RUHA DOKUNMAK

Derin bir nefes alıp yüzüğün hikayesini anlatmaya başladım .

" Kadınım ben sana özel bir yüzük almak istedim . Pırlanta elmasta olabilirdi fakat ben özel olsun istedim senin gibi . Telefondan araştırdım antika yüzük satan yerleri araştırdım . Gittiğim dükkanda yüzüklerin hepsinin ayrı güzeldi lakin bu yüzük çok ilgimi çekti . Sanki bu tüzükte seni gördüm . Zerafetini güzelliğini ve özelliğini . Dükkandaki yaşlı adam dükkandaki tüm yüzüklerin bir hikayesinin olduğunu söyledi . Ben ise bu yüzüğün hikayesini merak ettim . 1950 Yıllarında iki genç bir birine aşık olmuş lakin imkansıza aşık olmuşlar . Kız yahudi olduğundan Osman'ın ailesi istememiş . Kızın aileside aynı sebeplerden kızlarının türk ve müslüman bir erkekle olmasını istememişler . Genç kız Sarrah zamanla bu aşkın acısından yemeden içmeden kesilmiş . Verem hastalığına yakalanmış , genç kızın ailesi doktor doktor gezmişler bir çare bulamamışlar . Osmanda Sarrahtan farksız lakin bir şekilde yaşamaya devam etmiş , içindeki yangınla . Sarrahın ailesi belki bir mucize olurda Sarrah iyleşir diye bu aşka karşı gelmeyi bırakıp beraber olmalarına izin verirler . Ve mucize gerçekleşir çok mutlu olurlar ve sevgi Sarrahı iyleştirir . Senin benim kalbimi iyleştirdiğin gibi ! İşte böyle büyük bir aşka şahitlik etmiş bu yüzük . Tereduttede kalsam yinede senin bu yüzüğü seveceğini düşündüm gökyüzüm ."

Süreyya göz yaşları içinde , bana baktı ellimi tuttu .

" Adamım sen nasıl bir adamsın ya ? Sen her defasında nasıl ruhuma dokunabiliyorsun ? Bu yüzüğe bayıldım bu kadar büyük bir aşk hikayesine tanıklık etmiş yüzüğü bana layık gördüğün için çok teşekkür ederim . "

Ayağa kalkttım Süreyyanın gözyaşlarını sildim anlından öptüm .

" Gökyüzüm asıl sen beni kalbine layık gördüğün için ben teşekkür ederim kadınım . "