35. Bölüm

35. Bölüm

Gökçe kara
gkcxkr

Herkes soluğunu tutmuş bizi dinliyordu. Yavaşça Ceyhun'a doğru ilerleyip iki taraflı aynayı çıkardım. Kapının aralık kısmından aynayı içeri uzattığımda kapının kolunda bağlı olan ipi gördüm.

" Bi bokluk olduğu belliydi zaten" diye söyleniyordu Kahraman. " O it niye bize iyilik yapsın"

" Ben hallederim" diyerek yanımdan geçen Atmaca timi askerine yol vermiştim. Yeleğinin cebinden çıkardığı küçük kutu ile bombalı tuzağa müdahale etmeye başlamıştı.

İçeriden hala bebek ağlaması duyuyorduk. Kaydedilmiş bir ses değildi. İçeride gerçekten bir bebek vardı.

Aradan geçen 3 dakika sonunda asker ayağa kalkarak " Hallettim şefim" dedi kapıyı açarak.

Önce Ceyhun sonrasında ise ben girmiştim. Arka bahçeye bakan odada kocaman iki kişilik yatak, büyük bir kitaplık ve oldukça geniş bir makyaj masası vardı. Yatağın sol tarafında olan beşiğin içinde ise seslerden oldukça korkmuş ve katılırcasına ağlayan bir bebek vardı.

Beşiğe yaklaşıp bebeği gördüğümde içimde kelebekler uçuşuyor gibiydi. Daha önce bu kadar güzel bir bebek görmemiştim. Bembeyaz teni ,ağlamaktan kızaran yanakları ve burnunun ucuyla tam bir prenses gibiydi. Asıl çarpıcı olan şeyse masmavi gözleriydi.

Beni gördüğünde ağlaması önce mırıltıya dönmüş daha sonra ise benim ona büyülenmiş gibi baktığımı gördüğünde ise tam olarak susmuştu.

Ellerini yukarı kaldırdığında, onu kucağıma almamı istediğini net bir şekilde belirtmişti.

" İçerisi temiz" diyerek yanıma gelen Ceyhun bebeği gördüğünde kalakalmıştı. Tıpkı benim gibi.

Bakın bebekler zaten çok güzel varlıklardır ama bu bebek bambaşka bir mevzuydu. O kadar tatlı ki, bu bebeğin Ali' nin kızı olmasının hiç bir şekilde imkanı yokmuş gibiydi.

Biz bebeğe bakarken merdivenlerden hızlıca koşan bir ayak sesi ile kafamızı kapıya çevirdik. İçeri giren kadın yanımıza gelerek hızlıca kucağımıza ki bebeği almaya çalıştı. Daha ne olduğunu anlamadan Ceyhun kadın ile benim arama girmişti bile.

" Yalvarıyorum kızımı bırakın artık. Ben zaten ne isterseniz yapıyorum onu rahat bırakın lütfen" derken göz yaşları hiç durmuyordu.

Ceyhun bana dönmüş " ne yapacağız " gibi bakışla bakıyordu. Bebeği diğer omzuna alarak telefonumu çıkardım. Kadının ağlaması hiç durmamıştı.

Bir kaç tuşa bastıktan sonra arama tuşuna bastım. İlk çalışında açılan telefoda karşımda Gökçe vardı.

" Ali orada mı" dediğimde Gökçe hemen yerinden kalkarak oturma alanına ilerledi.

" Evet şefim burada. Siz gelene kadar burada beklemesini söylendi"

" Telefonu ona verebilir misin?" derken bende Ceyhun' nun arkasından çıkarak kadının yanına doğru ilerledim.

Telefonun ekranında Ali ' yi gördüğümde " Bebeğin ve annesi olduğunu iddia eden bir kadın var yanımda" diyerek telefonu kadına çevirdim.

Kadın Ali' yi gördüğünde daha çok ağlamaya başladı. " Ali bizi al burdan ne olur" derken gözlerini bir an bile ayırmıyordu ekrandan.

Ali bebeğinin emniyette olduğunu gördüğü andan itibaren ise dünya ile bağlantısı kesilmiş gibiydi. Ne konuşulanları duyuyor ne başka bir yere bakıyordu. İlgi odağı sadece kızının üzerindeydi.


En sonunda kadının ağlamalarını duyduğunda hemen konuşmaya başladı.

" Elena, o arkadaşlar seni buraya getirecek. Güvendesiniz sizi kurtarmak için geldiler" dediğinde kadının gerçekten bebeğin annesi olduğunu anlayıp bebeği onun kucağına bırakmıştım.

Sonrasında ise kadın bizim burada olduğumuzu bile unutmuş gibi sarılıyordu kızına. O kadar çok öptü, kokladı ki, ne bizim evden çıkışımızı ne arabaya binişimizi ne de Ankara' ya varışımızı anlamamış gibiydi. Sadece uçakta bir kez gözlerini bebeğinden ayırıp bana teşekkür etmişti.

Bölüm : 20.01.2025 13:39 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...