6. Bölüm

6. Bölüm 💫

E
hayalkusu_01

 


Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn lütfen

İyi okumalarr 🧚‍♀️

"Öfff bu ne canım o olmaz bu olmaz ben alacağım siz susacaksınız." Dedim.

Seçtiğim her kıyafete 'onun yarısı yok' 'eksik mal satıyorlar' gibi gibi şeyler söyleyip duruyordu. Bora ve Berk.

En sonunda gına gelmişti. Rastgele bir mağzaya girip bir şeylere baktım.

Şimdi Melike Hanım'ın söylediğine göre tanışma yemeği gibi bir şey düzenlecekmiş o yüzden bir iki tane elbise alacaktım.

İlk başta siyah omuzları açık biraz göğüs dekolteli uzun kollu mini bir elbise denedim.

 


Kabinden çıkıp Melike Hanımların yanına ilerledim. Bora'lar da ordaydı. Gazamız mübarek olsun.

"Çüş."

"Yuh."

"Oha."

Bunlar aynı anda nasıl konuştu. Melike Hanım yanıma gelip gülümseyerek "Çok yakışmış kızım bakma sen o eşşek sıpalarına istersen alalım bunu." Dedi.

Başımla onayladım. "Abicim bak çok yakışmış çok da güzel olmuşsun ama hava soğuk." Tuna'nın ısrarlarını takmamıştım.

Ayrıca Mayıs ayının ortasındayız ne soğuğu

Seçtiğim diğer elbiseyi de alıp kabine ilerledim. Bu elbise de aynı şekilde omuzları açık, uzun kollu ve miniydi. Tek belirgin fark bu elbise krem rengiydi ve çiçek desenliydi.

 


Elbiseyi giyip kabinden çıktım. Yine aynı nidalar çıkmıştı biolardan

"Bence bu olmamış değiştir." Dedi Bora

"Tamam o zaman bunu net alıyoruz." Dedim.

Melike Hanım başıyla onaylamıştı beni, bir kaç parça kıyafet daha alıp kasaya ilerledim.

Abimin verdiği kartı çıkartırken Bora araya girdi."Ben öderim Lina." Dedi. Sana ödetecek olsam ödetirdim zaten

Göz devirip kartı çıkarttım. "Hayır zaten babamın verdiği kartla ödüyorsun ne fark eder." Dedi Berk.
Temassız olduğu için post cihazına değdirdim. O sırada Berk'e cevap verdim.

"Polat Bey'in verdiği kart değil abimin verdiği kart." Dedim

Hepsi sustuğunda kasadaki kızın uzattığı poşetleri tutup arkama döndüm.

"Hadi yemek yiyelim acıktım ben." Dedim.

Herkes başıyla onaylandığında tavuk dünyasına ilerledim. Onlar da arkamdan geliyordu.

Siparişlerimizi vermiştik. Öyle boş boş siparişlerimizin gelmesini bekliyorduk.

Siparişler geldiğinde yemeklerimizi yiyip Kiko'nun mağazasına girdik.

Şu an Tuna'nın elinde ruj tonlarını deniyordum. Beğendiklerimi alıyordum. Kiko glossların rengi ele sürünce farklı dudakta farklı gözüküyordu. Ama ben yine de bir kaç tane denemiş olabilirdim.

Bu Bora manyağı da sürekli beni izliyordu.

"Aşko geçen gün bir gloss gördüm olay." Dedi Tuna sesini biraz değiştirerek

Küçük bir kahkaha atmıştım. "Ay aşko ya geçen gün tırnağım masaya çarptı bir baktım kırılmış." Dedim.

O da bana güldü.

"Yeter bu kadar hadi gidelim artık." Diye araya girdi Bora
Ayol sana ne be sıkılıyorsan git

"Çok istiyorsan sen git Bora." Dedim. Yukarıya bakıp sabır çekti.

Biz Tuna ile biraz daha alışveriş yaptıktan sonra aldıklarımızın ücretini ödeyip mağazadan çıktık.

Zaten saat baya geç olmuştu. O yüzden eve geri dönmüştük.

Meriç ve Polat Bey daha gelmemişti.

Diğerleri evdeydi.

Direkt odama adımladım. Aldıklarımızı yerleştirip abimi aradım.

"Efendim Aden."
Çok şükür sesi iyi geliyordu. Ama araba sesleri vardı arkada

"Abi nasılsın?"

"İyiyim Aden'im sen abi tayfası geldi mi?"

"Bende iyiyim abi tayfası da evet dün geldiler."' Dedim

"Ee nasıl davrandılar sana kötü davranan varsa söyle ağzını burnunu kırayım." Dedi

"Yani Tuna iyi yaklaşıyor. Orkun'da çok bir şey demedi. Diğerleri de beni istemiyor ikiz de dahil."

"Anladım abicim ben oraya geldiğimde benim evimde kalırsın çok canın sıkılırsa. Unutma ben senin hep yanındayım."

"Biliyorum abi ve seni çok seviyorum. İyi ki benim abimsin."

"İyi ki benim kardeşimsin Aden." O görmesede gülümsedim.

"Annemler aradı kız kardeşini görmeye gelmeyecek misin diyip durdu."

"Bana bak abi kıza iyi davran ön yargılı yaklaşma ama sülük gibi yapışma kıza o switlerini de verme."

"Tamam abicim sen iste yeter."

"Ay birde arkadaşın Ilgaz var ya yakışıklı olan." Dedim.

"Aden!" Sesi hafif katı çıkmıştı ama alışmıştım.

"Neysw işte Ilgaz'ı ondan uzak tut sulanmasın evimin direğine." Dedim.

Ilgaz abi, abimin arkadaşıydı. Annesine beni bazı sebeplerden dolayı sevgilisi olarak tanıtmıştı. Abim de bunu duyunca delirdi. Bende onu kudurtmak için ara sıra Ilgaz'dan bahsederim.

"Aden abicim roldü o. Hem adamın yeni sevgilisi oldu unut artık."

"Ama abi evimin direği kurt bakışlım o."

"Aden kapatıyorum abicim bol bol öptüm seni görüşürüz."

"Bende bol bol öptüm seni görüşürüz." Dedim ve telefonu kapattım.

Odama birinin dalmasıyla yerimden sıçradım. Berk girmişti odama

"Sen kimi bol bol öpüyorsun. Biliyordum sende o kız gibisin işte ya hiç mi gururun onurun yok. Söylesene daha çok saklıyacak mıydın erkeklerin altına yattığını."
Dedi.

O bana bildiğin fahişe dedi, ki ben sadece abim ile konuşuyordum.

"Sen ne saçmalıyorsun. Sen bana ne dediğinin farkında mısın Berk. Dediklerini kulakların duyuyor mu? Utan lan kendinden biraz hadi kardeşiniz değilim ama ben bir kadınım. Ayrıca kiminle konuştuğumun hesabını vereceğim son kişi bile değilsin. Şimdi odamdan defol git elimden bir kaza çıkacak."

Sesimize bütün ev halkı toplanmıştı.

"Ne oluyor burda." Dedi Meriç.

"Onu biricik kardeşinize sorun ve hepiniz odamdan çıkın lütfen." Dedim.

Meriç delici bakışlarını Berk'in üzerinde tutmuştu. Sonra da herkes odamdan çıktı.Yatakta cenin pozisyonunu alıp ağlamaya başlamıştım.

Ben bunların hiç birini hak etmemiştim ki. Ben karışmıştım. 17 yıl boyunca boşuna o kadar şey yaşamıştım. Orda istenmemem koymuyordu ama yeni hayatımda da istenmemek kötü etkilemişti.

Aklıma Berk'in dedikleri geldi.Ben bilerek kendime dokundurmamıştım ki. O o zorla dokunmuştu bana benim bir suçum yoktu. Abim öyle dediyse yoktu.

Düşünceler beynimi istila ederken uyuyakalmıştım.

(Flashback)
Aden 6 yaşında

Odamda abim ile oyuncaklarım ile oynuyordum. Abim almıştı oyuncaklarımı çalışıp almıştı ben canım çok sıkılıyor dediğim için. Annem yine dışarıdaydı. Ne yaptığını bilmiyordum. Babam ise salondaydı büyük ihtimal o kötü kokan sıvıyı içiyordu.

"Abi şimdi ben buraya gideceğim sende köpekle peşimden geleceksin tamam mı?" Dedim masum masum

"Tamam abicim." Dedi gülümseyip, heyecanla oyuncağı yürüttüm. Abim de arkamdan elinde oyuncak köpek ile geliyodu. Odayı benim tatlı sevecen gülüşlerim doldurdu.

Abim de bana bakarak gülümsüyordu. Elleri nasır tutmuştu. Benim ellerim yumuşacık olsun diye, canı yanmıştı o adam beni dövmesin diye kendini dövdürmüştü benim canım yanmasın diye

Köpeği alıp koşturdum. Abim de benim elimdekini almıştı. Neden benim elimdekini aldı.

Duvarın köşesine geçip trip atmıştım. Abim yanıma geldi
"Benim miniğim bana trip mi atıyormuş." Dedi.

Başımı iki yana salladım. Abim bana bakıp karnımı gıdıklamaya başladı. Oda benim kahkalarımla doldu taştı.

Gülüşümü solduracak biri geldi. Babam.

"Git çay koy bana." Dedi abim ayaklanıp mutfağa gidecekken o adam durdudu abimi tokat attı. "Sana mı dedim lan." Dedi sinirle

"O küçük yapamaz ben yaparım." Dedi. Bir tokat daha yedi

"Abime vurma." Diye bağırmıştım. Bu sefer benin yanıma gelip bana tokat attı.

"Git çay koy." Dedi. Abim ne kadar istemese de mutfağa gittim. O adam da abimi bırakıp salona adımlamıştı.

Küçük ellerimle sandalyeyi tezgaha yaklaştırdım. Çaydanlığa su doldurdum. Üst kısmına da çay döktüm. Ocağı yakıp çaydanlığı üstüne koydum.

Ağlıyordum.

Ama canım yandığı için değil canımın içi abimin canı yandığı için

Çayı demlemiş çay bardağına katmıştım. Titreyen ellerimle salona adımladım. Babam uyuyordu. Yanına gidip koluna dokundum bir anda uyanıp bana ateş saçan gözlerle bakmıştı.

"Ben uyurken bir daha bana dokunma küçük orospu."' Diyip vurmaya başladı. Abim sesleri duyup gelmeye çalışsada nafileydi.

Babam abimin odasının kapısını kilitlemişti.

O gün benim "baba yapma." Diyişim ve "abimin kardeşime vurma bana vur." Çığlıklarıyla doldu.

Annem gelmişti görmüştü o adamın beni döverken ama tek kelime bile demeyip odasına girmişti.

Aden Lina 15 yaşının ortaları

Aden artık ailesinden eskisi kadar şiddet görmüyordu. Evet hâlâ hem psikolojik hem de fiziksel şiddet vardı. Fakat abim polis arkadaşı olan Fırat düzenli olarak gelip kontrol ediyordu.

Furkan ile okuldan dönüyordu genç kız, Furkan'ı bırakmış kendi başına eve dönüyordu. Kulağında kulaklık -Dolu Kadehi Ters Tut / Madem- dinliyordu.

Eve yaklaşmıştı. Yolun ortasında babasının patronunun oğlu Çınar çıktı karşısına,

"Lina nasılsın?" Dedi ama nefesi tamamen alkol kokuyordu.

Aden Lina cevap vermedi. Çınar daha da devam etti konuşmaya çabaladı. Hatta kıza uygunsuz bir çok şey söyledi

Sonra kızın ağzına mendil tıkadı. Aden Lina bayıldı.

Çınar kaçırdı Aden Lina'yı. Lina uyandı etrafına bakındı. Bir kömürlüktü burası bağırdı çağırdı, çığlık attı ama kimse sesini duymadı Aden Lina'nın.

Çınar geldi sonra Aden Lina'ya yaklaştı. Boynunu kokladı öptü daha da ileriye gitti. Lina'nın üstündekiler çıkarmaya başladı.

Lina'nın sarı saçları kömür siyahına bulanmıştı.

Lina bağırdı 'yapma' dedi kaç kez fakat hiç bir şeye yaramadı çığlıkları Çınar Aden Lina'ya bir çok kez tecavüz etti.

Aden Lina artık sadece Lina'ydı.

Fakat diğer tecavüze uğrayan kadınlar gibi sesini kimse duymadı. Duyanlarda 'başım derde girmesin' diye sustu.

Onlar başı yanmasın diye sustular ama o kadınların hayatları yandı kül oldu içlerine gömüldü.

Aden'in bayılmasıyla Çınar çıkıp gitti ordan, ertesi gün Fırat buldu Lina'yı. Tolga'yı aradı.

Tolga gözünden sakındığı kardeşinin başına gelenleri duyunca okulunu düşünmeden geldi.

1 ay sonra Lina berbat haldeydi. İnsanlardan nefret ediyordu. Gerçi artık dışarıya adımını bile atamıyordu. Hastaneye gittiklerinde hamile olduğunu söyledi doktor

Tolga duyduklarıyla şok geçirdi. Lina daha da içine kapandı. Daha 15 yaşındaydı. Bebeği istiyip istememek konusunda kararsızdı. Fakat aklından sadece daha 15 yaşında olduğu geçiyordu.

Fakat o bebek suçsuzdu. O yüzden ne olursa olsun dünyaya getirecekti o bebeği abileri arkadaşı saygı duydu bu duruma.

1 ay sonra;

Abisi, Fırat, Ilgaz ve Furkan hep yanındaydı Lina'nın. Ilgaz psikologtu. Aden'in psikolog tedavisinde hep yanındaydı.

Evdekiler öğrendi Lina'nın hamile olduğunu, Tolga'lar dışarıya bir şeyler almak için çıktıklarında Lina'yı sakladıkları eve Lina'nın anne ve babası geldi.

Dövdüler Lina'yı o gün sen nasıl yaparsın bunu dediler. Lina i kar etti inanmadılar.

O gün orda Lina bebeğini düşüresine kadar dövdüler sonra hiç bir şey olmamış gibi gittiler.

Abileri geldiğinde yerde kanlar içinde baygın şekilde yatan Lina'yı görünce hemen hastaneye gittiler.

Doktor hastanın iyi olduğunu fakat bebeğin düştüğünü söyledi.

Lina uyandı.

"Bebeğim nasıl." Dedi.

Abiler sustu.

"Bebeğim nasıl." Diye bağırdı Lina

"Düştü." Dedi Fırat.

Lina ağlamaya başladı.

(...)

2 sene boyunca tedavi gördü Lina tam psikolojisi düzeldi derken 1 ay sonra bebekken karıştığını öğrenmişti.

♡°♡°♡°♡°♡°♡

1528 kelime

Bu bölüm çok hüzünlüydü sanki

Şu an hepiniz Çınar'ı boğmak istiyorsunuz
Bende öyle

Lina'nın 15 yaşında hamile kalması tecavüze uğraması dolayısıyla normal söyleyeyim de hemen linçlenmiyeyim.

Çarşamba günü diğer bölümüzüz gelir

Sizleri seviyorum hoşçakalın

Yazım ve noktalama hataları düzeltilecektir.

 

 

Bölüm : 27.02.2025 19:57 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...