
Sessizdi , yol boyu hiç konuşmamışlardı . Aslında Yusuf birkaç kez konuşmayı denediyse de başaramamıştı .Kapalı kutu gibiydi Zeynep . Ağzını açmıyordu .
" Direk eve gitmeyelim istersen , acıktım ben yemek yiyelim mi?"
" O-olur ."
Kızarmıştı . Sesi titriyordu , ağlamaklıydı. Öyle allak bullak olmuştu ki .. Ne yapacağını bilmiyordu . Korkuyordu . İsmini bildiği bir yabancıydı Yusuf .. Tanıdık yabancı ...
" Ne yemek istersin ? "
"Fark etmez ."
Genç kızın verdiği cevapla kaşlarını çattı Yusuf . Sinirlenmeye başlıyordu .Onu zorla yanında tutyormuş gibi davranıyordu . O kadar içe dönüktü ki..
Çekingen ,sessizdi.. Tabiatı böyleydi belki de . Zeynep'e doğru attığı her adımda yoluna bir tümsek çıkıp elini ayağını birbirine dolandırıyordu . Şimdilik sadece tökezliyordu ama birgün düşmek onu korkutuyordu .Dizlerindeki yaralar kabuk bağlamamıştı daha . Yorgundu , Zeynep'in sessiz tabiatının onu boğmasını değil huzur vermesini istiyordu.
Konuşmadı , sessizliği doldurmaya çalışırken dibe batıyormuş gibi hissediyordu . Sert bir kayaydı çarptığı .
Yol üzerinde bir restoranı gözüne kestirdi . Arabayı park ettikten restorana doğru yürüdü. Zeynep arkasından geliyordu . Cam kenarında bir masaya oturdular . Siparişleri gelene kadar konuşmadılar .
"Beğenmedin mi?" dedi Yusuf .
Tabağında ki sebzeleri iteliyor, küçük lokmalarla yemeye çalışıyordu Zeynep . İştahı kesilmişti .
"Pek iştahım yok."
"Neden ? Kötü bir şey mi oldu ya da kendini hasta mı hissediyorsun ?"
'Evet , evlendik .' demek istiyordu . Belki de fazla abartıyordu . Hayatı için büyük bir adım atmıştı mecburen de olsa ama karşısında ki adamın bir suçu olmadığını biliyordu .Yine de hıncını ondan çıkarmak istiyordu . Dönüşü olmayan bir yola girdiğinin farkındaydı . Kaybolmaktan korkuyordu . Bu korku ilerlemesine engel oluyordu . Yine de bir adım attı , gülümsedi .
"Biraz midem ağrıyor . "
"Doktora gitmek ister misin ?"
"Hayır , çok da önemli bir şey değil . Geçer birazdan ."
" Sürekli oluyor mu ?"
"Bazen . Gerildim biraz , ondan oldu sanırım . "
"Zor bir gündü ."
"..."
"Sen hep böyle misindir ?"
"Nasıl yani ?"
"Sessiz. Hata o kadar sessiz , sakin ve temkinlisin ki ne olduğunu kestiremiyorum bile ."
Kestiği eti ağzına attı ve ağır ağır çiğnedi . Genç kızı hazırlıksız yakalamıştı .
" Bilmem ."
"İnsan kendini bilmez mi ?"
"Bazen bilmez . Kendimi tanımaya fırsatım olmadı . Sen diyebilir misin kendimi tanıyorum diye ?"
"Belirli bir noktaya kadar evet . Neyi sevip sevmediğimi söyleyebilirim sana , sınırlarımı , doğru veya yanlış saydığım şeyleri .."
"Bunlar sıradan şeyler değil mi? Biraz da çevrenin etkisiyle gelişmiş şeyler . Bu ortamda yaşayan biri olduğun için kendiliğinden gelişmiş . Başka bir yerde doğsaydın başka biri olurdun ."
"Konunun dışına çıktık sanki biraz . Kendini tanımayışın yaşadığın çevreyle mi ilgili ?"
" Evet . İnsanın kendini tanıyabilmesi için kendine dönmesi gerekmez mi biraz ? Fazla boğucu ve kalabalık geliyor buralar bana ."
Güldü.Umduğuyla bulduğu birbirini tutmuyordu . Zeynep düşündüğünün çok ötesindeydi. Sıradan bir görüntüye sahipti ama onu özel kılan düşünce yapısıydı . İnce , zarif ve narin ..
Biraz da cesur geldi gözüne . Hakkında söylenen onca şeye rağmen Yusuf 'la evlenmişti. Onun yerinde başkası olasa ardına bakmadan kaçardı belki de . Bu korkmuş ve kırılgan haliyle kardelenlere benziyordu . Derin bir nefes aldı . Onun kışını uğurlayacak kardelen açmıştı sonunda . Kara kış bitmişti.. Bahara olan hasreti dinecekti Yusuf'un .
" Söylediklerin fazla yalnız geldi kulağıma . Senin kendini tanıyamayışın sıkışmak zorunda kaldığın kalabalık yüzündendir belki de . "
"..."
Yusuf'la ilgili en çok da bunu sevmişti. Onunla konuşabiliyordu .
" Biz birbirimize dönelim o zaman . Belki benim göremediğimi sen görürsün seninkini de ben . "
*****
Eve gelmeden biraz daha dolaşmış, bir yerde çay içip sohbet etmişlerdi. Zeynep biraz daha rahatlamış hissediyordu . Geldiklerinde saat sekizdi. Birlikte iki rekat namaz kılmış , dua etmişlerdi.
Üzerini çıkarmış iç çamaşırlarıyla dolabın önünde dikiliyordu . Fatma ile birlikte seçtikleri geceliği eline aldı . Göğüs kısmında ince dantelden yapılmış siyah saten bir gecelikti. Bunu giyinmek için sütyenini çıkarması gerekiyordu .
Kopçalarını açtı, süteynini çıkardı .Ürperdi , göğü uçları sertleşmişti. Geceliği üzerine tutup aynadaki yansımasını seyretti . Yanakları kızardı . Göğüs uçları iki kat kumaşın altından bile belli oluyordu . Saçmalıyordu belki de .. Ama rahatsız olmuştu . Sürekli kendini telkin ediyordu .
' Kocan senin o artık , utanma '
İşe yarıyor muydu , emin değildi . Ama kendini telkin etmekten başka yapabileceği bir şey yoktu .Üzerine tuttuğu geceliği dolabın içine fırlattı . Sütyenini giydi . Düz , mor bir gecelik giydi. Saçlarını taradı . Yatağın üzerine oturdu .
Beklemeye başladı . Düşünmek istemiyordu ama zihnini durduramıyordu . Titreyen ellerini birbirine kenetledi. Öyle ağırdı ki .. Belki başkası olsa daha rahat olurdu Yusuf 'un karşısında .
Kendini ifade edememişti hiç . Hoş kimse de fikrini sormamıştı . O da kendini köşeye sıkıştırıp susturmuş , elini eteğini çekmişti insanlardan . Her şey o kadar fazlaydı ki ona göre ..
Birden dahil olmuştu hayatına Yusuf . Onunla ilk buluştukları gün söyledikleri bir şeyi fark etmesini sağlamıştı . Açtı o ..Sevilmeye.. O kadar istiyordu ki bunu .. O hiç sevilmemişti . Belki de aç gözlülük yapıyordu ama hissetmek istiyordu aşkı . Ve Yusuf bunu ona veremezdi. O gün yeşil gözleri öyle emindi ki kendinden .. Umut bile edemiyordu .
Kapının gıcırtısını duyunca gözleri doldu . Derin bir nefes aldı . Ayak sesleri duydukça gözyaşları yanaklarından akıyordu . Dudaklarını ısırdı , üzerine düşen bedenin gölgesiyle .
Yanına oturdu . Yaklaştı dudaklarını , çıplak omuzuna bastırdı . Vücüdu hissettiği sıcak dudaklarla alarma vermeye başladı . Midesi kasıldı . Panik olmuştu , üzerine yaklaşan bedeni itip kaçmak istiyordu .
Yüzündeki sakallar tenine batıyordu .Bedeni titremeye başladı. Durduramıyordu kendini .
Ellerinin altında titreyen bedeni fark edince duraksadı .Başta bu halini heyecanlanmasına yormuştu ama eline düşen sıcak bir damla gözyaşı onu kendine ketirmişti. Çenesini tuttu , başını kaldırdı .
Dolu dolu , büyük kahverengi gözler , ıslak kirpikler yüreğinin tökezlemesine neden olmuştu .
Omuzlarını kavradı .
"Neden ağlıyorsun ?"
"..."
Konuşamıyordu , dudaklarını aralasa da bir şeyler söyleyemiyordu . Kendini kontrol edemiyordu . Gözyaşları görüşünü bulanıklaştırıyordu . Titremesi öyle artmıştı ki Yusuf korkmuş bir kuşun kalbini avuçlarının arasında tutuyormuş gibi hissediyordu .
"Korkuyor musun ?" dedi . Şaşırmıştı , öz kontrolü öyle yüksekti ki Zeynep 'in şu an çatırdayarak dağıldığına şahit olmak allak bullak etmişti Yusuf'u.
Başını salladı .Korkuyordu .
" Sana istemediğin hiç bir şeyi yapmam Zeynep . " dedi Yusuf .Geri çekildi , teninin sıcaklığı avuçlarındydı hala .
"Korkma , sen isteyene kadar yanına bile yaklaşmam . " dedi , ayağa kalktı . Duraksadı , genç kızının titreyen bedenini izledi . Neyi yanlış yapmıştı ? Korkutucu , rahatsız edici ,tiksindirici biri miydi ?
Dolptan yastık aldı . Misafir odasında yatacaktı ,en azından Zeynep ona alışana kadar . Onu korkutmak , zarar vermek istemiyordu . Zihnindeki mutlu aile tablosundan o kadar uzaktı ki misafir odasında ki yatağa uzanırken .. Böyle hayal etmemişti ..
Onula empati yapmaya çalışıyordu . Aralarındaki iletişimin kopukluğu buna engel oluyordu . O Zeynep 'i bilmiyordu. Hakkında bildiği şeyler sınırlıydı ve genç kızın sert kabuğu bir şeyler öğrenmesine engeldi .
Uyuyamıyordu , kafası karışmıştı . İyi olup olmadığını bilmek istiyordu . 'İyiyim .' dediğini duymak , vicdanını rahatlatmak istiyordu .
Gece boyunca döndü durdu . Bir ara uykuya daldı . Ezan seniyle uyandı .
Zihnini durduramıyordu .Uyanır uyanmaz zihnine üşüşmüştü yüreğini bulandıran düşünceleri .
Ayağa kalktı ,odanın içindeki banyoya geçti . Abdest aldı . Üzerini giyindi .Sabah namazını dışarıda kılmak istiyordu . Yüreğini yoran ruhunu bezdiren bir ağırlık vardı üzerinde .
Sessiz olmaya çalışıyordu aşağıya inerken . Zeynep'i uyandırmak istemiyordu .
Evden çıktı , saat beşe geliyordu . Çok yorgundu , adım attıkça kasları acıyordu. Zihni öyle doluydu ki .. düşünemiyordu artık . Yusuf 'un kendisinde en sevmediği şeylerden biriydi , düşündükçe eski defterlerin açılıp anılarının sağa sola saçılması . Altında eziliyordu saçılanların , her şeyin .. Mevzu Zeynep 'den uzaklaşalı çok olmuştu .
Önünde ki taşa vurdu, boş sokakta yankılanan sesi dinledi. Sigara içmek istiyorudu . Ama uzun zaman önce bırakmıştı .
Kendisiyle başa çıkamıyordu artık . Düşüncelerini terk edip gitmek istiyordu .Yorulmuştu . Yanındakileri de yormaktan korkuyordu .
Ayakkabılarını çıkarıp ayakkabılığa koydu . Cami evlerinin bir sokak altındaydı . İçeri girdi , kimse yoktu . Ezan okunalı biraz olmuştu , vaktin çıkmasına daha vardı .
Kırmızı halıyla kaplanmış zeminde herhangi bir yere durdu . Gönlünde ki yükü ,içinde ki ağırlığı yok edecek başka bir şey gelmiyordu artık elinden .
*****
Sabah namazını kıldıktan sonra sanayide ki oto tamir dükkanına gelmiş, bekleyen birkaç arabayla ilgilenmişti . Öğlene doğru arkadaşı Mehmet gelmişti , birlikte çay içiyorlardı .
" Şu surata bak, bok gibi görünüyorsun ."
" Sağol Mehmet ya ! "
"Huysuzlanma gülüm ."
"Gülüne de sana da başlatma şimdi . Devlet memuru değil misin sen , ne işin var bu saatte ?!"
"İzin günüm bugün ."
"Karınla çoluğunla çocuğunla otursana ! Gelmiş sanayide 40 tane erkeğin içinde benimle çay içiyor . "
"Bana diyene bak! Dün evlenmedin mi sen , ne yapıyorsun kırk tane erkeğin içinde . Karını koynunda olman gerekmez miydi ?"
"..."
"İşine gelmedi tabi, susarsın hemen ."
"Ne anlatayım oğlum ?"
"Ne yaptınız ?"
"Höst , hayvan ! Sanane karımla ne yaptığımdan?!"
" Öküz herif onu mu soruyorum ? Bir şey mi oldu gibisinden soruyorum ."
"Bir şey mi oldu de o zaman ? Ne yaptınız ne demek ?"
"Tamam paşam . Bir şey mi oldu ?"
"Iyyy paşam deme bana demedim mi sana ?"
"Tamam gülüm, demem ."
"Ne gevşek herifsin oğlum . "
"Uzatma lafı , anlat bakalım."
"Bir şey olduğu yok ."
"Bu suratının hali ne o zaman ."
" Zeynep benden korkuyor sanırım ."
" Bunu daha önce konuşmuştuk seninle . "
" Biliyorum ... Görmekle konuşmak aynı şey olmuyor işte . "
"İletişiminiz yok , çok kısa sürede evlendiniz .Aynı evin içinde iki yabancısınız . Bir de kızla gidip göt göt konuşmuşsun ; yok ben seni sevemem bilmem ne ! "
"Yalan mı söyleseydim birader ?! Neden öyle söylediğimi biliyorsun ! "
"Tamam , anladık . Böğürme öküz herif . Bir araba laf ettim buna mı takıldın ?! "
Metal sehpanın üzerindeki çayı eline aldı . Buz gibi olmuştu , bardağı geri bıraktı . Arkasnı döndü. Tamirhanenin içinde gezindi gözleri . Çırağı Ömer 'i arıyordu .
"Ömer !"
Esmer genç arabanın arkasından bedenini öne doğru eğdi . Elindeki bez ile makine yeğını siliyordu .
"Buyur Yusuf abi?"
" Salim ustaya söyle birini göndersin , şu boşları alsınlar ."
"Tamam abi. "
Mehmet 'le ne kadar yakın olsalar da böyle şeyleri konuşurken çekiniyordu .
"Eee ne yapacaksın ? "
"Bilmiyorum . Eve gitmek istemiyorum ."
" Sen de kaçarsan sizin iş yaş . Ne bileyim vakit geçirin bir şeyler yapın . Birbirinize alışmaya çalışın . "
"Aman bee! Ben en başında hiç bulaşmayacaktım bu evlilik işine ."
"Ne abarttın oğlum ?!"
" Oğlum dedem bir yandan amcam bir yandan başımı yediler . Yok şöyle iyi evlenmek böyle harika ! Çocuk gibi evlenince her şey mükemmel olacak falan sandım . Pembe fincanlardan çay içeceğiz , altta ' sonsuza kadar mutlu yaşadılar ' yazacak falan sandım ."
" Abi başka biriyle evlensen daha rahat ederdin zaten . Zeynep insan olarak zor biri.Bak kaç yıldır tanıyorum selam ,merhabadan ileri gidemedik . "
"Ne yapayım Mehmet boşanayım mı ? "
"Saçmalama oğlum öyle mi dedim . Sabırlı ol biraz . Sen mükemmel bir insan mısın , senin hiç kusurun yok mu ? "
"..."
"Bak çok ezildi çok zorluk çekti o kız . Ana yok baba yok .. Amcası şerfsizin biri zaten . Fatma söyledi , seninle evlenmeyi kabul etmezse amcasının bir arkadaşı varmış- yaşlı başlı bir şey - onunla evlendireceklermiş kızı ."
" Zorunda olduğu için kabul etti beni yani. "
Gururu incinmişti , dizlerindeki elini yumruk yaptı .
" Seviyormuşsun gibi tiriplere girme hemen ! Sen büyüklerin çenesi kapansın , hayatını toparlayan biri olsun diye evlenmedin mi? Düzelirsiniz . "
" Tabi çok kolaydı zaten ."
"Çocuk gibi davranıyorsun Yusuf . Etrafta eşkiya gibi dolaşıp kız senden korktu diye onu suçlayamazsın !"
"Ne yapayım şimidi , olmuş bitmiş şeyler ,hiç birini geri alamam . "
Aklı arkadaşının az önce söylediği şeylere takılmıştı . Tüm taşlar yerine oturuyordu şimdi. Tüm o isteksiz halleri bir anda anlamlı gelmeye başlamıştı . Düğün bile yapmamışlardı ..
Tanıştıkları andan beri hep birileri arkasından iteliyor gibiydi genç kızı . Gözleri öyle ürkekti ki .. her an kaçıp gidebilecek gibi duruyordu . Arkadaşı Mehmet doğru söylüyordu ; ' başka biri olsaydı daha rahat olurdu .' Ama o kendinin bile yadırgayacağı bir şekilde Zeynep 'i istiyordu . O olmalıydı . Nedenini , nasılını bilmiyordu . Onu kırmadan yeşertmek istiyordu .
****
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 19.47k Okunma |
1.02k Oy |
0 Takip |
18 Bölümlü Kitap |