
Düzenlenmiştir
Gözlerimi abimin sesiyle açmıştım çok yüksek sesle biriyle konuşuyordu ve sesi ta benim odama kadar geliyordu bugün hiç uyanmak istemiyordum dün olan şeylerden sonra kendimi çok tuhaf hissediyordum dün gece beni öpmüştü yani tam olarak öpmek sayılmazdı sadece dudaklarını dudağıma bastırmıştı sonra da çekip gitmişti bende mal gibi bakakalmıştım onunla yüz yüze şuan gelebilir miyim emin değildim birden odamın kapısı açıldı “kızım sen hala uyuyor musun unuttun herhalde bugün piknik var hadi kalk da hazırlan geç kalacağız” doğru ya abimler barıştıktan sonra iki mahalle olarak piknik yapmaya karar vermiştik mantıken o da gelecekti of yaa acaba hastayım desem annem inanır mıydın kesin inanmazdı of layıp yatağımı toplayıp duşa girdim işlerimi hallettikten sonra üzerime tayt ve sweat giyip saçlarımı toplayıp aşağıya inmiştim abim gergin gibi görünüyordu “abim iyi misin sen” “iyiyim güzelim hatırlamışken söylim o iş halloldu kimse için kendini suçlu hissetmene gerek yok” “canım abim yaa iyiki varsın sen olmasan ne yapardım ben” o da sarılmıştı bana o sırada annem “ay siz sarılıyormusunuz allahım yarabbim millet hazırlanıp yola çıkmış bizimkiler sevgi pıtırcığı olmuş” gülmüştük “anne ya ben gelmesem kendimi kırgın hissediyorum da” annem öyle bir bakmıştı ki korkmadım değil “sanki keyfime gidiyorum ben şunun dediğine bak hasta hissetmiş daha geçen akşam” abimin olduğunu hatırlayıp susmuştu sağol anne yaa “Nolmuş geçen akşam anne” “ne olacak oğlum Hatice yi çok özlediğini söylüyordu ya ondan dedim” başını sallamıştı abimde “götürülecekleri ver bana arabaya koyayayım” deyip mutfağa gitmişlerdi of anne ya dün gece arkasından baka kaldım beni öylece bırakıp gitmişti pislik neyse tamam düşünme bunları yalnız kalmazsın olur biter evet ya “yasemin abim sende yardım et haydi” deyince bende ona yardım etmeye başlamıştım dün sarhoştu bence unutmuştur evet evet unutmuştur herşeyi yerleştirmiştik “ben selçuğu arim çıkarız yola” annem onu onaylamıştı gözlerimi kapattım belki o gelmez evet belki ama abimin söylediklerinden anladığım kadarıyla geliyorlardı “hadi bizi bekliyorlar” deyince hep beraber arabaya binmiştik onların oraya gelince gözlerimi kapatmıştım Hatice sultanım sesini duymuştum “ay benim pamuğum uyudu mu ay gece uyuyamadı Demekki” “dün biraz geç geldi de ondan herhalde” onları duyuyordum ama gözlerimi açmak istemiyordum sonra abim yola devam etmişti annem Hatice sultanla birbirlerine gidip gelmeye başladıktan sonra Meryem teyzeyle pek konuşmamaya başlamıştı sadece selam veriyorlardı aslında bunun sebebi tam olarak Meryem teyzeydi anneme özetle Hatice ile konuşursan eskisi gibi olamayız demişti annem de umursamamıştı Cansu ile eskisi gibi değildim bende o yazmıyordu bende yazmıyordum ama abimle Cansu nasıllardı onu da bilmiyordum bunu aklımın bir köşesine not ettim abimle konuşmam gerekiyordu Mirza yüzünden sevdiği ile arasının bozulmasını istemezdim yol boyunca gözlerimi açmamıştım araba durunca geldiğimizi anlamıştım annem “yavrum geldik hadi uyan” deyip beni dürtmüştü gözlerimi açıp “tamam anne” deyip yeni uyanıyormuş gibi arabadan inmiştim kahretsin ya bu niye bana bakıyor gözlerimi başka tarafa çevirmiştim o sırada Hatice sultan “oyy benim pamuğum uyanmış” deyip yanıma gelmişti bu kadını cidden çok seviyordum “sultanım nasılsın” “seni gördüm valla daha iyi oldum” gülümsemiştim Selçuk “anne siz gidin yer bakın bizde eşyaları getiririz” annem “Yasemin de size yardım etsin biz Hatice’yle bakarız” ciddi mi bu kadın yaa ne demek yasemin yardım etsin hayır yaa hayır abim “tamam o halde siz gidin” demişti abi ya senden ümitiydim ama ben of annemler gitmişti bizde eşyaları alıyorduk “elime koca sepet almıştım onlardan önce gitmek için ama keşke almasaydım aşırı ağırdı ve taşıyamıyordum Selçuk la göz göze gelmiştik yine ay ben bakmak istemedikçe bu neden bakıyordu ki birden gelip elimdeki almıştı “kendi bünyene göre bir şeyler taşısan daha iyi olur” deyip gitmişti vay be lafda sokuyor Hıh “abi bunlar ağır ben gidiyorum siz yavaş yavaş getirin” deyip abimin bir şey demesine izin vermeden hızlı hızlı yürümeye başlamıştım biraz uzaklaşınca yorulduğumu anlayıp yavaşlamıştım “piş güzellik” kim olduğuna baktığımda cengiz olduğunu gördüm “ne” “ya dün herşeyi konuşup arkadaş olduk sanmıştım” “iyi de onu da olamayız dedim ya sana” “beni her gördüğünde kaçacak mısın” “evet” gülmüştü ya gülme ya gülme komik mi “madem kaçacaksın dün neden geldin” “anlamıyor musun sen dün sana olmaz demek için geldim” “ama seni seviyorum” o sırada Selçuk bizi görmüştü cidden mi seviyorum dediğini duymuş muydu acaba gözlerinde gördüğüm neydi öyle hiçbir şey söylemeden geçmişti “Selçuk abi” peşinden gitmeye başlamıştım ama çok hızlı yürüyordu “ya beklesene” yokuş olduğu için ve boyu uzun olduğu için adımları da bir o kadar büyüktü ayağımın kaymasıyla yere düşmüştüm “ayy” ayağım çok acımıştı gözlerim dolmuştu “iyi misin neren acıyor” az önce arkasına bile bakmadan giden adam şimdi yanıma oturmuş ayağıma bakıyordu “canım yanıyor” ayakkabımı ve çorabımı çıkarıp ayağıma bakıyordu “incinmiş herhalde çok acıyor mu ” dedi başımı salladım çıkardığı gibi kendi giydirmişti ayakkabımı “kalkabilir misin” başımı sallayıp kalkmıştım ama basmakta zorlanıyordum yinede “az önce yanlış anladın” evet hala kendimi ona açıklamak istiyordum “beni ilgilendirmez”dedi “ben yani şey” “dün geceyi diyorsan eğer hiç olmamış gibi varsayalım” yutkunmuştum bu da ne demekti “sarhoştum yaptığım yanlıştı ve en iyisi olmamış saymak” diye devam etmişti peki ya benim duygularım omzuna çarparak ilerlemiştim canımın acısı umrumda bile değildi sadece ondan uzaklaşmak istiyordum annemleri görünce yanlarına gittim “kızım abinler nerde” “bilmem geliyorlardı” annem de başını sallamıştı örtüleri serip abimler gelince de getirdiklerini koymuştum tüm mahalleli burdaydı neredeyse herkes bir masa seçmiş oturmuştu bizde oturmuştuk neden bilmiyorum ama tam karşımda oturuyordu başımı tabağımdan kaldırmıyordum “pamuğum neyin var” “yok bir şey sultanım dalgınım biraz” “dün gittin mi buluşmaya” annem “gitti gitmesine de bizden olmaz deyip çocuğu masada bırakıp çıkıp gitmiş” başımı kaldırınca bana baktığını görmüştüm bakışlarımı anneme çevirip “doğru olan buydu anne” Hatice sultan gülümseyip “pamuğum iyi yapmışsın bende hazmetmem onlardan” demişti sonra bana tekrar bakıp “ama sanki sende başka bir şey var gibi” bu kadının beni bu kadar iyi tanıması “yok ne olucak” “yoksa o imkansız dediğinle mi ilgili” “yok ya sultanım artık öyle biri yok” kalbim varliğini haykırsada yoktu artık “noldu pamuğum neyse şunlar gitsin de senle bir konuşalım” başımı sallamıştım sessiz konuştuğu için abimler duymamıştı abim “Selçuk hadi biz biraz yürüyelim” demişti kesin birşeyler konuşucaklar o da onaylayıp kalkmıştı “gittiklerine göre anlat bakalım” “ne anlatayım sultanım” “pamuğum benden mi gizliyorsun” annemle göz göze gelmiştik anlat der gibi bakıyordu “senden neden gizlim sultanım” “kimseye söylemem pamuğum naptı da üzdü seni bu kadar” “beni sevmiyor sultanım” gözlerim dolmuştu istemsiz “sevmediğini nerden biliyorsun” “davranışlarından” “kim bu pamuğum biz tanıyor muyuz” başımı sallamıştım “çok yakından tanıyorsun” gözümden iki damla yaş düşmüştü engel olamamıştım annemle aynı anda sarılmışlardı bana “pamuğum ağlama ama madem yakından tanıyorum kim olduğunu söyleyecek misin” annem “Selçuk” demişti anneme dönmüştüm şaşırmıştım söyleyeceğini hiç tahmin etmemiştim Hatice sultan hiç şaşırmış gibi görünmüyordu….
Arkadaşlar umarım beğenirsiniz💖🌸
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 50.8k Okunma |
1.73k Oy |
0 Takip |
50 Bölümlü Kitap |