
Ilgın:Lan noldu
Çilay:Ananı sikeyim!Elimi kestim
Ilgın:Of gerizekalı
Çilay'ın bağırışını duyan Akay nefes nefese mutfağa geldi
Akay:Noldu be
Ilgın:Çilay parmağını kesti
Akay:Ne!
Akay hızlıca cebinden yara bandı çıkardı Çilay'ın parmağına yapıştırdı ve yok oldu.
Çilay:Biraz önce ne oldu be
Ilgın:Bilmem neyse bizene ya
Sofrayı tamamen hazırladıktan sonra diğerlerine seslendim
Ilgın:AKAY! TUNAY! URAS! HADİ GELİN
Tunay:Geliyoruz!
Yemeğin ortasında çatal yere düşünce aynı anda eğilen Akay ve Çilay'ın kafaları çarpıştı
Çilay:Ağh!Kafam
Akay:O kadar sert mi benim kafam ya
Çilay:Maşallah odun gibi Akay!
Akay:Benim ne suçum varya?
Çilay:Sus Akay
Onlar didişirken biz onlara gülüyorduk.
Tunay:Çekirdek yokmu ya
Akay:Sus
Tunay:Tamam be
Uras:Afiyet olsun size
Uras sofradan kalkıp gitmişti çokta bir şey yememişti ama onun arkasından koşmadım koşmayacaktımda ne hali varsa görsün.Dördümüz birden sofrayı toplayıp koltuklara oturduk.
Tunay:Ben odama çıkıyorum
Akay:Ben uyumaya gidiyorum
Çilay:Bende duş alıcam
Ilgın:Bende bahçeye çıkayım bari
Uras zaten odasındaydı.Kendime kahve yapıp bahçeye çıktım.Havada hafif bir rüzgar vardı kahvemi yudumlarken Uras'ı düşündüm o bana kırgın ben ona sebepsiz yere tripliydim ama tribimi atmaya devam edicektim.Kahvem bitince yukarı çıktım.Odama geçip bu sefer balkonuma çıktım.Yıldızları izlerken bana eşlik eden biri vardı yan balkondaki Uras.Odalarımız yan yana olduğu için balkonlarımızda öyleydi.Gecenin sessizliğini bozdum.
Ilgın:Yıldızlar, çok güzeller dimi
Uras:Bilmem öylemi
Ilgın:Öyle,biraz konuşabilirmiyiz?
Uras:Olur
Ilgın:Geliyorum
Kendime yine hakim olamamıştım ama ayrı kalmaya dayanamıyordum.Küçükkende böyleydim biri ile aram bozulunca barışmak için elimden gelen her şeyi yapardım ama sevdiğim biri ise...Uras'ın odasına girdiğimde biraz dağınıktı erkek işte ne beklersinki.Balkona gidip yanında dikildim
Uras:Ne konuşucağız?
Ilgın:Bizi
Uras:Biz yokuzki Ilgın?
Ilgın:Olalım o zaman
Uras:Birbirimizi yeterince tanıyormuyuzki?
Ilgın:Ben seni tanıyorum
Uras:Ne kadar?
Ilgın:Kıymadan özellikle köfteden nefret edersin,en sevdiğin renk lacivert,saçlarınca oynayınca direkt uyursun,kahveyi köpüksüz içersin ve vanilya kokusuna bayılırsın
Uras:Her şeyimi bilmiyorsun
Ilgın:Olabilir,sen beni ne kadar tanıyorsun?
Uras:Hmm,patlamış mısır sevmezsin,makarna çok yemezsin,en sevdiğin renk mor,en sevdiğin çiçek lale,babandan nefret ediyorsun
Ilgın:Bunlar herkesin bildiği şeyler
Uras:Derine ineyim o zaman,Annenin nasıl öldüğünü biliyorum.
Annem,en hassas noktalarımdan biri.Bunu sadece benim bildiğimi sanıyordum.O gün annemin öldürüldüğü gün gözümün önünden film şeridi gibi geçti.Gözyaşlarım aktı.
Uras:Bu kadar kırılacağını bilmiyordum.
Ilgın:Demekki beni tanımıyormuşsun en hassas noktam bunuda bilmiş ol!
Uras:Anneler niye herkesin hassas noktası ya
Kapıdan çıkarken Uras'a bağırdım.
Ilgın:Sen ne anlarsınki anne sevgisinden sen sevgiden ne anlarsın be!Hiç bir şey haketmiyorsun hele sevgi hiç
Kapıyı çarpıp odama gittim.Kendimi yumuşak yatağıma bıraktım.Sabahın erken saatlerinde gözümü açtım,saat daha 7 idi.Ilık bir duş alıp en sevdiğim parfümümü sıktım.Altıma lacivert eşofman üstüme gri bir sweatshirt giyip aşağı indim.Yüzümde sadece kapatıcı maskara ve renkli dudak nemlendiricisi vardı.Mutfağa gidip sakince kahvaltı hazırlamaya başladım dün geceki olanlardan sonra bu pek mümkün değildi tabi.Kahvaltıyı hazırlamışken pembe pjamaları ile Çilay geldi yanıma saçını dağınık topuz yapmıştı.:
Ilgın:Günaydın
Çilay:Günaydın barıştınızmı
Ilgın:Konuştuk güzelde ilerliyordu ama yine kapıyı çarpıp çıktım ama bu sefer suç ondada var.
Çilay:Ah be güzelim be
Ilgın:Neyse ya sizin şu Enes ile iş ne oldu
Çilay:Ha omu olmadan bitti eve atmaya çalışıyo göt herif
Ilgın:Iyy orospuya bak sen.
Çilay:Aynen öyle neyse diğerlerini uyandıralım
Ilgın:Sen uyandır ben uyandırmam onu
Çilay:Bekle hemen hallediyorum.
Çilay:AKAY TUNAY URAS ÇABUK GELİN
Üçüde koşarak gözlerini açamadan aşağı koştu
Akay:NE OLDU KİM ÖLDÜ
Tunay:Ne var yine ya
Çilay:Ha kahvaltı hazırda ondan yani
Akay:Neyse acıkmıştım zaten
Tunay:Ben uyuyodum ya
Uras:Ben uyumaya gidiyorum
Uras odasına yeniden çıktı.Dört kişi kahvaltımızı yaparken aklıma bir soru takıldı.Bugün günlersen 25 Kasım dün Uras'ın doğum günüydü ama kutlamamışlardı.
Ilgın:Bişey diyicem bugün 25 Kasım yani dün Uras'ın doğum günüydü evet hastanedeydik falan ama bugün niye kutlamıyorsunuz?
Akay ve Tunay birbirine baktı.
Akay:Uras doğum günlerini kutlamak
Çilay:Neden?
Tunay:Şöyleki Uras'ın 4. yaş doğum gününde yengem yani Uras'ın annesi Uras'ı terk etti
Ilgın:Ne!
Neredeyse Uras ile aynı kaderi paylaşıyorduk.Ben ona sevgiyi hak etmediğini söylemiştim,insan hiç sahip olmadığı bir şeyi hak edebilirmiydiki?
Çilay:Üzüldüm şimdi ya,kardeşi falan yokmu?
Tunay:Bildiğim kadarıyla yok
Ilgın:Size afiyet olsun ben doydum.
Sofradan kalkıp odama gittim yatağıma oturdum.Ondan özür dilemelimiydimki?Yapamazdım ama dediğim gibi ben küçüklüğümden beri birisiyle aram bozulunca barışmak için elimden gelen her şeyi yaparım.Uras'ın odasını tıklattım.
Uras:Gir
Kapıyı açtığımda Uras yatağında telefon bakıyordu.Beni görünce telefonunu bıraktı.Yanına oturdum.
Ilgın:Senin hakkında bir şey daha öğrendim
Uras:Neymiş
Dedi yere bakmaya devam ederek,uzun kumral saçları kahverengi gözlerini kapatıyordu.
Ilgın:Doğum günlerini neden kutlamadığını
Uras:İyiymiş
Uras:Bende senin hakkında bir şey öğrendim
Ilgın:Ne
Uras:Üzülüp sinirlenince çok acımasız olduğunu
Ilgın:Doğru,bir dakika ağladınmı sen
Uras:Belki
Evet evet gerçektende ağlamıştı annesi içinmiydi sanmıyordum ama belkide sinirinden idi.Sebepsiz yere ağlamaya başladım.
Uras:Neden ağlıyorsun
Bana baktı gözlerime baktı gözleri kızarmıştı.Hiç düşünmeden sarıldım.Kafamı boynuna gömdüm bir süre sonra karşılık verdi.Nasıl bir işti bu?Sarılmamız bitince Uras bana baktı gözyaşlarımı sildi
Uras:Ağlama,bunu haketmiyorsun.
Başımı öptü.
Uras:Dün gece için özür dilerim
Ilgın:Bende
Ilgın:Barıştıkmı?
Bakışları ciddileşti,kaşlarını çattı ardından gülümseyerek cevap verdi gülmek ona çok yakışıyordu.
Uras:Küsmüşmüydük?
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |