıştım otele gidip bunları birleştirmeye başladım.

Birleştirdikten sonra otelden çıktım taksiyi çağırıp bindim barışın yani cerenin kaldığı eve gelince etrafı gezmeye başladım.

Etrafta bir ordu koruma vardı işim çok zordu ve işin kötüsü dövüşmeyi biliyordum ama bu kadar kişiyle aynı anda yapamazdım onların uzağında olduğumdan büyük bir taş alıp onların olduğu tarafa uzak olan bir yere attım. Onlar oraya gittiğinde kapı tarafı açılmış oldu.

İçeriye yavaşça ilerlerken arkamdan bir ses geldi.

Kahretsin ya kimdi bu?