
Düzenlenmiştir
Gözlerimi açtığımda çoktan güneş doğmuştu of hiç uyanmak istemiyordum biraz daha uyusam mı acaba telefonumdan gelen mesaj sesiyle telefonu elime almıştım
Bilinmeyen numara: Video gönderilmişti (videoda Selçuğun mirzayı dövdüğü anlar vardı) gördüğüm şeyle gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı
Bilinmeyen numara: Güzelim beni engellediğin için yeni numara almak zorunda kaldım güzelce izle ve selçuğun hapse girmek isteyip istemediğine karar ver sevgilin mirza
İğrenç bir adamdı gerçekten bunu nasıl yapabilirdi ne istiyordu Selçuk’tan birde sevgilin yazmıştı birden telefonum çalmaya başlamıştı arayan oydu “güzelim sonunda açtın ama bak bekletme beni heran amire iletebilirim bu videoyu” “ne istiyorsun sen ya” “çok açık değil mi” “ne diyorsun ya” “ah be güzelim diyorum ki benim ol ve Selçuk acı çeksin” gözlerim dolmuştu o sırada abim içeri girmişti “Mirza böyle bir şeye asla izin vermem” abim kaşlarını çatıp yanıma gelmişti sessiz ol demişti telefonu elimden alıp hoparlöre almıştı “hadi ama güzelim sadece bir oyun hem en ufak sana dokunuşumla kahrolacak” “neden kahrolsun ki ben onun neyiyiyim”abimle göz göze gelmiştik “güldürme beni aranızda ki çekimi göremeyen aptaldır bak devamını getirmiyorum bile” “ne istiyorsun benden” “daha ne kadar açık söyleyim benim ol diyorum” abim sesi kapatıp “buluşma ayarla ben halledeceğim başımı sallamıştım “yüz yüze konuşalım Mirza biri duyucak” “zeki kadınsın tamam yüz yüze buluşalım nerde buluşmak istersin” “ben sana konum atarım Mirza sende gelirsin olur mu” “tamam saat söylemedin ama kaçta gelmemi istersen gelirim” yüzüne kapatmıştım “ne zamandır seni tehdit ediyo” “abi ben ben” “soruma cevap ver” “yeni yazdı video gönderdi” abim telefonu elimden alıp videoyu izlemişti “şerefsiz” “montaj yapmış” “gerçekten montaj mı” başını sallamıştı “halledeceğim merak etme ama seni nasıl tehdit ederse etsin bana geleceksin tamam mı seni korumak benim görevim” başımı sallamıştım telefonumu almıştı “bende kalsın bir süre ben sana yeni hat alıp geri vereceğim” “abi tek gitme bu bildiğin manyak” “şşş korkma ben halledeceğim dedim” başımı sallamıştım “ona söylicekmisin” “kime Selçuğa mı” evet anlamında başımı sallamıştım “ararım onu ben sen düşünme hadi kahvaltıya gel” başımı sallamıştım başımdan öpüp tam çıkıcakken “o kaşının hesabını da o piçe ayrı sorucam” “sen nerden” tabi ya Selçuk abi söylemiştir başımı “güzelim her yerde kulağım var” deyip çıkmıştı üzerimi değiştirip aşağı inmiştim “pamuğum uyanmışşş ayy işte şimdi güneşim doğdu” gülmüştüm “sultanım gelmiş” deyip sarılmıştım “kızım kaşına noldu senin” “hiç ya gece uyurken ben kalk kapıya çarp sonrada böyle işte uyurgezermişim ben bu sayede onu öğrenmiş oldum” “vah yavrum benim acıyor mu çok” başımı sallamıştım o sırada Selçuk’la göz göze gelmiştik “acıyor valla çok acıyor acısından uyuyamadım sultanım” “vah vah abin nerdeydi evde yok muydu” “ay o öküz uyuyordu bilirsin uyurken hırsız girse eve ruhu duymaz” “e arasaydın selçuğu götürürdü o seni” “ay zahmet vermek istemedim sultanım” “ay laflara bak sen desene bende selçuğun numarası yok” yanaklarım kızarmıştı geçen gece ezberlemiştim ben “oğlum kıza versene numaranı bak başına bir şey gelse kimseye ulaşamicak” göz göze gelmiştik “tamam anne veririm ben ona numaramı” deyip abimin yanına oturmuştu yanımdan geçip gitmişti oysa ben onu özlemiştim “hadı yavrum oturun Hatice otur sende” hepimiz oturmuştuk annem “ay Hatice bu devirde hayırlı damatta gelinde bulmak çok zor” “doğru valla Fatma kime güveneceğimizi şaşırdık” “ay bak aklıma gelmişken söylim bizim bu aşağıdaki Sema varya” “hangi Sema kız” “cengizin annesi sema teyze mi” “heh ağzımdan aldın kızım lafı onun annesi” hay dilimi benim dilime acı biber sürmem lazımdı abimle Selçuk ciddileşmiş onları dinliyordu ben bunu neden dediğini biliyordum aslında ah anne ah “eee Nolmuş kız desene” “bizim kıza talipmiş” “neee” Selçuk’la gözlerimiz buluşmuştu sinirlenmiş miydi o birden hatice sultan “aa demek talibi çıktı aman boşver Fatma o çocuktan yasemine hayır gelmez” “evet anne ya hayır falan gelmez haklı sultanım” abim “anne yeter ama” “ne oğlum yakınımızdan biri olsa iyi olur diye şey ettim ben” masada büyük bir sessizlik oluşmuştu Selçuk’la göz göze gelmiştik abim “şey falan etme anne sen” “sus sen emir karışma bence bir görüşün nede olsa tanıdık anasını babanasını tanıyoruz” Selçuk la göz göze gelmiştik ama çevirmişti bakışlarını “pamuğum sen ne diyorsun” herkes bana bakıyordu “bilemedim ki” abim”güzelim yani eğer sen istiyorsan git konuş ama istemiyorsan annem bir daha bu mevzuyu açmayacak” ne diyecektim “ay kızım ben görüşme ayarladım ama” Nee bu kadın ne zaman ayarlamıştı tüm bunları “iyi de anne önce bana sorsaydın keşke” “sus kız yaptım işte kadın öyle birden söyleyince yok da diyemedim Napim” Selçuk “size afiyet olsun benim işim var onun için çıkmam gerekiyor” arkasından baka kalmıştım abimde peşinden gitmişti nasıl bir şeyin içine düşmüştüm ben böyle….
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 50.8k Okunma |
1.73k Oy |
0 Takip |
50 Bölümlü Kitap |