12. Bölüm

12. Bölüm 💫

E
hayalkusu_01

Selaaaamm aşklarımm 💗💖

 

 

 

Keyifler nasıl okullar nasıl gidiyorr

 

 

 

Bu bölüme sınır koyacağım normalde koymazdım ama okuyucu ve oy sayısı paralel değil sınır da hemen dolabilecek şekilde

 

 

 

SINIR: 20 OY 30 YORUM

 

 

 

İyii okumalarr 🧚‍♀️

 

 

 

12. Bölüm

 

 

 

Anne tarafı akrabalarla akşam yemeği yenmişti. Büyükler aşağıda sohbet muhabbet ediyordu.

 

 

 

Bizde kuzenler olarak yukarı kattaki oturma odasındaydık.

 

 

 

Aşağıya inip buzdolabından pinguileri aldım ve yukarıya çıktım. "Abii sana kinder pingui aldımm." Dedim enerjik bir sesle

 

 

 

Tuna abim odaya dan diye giren bana baktı.

 

 

 

"Küçüğüm ben pingui sevmemki süt dilimi severim. Meriç abim sever pingui sadece zevksiz olduğu burdan belli."

 

 

 

Cümlesinin sonunda iğrenerek Meriç'e baktı. Bende sinirli bakışlarımı Meriç'e yönlendirdim.

 

 

 

"Sen baba pingui al Tuna çok sever demedin mi Meriç?"

 

Dedim

 

 

 

Meriç'de bana sevimli olduğunu düşündüğü bakışıyla baktı.

 

 

 

"Yoo demedim sen öyle duymuşsun Lina." Dedi.

 

 

 

Birde bana moruk diyo yalançı

 

 

 

"Sen bana 'artık yaşlanmışsın kulakların duymuyor mu' diyorsun ben yaşlı mıyım Meriç sen kendine bir bak aynadan, bu pinguilerinde yüzünü göremezsin."

 

 

 

Sonra pinguilerin paketini açıp kafasına yapıştırdım. Sanki biraz abarttım ama eskinin de intikamını alalım.

 

 

 

Yaklaşık 4 paketi kafasına yapıştırdım.

 

 

 

Etrafa baktığımda Tuna, Ayaz,Alaz, Kuzey ve Ege anırarak gülüyorlardı. Ilgaz abim ve Orkun kahkaha atıyordu. Doruk abi, Yektağ abi, Utku abi ve Bora gülmelerini engellemeye çalışıyordu. Berk ise sinirle bakıyordu.

 

 

 

"Gözlerini pörtletip başına bakabilirsen pinguileri görürsün aşko."

 

 

 

Meriç abim bana saf bir sinirle bakıyordu. Galiba beni bu sefer kesin öldürecek

 

 

 

Run cesur run

 

 

 

Arkamı dönüp koşmaya başladım fakat tam merdivenlerden inecekken biri beni omzuna bok çuvalı gibi atıp gülmeye başladı.

 

 

 

"İndir beni... İMDAAATTT ADAM ÖLDÜRÜYORLAR."

 

 

 

Hiç kıpırdamadan geri oturma odasına girdi. Koltuğa fırlatıp gıdıklamaya başladı.

 

 

 

"AAHAHHAHA YA- AHHAAH YAPMA AHAHA YAR- AHAHA YARDIM ET- AHAHAHA -ETSENİZE AHAHA."

 

 

 

Kahkahalarım durmuyordu bir türlü hafiften kızarmaya başlamamla durmuştu.

 

 

 

"Kız öldü." Dedi Ayaz.

 

 

 

"Helvam tantunili olsun." Dedim ve ölmüş gibi geri yattım.

 

 

 

Ben rol yapayım derken

 

 

 

Gerçekten öldüm diyormuşun

 

 

 

Şaka şaka

 

 

 

Uyuyakalmışım.

 

 

 

Birinin beni odama taşıdığını hissetsemde uyanmadım.

 

 

 

(....)

 

 

 

"Lina hadi uyan abicim." Dedi başımda biri

 

 

 

"Hı hı."

 

 

 

"Lina hadi herkes seni bekliyor."

 

 

 

"Taam sen git ben gelcek."

 

 

 

"Lina türkçe konuş."

 

 

 

"Sen gitmek ben kalkmak aşağıya gelmek."

 

 

 

"Uyan artık Lina."

 

 

 

Sinirle yaatıktan başımı kaldırıp sinirle yastığı tutup başımda öten kişiye fırlattın.

 

 

 

"Ahh kızım bu cinayete teşebbüse girer." Dedi

 

 

 

Meriç'miş.

 

 

 

"Çık sende odamdan daha kargalar bokunu yemedi." Dedim.

 

 

 

"Tamam çıkıyorum ama sende gel hemen."

 

 

 

"Tamam geliyorum git sen."

 

 

 

Meriç'in odamdan çıkmasıyla yatağımdan çıktım ve lavaboma girdim. Elimi yüzümü yıkayıp üstümü değiştirdim.

 

 

 

Üstüme beyaz bir hadi altıma da bol kot pantalon giydim son olarak beyaz nike çoraplarımı giydim.

 

 

 

Çoraplarımı giyerken aklımda Seda Sayan'ın sesi canlanıyor.

 

 

 

Çorap bir kültürdür ben çorap kadınıyım sen giyersin giymezsin beni ilgilendirmez ben çorap severim çorap çorap çorap

 

 

 

 

 

 

 

Odamdan çıktığımda Tuna abimle karşılaştım. Benim odamdan çıkmam ile bana döndü.

 

 

 

"Günaydın küçüğüm bugünde parlıyorsun." Dedi yanağımdan makas alarak

 

 

 

"Günaydın yakışıklım." Dedim gülümseyerek "oyşş şu tatlılığa bak."

 

 

 

Güldüm bu haline

 

 

 

"Hadi aşağıya inelim bizi bekliyorlar." Dedim.

 

 

 

"Tuna Karahan hava yolları hizmetinizde efendim." Dedi ve sırtını bana dönerek eğildi.

 

 

 

Sırtına atlayıp bacaklarımı beline doladım. Oda ayaklanıp merdivenleri hızlı hızlı indi. İlk bunu yaptığımızda çok korkmuştum ama şimdi o kadar korkmuyordum aksine eğleniyordum.

 

 

 

Yemek odasına girdiğimizde herkesin gözü bize dönmüştü neşeyle "Günaydın sevgili ailem." Dedim. Tuna abimin sırtından inip boş bir yere oturdum. Anne tarafı akrabalardan Ilgaz abiler gitmişti ama diğerleri buradaydı.

 

 

 

Herkes günaydın derken bende tabağıma kahvaltılık dolduruyordum.

 

 

 

"Bak şurda sıkma var abicim." Dedi Meriç parmağıyla masanın diğer ucundaki böyle dürüm gibi bir şeydi. Daha önce hiç yememiştim. Eski ailem doğu tarafından bir aileydi ama aşiret değillerdi.

 

 

 

Meriç'e yaklaştım. "İçinde ne varki?" Dedim maazallah karabiber falan vardır.

 

 

 

"Tulum peyniri ve beyaz peynir karışık şekilde, maydanoz, soğan, kırmızı biber ve biraz zeytinyağı var bir dene seversin."

 

 

 

Masanın diğer ucunda olduğu için birinden istemem lazımdı.

 

 

 

"Doruk abi orda adı neydi Meriç heh, sıkma varmış versene bir tane."

 

 

 

Gülüp bir tane sıkmadan uzattı. Tantuni gibi dürümdü ama peynirli olanından

 

 

 

Bir ıssırık aldım bio abiler ve bio kuzenler dikkatle beni izliyordu.

 

 

 

Peynir sevmem o yüzden bunu da sevmemiştim. Yüzümden belli oluyordu büyük ihtimal sevmediğim

 

 

 

"Ben peynir sevmem bunda da çok peynir var midem bulandı." Dedim.

 

 

 

"Kimin kardeşi be aynı ben." Dedi Orkun.

 

 

 

Hayırdır koçum kardeşim falan

 

 

 

Nerden bacın oluyorum senin ha nerdeğn bacın oluyorum

 

 

 

Şahsen ben bir özür duymadım. Meriç gibi bir şeylerde söylemedi.

 

 

 

Gözlerimi kısıp Orkun'a baktım. O da bana bakıyordu sırıtarak

 

 

 

Zalımın oğlu güzel sırıtıyor

 

Acaba sevgilisi var mıdır

 

Ya Tuna'nın sevgilisi varsa

 

Meriç'in sevgilisi varsa anca kıza acırım bu çekilmez.

 

Ayol banane ya

 

 

 

"Kız noldu Orkun'a kaşlarını çattın sonra gülümsedin hemen ardından sorgular gibi baktın. Tuna ve Meriç'e de öyle baktın kızı dellirttiler kendileri gibi, canım kuzenim bunlarla takılma aptal ederler insanı gel benimle takıl."

 

Dedi Utku abi

 

 

 

"Ha." Nidası döküldü dudaklarımdan

 

 

 

"Lina iyi misin güzelim." Dedi Tuna abim

 

 

 

"İyiyim abim öyle dalmışım." Dedim. Onlarda çok üstelemediler

 

 

 

"Hayırdır sen bir yere mi gidiyorsun." Dedi Bora tek kaşını kaldırarak

 

 

 

"Seni ilgilendiren kısım." Dedim onun gibi tek kaşımı kaldırarak

 

 

 

"Abinim ben senin."

 

 

 

Bak ya Boracık abilik taslıyor

 

 

 

"Bak külahım ona anlat. Bora git uğraşacak başka birini bul."

 

 

 

"Bora kızıma laf atıp durma! Berk sende kızımı rahat bırakın ha yok ben Lina'yı rahat bırakmayacağım diyorsanız kendinizi düzeltesine kadar gözükmeyin gözüme."

 

 

 

Dedi babam

 

 

 

"Şu aptal kız için abime kızıp durma gitmesi gereken kişi biz değil o ayrıca hala dünkü olayı açıklamadı kendileri."

 

 

 

Gözüm direkt Tuna'ya takıldı o biliyordu ne olduğunu gece odasından ağlama sesi geliyordu.

 

 

 

Tuna sinirle Berk'e bakıyordu.

 

 

 

"Berk kalın kafan almıyor heralde oğlum sıkıntılı mısınız git psikolojik tedavi gör varsa sıkıntı hem Ilgaz abi iyi psikologtur ona gidin buda size son iyiliğim olsun."

 

 

 

"Sen nerden biliyorsun iyi psikolog olduğunu." Dedi Bora sorgular gibiydi.

 

 

 

Ha şey olduya benim psikolojim sikilde de biraz oydu psikoloğum ordan biliyorum mu diyecektim.

 

 

 

"Uzun zamandır tanıyorum ya o yüzden şey ettim ben neyse Alaz ve Ayaz dışarı çıkalım mı?" Dedim.

 

 

 

"Olur kuzim çıkalım bunaldım zaten." Dedi Alaz.

 

"Çıkalım." Dedi Ayaz da

 

"Anne baba biz dışarı çıkıyoruz görüşürüz." Dedim

 

 

 

"Nereye gideceksiniz?" Dedi annem

 

 

 

"Furkan ile tanıştırırım onları sonra da kafeye veya sahile gideriz." Dedim.

 

 

 

"Yine mi o lavukla buluşacaksın." Dedi Meriç

 

 

 

"Evet Meriçtom başka bir sorun var mı?"

 

 

 

"Yok geç olmadan gelin ve mümkünse başınızı belaya sokmayın." Dedi.

 

 

 

"Yok yok bir şey olmaz bize." Dedim ve üçümüz evden çıktık.

 

 

 

(....)

 

 

 

"Ay sabredin biraz ya biter birazdan." Diye üçüne de çemkirdim.

 

 

 

Dışarı çıkmışken tırnak da yaptırayım dedim. Üç erkekle tırnak yaptırmaya gitmek çok zordu.

 

 

 

Sürekli 'hadi gidelim, bitmedi mi, kötü olacak zaten, iş yakınken dönelim.' diyip duruyorlardı.

 

 

 

Ama seçtiğim tırnak modeline aşık olmuştum. Acayip güzeldi. Böyle pembemsi bir renk tırnağımın ortasına uygulanmıştı. Sonra gri ile de üstüne ardışık çizgiler atılacaktı.

 

 

 

 

 

 

 

Sonunda tırnaklarım bittiğinde Ayaz, Alaz ve Furkan da bitmişti.

 

 

 

"Hadi tantuni yiyelim." Dedim.

 

 

 

"Bitti mi cadı tırnakların." Dedi Furkan.

 

 

 

"Tırnaklaımı koluna mı batırayım yoksa ıssırayayım mı Furki?" Dedim tırnaklarıma bakarken

 

 

 

"Yok abla benim hatam hadi tantuni yiyelim." Dedi ve elini önüne koyup eğildi.

 

 

 

(....)

 

 

 

"Ayy karnım şişti." Diyerek sandalyeye yaslandım. İkizler ve Furki hâlâ yiyordu.

 

 

 

Ben 4. tantuniyi yemiş ve bırakmıştım. Onlarda 3. tantuniyi yiyorlardı.

 

 

 

"Hadi ama ya bir tantuniyi yiyemediniz?" Dedim Ayaz Alaz'a baktı

 

 

 

"Bir değilki Alaz iki taneyi birden yiyor."

 

 

 

Şokla Alaz'a baktığımda bir tavuklu tantuniden birde etli tantuniden ısırık alıyordu.

 

 

 

"Ee yuh ama ayı yavaş ye ölüp başımıza kalacaksın onu bırak hesabı ben ödeyeceğim dedin öleceksen sonra öl."

 

 

 

"KKullanıldığmı hissediyorum." Dedi Alaz bana bakarak.

 

Ayaz ve Furkan aynı anda "Öyle zaten." Demesiyle kahkaha atmıştım.

 

 

 

Alaz'da göz devirip tantunilerini yemeye devam etti. Ayaz ve Furkan'a öyle. Ben ise yeselerde gitsek kafasındaydım. Çalan telefonum ile telefona baktım.

 

 

 

Tanımadığım bir numaraydı.

 

 

 

"Alo kimsiniz?" Dedim. Masadaki gözler bana dönsede umursamadım.

 

 

 

"Lina ben Meriç abicim gelin artık Alaz ve Ayaz gideceklermiş teyzem öyle diyor."

 

 

 

"He sen miydin tamam geliyoruz biz hadi görüştük." Dedim ve kapattım sonra masadakilere döndüp konuşmaya başladım.

 

 

 

"Meriç aradı ikizler gidiyormuşsunuz siz teyzemler çağırmış." Dedim.

 

 

 

"Tamam kalkalım o zaman." Dedi Ayaz ve Alaz'a dönüp devam etti. "Hadi Alaz hayvan gibi yedin adamın ekmek teknesi senin yüzünden iflas etti."

 

 

 

"Bir yemek yedirmedeniz tamam geliyorum." Dedi ve son ısırığı alıp sandalyesinden kalkıp hesabı ödemeye gitti bende peşinden gittim.

 

 

 

Erkek sus

 

Yemeğini hızlı ye

 

Hesabı öde

 

 

 

Yan masadan gelen sesle Alaz ile oraya baktık.

 

 

 

"Hayırdır bilader açıkta bir yerimiz mi var." Dedi Alaz.

 

 

 

"Sana bakan yok zaten yanındaki karıya bakıyoruz biz." Dedi çocuk gevşek gevşek 3 kişilerdi yaşlarıda ortalama 21 22'ydi.

 

 

 

"Yanındaki çıtırın numarası varsa versene." Dedi aralarından biri

 

 

 

"Olum siktirin gidin." Dedi Alaz.

 

 

 

"Sana karışan mı var yarram yanındaki karının numarasını ver seninle işi bitince bizim işimize baksın."

 

 

 

"Ne diyorsun sen ya orospu çocuğu bana bak seni bir döverim o kafan zeytin ezmesi olur bir küfür ederim nefesin kesilir orospunun evladı sen kimsin lan döl israfı pezeveng sizin yüzünüzden ülke ilerleyemiyor şerefini siktiğimin puştu." Dedim.

 

 

 

"Sert kız ha severiz." Dedi içlerinden biri ukala ukala aynen sert

 

 

 

Daha fazla kendime hakim olamayıp o sert kız severiz diyen pezevengin suratına yumruğu çaktım.

 

 

 

"Sert aynen." Dedim ve bir yumruk daha çaktım. Ardından Alaz'da dayanamamış diğerlerine dalmıştı. Bir süre sonra Furkan ve Ayaz'da gelmişti yani anlayacağınız ortalık mahşer yeriydi.

 

 

 

(....)

 

 

 

"Düştüm mapus damlarına, öğüt veren çok oldu." Diyen Furkan'ın suratına yapıştırmamak için kendimi zor tutuyordum.

 

 

 

Evet nezerathaneye düşmüştük benim biraz dudağım patlamış, Alaz'ın kaşı patlamış olsa da siz birde karşı tarafı görün ayol 💅

 

 

 

Bir yandan nezerathanenin demirlerini zorluyor bir yandan da Furkan'a katlanmaya çalışıyordum.

 

 

 

Alaz ve Ayaz'da oturmuş yan taraftaki kısımda dövdüğümüz çocuklara bakıp 'çok iyi dövmüşüz' muhabbeti yapıyorlardı

 

 

 

Furkan bir saattir türkünün aynı cümlesini söylüyordu 'düştüm mapus damlarına öğüt veren çok oldu."

 

 

 

Allah'ım, sabır ver yarabbim

 

 

 

Sıkıldım zaten nerde kaldılar. İlk defa düşmüyorduk nezerathaneye Furkan ile daha önce de düşmüştük ama o kadar abur cubur aldım dün ya bari onları getirseler.

 

 

 

Ay birde Tolga abim var.

 

 

 

Can sıkkınlığından şarkı mırıldanmaya başladım.

 

"Gider mi insan çok seviyorken şimdi dur demem nasıl olsa bir gün anlar beni anlarsın yalanlarla bırakma beni böyle gözlerime bak doğruyu söyle ama korkak sen bir korkaksın."

 

 

 

(Şu an beynimde bu şarkı dönüyor o yüzden bunu yazayım dedim ksndkdk Yazarınızdan 👸)

 

 

 

Şarkı mırıldanmam bittiğinde etrafa bir göz attım çünkü herkes susmuştu.

 

 

 

Herkes susmuştu çünkü beni dinliyorlardı.

 

 

 

"Ohaa sesin çok güzel kuzim." Dedi Alaz.

 

 

 

"Teşekkür ederim." Dedim ve önüme döndüm.

 

 

 

"Düştüm mapus damlarına öğüt veren çok oldu." Diyen Furkan'a sinirle baktım.

 

 

 

"YETER FURKAN!"

 

 

 

"Tamam kız bağırma hemen." Dedi ve sustu çok şükür

 

 

 

Bir süre bir o yana bir bu yana dönüp durdum. Yaklaşık yarım saat sonra bir polis memuru maşallah boy desen var pos desen var analar neler doğuruyor. Kendine gel Lina.

 

 

 

Nerde kalmıştık heh bir polis memuru ardından babam annem teyzem eniştem Tolga abim ve Meriç gelmişti.

 

 

 

Çok az kişi gelmişler daha yok muydu ya

 

 

 

"Kızım nasılsın bir yerine bir şey oldu mu babacım. Ay dudağın patlamış pansuman yapalım çıkar çıkmaz tamam mı?"

 

 

 

"Ben iyiyim baba ve çıkarsak yaparız pansumanı."

 

 

 

"Çıkaracağız kızım diğer keretalar nasıl?"

 

 

 

Elimle arkamı gösterdim bir birlerine nah çekiyorlardı. Abi hiç mi farketmediniz siz nasıl bir yaratıksınız

 

 

 

"Aloo salaklar babamlar geldi."

 

 

 

Herkes bana ve demirliklerin arkasındaki ailemize döndü hepsi birbirine 'sıçtık biz' der gibi bakıp zoraki bir gülümsemeyle "Ay siz mi geldiniz hoş geldiniz canım ailem benim." Dedi Alaz Ayaz'ı ittirerek.

 

 

 

"Biz geldik oğlumda siz pek mutlusunuz kalın burda bir gece." Dedi eniştem (kesinlikle yazarınız enişte karakterinin adını unutmadı.)

 

 

 

"Baba nolur çıkar artık bizi." Dedi Alaz yalavarırcasına

 

 

 

İkizler birbirinden çok farklıydılar. Alaz daha neşeli daha konuşkanken Ayaz daha soğuk daha durgun daha az konuşan bir karaktere sahipti.

 

 

 

"Yok öyle yediniz bir bok kalın burda." Dedi eniştemde

 

 

 

"Ama enişte benim hiç bir suçum yok her şeyi Alaz ve Furkan başlattı." Dedim masum masum

 

 

 

"Yalancıya bak burnun uzamasın kız dikkat et çocuğa ilk yumruğu sen attın ya." Dedi Alaz.

 

 

 

Oğlum bir sus ya bir sus

 

 

 

Diğer nezerathaneden ses yükseldi. "Kızda nasıl el varsa burnum kırıldı amınakoyayım hayvan sanki." Dedi yumruk attığım çocuk

 

 

 

"Duyamadım ne dedin."

 

 

 

"Bir şey demedim abla siz konuşun saygılar." Dedi tedirgin bir sesle

 

 

 

"Neden kavga ettiniz peki?" Dedi Meriç ab- öff Meriç'te.

 

 

 

"Şimdi Meriçcim şöyle oldu ben tantuni yemeye gittim tabi bunlarda geldi ben 4 tane yedim bu arada he birde Alaz bir tavuvluyu ve bir etliyi aynı anda götürd-

 

 

 

"Lina abicim ne anlatıyorsun sen." Dedi Meriç.

 

 

 

Öff yemedi ya

 

 

 

"Tamam tamam ya şimdi biz Alaz ile hesabı ödemeye gittik şu üç it varya he onlar bana yavşadı bende sinirlendim yumruk attım sonra Alaz girdi kavgaya sonra da Ayaz ve Furkan." Diye kısaca özet geçtim olanları

 

 

 

"Ne yaptı ney yaptı o üç it sana."

 

 

 

Arkada olaydan bağımsız olan Furkan konuştu.

 

 

 

"Saygılar Meriç abi, sarktı yavşadı Aden'e o üç it herif." Dedi.

 

 

 

Ay çıldıracağım şimdi kendimi duvardan duvara vuracağım.

 

 

 

"Tamam ben onların icabına bakacağım birazdan avukat gelir her şey hallolur tamam mı abicim." Dedi Meriç.

 

 

 

Tolga abime baktığımda bizi izliyordu sadece, ay üzümlü kekim çok fazla boşlamıştım onu

 

 

 

"Abicim nasılsın konuşmuyoruz uzun süredir.' Dedim

 

 

 

Abim bana bakıp gülümsedi gözleri parladı lan adamın

 

"İyiyim prensesim sen nasılsın?"

 

 

 

"Her zamanki gibi be abi geçinip gidiyoruz ne yaparsın." Dedim.

 

 

 

"He anladım ben seni tamam Aden ben kaçar anlaşılan senin benim canım çok sıkkın bana para ver beni tatile götür dönemin başlamış." Dedi.

 

 

 

"Yoo aslında öyle bir düşünmemiştim." Dedim.

 

 

 

"Tamam Aden öyle olsun." Dedi.

 

 

 

"Öyle zaten." Diyip omuz silktim.

 

 

 

(....)

 

 

 

Ayy sonunda eve gelebilmiştim. Bakın ben gelebilmiştim çünkü ikizler hâlâ oradaydı. Furkan da evine gitmişti.

 

 

 

Şu an odamda üstüme pijamalarımı giymiş test çözüyordum.

 

 

 

Biri kapımı tıklatıp odama girdi "Hadi Lina yemek yiyeceğiz." Dedi Orkun.

 

 

 

"Tamam çık sen geliyorum ben." Dedim oda bir şey demeyip odamdan çıkmıştı.

 

 

 

Test kitabını kapatıp kalemlerimi kalemliğime koydum sonra da odamdan çıktım.

 

 

 

Fakat merdivenler de hiç görmek istemeceğim birini gördüm Berk'i.

 

 

 

Ay ben bununla o merdivenden insem beni iter psikopat.

 

Asansöre binsem hemen aşağıya inebilirim dayanırım o zaman

 

 

 

O yüzden adımlarımı asansöre yönlendirdim. Asansörü çağırıp içine girdim. Yemek odasının katına basıp inmeye başladım.

 

 

 

Durdum.

 

 

 

Durdum lan

 

 

 

Asansör durdu.

 

 

 

Allah'ın bu sefer galiba gerçekten ölüyorum ben

 

 

 

"YARDIM EDİN. ABİ TUNA ABİ MERİÇ ANNE BABA ASANSÖRDEYİM." Diye bağırdım Allah'tan çok geçmeden birileri gelmişti.

 

 

 

"Lina'm korkma tamam mı abicim ben buradayım Tuna abin de burda." Dedi sesinden Meriç olduğunu düşündüğüm kişi

 

 

 

"Çok korkuyorum çok karanlık üstelik klstrfobim var." Diye bağırdım duymaları için

 

 

 

"Tamam miniğim korkma ben yanındayım kurtacağız seni sakın telaşlanma seni rahatlatacak bir şey var mı?" Sesi garip bir şekilde güven vermişti.

 

 

 

Rahatlamak için ne yapabilirim? Abimin söyledeği şarkıyı dinleyebilirim ama telefonum odamda kalmıştı.

 

 

 

O yüzden aynı şarkıyı kendi kendine mırıldandım. Ama hâlâ korkuyordum.

 

 

 

"Yalanlar söyliyecekler

 

Sözlerinden dönecekler

 

Buzdan kalpleri olucak

 

Acı sözleri olucak

 

Yaralicak sanacaksın

 

Ama hep sen kazanacaksın

 

Üstlerine gitmeyi öğreticem

 

Düşünce kalkmayı öğreticem."

 

 

 

Aynı şarkıyı 6. söyleyişimde bir ışık gördüm yukardan biri ellerini uzatıyordu.

 

 

 

Meriç'ti büyük ihtimal

 

 

 

"Miniğim ellerini bana uzat tutayım seni korkma abin yanında hem senin ne güzel sesin varmış kız bize de söylersin dimi bir gün şarkı bence söylemelisin."

 

 

 

Uzattığı ellere tutundum. Bedenim yukarı doğru çekildiğinde ayaklarım zemine temas etmişti. Etrafa baktığımda Berk hariç herkes endişeyle bana bakıyordu.

 

 

 

"Bak çıktın abin kurtardı seni." Dedi gülümseyerek hemen boynuna atlayıp sarıldım.

 

 

 

"Çok çok teşekkür ederim."

 

 

 

Başımı boynuna gömmüştüm.

 

 

 

"Şşt kardeşler abilerine teşekkür etmezler hadi sen uyu dinlen biraz sonra yersin yemeğini." Desede ben gran kıpırdamıyordum.

 

 

 

Beni kucağına alıp odama götürüp yatağıma yatırmıştı. Tam gidecekken elini tuttum "Gitme. Bugün benimle uyusan olmaz mı?"

 

 

 

Meriç bana inanmaz gibi bakmıştı. "Lütfen." Dedim. Sonra yüzünde bir gülümseme belirdi ve yatağımın boş kısmına uzandı bana sıkıca sarılıp başımdan öptü. Bende aynı şekilde ellerimi beline dolamıştım.

 

 

 

(....)

 

 

 

'Dokunma bana dokunma istemiyorum'

 

'Git lütfen git'

 

'İmdatt'

 

'D-dokunma bana lütfen'

 

 

 

Sesimi duyan yok mu

 

Hiç kimse mi duymuyordu

 

 

 

'Yapma yapma dokunma bana'

 

 

 

'DOKUNMA BANA'

 

 

 

"Lina, Lina'm abicim uyan kabus görüyorsun." Birinin adımı söylemesiyle yatağımdan sıçradım.

 

 

 

"Lina'm abicim kabus gördün ben yanındayım korkma tamam mı?" Dedi yatıştırıcı bir sesle

 

 

 

Ben ise gördüğüm kabusu algılamaya çalışıyordum. Yine mi ya yine mi? Birde Meriç yanımdayken

 

 

 

"Çok korktum." Dedim.

 

 

 

"Korkma ben yanındayım." Dedi ve sarıldı.

 

 

 

"Yadş uyuyalım geri." Dedi ve beni de yatıraraj yattı. Sıkıcı sarılıp başımdan öptü "İyi geceler miniğim."

 

 

 

"İyi geceler abi."

 

 

 

♡°♡°♡°♡°♡°♡

 

 

 

BÖLÜM SONU

 

 

 

2258 KELİME

 

 

 

Nasılsınız aşklarım

 

 

 

Bölüm nasıldı?

 

 

 

Ayy sizce Aden Lina Meriç'i affetmekle hata mı yaptı Meriç biraz daha sürünsem miydi yoksa iyi mi yaptı.

 

 

 

Neysem bu hafta sınır dolasına kadar bölüm gelmez bende eski bölümleri düzenlerim. Normalde sınır koymam da okuyan saıyısı ile oy sayısı paralel değil.

 

 

 

Dün 3 Aralık'tı alındı mı switler alınmadıysa üzülmeyin Tunaşkımdan size birer swit xmdmkdm

 

 

 

Şaka maka 2023 bitiyor ha

 

2024'e giriyoruz ve ben kendimi hâlâ 2020'de hissediyorum mdkjdjd

 

 

 

Neysem aşklarım sizleri çok seviyorummmm 💗💖💝💘💓💞💕❤🧡💛💚💙💜🖤💟

 

 

 

Sevgi patlaması :D

 

Bölüm : 27.02.2025 20:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...