
Ertesi gün olmuştu sabah namazından sonra Osman bey Savcı bey ve Gündüz bey bir kaç alplerle beraber Erzurum'a doğru yola çıktılar Kayılar ise işlerine döndü Gündoğdu bey 3 Bey seçip Gündüz bey Savcı bey ve Osman Bey'in işlerine atadı onları sonra kendisi de işine döndü bir süre sonra Gülperi sultan geldi destur alıp içeri girdi
Gülperi sultan: destur
Gündoğdu bey: gelesin Gülperi Sultan
Gülperi sultan içeri girer Gündoğdu beye yaklaşır biraz ve öylece elleri arkada bağlı şekilde durur Gündoğdu bey ona bakar
Gündoğdu bey: neredesin sen Gülperi Sultan
Gülperi sultan: şifalı ot toplamaya çıkmıştım bir küçük kız gördüm Gündüz beye ağlıyordu onu alıp sonra çadırıma geldim zorla hayatta olduğuna ikna ettim
Gündoğdu bey: Gündüz de bir kız çocuğu gördüğünü demişti gardaşıma demek ki o kız bu kız peki nereden çıkarmış Gündüzün öldüğünü
Gülperi sultan: epeydir görmemiş onu o yüzden herhalde
Gündoğdu bey: iyi de çok olmamış ki kızı göreli 2 gün olduysa
Gülperi sultan: benim kafam karıştı kızda hafıza kaybı var herhalde
Gündoğdu bey: kumral abdal bakar neyi var diye
Gülperi sultan: bende ona bıraktım geldim
Selcan ana yanlarına gelir
Selcan Ana: beyim pazar için kimi görevlendirdin kervan hazırdır
Gündoğdu bey: Günhunu görevlendirdim hatun
Selcan Ana: nerededir göremedim kervan bekler
Gündoğdu bey: ben şimdi yollatırım
Selcan Ana: peki beyim müsadenle
Gündoğdu bey: müsade senindir
Selcan Ana çıktı peşinden hemen Ertuğrul Gazi içeri girdi Gülperi sultanı görünce epey şaşırdı çünkü geldiğinden haberi yoktu
Ertuğrul Gazi: ooo hoş geldin Gülperi sultan seni gökte ararken yerde bulduk neredeydin
Gülperi sultan: çadırımdaydım Ertuğrul bey
Ertuğrul Gazi: yalan konuşma Gülperi İltekin geldi ve senin olmadığını söyledi
Gülperi sultan: Gündüz bey için yana yakıla ağlayan bir kız çocuğu vardı ona yaşadığına inandırmaya çalıştım
Ertuğrul Gazi: o ne demek ya herkes Gündüzün öldüğünü der ya ne oluyor
Gündoğdu bey: Ertuğrul gardaşım sakin olasın belli ki epey seveni vardır pek kıymet verirler
Ertuğrul Gazi: anladım ağabey neyse sonra konuşuruz haber geldi mi Savcıdan varmışlar mi Erzuruma
Gündoğdu bey: yoktur gardaş haber beklerim bende
Ertuğrul Gazi: ağabey bu Kulucahisarı ne edecez
Gündoğdu bey: imdilik kalsın daha yeni cenkten döndük
Ertuğrul Gazi: doğru dersin lakin lakin onlar rahat duracaklar mi
Gündoğdu bey: duracaklar elbet Kayzeri duydun Ertuğrul bir müddet onları durduracak imparatorla konuşmuş
Ertuğrul Gazi: iyi eder yoksa yılmam canlarını sökmekten
Gündoğdu bey: durdurasin gayrı kendini Ertuğrul yoktur ortada it çakal hem dinlenesin epey yorgun görünürsün
Ertuğrul Gazi: uyku uyuyamadım Osman beni çok düşündürür ağabey
Gündoğdu bey: gardaşım küçükken sende öyleydin o yüzden rahat ol Erzurumda halledilecek
Ertuğrul Gazi: inşallah ağabey inşallah eee bıraksan ben imdi de öyle olurum ailemden geriye sen ve yengem bir de evlatlarım kaldı sizde olmazsanız ben ne ederdim
Gündoğdu bey: bilirim gardaş Allah korusun hele daha buradayız sen içini ferah tut
Ertuğrul Gazi: bilirim bilmez miyim rahatım bu yüzden lakin Sultan Mesuta durumu bildirmek icap eder zaferimizin müjdesi gitmeli ona
Gündoğdu bey: ben çoktan Turgutu yolladım varmıştır Konya'ya anlatmıştır sultana bir işi de vardı onu halledip dönecekti
Gülperi sultan: Turgutta kim ve yeğenimle işi ne ?
Gündoğdu bey: dedim ya büyük cengin zaferini bildirecek Ertuğrulun yiğit alpidir Turgut
Gülperi sultan: aaa baltacilarin üstadı Turgut mu ben şehit düştü sanıyordum
Ertuğrul Gazi: çok şükür hayattadır
Gülperi sultan: Allah uzun ömür versin
Bu sırada Kumral abdal destur aldı ve içeri girdi Gündoğdu beyin önüne geldi ve durdu
Kumral abdal: beyim bölerim lakin birşey demem icap eder
Gündoğdu bey: hayırdır kumral abdal korkmuş gibisin
Kumral abdal: korkmak değilde endişe ederim beyim nasıl anlatacağımı bilemem
Ertuğrul Gazi: sakin ol hele kumral abdal bir oturasın soluklanasın
Kumral abdal: soluklanayım soluklanmasına lakin durum vahimdir
Ertuğrul Gazi: evlatlarıma mi birşey oldu yoksa
Kumral abdal: hayır beyim Gündüz bey ve gardaşları iyidir lakin Gülperi sultanın getirdiği kızdadır sorun
Gündoğdu bey: korkutma bizi ne olmuş kıza
Kumral abdal: beyim kız Gündüz beye ait ne varsa görür görmez ağlar hüngür hüngür susturamazım
Gündoğdu bey: sen ne dersin kumral abdal nereden çıktı bu
Kumral abdal: nesi olduğuna baktıktan sonra ben şifa yaparken Gündüz beyin çadırına gitmiş her yerde aradım sonra İltekin beyim Gündüz beyin çadırına gittiğini görmüş bana dedi gittim çadırda ağlıyordu kılıcına bakıp ağlıyordu zırhından hançerine kadar Gündüz beye ait ne varsa hepsine bakıp bakıp ağlıyordu
Gündoğdu bey: bu nasıl mümkün olabilir ki yani nedir onu bu kadar ağlatan
Ertuğrul Gazi: Gündüzü acaba babasına mi benzetiyor belki babası ölmüştür
Kumral abdal: bilmiyorum beyim hiç birşey demez yalnızca oy Gündüz beyim der durur hiç birşey anlamadım
Ertuğrul Gazi: bence babasına benzetir ondandır bu kadar ağlaması
Gülperi sultan: demiştim beyim kız görmedi diye öldü sandı
Gündoğdu bey: Ertuğrul haklıdır babasına benzetir bundan sebeple ağlar
Gülperi sultan: doğru olabilir ailesini hiç görmedim yada gelip onu sorani da
Ertuğrul Gazi: imdi nerededir Kumral abdal
Kumral abdal: Gündüz beyin çadırında zırhına sarılmış yatmakta ağlamaktan bitap düşmüş
Ertuğrul Gazi: ben bir bakayım
Gündoğdu bey: bak gardaşım bak
Ertuğrul Gazi küçük kıza bakmaya gitti aradan 5 gün geçti Gündüz bey Savcı bey ve Osman bey obaya dönerler yolda Savcı bey ve Osman bey konuşurlar en önde Sancaktar ve bir Alp arkasında Gündüz bey Gündüz beyin arkasinda Savcı bey ve Osman bey onların arkasında ise bir kaç Alp vardı Osman bey iyice huzursuzlaşmıştı evet tedavi olmuştu ama huzursuzluk sebebi hastalığı değildi Gündüz beyin nikahının ertelenmesine neden olduğu için kendini iyi hissetmiyordu Savcı beyle onu konuşma kararı aldı
Osman bey: ağabey canım çok sıkkın
Savcı bey: hayrola Osman Erzurum da mı kalmak istersin
Osman bey: yok ağabey yok ondan değildir
Savcı bey: ya neydendir
Osman bey: Gündüz ağabeyimin düğüne mani olmuşum daha ne olsun
Savcı bey: kara Osman bilmez misin babamla emmimi sen iyi olmadan ne düğün ederlerdi ne nikah
Osman bey: ben nikahtan sonra da giderdim ağabey Erzurum'a Gündüz ağabeyim kaç zamandır bekler zaten
Savcı bey: bilirim gardaş bilirim haklısın ama ne edelim babamda emmimde böyle uygun gördüler
Osman bey: iyi mi görünüyor sence uygun bulduklari şey
Savcı bey: hayır tabikide kara osmanim iyi değildir lakin elden ne gelir
Osman bey: hiç birşey bilirim bak hele haline içimi acıtır
Savcı bey: görürüm gardaş lakin gönül mü koydu dersin
Osman bey: kesinlikle gönül koymakta haklıdır
Savcı bey: bilemedim imdi lakin doğru dersin yanına geçelim mi
Osman bey: geçelim
Osman bey ve Savcı bey atlarını Gündüz beyin yanına sürdü beraber gitmeye başladılar
Osman bey: can ağabey sen iyi misin
Gündüz bey: iyiyim deli Osmanım esas sen iyisin değil mi
Osman bey: maşallahım var merak etmeyesin senin bu deli Osmana hiç birşey olmaz inşallah
Gündüz bey: inşallah gardaş
Osman bey: ağabey seni iyi görmem gönül mü koyarsın bana düğünü ertelediğin için
Gündüz bey: yok deli Osman düşünürüm yalnızca
Osman bey: ağabey etme eyleme seni tanırım ben
Gündüz bey: sana gönül koymam gardaş merak etme
Osman bey: ne diye üzgün durursun de hele canını sıkan nedir
Gündüz bey: nenem aklıma geldi
Osman bey: nenem mi hayrolsun rüyanda mi gördün
Gündüz bey: yok gardaş kaç vakittir görmem rüyamda lakin hekim nenemi tanıdığını diyince aklıma takıldı
Osman bey: babam anlatmıştı ya ağabey nenem Gündoğdu emmimi getirmiş diye unuttun mu
Gündüz bey: akıl mi kaldı bende gardaş
Osman bey: olsun ağabey sorun değildir lakin gayrı mutlu olasın yarın nikahın vardır Ayşe hatunun karşısına böyle yüzün solmuş şekilde çıkmayacaksın değil mi valla müstakbel yengem beni İnegöl'e kadar kovalar
Savcı bey: evet Osman bu konu da haklı ağabey kendine gelesin
Gündüz bey güldü ve ekledi
Gündüz bey: eyy sizin bu yenge korkunuz komik gelir bana ula bir de beyiz dersiniz kendinize düşmana kök söktüren Savcı bey ve Osman bey yengelerinden korkarlar
Osman bey: evet korkarız hem şöyle güzel gül can ağabey biz senin için canımızı veririz
Savcı bey: Osman doğru der ağabey sen pek kıymetlisin bizim için
Gündüz bey: bilirim gardaşlarım bilirim var olasınız
Osman bey: sende var ol ağabey
Sohbet falan derken obaya girmişlerdi 3 gündür yoldalardi ve artık obaya varmışlardı beyler ve hatunlar onları otağın önünde karşıladılar hasret giderme faslından sonra otağa gecip sohbet ettiler sonra yemek yiyip uyudular yarın sabah çok önemli bir konuyu konuşacağını söylemişti Ertuğrul Gazi herkes konuşmanin ne olduğunu düşünerek uyumaya gitti Gündüz bey ise Ayşe hatunun yanına gitti
Gündüz bey: gözümün feri Ayşem çok özledim seni
Ayşe hatun: bende seni çok özledim Gündüzüm az kaldı yarın akşam nikahımız olacak anamlar hazırlıkları bitirdi beyimiz gelip akşam nikahımızın olacağını söyledi
Gündüz bey: bu çok güzel çok sevindim buna gayrı hasret bitecek
Ayşe hatun: inşallah Gündüzüm
Gündüz bey: yarın görüşürüz o vakit bana müsade imdi yatmaz isem ilerleyen zamanda hiç uyuyamam
Ayşe hatun: müsaade senindir Gündüzüm uykunu güzel alasın heyecanını hoş tutasın
Gündüz bey: sağ olasın gözümün feri
Gündüz bey çadırdan çıktı kendi çadırına geçti ikisininde içi içine sığmıyordu çok heyecanlıydılar ikisi de uykuya geçtiler
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |