15. Bölüm
Hatice Barış / KADER ÇİZGİSİ / PANİK

PANİK

Hatice Barış
haticebariss

YAVUZ’DAN

Berk’in olduğu odanın kapısının önünde öylece bekliyordum. Endişeliydim, korkuyordum. En kötüsüde bunu yansıtamayacak kadar acizdim. Neden oradaydı Berk? Neslihanın evinin önünde.
Elvin ve Fisun bana doğru geliyorlardı. Elvin ağlayarak

”Yavuz oğlum nerde? Noldu oğluma?”

”İçeride”

”Oğlumu görmek istiyorum”

Fisun elini Elvin’in omzuna koydu

”Canım sakin ol lütfen”

”Oğlum..Oğlumu görmek istiyorum. Nolmuş ona Yavuz”

”Karşıdan gelen bir araç çarpmış arabasına”

”Oğlum”

”Sakin ol. İyi olacak. Ona bir şey olmaz sen bilmiyor musun oğlunu? Berk bu”

”Olmayacak değil mi?”

”Sana söz veriyorum ona hiçbir şey olmayacak”

Telefonumun çalmasıyla telefonumu elime aldım. Arayan Neslihandı. Biraz uzaklaştım Fisunların yanından.

”Efendim”

”Gelmeyince merak ettim”

”Hastanedeyim ben..Berk”

”Noldu Berk’e?”

”Kaza yapmış”

”Ne! Nasıl?”

”Senin evinin önünde”

“Nasıl şimdi? Bende geliyorum hastaneye”

”Hayır gelme hiç. Bizde bekliyoruz zaten. Ben sana haber veririm”

“Peki” demesiyle kapattım telefonu. Doktorun çıkmasıyla doktorun yanına gittim. Elvin ağlayarak

“Oğlum nasıl doktor bey”

”Hastamızın genel durumu iyi değil. Glaskow düşük seyrediyor entübe edildi.Şu anda uyutuluyor. Durumuna ilerleyen zamanlarda tekrar bakarak bilinci açılırsa uyandırmaya çalışacağız makineden ayırarak. Bu süreçte sizlerlede bilgi alışverişinde olacağız şimdiden geçmiş olsun”

Elvin ağlayarak ”Yavuz oğlum iyi değilmiş”

“İyi olacak Elvin. Berk çok iyi olacak…. Abimin haberi var mı? Ben ulaşamamıştım”

Elvin ağlayarak ve öfkeyle “Bende ulaşamadım. Oğlu içerde yatıyor o kim bilir hangi orospunun koynunda” biraz duraksadıktan sonra “Pelin’ede söyleyemedim. Kahrolacak kızım”

Elvin’nin telefonunun çalmasıyla telefonunu açıp kulağına götürdü “Sinan nerdesin sen? Berk kaza yaptı hastanedeyiz. Sen nerdesin hı nerdesin!” deyip kapattı telefonunu “pislik”

”Elvin biraz sakin olmaya çalış lütfen”

………………………

PELİN’DEN

Asya’yla bizim evde oturuyorduk. Babam eve geldiğinde annemi sordu. Nerede olduğunu bilmediğimi söyledim. Telefonu eline aldığında. Sessizde unutmuşum beni aramış defalarca deyip annemi aradı. Duyduğu şeyle rengi atmıştı resmen

”Babacım noldu? Kötü bir şey mi var?”

”Berk kaza yapmış”

”Ne?”

……………………….

NESLİHAN’DAN

Evde öylece oturmuş boşluğa bakıyordum. Berk nasıldı acaba? Nisa geldi aklıma. Annemi hiç aramak istemiyordum ama Nisa’nın nasıl olduğunu bilmek için onu aramaya mecburdum. Annemi aradım

”Neslihan” diye açtı telefonu “Nisa yanında mı?”

”evet”

“Onu telefona verir misin”

”Bende iyiyim kızım sağol”

”İyi ne güzel Nisa’yı ver şimdi”

”Abla”

”Canım nasılsın?”

”iyiyim. Seni çok özledim”

”Bende seni çok özledim”

”Nerdesin”

”Dedemizin evindeyim canım. Orada kalıyorum ben”

…………………

PELİN’DEN

Öylece bekliyorduk hastanede. Bize doğru yaklaşan Selim’i görmemle şaşırdım. Asya’ya bakıp

“Bunun nereden haberi oldu?”

”Ben mesaj attım. Kardeş gibiler onlar sonuçta”

”İyi……Allah’ım abim iyi olsun lütfen”

”İyi olacak canım merak etme”

hava kararmıştı artık. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Ama geçmiyordu sanki. Amcam Selim’e bakıp

”Sen kızları götür”

”Hayır ben abimle kalmak istiyorum”

”Canım burada kalmanın ona hiçbir faydası yok. Çok geç oldu. Biraz dinlen. Yarın yine gelirsin.”

”Hayır amca lütfen”

Bize doğru yaklaşan Neslihan’ı görmemle ona doğru gidip sarıldım. Ağlıyordum. Geri çekildim. Amcam Neslihan’a bakıp

”Neslihan”

”Evde bekleyemedim”

”Anladım”

“Pelin, Asya hadi siz eve geçin. Selim sizi eve bıraksın dinlenin biraz”

Babamda bana bakıp “Hadi kızım. Hadi lütfen. Elvin sende kızlarla git dinlen biraz”

”Hayır ben oğlumu burada bırakıp hiçbir yere gidemem”

Selim elini koluma dokundurdu “Hadi Pelin” demesiyle onunla ilerledik. Arabasına yaklaştığımızda ön kapıyı açmıştı bana. Asya’da arka kapıyı açıp oraya oturmuştu. Bende arka kapıyı açıp oraya oturdum. Selim açtığı kapıyı kapattıktan sonra şoför koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı. Yol boyunca kimse konuşmamıştı. Eve geldiğimizde Selim arabayı durdurdu. Ben ve Asya indik arabadan. Selim arabanın camını açıp bize bakıp

“Bir şeye ihtiyacınız olursa beni arayın” dedi. Asya yaklaştı arabanın camına doğru

“Sen gelmiyor musun?”
“Hayır”

………………….

1 GÜN SONRA

NESLİHAN’DAN

Elvin Hanım gelip elimi tutmuştu. Bana bakıp

”Oğlum seni gerçekten önemsiyor Neslihan bunu onun gözlerinde görebiliyorum”

Bu cümlesi bana kendimi kötü hissettirmişti. Yavuz’a baktım. O da bana bakıyordu. Fisun’un başını Yavuz’un omzuna koymasıyla kaçırdım gözlerimi. Doktor yanımıza gelip. “Hastamız gözlerini açtı. Kısa süre kalmak şartıyla görebilirsiniz. Tekrar geçmiş olsun”

”Berk Oğlum” Elvin Hanım hemen kalkmıştı ayağa. Bana bakıp

“Neslihan duydun mu oğlum uyanmış”
ona bakıp gülümsedim “Evet” Yavuz’larında yüzü gülüyordu. Herkes çok mutlu olmuştu bu habere. Elvin Hanım elimden tutup “Hadi sende gel. Seni görmek ona iyi gelir” demesiyle birlikte yürüdük odaya doğru. Odadan içeri girmemizle Berk doğrulmaya. Çalıştı. Gidip ona yardım ettim. Bana bakıp yorgun bir sesle

“Neslihan” deyip elimi tuttu. Gözlerine bakıyordum. Yavuz ve Fisun’da girdi odaya. Yavuz Berk’e bakıp

”Hasta odası kalabalık olmaz aslında ama yinede belki bizide görmek istersin diye düşündük.
“İsterim tabiki. Beni şimdi bu odadan çıkarın lütfen evime gitmek istiyorum”

Yavuz Berk’e bakıp “Dur ya daha yeni geldin sayılır ne çabuk sıkıldın”

Berk gülümseyip “Amca…Burada hiç durmak istemiyorum.
“Eminim burada duranların hiçbiride canı isteği için durmuyordur zaten neyse doktorla konuşayım halletmeye çalışırız ama mutlaka evde bir hemşire olacak senin tam olarak iyi olduğunu görene kadar”

Berk’in “Tamam amcacım” demesiyle Yavuz çıktı odadan

Elvin Hanım eline telefonu aldı

“Ben o zaman Pelin’i arayayım o da buraya gelecekti gelmesin”

Fisun Hanım ve ben kalmıştık odada. Fisun

“Bende Yavuz’a bakayım” deyip çıktı. Berk bana bakıp

”Buradasın”

”Elbette…Korkuttun bizi”

”Neden?”

”Sana bir şey olacak diye çok korktu herkes”

”Ya sen?”

”Bende korktum”

”Korktun mu gerçekten?”
“Elbette”

gülümsedi. “Sana gelmiştim ben”

”Neden?”

”Ben..bilmiyorum..gelmek istemiştim”

”Anladım”

”Neslihan”

”Efendim”

”Şu an bunu söylemem ne kadar doğru bilmiyorum..Aramızda bir şey var hissediyorum…Aslında o gün seninle konuşmaya gelmiştim. Ne konuşacağımı bende tam olarak bilmiyordum. Amcamı gördüm senin evinden çıkıyordu. Kapıdaydınız…Biliyorum bunu söylemek için erken ama…Belki sana hep aklımdasın diyecektim..Belki daha fazlası..Amcamı gördüm o gün”

Kapı açıktı Yavuz ve Fisun kapıdalardı. Onları görmemle panikledim. Berk’e baktım

“Bende senden çok hoşlanıyorum”

Berk gülümseyerek “Gerçekten mi?.Şaşırdım..Yani çok sevindim”

Elvin Hanım Yavuzlara bakıp

“Napıyorsunuz kapıda?” demesiyle Berk’te o tarafa baktı. Fisun Elvin’e bakıp “Çifte kumruları bölmek istemedik” dedi

Elvin yanımıza geldi. Yavuz ve Fisun’da girdiler içeri. Elvin elimi tutup

”Oğluma çok iyi geliyorsun. Bu beni çok mutlu ediyor. Bak daha yeni uyandı hemen yüzü gülmeye başlamış”

Berk’te gülümseyip “Evet. Bana çok iyi geliyorsun”

Berk’in bu cümlesine gülümseyerek karşılık verdim. Yavuz Berk’e bakıp

”Ben işlemleri hallettim. Birazdan çıkabiliriz”

”Oh sevindim”

Elvin gülümseyerek “Bak ya daha yeni kendine geldi hemen sıkılmış”

”Hastaneleri sevmiyorum”

……………………..

PELİN’DEN

Asya’ya baktım

“Abim iyiymiş. yoldalarmış geliyorlarmış”

”Sevindim canım”

“Duyan arıyor. Doruk’ada abimin eve geleceğini söyledim. O da geçmiş olsuna geliyorum bende şimdi dedi.

”Bu çocuk senden hoşlanıyor bence abin falan bahane”

”Yok ya kibar bir çocuk sadece”

”Bilmiyorum yani seninle vakit geçirmek için hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Berk’le ne samimiyeti var ki Doruk’un”

“Ay Asya”

”Benden söylemesi”

…………………………..

NESLİHAN’DAN

Önde Sinan Bey ve Elvin Hanım oturuyordu. Ben ve Berk arkadaydık. Berk’in eli elime doğru uzandı. Bir tepki vermememle o da elimi tuttu. Çok içten gülümsüyordu bana. Bende ona gülümsedim.
“Birgün bana kaza yapıp ertesi gün çok mutlu uyanacaksın deseler inanmazdım..seni tanıyana dek…Böyle arabada yolculuk bile güzel olabiliyormuş. Önde annem ve babam oturuyor hemde kavga etmeden. Yanımda sen”

”Eminim daha güzel günlerin olmuştur. Hemde kaza yapmadığın”

Gülümsedi “Bugün hepsinden anlamlı geliyor bana”

bu konuşmadan sonra yol boyunca arabada sessizlik hakimdi. Bazen Berk’in bakışlarını hissediyordum yüzümde. Gülümsüyordum ama mutsuzdum. Ona yalan söylemiş olmanın mutsuzluğunu taşıyordum üzerimde.

………………………

PELİN’DEN

Aşağıdan gelen araba sesiyle pencereden dışarı baktım. Babamların ve amcamların arabası durdu arka arkaya. Asya’ya bakıp

“Abimler geldi” deyip aşağıya doğru ilerledim. Abimlerin içeri girmesiyle gözlerim dolmuştu. Abime sarıldım. Ufak bir acıyla inleme çıkmıştı ağzından. Hemen geri çekildim.
“Özür dilerim”

”Sorun yok fındık”

gülümsedim. Abimler in girmesiyle kapı tekrar çaldı. İçeri Selim’in girmesiyle göz göze geldik.
“Kardeşim” deyip abime doğru ilerledi. Onlarda sarıldılar. Selim’inde yardımıyla abim odasına çıktı. Yatağında doğrulmuş şekilde oturdu. Amcam abime bakıp

”Ben eve geçiyorum. Birkaç işim var. Bir şey olursa haber verirsiniz”

Yengem’in “Tamam canım” diye cevap vermesiyle amcam çıktı odadan. Amcamın çıkmasıyla Doruk girdi içeri.
“aa Doruk hoşgeldin” deyip ayağa kalktım. Yanına gidip selamlaşırcasına sarıldım. Elindeki çiçeği bana uzatmasıyla alıp abimin yanındaki komidinin üzerine bıraktım. Doruk Berk’e bakıp

”Geçmiş olsun”

”Teşekkür ederim”

Doruk gülümseyerek karşılık vermişti. Asya bana bakıp

“Ben eve kaçayım artık canım”

”Neden kalsaydın bugünde”

“Çok isterdim ama az önce annemler aradı gitmem gerekiyor”

”Peki. Ben geçireyim seni”

Doruk’ta “Bende sizinle geleyim” dedi ve birlikte çıktık odadan.

Bahçeye indiğimizde Asya arabasına binip ilerledi. Doruk bana bakıp

“Sen nasılsın?”

”Sanırım iyiyim”

”Merak ettim seni”

”Teşekkür ederim”

Kollarımı birleştirmemle Doruk üzerindeki ceketi çıkarıp omuzlarıma koydu. Başımı kaldırdığımda pencereden bize bakan Selim’i gördüm. Doruk bana bakıp

”Üşüdün sen hadi içeri geçelim”

”Olur”

Birlikte içeri girdik abimin odasına doğru ilerledik. Benim telefonumun çalmasıyla durdum. Doruk abimin odasına girip kapattı kapıyı. Ben telefonu açtım koridorda ilerliyordum. Arayan Asya’ydı

“Efendim Canım”

”Ay aşkım ya ben cüzdanımı sizde düşürdüm galiba bir bakar mısın odana”

”Tabi” odama doğru ilerledim. Odaya girer girmez elime yatağımın üzerinde duran cüzdanı aldım

”evet bizde unutmuşsun”

”Yarın uğrar alırım?”

”Tamam canım”

”Öpüyorum canım bay”

”bay bay”

odamdan çıkmamla kolumu tutan elle durdum. Kolumu tutan elin sahibine baktığımda Selim’le göz göze geldim

”Doruk kim?”

”Neden soruyorsun?”

”Sorasım geldi”

”İyi benimde cevap veresim gelmedi”

”Beni sinirlendirme”

”Sanane Selim kimse kim”

”Pelin”

”Çekil”

kolumu çektim Selim’in elinden ve abimin odasına doğru ilerledim.

………………

NESLİHAN’DAN

Berk’e baktım “Ben artık kalksam iyi olacak”

Elvin Hanım bana baktı. “Evet çok yoruldun sende dinlen canım”

Ayağa kalktım Berk’e baktım” Görüşürüz. Dikkat et kendine” Elvin Hanım ve Fisun Hanım’a baktım “Görüşürüz” dedim

Elvan Hanım’ın “Görüşürüz canım” demesiyle çıktım odadan. Evden çıkıp Yavuz’un evlerine doğru ilerledim. Zaten iki ev aynı bahçedeydi. Kapıyı çalmamla hizmetçinin kapıyı açması bir olmuştu. İçeri girdim. Hizmetçiye bakıp

”Yavuz Hoca nerede acaba?”

”Çalışma odasındaydı efendim”

”Tamam” deyip çalışma odasına doğru ilerledim. Çalışma odasının kapısına geldiğimde kapıyı tıklatıp açtım kapıyı

”Gelebilir miyim?”

Evet anlamında bir kere eğdi başını. İçeri girip kapıyı kapattım. Yanına doğru ilerledim. “Aslında şu an ne söylemem gerek bilmiyorum Yavuz” gözlerim dolmuştu “Seni seviyorum”

“Neslihan”

Yanıma geldiğinde ikimizde birbirimizin gözlerine bakıyorduk. Bir eliyle sildi yüzümden süzülen yaşı. Dudakları yakınlaşmıştı dudaklarıma. Beni öpmesiyle bir damla yaş daha süzülmüştü gözümden. Geri çekilmesiyle gözlerine baktım

”Ben bu duygunun önüne geçemiyorum”

“Keşke bugün öyle söylemeseydin Berk’e”

”Panikledim”

”Biliyorum”

”Özür dilerim”

”Dileme canım. Senin hiçbir suçun yok ki”

”Ben eve geçeyim biri gelmeden. Şimdi niye buraya geldin demesinler”

”Ben bırakayım seni”

”Hayır ben kendim giderim. Lütfen kimseye açıklama yapmak istemiyorum daha fazla”

”Peki. Şoför bıraksın o zaman”

”Tamam”

”İyi geceler”

”İyi geceler”

Dışarı çıkmamla arabaya bindim. Şoför evime doğru ilerledi. Telefonuma gelen mesajla telefonumu elime aldım. gelen mesaj Berk’tendi

-Her şey için teşekkür ederim

Gözlerimden bir damla yaş süzüldü. Eve geldiğimde direkt yüzümü yıkayıp üzerimi değiştirip yatağıma uzandım.

Gözlerimi açtığımda gün aydınlanmıştı. Kapının çalmasıyla yatağımdan çıkıp aşağı doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda karşımda Yavuz’u görmemle gülümsedim. O da hafifçe gülümseyip

”Aklım sende kaldı”

Gülümsedim. Yavuz bana bakıp “İçeri gir demeyeceksin galiba”

”a gir tabiki afedersin”

”Kahvaltı yaptın mı diye hiç sormayacağım. Sesinin tınısından belli yapmadığın”

”Evet yapmadım”

“Sana poğaça aldım”

”Hemen kahvaltı hazırlıyorum o zaman”

”Yok hiç hazırlama canım. Ben yaptım kahvaltımı okula geçeceğim. Yüzünü görmek için bahaneydi poğaçalar.”

”Tamam kahve yapayım sana o zaman”

”Olur”

Birlikte mutfağa geçtik. Ona kahve yaparken sarıldı arkamdan belime. Yüzünü omzuma koydu. Gülümsedim.
“Bir masalın içindeyim sanki”

”Bizim masalımız”

”Evet. Bu masal güzel biter mi dersin?” Dedim gözlerine bakıp. Elleri hala belimdeydi

”Hayır. Çünkü bu masal hiç bitmeyecek sana söz veriyorum. Ve elimden geldiğince bunu senin için güzelleştireceğim. Senin üzülmene hiçbir zaman izin vermeyeceğim.”

Gülümsedim bir elim yüzündeydi. Küçük bir öpücük kondurdum dudaklarına

Kahveyi fincana dökmemle

“Kahveniz hazır Yavuz Bey”

”Çok teşekkür ederiz efendim” elimi eline alıp avucumun içini öptü “Ellerinize sağlık.”

Kahvesini aldı içmeye başladı.
“Otursaydın”

“Yok böyle seni izlemek güzel. Son saniyeme kadar yanında olma hakkımı gözlerinin içine bakarak değerlendirmek istiyorum”

Gülümsemem silinmiyordu yüzümden. Aynı zamanda onun gülümsemeside öyleydi.

Hızla içti kahvesini

”Yavaş ol yanacaksın”

”yandım zaten.” Öptü yanağımdan “Benim çıkmam lazım güzelim. Öğleden sonra dersin var biliyorsun. Okula gel bugün. Okulda görüşürüz”

”Tamam”

Bende Yavuz’la beraber ilerledim. Kapıyı açtım dışarı çıktı. Bana bakıp dudağımdan öptü. Dudaklarının dudaklarımdan ayrılmasıyla karşımda annemi ve Nisa’yı gördüm. Yavuz’da görmüştü. Bir şey söylemeden arabasına doğru ilerledi. Arabasına binip uzaklaşmasıyla annem bana bakıp

”Yavuz Behram değil miydi o?”

”Evet”

“Kızım sen aptal mısın o adam evli”

”Bilmediğin çok şey var. Ayrıca hepsinden önce Yavuz beni seviyor”

”Hıh seviyormuş. Bu adam senin için düzenini bozar mı sanıyorsun? Bu adamın ne kadar güzel bir karısı var. Ve üstelik karısı kimin kızı biliyor musun?..Millet vekilinin kızı. Senin baban kim hı? Batmış yurtdışına kaçmış bir dolandırıcı. Bu adam asla senin için düzenini bozmaz. Sadece gönül eğlendiriyor seninle. Sıkıldığı an bırakacak seni. Boş hayallere kapılma sakın. Üzülme diye söylüyorum”

 

 

 

 

……………………….

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 15.02.2025 22:28 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...