20. Bölüm

20. Bölüm

Sayfaların arasındaki gül
gullactatlisi

Keyifli okumalar 🌹 Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız 🙏💖

Ben eve geldiğimde Annemler evde değildi. Üst komşumuza çay içmeye çıkmışlardı. Onlara ayıp olmasın diye planımı gündüze almıştım ama almasam da olurmuş. Nede olsa evde değillerdi.

Odama gidip pijamalarımı giydim, makyajımı sildim, saçımı topuz yapıp yatağa uzandım.

Uykum var gibiydi ama uyumak istemiyordum. Yataktan geri kalktım. Mutfağın balkonuna gidip bir sigara yaktım.

Ben fazla sigara içen biri değilimdir. Genelde kafama bir şey taktığımda fark etmeden içerim. Hatta bazen sigara içtiğim için anlarım kafamın yoğun olduğunu.

Bu sefer de Demir abi vardı. Ben haklıydım ama yine de beynimi kurcalıyordu.

Oturma odasına geçip biraz televizyon izledim, sarmadı.

Telefonumla ilgilendim, sarmadı.

En son abimin oyun odasına gidip bilgisayarından gta oynamaya başladım.

Oyun oynamak kafamı dağıtmıştı. Görevi geçmeye odaklandığım için fazla düşünmüyordum. Mesela uçaklı görevi yapamıyordum, 10. tekrarımdı.

Bu sırada dış kapı açılmıştı. Anahtarla girdiğine göre gelen abimdi. Ama yanında biri daha vardı, bir şey anlatıyordu çünkü.

“Sen oyun odama geç geliyorum ben.” dedi abim.

“Tamam.” dedi karşısındaki kişi. Demir abi?

Kahretsindi. Keşke uyusaydım. Hatta keşke akşam yapılan planı gündüze almasaydım. Keşke evde olmasaydım!

Demir abi kapıdan içeri girdiğinde göz göze geldik. Beni görünce kaşları hafiften çatılmıştı. Bir dakika, Demir abinin yüzü gözü mahvolmuş durumdaydı. Hatta Selim’ in yüzünden bile daha kötüydü. Selim yalan mı söylemişti.

Onu bu hale Selim mi getirmişti?

Demir abi hiç konuşmadan arkadaki koltuklara oturdu. Sanki o, orada yokmuş gibi oyunuma odaklanmaya çalıştım. Bu sırada abim odaya girmişti. Beni görünce, “Oyun mu oynuyorsun?” dedi.

“Hı hı.” dedim kafamı sallayarak.

"Kolay gelsin, zor görev."

"Geçemedim zaten." dedim

Bu sırada abim arkaya, Demir abinin yanına geçmişti. "Hadi anlatsana oğlum, nasıl bu hale geldi yüzün?" dedi abim, Demir abiye.

"Klasik kavga işte."

"Sen bir anlat, merak ettim."

Demir abi derin bir nefes aldı, "Geçen bizim galerinin oraya birileri geldi, bir şeyler zırvaladı. Girdik işte birbirimize." dedi.

"İlk sen mi vurdun?"

"Yok oğlum, Sekiz kişilerdi. Belli yani, dövmeye gelmişler."

Ben dünyanın en aptal insanıydım. Çok salaktım. Allah beni bildiği gibi yapsındı.

"Kanka senin kiminle ne derdin olabilir? Kendi haline birisin sen."

"Benim bir derdim yok kimseyle. Onların derdi ne bilmiyorum, bir şey söylemediler. Tanımıyorum bile zaten."

"Baksana şu yüzünün haline." dedi abim. Demir abinin yüzündeki yaraları inceliyordu.

Elmacık kemiği mosmor, dudağı ve kaşı patlaktı, hatta kaşında üç tane dikiş vardı.

"Onlar daha kötü." dedi Demir abi gülerek.

Abim gülerken hafifçe Demir abinin karnına vurdu. Vurmasıyla Demir abinin ağızından ufacık bir inilti kaçtı.

Abim, "Noldu lan? Karnına da mı vurdular?" dedi şaşkınlıkla. Demir abi bakışlarıyla onay vermiş olmalı ki abim, "Kaldır bakayım tişörtünü." dedi. Fakat onu beklemeden kendisi kaldırdı.

"Ohaa amına koyayım, bu ne lan? Gittin dimi hastaneye?"

"Gittim de kaşım için gittim. O da kanaması durmuyor diye. Karnıma baktırmadım."

"Oğlum ya iç kanama falan varsa?"

"Ya bir şey olacak olsaydı olurdu. Olmadı işte."

Gerçekten o kadar kötüydü ki, 8 kişiye karşı tek başına nasıl mücadele etmişti? İnanılmaz vicdan azabı duyuyordum. Salak Selim, sekiz kişi gidip yine de dayak yemişti.

"Krem falan sürdün mü yüzüne gözüne?"

"Yok."

"Leyla, bizde var mı buna iyi gelecek bir krem?" dedi abim bana.

"Gerek yok Levent."

"Bekle, getiriyorum." dedim ve hızla mutfağa gittim. Abimlere ve kendime kahve yapıp, ilacı da alıp geri döndüm.

Onların bardaklarını önlerine bırakırken Demir abiyle göz göze gelmeye çalıştım, en azından bakışlarımla özür dilemek istedim ama bana bakmadı bile. Gözleri sadece kucağında duran ellerindeydi.

"Sağ ol bir tanem." dedi abim.

"Bir şey değil."

"Demir bunu yüzüne sür, kremde sende kalsın."

Demir abi kafasını salladı.

Nefes almak için balkona çıktım. Benim yüzümden Demir abi ne hale gelmişti, ben bir de ona neler söylemiştim. Nasıl telafi edeceğimi bilmiyorum. Dışarıda biraz gökyüzünü izledim. Düşüncelerimden uzaklaşamıyordum.

Bir süre sonra odama gidip uyumaya karar verdim. Zaten benim balkonda oturmam yüzünden Demir abi balkona çıkamıyordu. Anlamıştım sigara içmek istiyordu. Ona hayatı daha fazla zorlaştırmama gerek yoktu...

 

Bölüm : 13.01.2025 18:52 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...