
"Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin."
Sebahattin Ali / Kürk Mantolu Madonna
"Zeynep.. ! Çıkıyorum ben . " dedi Yusuf . Erkendi , normalde bu saatte kalkmazdı Zeynep .Aslında kalkıp Yusuf'a kahvaltı hazırlamak istiyordu . Ama bir türlü uyanamıyordu .
"Tamam ,hayırlı işler !"
"Ayakkabımı giyiyorum bak ! Şimdi evden çıkacağım ."
" .."
" Gidiyorum bak !"
"İki saattir gidiyorum ,gidiyorum ! Gidemedin bir türlü." dedi Zeynep . Elindeki mutfak havlusuyla elini kurulayarak mutfktan girişe -kapının önüne - gelmişti .
Sinirliydi , sabah halası aramıştı . Mahallede ki komşularla ev gezmesine gelmek istiyorladı öğleden sonra .Aslında sormamış , geleceklerini söylemişti. Bir de üstüne Filiz aramış , yardıma geleceğini söylemişti . 'Gerek yok .' dese de dinlemeden suratına kapatmıştı telefonu . O da Fatma'yı arayıp erken gelmesini söylemişti . Filiz ile yalnız kalmak istemiyordu .
" Vay be , bir hafta geçti hemen bıktın benden . Kızmalar , bağırmalar falan . Sen döversin de yakında beni ! Amcamın evine gidersem dönmem bak daha , Sonra çok gelirsin kapıma !"
" Evi terketmemek için ne istiyorsun ?"
"Zahmetsiz bir şey , tüm gün beni motive edecek bir şey .."
"Uzatma ."
"Öpücük .. Küçük bir öpücük."
Yaklaştı ,Parmaklarının ucunda yükseldi .Yusuf 'un boyu uzundu ,elinden tutup aşağı eğilmesini sağladı . Dudaklarını yanağına bastırdı . Geri çekildi .
"Hayırlı işler . "
" Bu kadar mı yani ? "
"Küçücük bir öpücük işte."
Yüzünü ellerinin arasına aldı , eğildi .Dudaklarının üzerine dudaklarını bastırdı . Alt dudağını ağzının içine aldı ,dilini üzerinde gezdirdi, emdi .Birden geri çekildi . Uyuşmuş gibi hissediyordu .
Bir de bu vardı . Onu öptüğü günden beri bulduğu her fırsattı değerlendiriyordu . Yeni bir yönünü keşfetmesini sağlamıştı bu öpücükler . Yaramaz , şakacı biriydi ..
" İşte şimdi şarj oldum , modum yükseldi . "
Ayakkabılarını giydi. Yanakları kızarmış ,yeri izleyen karısı keyfini yerine getirmişti .
"Akşam görüşürüz ." dedi , göz kırptı . Kapıyı kapattı. Gitmişti ,biraz daha olduğu yerde dikildi . Sakinleşmeye çalışıyordu . Çalan kapıyla kendine geldi . Kapıyı açtı .Filiz gelmişti .
"Ne öyle alık alık balkıyorsun , bir hoşgeldin yok mu !?"
Omuzundan iteleyip içeri girdi . Gözlerini hızlı bir şekilde etrafta gezdirdi . Islık çaldı .
" Vay vay vay . Sidikli Zeynep'e bak sen iyi yere kapak atmışsın . "
" Ne saçmalıyorsun acaba yine !"
" Tamam canım . Birşey demedik."
Çantasını kapının yanındaki portmantoya astı . Üzerinde ki gömlek ile kendini yelledi .
"Ay ne kadar sıcak hava ya ! Bir bitmedi şu yaz ! "
"..."
"Soğuk bir şeyler var mı? İçim yandı ."
"Meyve suyu var . Mutfağa gel ."
Zeynep'in ardından mutfağa girdi . Mutfkta yemek yedikleri küçük bir masa vardı . Sandalye çekip oturdu .
"Eee nasılsın bakalım ? ."
"İyiyim ."
"Sormadın ama ben de iyiyim ."
"Lafı uzatma da ne söyleyeceksen söyle Filiz ."
"Sana da insanlık yaramıyor ! Bir halini hatrını sorayım dedim ."
"Sorma . Ne zaman insanlık yaptın da şimdi çabalıyorsun ?"
"Ahmet 'le konuştun mu ?"
"Ne konuşacaktım ki?"
" Ayy Zeynep..!"
"..."
"Ne olurdu ki konuşsan ?"
"Ne söyleyeyim Filiz ?"
" Aramızı yap . Sor işte biri var mıymış? "
"Kendin neden sormuyorsun ?Git kendin sor . Beni karıştırma ."
"Ayda yılda bir bir şey istiyorum !"
"İsteme ! Bıktım senin şu ayda yılda bir birşey istemelerinden !"
Gözlerini kıstı , belki de bilerek yapıyor diye düşündü Filiz .
"Bana bak yaksa aklın hala Ahmet de mi ? Ondan mı karışmam diyorsun ?"
Başından aşşağı kaynar su dökülmüş gibi hissetti . Dumura uğramıştı, elleri titriyordu. Aklı almıyordu bir türlü. Bir insan - hem de canından kanından birnini - nasıl öyle bir şeyi yakıştırabiliyordu ona . Çocukluğundan beri böyleydi, istedği şeyleri yaptırmak için onu bastırır , suçlar ve ezerdi. Kaç kere iftiraya uğramış ,Filiz tarafından tehdit edilmişti sayısıı unutmuştu .
Ama bu sefer şikayet edebileceği birileri yoktu . Onu dövebilecek bir eniştesi , aç bırakacak bir halası yoktu . İlk defa hafif ve cesur hissetti .. Cesaretinin verdiği bir heyecan da vardı .
"Evli bir kadınım ben artık , lafını bil de konuş !"
"Ne malum Ahmet 'e yakın olmak için o psikopatla evlenmediğin ?!"
Elindeki dolu meyve suyu bardağını lavobaya attı ,kırılan bardağın çıkardığı sesle ürperdi Filiz . Şaşırmıştı .
"Bana bak, edebinle oturuyorsan otur yoksa defolup git! Bir daha ne bana ne de kocama dil uzatırsan keserim dilini ! Babanın evi değil burası senin, her istediğini söyleyemezsin !"
Zeynep 'den böyle bir serzeniş beklemiyordu . Bir şey söylemedi . Ona yapacağını biliyordu . Kendini ne sanıyordu ki .. O dengesiz herfin - Yusuf 'un - arkasında durup ona destek olacağını mı sanıyordu !? Eğitimsiz ,cahil , kaba saba bir herifti ... Öyle adamları iyi bilirdi Filiz .
"Dilin çok uzamış Zeynep , neye güveniyorsun bilmem ama dikkat et de güvendiğin dağlara karlar yağmasın !"
****
"Ellerine sağlık hanım kızım pek güzel olmuş." dedi Aysel , Yusuf 'un yengesinin komşusuydu . Sabah halası arayınca hemen Efsun hanıma da haber vermişti . O da yanında komşunuda getirmişti. İyi ki de gelmişti ; güler yüzlü, hoş sohbetliydi Aysel.
"Afiyet olsun Meryem abla , bir çay daha alır mısınız ?"
"Yok kızım kafi , fazlası dokunuyor sonra ."
Kalktığı koltuğa geri oturdu .Karşısındaki koltukta oturan Filiz'le göz göze geldi .Gözlerini devirdi , mutfakta kavga ettiklerinden beri hiç konuşmamışlardı . Misafirler gelene kadar salonda oturmuş , telefonuyla ilgilenmişti .
Elinde ki tepsiyle doldurduğu çayları servis ettikten sonra yanına oturdu Fatma. Hepsi halasının yaveri Aysel'nin anlattıklarına odaklanmıştı .
"Eee kimden öğrendin sen bunu ?" dedi Nesrin .
"Kimden öğreneceğim Serpil kendi anlattı .!"
" Sonra ne olmuş Aysel abla ,devamını anlat sen ?" dedi Fatma , merak etmişti.
"Maşallah sen de ne meraklısın kızım !" dedi Nesrin . Bu kadının başkalarının hakkında konuşmasını ,araştırıp ortalığa sermesini izlemekten hoşlanmıyordu .
"..."
"Aman Nesrin merak etmiş kız ne var !? "
"Tövbe tövebe . Yeni evli insanların evini günahınla doldurma kadın !"
"Ay gören de bunu melaike sanacak ."
" Aaa bugün tartışmayın bari hanımlar . Sen de ne anlatıyorsan anlat , lastik gibi uzattın ." dedi Meryem .
"Tamam be ! Bunlar evde yokken ne var ne yok toplayıp öteki oğlanla kaçmış gelin . Zaten oğlanı ne yanına yaklaştırmış , ne de evini ocağına bakmış . "
"Karılık etmemiş mi yani?" dedi halası .
"Etmemiş ya ."
"Serpil nasıl öğrenmiş bunları ?" dedi Efsun hanım . Çok konuşmuyordu , mesafeliydi . Onun bu duruşu Zeynep'i tedirgin ediyordu .
"Oğlan annesine anlatmış . Evlendiklerinden beri idare ediyormuş . Çocuk gibi ağladı dedi Serpil ."
" Zaten kız önceden öteki oğlanı seviyormuş. Ailesi izin vermiyormuş."
"Olan İsmail'e oldu desene ! Keşke en baştan kızı sevdiğine verseylermiş ." dedi Efsun hanım .
" Biz sevdiğmize mi vardık sanki !? Dizini kırıp otursaymış . Edep kalmamış bu yeni nesilde ."dedi halası .
"Öyle demeyin Ayşe hanım , sizinde kızınız var . Ayrıca sevmek ,sevilmek güzel şey . Keşke böyle tatsızlık çıkarmadan , çalmadan , kırmadan ayrılabilseydi . Sonra kendisi de pişman olur zaten . Zehra vicdanlı kızdı . " dedi Meryem hanım.
" Kız kendi ailesinin taktığı altınları alıp gitmiş ." dedi Aysel .
"O zaman ne diye öyle dedin . Ne varsa aldı diye!" dedi Nesrin .
"Öyle çıkıverdi birden ağzımdan ."
"Dedikoducu karı ! Milletin götünü açmaya utanmıyor musun, et yiyen ?"
Elini beline koymuş , oturduğu yerden kalkmıştı Nesrin . Bir kelime daha konuşsa haddini bildirecekti oturduğu yere sinmiş kadına .
"Nesin ablacım sakin ol lütfen , ağzımızın tadını bozmayalım ." dedi Zeynep .
"Sen bu kızcağıza dua et !"
"..."
"Sakin ol canım .Çok fevrisin , erken yaşlanırsın .Rahatla biraz . Kocana da böyleysen ohoo!" dedi Meryem .
"Yok anacım kocaya böyle olunur mu ? Nurettin, Nurettin diye dolaşıyor peşinde .Onun gavurluğu bana ."
"Kız bak hala konuşuyor ! Sanane benim kocamın peşinde nasıl gezdiğimden!"
" Hanımlar abartmasak mı ? Nesrin sol tarafından mı kalktın bacım , ne bu asabiyet !" dedi Meryem . Onun ara bulma çabası bile yeterli gelmiyordu Nesrin 'in içindeki hiddete .
Onunla arasındaki husumet eskilere dayanıyordu . Bu yüzden ne yaparsa yapsın sinirleniyor , içinden hiç tanımadığı saldırgan biri çıkıyordu .
"Zeynep , güzel kızım yanlış anlama ama ben gidiyorum . Daha fazla katlanamayacağım bu kadına , yoksa elimden bir kaza çıkacak ."
"Tamam ablacım , çantanı vereyim ben . "
"Kalkma kızım, şurada değil mi ,ben alırım ."
"Olmaz ablacım , uğurlayayımben seni."
"Otur oturduğun yerde ! Ben alırım ."
" Tamam ."
" Kızcağızın ne suçu var da tersliyorsun !" dedi Aysel .
"Allahh , tutmayın beni, parçalayacağım bu orospuyu !"
Karşısındaki koltukata oturan kadının üzerine yürüdü , yazmasının üzerinden saçını tuttu . Saçını tutan parmakların üzerine sardı ellerini Aysel . Saçlarını kurtrmaya çalışıyordu . Ortalık birden karışmış ,hanımlar ayaklanmıştı . Birbirine girmiş ikiliyi ayırmaya çalışıyorlardı.
****
" Gülme , hiç komik değildi . Kadının üzerine atladı birden ,zor ayırdık ." dedi Zeynep . Dizlerine uzanmış Yusuf 'un saçlarını okşuyordu .Birkaç gündür alışkanlık haline getirmişti ; işten gelince Zeynep 'in dizlerine uzanıyor , sohbet ediyorlardı .Sağ elini avuçlarını arasına almış genç adam arada sıcak dudaklarını bastırıyordu . Bu öpücükler Zeynep 'i utandırıyor , utandıkça daha çok konuşuyordu .
" Dört kişi zor tuttuk Nesrin ablayı . Yapışmış kadının saçına , bir de kuvvetli. Allah 'dan ki çok uzun sürmedi hemen müdahale ettik . "
Kendini tutamıyor sesli gülüyordu artık Yusuf .Zeynep'in bu tatlı , heyecanlı haline bayılmıştı . O konuşsa sabaha kadar dinlerdi .
" Nesrin abayı Mehmet'in yanına gönderelim , polis teşkilatının ona ihtiyacı var ." dedi Yusuf .
" Herkesi dümdüz yapar valla , deli gücü var....O kadar hazırlık yapmıştım , kavga çıkınca her yer birbirine girdi . Orta sehbanın üzrinde tatlı tabakları vardı , her yere bulaştılar . Onunla uğraşıyorum sabahtan beri . Her yanım ağrıyor ." dedi Zeynep . İlk defa nazını çeken biri vardı .Bunun tadını çıkarmak , doyasıya nazlanmak istiyordu .
Duydukları hoşun gitmişti, keyfi yerine gelmişti . Zeynep'in kabuğunu kırıp ona adım atması ; her katmanında başka bir güzellik ,yön bulunduran bu dilberin ruhunu ona açması içini ıstıyordu . İşten çıkınca ayaklarının uğramamak için geri geri gittiği bu eve erken gelmesine neden oluyordu . Gün içinde gözü hep saatteydi , bu dizlere uzanacağı zamanı iple çekiyordu .
Yattığı yerden doğruldu .
"Oyy kıyamam sana , arkanı dön de masaj yapayım ."
Bu teklifi beklemiyordu , arkasını döndü. Aldığı sözsüz izinle biraz daha yaklaştı . Elleriyle omuzları kavradı , masaj yapmaya başladı . Canını yakmamaya çalışıyordu .
"Canını yakıyor muyum ?"
"Yok , şu an çok iyisin ." dedi , sesi kısıktı . Ellerinin yumuşak harketleri Zeynep 'i rahatlatıyordu . Alt perdeden gelen sesi Yusuf 'un bulanık zihnine iyi gelmiyordu . Söylediği bu cümleyi istemsiz bir şekilde farklı bir zamanda , farklı bir şekilde söylediğini hayal ediyordu . Yutkundu . Ellerini aşağı kaydırdı , beline masaj yapmaya başladı .İnce beli , yumuşak bedeni , tatlı kokusu ... Ellerinin altındaki yumuşak dokuyu daha fazla sıkmasına neden oldu .
"Ah, acıttın ." dedi Zeynep , sızlanıyordu . Kendisiyle dalga geçtiğini düşündü Yusuf . Bilerek mi yapıyordu ?
" Kumaş , yani elbiseni kumaşı o kadar çok ki .. Etki etmesi için fazla sıkmam gerek ."
"..."
Boğazını temizledi ,kulağına doğru yaklaştı .Dudakları genç kızın kulağına değiyordu .
"Fermuarı biraz açabilir miyim ? Daha rahat masaj yapabilmek için .."
Terleyen avuç içerini elbisesinin eteğine sildi , heyecanlanmıştı . Bedeni karıncalanmış , ufak bir yangn sarmıştı bedenini .Alışık olmadığı , tehlikeli bir yangın .. O kadar yabancıydı ki bedeni .. Bocaladı .. Ama artık kaçmak istemiyordu .Bir faydası yoktu kaçmanın , dönüp dolaşıp geleceği yer Yusuf 'tu . Yörüngesinden çıkmanın bir anlamı yoktu , istikameti belliydi. Başını salladı , nefesini tutmuş olacakları bekliyordu .
Aldığı onayla harekete geçmiş , elbisenin fermuarını aşağı indirmişti . Pürüssüz teni , fermuarın açılmasıyla ortaya çıkan dar aralıkta parlıyordu .
Artık kırıntılarla yetinemeyecek kıvama gelmişit Yusuf .Elbisenin omuz kısımlarından tuttu omuzlarından aşşağı sıyırdı . Bedeninden sıyrılan elbisesi beline toplandı . Temizlik yaparken terlediği için elbisesinin altındaki atlet ve taytı çıkarmıştı . Sadece iç çamaşırları vardı .
Sırtı gözlerinin önündeydi . Arkası dönük olduğu için şükretti . Yanakları yanıyordu . Sırtına değen ılık nefes içini titretmişti .
Alnını sırtına yasladı Yusuf . Burnu kaburga kemiklerinin arasındaydı , tenini soluyordu . Ellerini çıplak beline sardı , usulca okşadı . Yavaşça yukarı ,göğüs kafesine doğru çıktı .Parmaklarını iç çamaşırının çizgisinde gezdirdi . Yaklaştı , dudaklarını omuzlarına bastırdı . Dudakları teninde geziniyordu . Islak ve sıcaktı .. Parmakları sutyeninin kopçasında duraksamış , duyduğu iç çekişle usulca açmıştı . Bollaşan sutyeninin askıları omuzlarından sıyrılmıştı .
"Y-yusuf sen masaj yaptığına emin misin ?"
"Tabi, şimdi farkı bir şey deniyoruz . Tüm ağrılarında kurtulacaksın ."
"Ne deniyoruz ?"
"Öpücük terapisi ."
Teninin üzerinde gerilen dudakları hissedebiliyordu . Onunla alay ediyordu . Ama işe yaramıştı , herhangi bir ağrı hissetmiyordu . Bedeninin ağrısına odaklanamaycak kadar gerilmişti . Biraz daha ileri giderse ağlamaya başlayacaktı . Sutyenini de çıkarırsa üst bedeni tamamen çıplak kalacaktı . Çıplaklığı savunmasız hissetmesine neden oluyordu . Utanç ve panik onu sarmıştı . Ama bu sefer geri adım atmayacaktı .Utansa da çekinse de ..
Üzerindeki sutyenin kollarına düşmüş askılarından tutup çıkardı . Koltuğun üzerine bıraktı . Salonda ki koltuğun üzerinde oturuyorlardı ,karşılarında izlemedikleri bir program kısık sesle arka planda dönüyordu . Işıklar açıktı , florasanın beyaz ışığı tenini olduğundan daha soluk gösteriyordu . Her şey ortadaydı , tüm kusurları ve utandıkları ..
Tenine değen soğuk hava ile ürperdi. Cesurdu ; onun bu cesareti, attığı adımlar Yusuf'u kendine çekiyordu . Sonunun nereye varacağını bilmedikleri bir yolda yürüyorlardı . Her şey karmaşıktı , sadece Zeynep'e karşı derin bir çekim hissediyordu .
Sırtında gezdirdiği elleri göğüslerine doğru uzandı . Elleriyle sıcak , yumuşak dolgunlukları kavradı ,sıktı . Avuçlarından taşıyordu . Genç kızın bedenini göğsüne yasladı . Avuçlarının arasında sertleşen göğüs uçlarını hissedebiliyordu ,yoğurdu .
Genç kız ses çıkarmamak için dudaklarını birbirine bastırıyordu . Pek de başarılı olamıyor , dudaklarının arasından mırıltılar çıkıyordu .
"Ayağa kalk ." dedi Yusuf . Sıcak elleri bedeninden uzaklaşmıştı , mantıklı düşünemiyordu . Ayağa kaltı , ona doğru döndü. Üzerindeki elbise ayaklarının ucuna düştü ,başını eğdi. Başını eğmeseydi kendisini ilgiyle izleyen yeşil gözleri görebilirdi.
Eliyle dizine birkaç kez vurdu . "Gel ." dedi. Hipnotize olmuş gibiydi , bedeni Yusuf'un ağzından çıkan her şeye itaat etmeye hazırdı . Hissettiği bu yeni kıvılcım ürperticiydi.Avuçları arasında tükenmekle kaçıp gitmek arasına sıkışıp kalmıştı . İlk defa bu kadar şeffaftı .
Utançtan titreyen bedenini Yusuf'un dizlerinin üzerine bıraktı . Omuzlarına tutundu . Genç kızın bedenini kasıklarına çekti . Aceleci değildi ama artık ağırdan almak ,beklemek istemiyordu . Kararlıydı , genç kızın bedenini sıkı sıkı kavramıştı . Burunları birbirine değiyordu . Onu mahvetmek , bedenini öpücüklerinin izleriyle süslemek istiyordu .
Dudaklarını yanınağına bastırdı . Burnunu teninin üzerinde gezdirdi . Onun hassas tenini keşfetmek genç adamı tarifi imkansız bir heyecana sürüklüyordu . Tüm duyuları körelmiş , sadce Zeynep'i hissetmeye odaklanmıştı .. Bu yüzden çalan telefonunu duyamamıştı.
" Y-yusuf ."
"Hmm.."
"Telefonun çalıyor .
"Çalsın ."
"A-aaçmayacak mısın ?"
"Açmayacağım ."
"Belki önemli bir şeydir ."
"Ben burada ikimizden daha önemli bir şey göremiyorum ."
" Ya birine bir şey olduysa ?"
" Tamam , bakayım bir ."
Geriye doğru yaslandı , cebinde ki teledonu çıkardı . Amcası iki kere aramıştı .
"Amcam aramış , önemli bir şey olduğunu sanmıyorum ."
Telefonun ekranını Zeynep'in görebileceği bir şekilde çevirdi .
" Nereden biliyorsun bir şey olmadığını ,arayıp sorsana ."
" Aman, sabah sorarım ben . Şu an daha büyük bir sorunumuz var ?"
"Ne ?"
Güldü, üzerinde ki bedeni kasıklarına bastırdı . Kalçalarının altında hissettiği şişlikle kızardı . Gittikçe daha fazla kızarıyordu .
" Daha fazla kızaramaz, dediğim her an beni şaşırtıyorsun ...Şu yanaklara bak ."
dedi, gözleri yüzünde geziniyordu . İşaret parmağının tersiyle yanağını okşadı usulca . Teni gerildiği için sıcaktı , ateş gibi . İçini yakıyordu . Yaklaştı , onu öpmek istiyordu .
Çalan kapıyla geri çekildi . Sinirlenmişti ,herkes bu günü bulmuş gibiydi . Eli ayağına dolaşmış , ne yapacağını şaşırmıştı Zeynep .
"Açmayacağım kapıyı falan , çalar çalar gider !"
"Saçmalama Yusuf ! "
" Gidip gırtlaklayayım geleni de kocasız kal !"
Güldü Zeynep , omzuna vurdu hafifçe . Sağ elini genç adamın yanağına yasladı , baş parmağıya yanağını okşadı .
" Hadi git kapıyı aç , daha fazla uzamasın bu mesele ."
Küçük ,yumuşak eli şefkatle dokunuyordu yanağına . Bu Zeynep 'in ona ilk dokunuşuydu ,kalbine iz bıraktı parmakları . Üzerinden hangi dalga geçerse geçsin , hangi rüzgar eserse essin silinmeyecek bir izdi bu . Aklına mıh gibi kazındı .
"Şey..Tamam ."
Otuduğu yerden kalktı ,yerdeki kıyafetlerini alıp çıplak göğüsüne bastırdı .
"Ben yukarı çıkıyorum . "
" Tamam . Sen yukarı çıkınca açacağım . Çık hadi ."
**************
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 19.47k Okunma |
1.02k Oy |
0 Takip |
18 Bölümlü Kitap |