28.BÖLÜM

Ilgın:Gençler Çilay ve Akay'a bakar mısınız?

Gizay:Çok tatlılar.

Akay:Çilay neden bana sarılıyorsun?

Çilay:Başka sarılacak biri yok çünkü.

Akay:Anladım.

Şaşırmıştık ama artık normal geliyordu.

Ilgın:Gitsek mi artık?

Uras:Evet,gidelim.

Arabalara binip eve gittik.Herkes odalarına dağıldı.Odama çıkınca hemen sıcak bir duşun ardından aşağı inip kendime kahve yaptım ve bahçeye çıktım. Şezlonglardan birine oturup kahvemi içtim ve geçen ki tatilimizi düşündüm. Ne kadar saçmaydı Ama bir dakika ben her şeyi hatırlıyordum Uras'ı öptüğümü o gece beraber yattığımızı ve Uras'ın Bana dediğini."Keşke sen ayıkken de sana bu kadar yakın olabilsem güzelim"demişti bunu ona soracaktım hemde bu gece. İçeri girip telefon bakacaktım ki Kenan babam aradı.

Ilgın:Alo?

Kenan:Ilgın,merhaba kızım eğer müsaitseniz bu akşam size yemeğe gelecektik?

Ilgın:Tabi müsaitiz.

Kenan:Tamam o zaman.

Telefon telefonu kapattım.Hay sikeyim ben 2 saatte ne yapacaktım.Hemen ev halkına seslendim.

Ilgın:Ey ev halkı herkes 10 saniye içinde aşağı insin!

Herkes apar topar aşağı indi.

Tunay:Ne oldu yine?

Uras:Uyuyordum ben.

Ilgın:Uras babanlar yemeğe geliyor.

Uras:Gelsin ben ne yapayım alla alla.

Ilgın:Oldu paşam göte bak işten sıyrılıyor siz erkekler hepiniz markete gidiyorsunuz içecek,çerez,meyve ve tatlı alıyorsunuz.

Uras:Akay gider ya

Ilgın:Hayır hepiniz gidyorsunuz.

Onur:Ya yenge olmadı şimdi

Tunay:Harbi ya biz daha bu sabah çatışmadan çıktık.

Gizay:Batu gidiyorsun

Tunay:Hemen,ben kaçtım beyler

Akay:Hanımcı piç.

Ilgın:Hadi Uras sizde.

Uras:Sabır.

Uras'lar gidince bizde yemek yapmaya başladık.Ana yemekte pirinç pilavı ve sulu köfte vardı çorba olarak tavuk çorbası yapmıştık tatlı olarak da Uraslara künefe aldırtmıştım içecek olarak da kola, şalgam, ayran ve bira vardı sofranın belirli yerlerinde de salata ve mezeler vardı.Kapı çalınca Gizay kapıya baktı.Deniz'in sesi geliyordu

Deniz:Abi!

Uras:Abim

Deniz Uras'ın kucağına atladı.

Deniz:Abi biliyor musun babam bana araba aldı.

Uras:Vay, bizide gezdirirsin artık.

Deniz:Gezdiririm.

Ilgın:Sofra hazır isterseniz oturalım

Kenan:Oturalım oturalım

Masaya oturup yemeğe başladık sohbet güzel akıyordu huzurlu bir hava vardı.

Kenan:Şu çorbayı kim yaptı ya mükemmel olmuş?

Çilay:Ben yaptım efendim.

Kenan:Eline sağlık Çilay kızım.

Çilay:Afiyet olsun.

Akay:Harbi Çilay mı yaptı.

Çilay:Ne sandın yar- tövbe tövbe

Yemeğimiz bitince tatlıya geçtik ardından meyve,çerez derken geceyi yarıladık.

Merve:Kenan kalksak mı artık?Deniz'in uykusu geldi.

Kenan:Kalkalım,o zaman çocuklar bize müsade.

Uras:Siz bilirsiniz baba.

Merve:Uras görüşürüz oğlum

Uras:Görüşürüz.

Merve:Ilgın sende iyi bak oğluma.

Ilgın:Bakarım.

Kenan babalar gidince bizde etraf topladık ardından herkes odasına çıktı. Odama çıkınca pijamalarımı yedim ve yatağa yattım ki aklım Uras'a soracağım sonra geldi.Hemen odamdan çıkıp sağ tarafımda ki odanın kapısını tıklattım.

Uras:Gir.

Uras oyun koltuğunda oyun oynuyordu ben gelince bıraktı.

Uras:Ilgın,hayırdır?

Bir şey demeden Uras'ın yatağına oturdum oda yanıma oturdu.

Ilgın:Geçem gün bana sordun ya neden öptün beni diye.

Uras:Evet.

Ilgın:Bende sana soracağım.

Uras:Sor

Ilgın:O gece ben sana yanıma yatmanı söylemiştim sende yattın bana sarıldın birde "Keşke sen ayıkken de sana bu kadar yakın olabilsem güzelim"dedin neden?

Uras:Bilmem sarhoştum işte

Ilgın:Sen benim kadar değildin Uras,ayrıca biz zaten yeterince yakın değilmiyiz?

Uras:Öyleyiz.

Ilgın:Neden dedin o zaman?

Uras:Ilgın,ben seni seviyorum nasıl bilmiyorum ama beni kendine çok çabuk bağladın, benim ol istiyorum,yanımda ol istiyorum.

​​​