
Öncelikle hepinizin yeni yılını kutlar;bol başarı,şans ve aşk dilerim...Umarım yeni yılda kalbinize de,hayatınıza da çok güzel kişiler girer,ister aşk ister arkadaş anlamında.
Bu bölüm biraz daha yeni yıl konseptli gibi olacak (nasıl tarif ederim bilmiyorum umarım anlamışsınızdır...) çiftlerimizin,dostluklarının,aşıklarımızın...Hepsinin olduğu bölüme hoşgeldiniz :)
öncelikle birkaç bişey hakkında konuşmak istiyorum,hazır yeni yıl falanken(yeni yıl bahane size olan sevgim şahanee)
Öncelikle hepinize teker teker çok teşekkür ederim,bu hikayeye başlamamda en başından beri yanımda olan,aynı zamanda benim karakterlerimden birisi olan sevgili arkadaşım Asya'ya da çok teşekkür ederim.Evet,kitapta okuduğunuz Asya Aksay,benim arkadaşım. Aynı zamanda pek çok zamanda yanımda olan bu hikayeyi devam ettirmemi sağlayan kişidir kendisi...Burda okuduğunuz çoğu sahne benim,asyanın ya da ikimizin ortak anılarından yer almakta.Şarkılardan tutun olaylara kadar.Ve Asya,çok teşekkür ederim sevgili arkadaşım.Milyonlara kez teşekkürüm de sevgi sözcüğümde yetmez sana ama, af buyur güzelim...
Bu yolda vazgeçecek gibi oldum,çok pes ettim ama hiçbir zaman ümidimi kaybetmedim. Her zaman yanımda olan okurlarımı,arkadaşlarımı düşündüm. Kısacası varlığınız bile yetiyor bana. Size de tavsiyem budur her zaman. Sakın ola bir insan için ümidinizi kaybetmeyin,bu hayatta dostunuzdan çok düşmanınızda olur elbet. Fakat bu daha fazla güçlendirir sizi,çünkü size ne derlerse desinler başarınız,güzelliğiniz ve asaletinizin yanından geçemezler...
evet son birşey daha söyleyip bölüme geçeceğim.Tekrardan hepinize milyonlarca kez teşekkürler, bu hikayede yanımda olduğunuz,bana yorum,oy veya herhangi birşey ile destek olduğunuz için teşekkür ederim. Ne çok teşekkür ettim dimi?Hepsi feda olsun size...
hepinizi çok seviyorum ve tekrardan yeni yılınızın size şans getirmesini diliyorum...Yeni yıl özel bölüme hoşgeldiniz sevgili okurlarımm :)
Bölüm şarkıları;
Santa Tell Me-Ariana Grande
Last Christmas-Wham!
All I Want For Christmas Is You-Mariah Crey
eklemek istediğiniz şarkıları yorumlarda beklerim...
ˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆˆ
Duru Saracadan;
Yeni yıla az buçuk bir zaman kalmıştı, Demir her zamanki gibi depoda olan devlet sırrı işlerine gitmiş,beni ise dört duvar arasında bırakmıştı.Aşırı sıkılıyordum...Telefonu elime aldım ve sosyal medyada dolaşmaya başladım.Önüme çıkan yılbaşı ağaçları,süslemeler,atıştırmalıklar ve daha fazlası ile neden bende yapmıyorum diye düşünürken bir anda kendimi giyinme odasında buldum.
Üstüme kazak,altıma da mavi klasik bir pantolon geçirmem ile sade bir kombinim oluşmuştu. Telefonumu,anahtarımı ve çantamı alıp arkada bulunan garaja doğru ilerlerken evin korumalarından birisi olan Serhat hızla yanıma geldi, ''Duru hanım,nereye gidiyorsunuz bırakayım isterseniz?'' Telefonumu cebime koyup çantamdan,arabamın anahtarını çıkartırken onu cevapladım ''Gerek yok Serhat,Avm'ye falan gideceğim Demir'e de haber veririm birazdan zaten.'' Serhat gülümsedi ve başını eğip konuştu ''Nasıl isterseniz Duru hanım,iyi eğlenceler.''demesiyle yanımdan ayrılması bir olmuştu. Başımı belli belirsiz salladım ve aklıma gelmişken Demir'e yazdım;
Karademirim
siz:Evden çıktım sayılır,alışverişe gideceğim haberin olsun hayatım.
Karademirim:Tamam güzelim,iyi eğlenceler.
Demir'in mesajına kalp atmış ve arabama binip yola koyulmuştum bile.Evet,Demir'in bana doğum günümde aldığı Barbie'nin arabasına benzettiğiniz arabadan bahsediyordum ama hava şartları nedeniyle üstünü kapatmıştık. Hedefime ulaştığımda,arabayı boş bulduğum bir yere park ettim ve çantamı da alıp Avm'ye giriş yaptım.
Alacağım ilk şey tabiki de yeni yılın en vazgeçilmezlerinden birisi olan yılbaşı ağacı ve süslemelerdi. Sonrasında kar spreyi,kurabiye ev,çeşitli çikolata ve içecekler...Liste gittikçe uzuyordu.Neyseki sevgilim zengin,üstesinden gelir diye düşünüyorum.Boşuna o depoya gitmiyor herhalde?
Gördüğüm iki metrelik ağaç ile duraksadım ve gülümsedim,ardından biraz uzağımda olan Borayı çağırdım ''Pişt Bora!'' Bora da benimleydi çünkü Demir onu ne olur ne olmaz diye yanıma yönlendirmişti,her ne kadar ısrar etsem de...
Boraya seslenmemle bana baktı ve bir sorun olduğunu sanıp yanıma geldi ''Efendim yenge,bir sorun mu var?'' Alnımda ter varmış gibi sildim ve yanımda bulunan iki metrelik ağacı işaret ederek konuştum ''Yok...Yani şu iki metrelik ağaç dışında sorun yok. Rica etsem şunu market arabasının altına koyabilir misin?'' Bora yanda bulunan ağaca baktı ve tek eliyle kavrayıp market arabasının altına yerleştirdi. ''Başka isteğin var mı yenge?'' gülümsedim ve market arabasını hareket ettirmeye çalışırken ''Yok şuanlık sağol.'' Market arabasını hareket ettiremediğimi gören Bora bir market arabasına bir de bana baktı ''Yenge istersen sen seç ben araba ile sana eşlik edeyim?'' Sunduğu fikri sevdiğimden gülümsedim ve kenara çekildim. Bora anlamış olacakki arabaya doğru ilerledi ve bana eşlik etti.
Bora benim peşimden koştururken bende önüme gelen süsleri arabaya koyuyordum.Aklıma gelen şeyle duraksadım. Hediyeler.Evet,herkese hediye bulmam gerekti ve yalan yok bu bana zahmet olacaktı. Zaten kararsız birisiyken birde bu çıktı başımıza...
Yerimde durmamla Bora da uzun bir nefes alıp verdi ve konuştu ''Bitti mi yenge?'' Bir bakış attım ve konuştum ''Bitmedi Bora şansına küs çünkü, herkese hediye almam lazım.''Bora ilk başta somurtsa da sonradan gülümsedi ''Işıla da alalım mı?'' Küçük çocuklar gibi soruya gülerek cevap verdim ''Alacağız tabiki ama sen ayrı da al istersen '' Göz kırpmamla Bora gözlerini kaçırdı.
Ben herkese hediye seçerken,Bora da bir yandan ona verdiğim listeyi alıyordu Yiyecekler ile alakalı listeyi ona vermiştim çünkü akşama kadar eve gitmezsek Demir hediyesini görebilirdi.
Herkesin hediyesini tamamlamıştım. Herkese olabildiğince özenerek seçmiştim,tabii o kadar kişiye almakta kolay değildi. Kasaya gittiğimde Bora'nın beni beklediğini gördüm ve yanına ilerledim ardından,toplamda üç tane olan market arabalarına baktım ''Direkt marketi mi alsaydık Bora ?'' Bora yarım ağız güldü ''Abime sadece iki kelime söylemen yeter bunun için biliyorsun değil mi?'' cazip bir bakış attım ''Biliyorum tabiki,Demir bana ada al'' Sesimi inceltip harfleri uzatarak yaptığım taklide Bora güldü.
&
Sonunda her şeyi ödemiş ve eve gelmiştik.Saat akşam beş civarıydı,Demir hâlâ eve gelmemişti. Ayrıca süslemeleri ve eşyaları arabaya taşımamız ve indirmemiz ile istediğimiz kiloya da ulaşmıştık.Resmen yarım saatte 3 kilo vermiştim,bu kış ayında bir yerlerimizden de ter aktı ya...
Yoğun poşet taşıma operasyonu ardından eve girmiş ve kendimi yumuşacık koltuğumuzun üzerine bırakmıştım. Oturduğum yerden yarım saate yakın kalkmamış ve tiktokta dolaşmıştım. ardından kapının açılma sesiyle bakışlarımı oraya doğru yönelttim. Demir elinde poşetlerle içeriye girmişti ve beni görmesiyle gülümsemişti.
''Güzelim?'' Ayağa kalktım ve hızlı adımlarla yanına doğru gidip dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. ''Efendim sevgilim?'' elindeki poşetleri yere bırakırken ''Neler aldın bugün?'' Aklıma yılbaşı ağacının gelmesiyle gülümsedim ve elinden tutup salona kadar peşimden getirttim. ''Yılbaşı ağacı falan aldım işte...Hazır sende gelmişken süsleyelim mi?'' Demir fikri sevmiş olmalı ki gülümseyerek yanıma geldi. ''Tabii,benim güzel iştede yapmaz mıyız?'' Ellerimi çırpıp bir öpücük daha bırakırken dudaklarına konuştum ''Ağaç biraz büyük ama olsun...'' Demir,ağacın üstünde yazan kocaman ''2m'' yazısının görmesiyle gözlerini kocaman açtı ve bana baktı ''Güzelim, benim boyum kadar ağaç almışsın,nasıl taşıdın bunu?'' saçlarımı ensemde toplayıp ona doğru yaklaştım ''Benim taşıdığımı kim söylemiş?Tabiki de dağ ayısı Bora taşıdı.'' Demir güldü ve ağacı açmaya başladı.
Demir,ağacı kurmuştu bense bütün süslemeleri açmış ve renk renk ayırmıştım.Demirin bana seslenmesi ile ona doğru döndüm ''Güzelim gel,süsleyelim.'' Demir'in yanına gittim ve ilk süslemeyi astım,sonrasında ise Demir aralarından bir tane seçmiş ve asmıştı.
Yarım saate yakın sonra bütün ağacı süslemiştik,tek eksik vardı.Yıldız.Ağacın tepesine yıldız koymamız gerekiyordu ve ben mal gibi elimde yıldız ile dolaşıyordum. Demir bunu görmesiyle yanıma geldi ve beni tek hamlede omuzuna aldı ''Ay Demir napıyorsun?'' Demir bacaklarımdan tutmuş ve beni ağaca yaklaştırmıştı. ''Yıldızı koymak istemiyor muydun? Koy güzelim.'' Gülümsedim ve Demirin saçlarını karıştırdım ''oyy yerim seni canım sevgilim!'' Demir'in güldüğünü duymuştum. Elimdeki yıldızı koymamla birlikte aşk dolu bakışlarımı ağaca bir de Demir'e çevirdim.Demir beni omuzundan indirdiğinde işe başımı hafifçe omzuna yatırıp kokusunu içime çektim. Demir ise saçlarımı burnuna yaklaştırmış ve uzun bir nefes almıştı.
Ardından birbirimizden ayrılıp gece için uzun ve yoğun bir hazırlığa girmiştik.Gece ne olacak diye merak ediyorsunuzdur muhtemelen;Tabiki asya,ayaz,bora,ışıl,nehir,Ozan hepsi bize gelecek ve kutlama yapacaktık.
Demir,akşam yiyeceklerimizi bir restauranttan sipariş vermiş,bense akşam için hazırladığım zencefilli kurabiyeleri ve mezeleri yapıyordum. Kurabiyeyi fırına vermiş,mezeleri hazırlamış ve üstünü kapatıp taze kalmaları için buzdolabına yerleştirmiştim. Sonrasında ise hazırlanmak için yukarıya çıkmıştım.
Üstüme beyazlı kırmızılı bir crop kazak,altıma ise kırmızı bir etek giymiştim.Odadan çıktığımda işe demirle karşılaştım Demir ise her zamanki gömleklerinden birisini giymiş ama benim gözümde ilk günki yakışıklılığını hâlâ koruyordu. Beni görmesiyle ıslık çaldı ve yanıma geldi.''Ooo hanıefendi,neler görüyoruz neler!Bu güzellik bana,yeni yılda verilen hediye olabilir mi acaba?'' kollarını belime sararak sorduğu soruya karşılık kollarımı boynuna dolayıp son derece bir cilve ile cevap vermiştim ''Yeni yılda sana verilecek daha çok hediye var hayatım.Şanslısın ki bunlardan birisi de benim tabiki.'' Demir güldü ve yüzüme daha çok yaklaşırken son derece cazip bir teklif sundu ''Bu hediyeyi gece mi açmalıyım yoksa erkenden mi?'' elleri belimde dolanırken başımı sağa doğru hafifçe yatırdım ve ''Gece açman emin ol ki senin için daha iyi olacak.'' dedim. Demir'in dudaklarımda bulunan gözlerinden anlamış ve ondan erken davranarak dudaklarına yapışmıştım. Son derece vahşilikle dudaklarını emerken,onun da benden farkı yoktu.Tam o sırada ise mükemmel zamanlama ile kapı çaldı ve benim Demirden ayrılmam bir oldu. ''Sikeceğim ama!''Demirin sessizce ettiği küfürü duymamla güldüm ve saçımı düzelterek kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım.Kapının önünde ise herkes elinde hediyeler ile duruyordu.
ilk ses tabiki de nehirden çıkmıştı ''Selam gençlik!'' Nehir'in her zamanki pozitif enerjisine işe gülerek cevap verdim ''Selam güzelim,hoşgeldin.'' Herkes içeriye girerken kızlarla sarılıyorduk. Herkesle sarılmamız bittiğinde kapıyı kapattım ve yanda bulunan aynaya bakarak kırmızı rujumu sürdüm. Yüzüme samimi gülümsememi yerleştirdiğimde içeriye girmiştim.
Herkes ağacın altına hediyeleri bırakmıştı.Hediyelerden odada adım atacak yer yokken biz hâlâ oturmaya çalışıyorduk.
Herkes masanın etrafına oturduğunda işe yoğun bir sohbetle yemeğimiz başlamıştık.
&
Yemeklerimizi yemiş ve salona geçmiştik.Herkes sohbete devam ederken odada eksik tek kişi vardı;Nehir. Normalde bu büyük bir sorun değildi ama böyle bir ortamda Nehir'in olmaması büyük değil baya büyük bir sorundu.Kesin birşey olacak derken Nehir'in sesi duyuldu ve herkesin bakışları sesin geldiği yere doğru döndü;
''Bu gece gel benim ol diyemem.'' Hayır nehir bunu yapmış olma...
''Sana ben aşkımı söyleyemem'' Nehir elinde ses bombası ile son ses şarkı söylüyor ve dans ediyordu.Ve açtığı şarkı...Evet karademirimdi....
''Utanırım beni öp diyemem.'' Nehir'in bu enerjisine karşılık ise bir anda herkes ayağa kalkmış ve şarkıyı söyleyerek dans etmeye başlamıştı.Nehir ise halinden memnundu.Sadece Demir ve ben dans etmiyorduk,ben utandığımdan,Demir dejavudan.
''Ele güne sorma beni'' Bu sefer işe bizim kalkmadığımızı göen Nehir yanımıza geldi ve ikimizin de elinden tutup bizi kaldırdı ve bağırdı ''Haydi kalkın be oturmaya mı geldik ayol!'' demesiyle benim de ortama ayak uydurmam uzun sürmemişti. Ortaya geçtim ve ritme ayak uydurup bağırarak dans etmeye başladım
''Meze yapıp harca beni'' Bu ise demire karşı son kozdu...Geliyordu gelmekte olan...
Demir de bize katıldı ve ortaya geçip dans etmeye başladı.Evet yanlış okumuyorsunuz koskoca Demir Karahan bildiğiniz göbek attı.Hemde kendisine ithaf ettiğim şarkıda...
''Hani o tatlı gönül çiçeğim''
''Hani kanatlı beyaz meleğim''
''Bu gece zevki sefa edelim''
''şerefine vur kadehi''
''Meze yapıp harca beni'' Ve evet...Geldi malûm kısım.İşte tam o anda herkes bağırarak aynı şeyi söyledi,Demir de dahildi bunlara.
''Karademirim,vur kadehlere.''
''hadi içelim,içelim her gece.'' Ayaz ve Ozan ortaya geçmiş abartarak oynuyor,nehir ve Asya işe üzerlerine para atıyordu.Ortam pavyona döndü...
''Karademirim vur kadehlere''
''Hadi içelim,içelim her gece''
''zevki sefa,doldu gönlüme''
''Hadi içelim,içelim her gece''
(...)
Varımızı yoğumuzu ortaya koyarak oynamamız ardından sıra hediyelere gelmişti. Herkes birbirine hediyeleri verirken Demir de yanıma geldi ve hediyesini verdi.Kutuyu açtığımda bir köpek tasması vardı ve üstünde ''lia'' yazıyordu.İlk başta anlamamam ile birlikte aydınlanma gelmiş ve olduğum yerde çığlık atmıştım.Aynı zamanda işe Demir'in elinde yavru bir köpek vardı. Ben mutluluktan ağlarken Demir yanıma geldi ve köpekle birlikte bana sarıldı ''güzelim ağlama...'' ağlama ve gülmeyle karışık konuştum ''Demir dur maskaram akacak!'' Demir'in gülmesini işittiğimde bende güldüm ve gözümün altını elimle silerek burnumu çektim. Demir elindeki yavru köpeği bana uzattı ve onu kucağıma alıp sıkıca sarıldım ''Lia'm'' diye fısıldarken bir anda başımı kaldırdım ve ağacın arkasında öpüşen Asya ve Ayaz ile karşılaştım. Ben özel hayat gizliliğini kafaya takmadan onları izlerken gözlerimin kapanmasıyla kulağıma Demir'in sesinin gelmesi bir oldu ''Güzelim insanları dikizlemeyi bırak, bu kadar istiyorsan sana daha güzellerini yaşatabilirim.'' Demir'in gözlerimi kapatan ellerimi tuttum ve hafifçe yana doğru bıraktım,Demir'e dönerek konuştum ''Gece bekliyorum?'' Demirin dudaklarını dişlemesiyle ona baktım ve konuştu ''Geceyi bekleyeceğime emin değilim.'' ona gülerken arkadan nehirin sesi geldi ''OHA!'' Demesiyle herkes Nehire dönmüştü.
Nehir ise eliyle asyaları işaret ediyordu ''Lan Asya'nın namusuna göz dikmiş bu enişte!Kızı almış sömürüyor,edepsizler ahlaks-''Derken Ozan tarafından susturulması bir olmuştu. Fakat Asya ve Ayaz için çok geçti...Asyanın yanakları allıktan değil utançtan kıpkırmızı olmuştu. Ayaz ise bakışlarını asyadan ayırmıyordu. Bora işe hem ortamda olduğunu belli etmek hem de olayı dağıtmak için elinde iki tane şampanya ile bağırdı ''Eee yılbaşının vazgeçilmezi olan şampanyaları da unutmayacaksın herhalde?'' Tam o anda ise Demir şampanyalardan birisini almış ve patlatmaya hazırlanıyordu,hepimiz sevgilimin etrafında toplanmış patlamasını beklerken tekrardan arkadan şarkı açtılar.Ama bu sefer farklıydı...Yılbaşı ve roman havası mı? Garip bir uyum...Evet tam şuan roman havası çalıyordu biz yine bozuntuya vermeden oynuyor ve şampanyayı patlamasını izlerken bir anda şampanya patladı ve Asya çığlık attı sesten dolayı,bense ellerimi çırpıp kendi çapımda sevgilimi tebrik ediyordum.
Demir elindeki şişeden herkese dökmeye başlamış biz ise hâlâ şarkı söylüyorduk,tam o sırada işe Ozan ve Ayaz'ın elindeki kar spreylerinden sıkmaya başladılar ve her yer beyaza büründü...
ˆˆˆˆˆˆˆ
bir süre aradan sonra ise herkes yorulmuş ve kenara çekilmişti,hepimiz 'Oses türkiye' izliyorduk. O sırada asyanın mırıldanışını duydum ''Last Christmas ı gave you my ass,but the very next day,fucking my bestfriend.'' Bir anda ortamın sessizleşmesi ile bütün bakışlar Asya ya döndü ve bitmek bilmeyen kahkahalar başladı. Herkes dalga geçerken Asya kendisiyle gurur duyuyordu,bu kızın özgüvenli başa bela...
Bütün gecemiz ise böyle geçmişti saat gece üçe yakın ise herkes evlerine dağılmıştı. Demirle baş başa kalmıştık...
Yukarıya çıkmış ve üstümdekileri çıkartıp bir gecelik giydim. Ardından Demir'in bulunduğu yatak odamıza geçtim. Demir beni görmesiyle sırıtış suratında yayıldı ve ben yatağa uzanırken o da bana doğru geldi ''Nice yeni yıllara güzelim.'' Demir gülümsedim ve ''Nice yeni yıllara hayatım...'' dedim. Hemen ardından ise gülerek konuştu ''Karademirim devri geri döndü?'' saçlarımı savurdum ve konuştum ''Bitmedi ki geri dönsün Karademirim!'' Demir güldü ve beni kendisine çekip uzun bir soluk verdi ''Yeni yılda sadece seni diliyorum güzelim,sadece bizim ve çocuklarımızın olacağı yılları diliyorum.'' Demesiyle şaşkınca demire döndüm ''Çocuklarımız?'' Demir bana baktı ''Evet çocuklarımız...'' Derken sesi boğuktu. O an aklıma gelen saçma soruyu yönelttim ''Sen kız mı isterdin erkek mi?'' Bana baktı ve konuştu ''Tek isteğim senden olması,gerisinde tercih hakkında olduğumu zannetmiyorum.'' Sözleri ile içim verirken konuştum ''O kadar eminsin yani benden olacağına?'' Demirin yüz hatları gerildi ''Ya senden ya hiç.'' kesin sözleriyle ona baktım ve güldüm ''İyi iyi gerilme hadi...Yeni yılda çocuk dileğini unutmayacağım asla.'' Demir güldü ve gözlerini kapatıp mayışmış bir sesle konuştu ''Çocuklarımıza anlatırsın...'' Demirin omzuna vurdum ve başımı ona yasladım ardından kısık bir sesla konuştum ''Yeni yılda tek dileğim sensin sevgilim,zaten dilediğim herşey de şuan bende...Teşekkür ederim sevgilim'' Demir kısa bir sürede cevapladı ''her zaman seninim ister sev,ister döv,ister okşa...'' Demirin yanağına küçük bir buse bıraktım ve gözlerimi kapatıp konuştum ''İyi geceler sevgilim...'' Demirin cevap vermesiyle bende gözlerimi tamamen kapattım.'' İyi geceler güzelim.'' demesiyle kendimi demir'in kollarına ve uykuya bıraktım...
SELAMMMMM NASILSINIZZZ??
mutlu yeni yıllar bebislerimmm :))
yeni bölüm biraz kötü oldu aceleye geldi kusura bakmayın...
en sevdiğiniz sahne
en sevdiğiniz çift
bu bölüme ekleyeceğiniz şarkı olsa ne olurdu?
kendinize çok iyi bakın sizi çok seviyorum bir sonraki bölümde görüşmek üzere...
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |