
*Bu uygulama hariç iki uygulamada daha bölüm paylaştığım için kafam karıştı ve yanlış bölümü paylaştım özür dilerim.
*İnstagram hesabı açsam takip eder misiniz?
*Bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
-İyi okumalar
Alarmın sesiyle sıçrayarak uyandım. Dün gece geç uyuduğum için cezasını şimdi çekiyordum.
Gözlerimi ovuşturup gerinerek yataktan kalktım aklıma gelenlerle kocaman gülümsedim.
Bugün davet vardı davete öğlen hazırlanacağım için duş almama gerek yoktu. Banyoda elimi ve yüzümü güzelce yıkayıp giyinme odama geçtim.
Üzerime beyaz pileli etek ve siyah bir t-shirt geçirip ayağıma spor ayakkabılarımı giydim. Saçlarımı da tarayıp sıkıca topladım ve telefonumu alıp odamdan çıktım.
Yemek odasına girdiğimde masada sadece Atakan, Buğra ve Karan vardı. Sandalyeme oturup Karan'a "Günaydın," diye mırıldandım.
Şaşırsada karşılık verdi. Tabağıma birkaç kahvaltılık alıp hızlıca kahvaltımı yaptım. Tabağım bittiğinde masadan kalkıp salona geçtim.
Babam ve diğerleri ya akşamki davet için hazırlıkları tamamlıyorlardı ya da şirkettelerdi.
Ne yaptıklarını merak ettiğim için babamı aradım aramam cevaplandığında babamın "Efendim kızım." diyen sesini duydum.
Gülümseyerek "Günaydın baba." diye mırıldandım babam karşılık verdiğinde "Kahvaltı da yoktun bir şey mi oldu?" diye sordum.
"Şirketteki işlerimi erkenden bitirmek için erkenden şirkete geldim. Sende şirkete gelmek ister misin?" diye sordu.
Sonra gülerek sahte bir korkuyla "Ama şirkette yangın çıkartıp sonrada silahla saldırmayacaksan," dediğinde kıkırdayıp "Olur," dedim.
Babamla biraz daha konuşup telefonu kapattığımızda odama çıkıp kıyafetlerime uygun bir çanta alıp görevlilere haber verdikten sonra evden çıkıp bahçede duran Anıl'ın yanına gidip beni şirkete götürmesini söyledim.
Şirkete geldiğimizde Anıl'ın beni yönlenlendirmesiyle babamın odasını bulup kapıyı iki kere tıklattım babamın "Gel." diyen sesi ile kapıyı açıp içeri girdim.
Babam benim geldiğimi gördüğünde "Hoş geldin güzel kızım." dedi.
Gülerek "Hoş buldum baba şirketinde yangın çıkarmak ve saldırıda bulunmak için geldim," dediğimde bana bakan adamları görünce dudaklarımı birbirine bastırıp yanıma gelen babama "Sanırım suçumu itiraf ettim." diye fısıldadım.
Babam gülerek sıkıca sarıldı ve saçımdan öpüp "Onlardan sır çıkmaz." diye mırıldandı.
Daha sonra elini belime koyarak beni adamların olduğu yere yönlendirip diğerinden daha yaşlı adamı gösterip "Aile dostumuz Erdem." dediğinde "Sedef," dedim. Daha sonra diğerini gösterip "Erdem'in oğlu Batı." dedi.
"Memnun oldum." diye mırıldanıp babamın gösterdiği yere oturdum.
"Kahvaltı yaptın mı kızım?"
Başımı sallayarak "Evde yaptım." dedim.
Babamlar kendi aralarında iş hakkında konuşmaya başladıkların konuşmaları dinlemekten sıkılmıştım.
Babam benim sıkıldığımı yüz ifademden anlamış olacak ki "İstersen Anıl sana şirketi gezdirsin kızım." dediğinde gülümseyerek ayağa kalkıp odadan çıktım ve soluğu Anıl'ın yanında aldım.
Anıl'ın yanına vardığımda "Bana şirketi gezdirir misin?" diye sordum başını tamam anlamında sallayıp yürümeye başladığında ben de onunla aynı hizada yürümeye başladım.
Anıl benden en fazla üç yaş büyük gibiydi açık kahverengi tonda gözleri ve simsiyah saçları vardı. Benden tahminimce on santimetre uzundu. Açıkçası enerjik bir tipi vardı.
"Anıl," diye çekingen bir şekilde mırıldandım.
"Efendim Sedef Hanım," dediğinde elimle saçlarımı düzeltip çekingen bir ifadeyle "Yanlış anlamazsan arkadaş olalım mı?" diye sordum.
Birden yürümeyi kesip şaşkınlıkla bana baktı böyle bir şey beklemiyormuş gibiydi utanarak gözlerimi kaçırdım.
"Öyle bakamaz mısın lütfen?" dediğimde cümlenin saçmalığına küfür savurdum.
Hayatımda ilk defa arkadaş olmayı teklif ediyordum.
Birden gülmeye başladığında şaşkınca ona bakmaya başladım. Gülmeyi kesip soluklanarak "Tamam kabul ediyorum arkadaşım." dediğinde rahatladım Ali'ye de arkadaş olmayı teklif edecektim.
"Sedef Hanım yani Sedef ilk defa mı birine arkadaşlık teklif ediyorsun?" diye sorduğunda gözlerimi kaçırıp "Çok mu belli oluyor?" diye sordum.
Gülmemek için dudaklarını ısırıp başını iki yana salladı "Merak etme hiç belli olmuyor."
Artık benim de arkadaşım vardı.
Anıl bana şirketi gezdirdikten sonra babamla birlikte eve geçtik. Eve geldiğimizde davet için hazırlanmaya başladım ilk önce duş alıp makyaj masasına geçtim ve yüzümü ön plana çıkartacak bir makyaj yaptım. Daha sonra saçlarımı da halledip elbisemi ve topuklu ayakkabılarımı giydim.
Kendimi hazır hissettiğimde telefonumu alarak odamdan çıktım ve merdivenlerden inmeye başladım.
Çok heyecanlıydım.
Herkes benim Akel olduğumu bilecekti.
Merdivenlerden indiğimde herkesin salonda olduğunu gördüm. Salonun ortasında durduğumda herkes bana bakmaya başladım.
Babam yanıma gelip saçlarıma buse kondurdu. "Çok güzel olmuşsun güzel kızım."
Babam benden ayrıldığında Beliz Hanım'a baktım gözlerinde saklayamadığı bir hüzün vardı.
Hak etmişti.
Diğerlerine baktığımda hepsinin elbiseyi inceliyorlardı birden kaşlarını çatmaya başladıklarında yırtmaca baktıklarını gördüm.
Onları umursamadan Karan'a baktım lacivert bir takım elbise giymişti. Yakışıklı olmuştu ona tebessüm ettiğimde gözlerindeki şaşkınlığı fark etmiştim.
Babam elini Beliz Hanım'ın beline katıp "Geç olmadan çıkalım." dediğinde oğullarının elbisemin yüzünden kaşlarını çatmasına sert bir sesle "Elbiseye bu şekilde bakıp kızımı rahatsız edeceğinize çevreye bu şekilde bakıp çevrenizdeki şerefsizleri rahatsız edin!" diye sert bir sesle konuştu.
Babamlar yürümeye başladıklarında bende peşlerinden ilerledim evden çıktığımızda kendi arabama ilerlediğim sırada babamın bana seslenmesiyle babama baktım.
Beliz Hanım arabaya bindiğinde yanıma gelip "Fırat cezaevinde olsa bile sana bir şey yapmaya yeltenebilir Ali ve Anıl tehlike geçene kadar seninle olsunlar olur mu kızım?" diye sorduğunda mutlulukla başımı salladım.
"Olur."
Babam rahatlamış gibi nefes verdiğinde saçlarımı öpüp arabasına binip evin bahçesinden çıktılar diğerleri de evden uzaklaştıklarında yanıma gelen Ali ve Anıl'a baktım.
Anıl baş selamı verdiğinde gülümseyerek göz kırptım daha sonra Ali şoför koltuğuna Anıl'da yanındaki yolcu koltuğuna oturdu ben de arka koltuğa geçtiğimde Ali arabayı çalıştırıp evden çıktı.
Arabadaki sessizlik yüzünden geriliyordum. Ali ile de arkadaş olmak istiyordum.
Acaba kabul eder miydi?
Fazla düşünmek istemediğim için "Ali," diyerek Ali'ye seslendim.
Anıl ne diyeceğimi anlamış olacak ki gülmemek için yanaklarının içini dişleyerek camdan dışarı bakmaya başladı.
"Efendim Sedef Hanım,"
Boğazımı temizleyip "Arkadaş olabilir miyiz?" diye sordum.
Arabanın birden durmasıyla yerimde sendeledim Anıl'ın "Lan dikkat etsene!" diyen sesini duyduğumda "Siktir!" diye fısıldadım.
Başımı kaldırıp Ali'ye baktığımda kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu.
"Anlamadım?" dediğinde "Arkadaş olalım mı?" diye merakla sordum.
Eliyle saçlarını karıştırıp "Olamayız Sedef Hanım." dediğinde merakla "Neden?" diye sordum.
Sert bir sesle "Benim görevim sizinle arkadaşlık yapmak değil sizi korumak lütfen birbirimize karşı arkadaş olmak yerine mesafeli olalım." dediğinde dudaklarımı birbirine bastırıp başımı tamam anlamında salladım ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.
Anıl "Arkadaş olmak istemediğini düzgünce söylesene mal!" diye fısıldadığında hiçbir şey söylemedim.
Davetin olduğu mekana geldiğimizde kapıyı açıp dışarı çıktım ve dik omuzlarımla ilerlemeye başladım Ali ve Anıl'ın adım seslerinden arkamdan geldiklerini anlıyordum.
Biraz daha ilerlediğimde mekanın kapısının önünde bekleyen Karan'ı gördüğümde yanına ilerlemeye başladım.
Yanına gidip "Neden burada bekliyorsun?" diye sordum.
"Seni bekliyordum." diye mırıldanıp içeri girdiğinde bende peşinden içeri girdim.
Etrafı incelemeden Karan'ı takip edip masaya vardığımızda babam yanıma gelip "Biraz geç geldin bir sorun mu oldu kızım?" diye sorduğunda "Bir sorun olmadı." diye mırıldandım.
Masada biraz oturduktan sonra babam ve Beliz Hanım beni bazı arkadaşları ile tanıştırdılar.
Nihayet masaya geri döndüğümüzde sandalyeme oturup su içip etrafı incelemeye başladım.
Pars ve Karan telefonundan bir şeylerle uğraşıyorken Atakan ve Buğra sanırım telefondan oyun oynurlardı.
Babam ve Beliz Hanım ise koyu bir sohbetin içindelerdi ancak sohbetleri mekanda dans müziğinin sesleri ile bozuldu.
Babam hemen sandalyesinden kalkıp Beliz Hanım'ı dansa kaldırdı ve dans eden çiftlerin içine karıştılar.
Ben de dans etmek istiyordum ancak şu an müsait olan ve dans edebileceğim tek kişi vardı.
Biraz tereddüt etsemde yanımda oturan Karan'a "Karan" diye fısıldadım.
Karan başını telefondan kaldırıp "Efendim," dediğinde çekingen bir sesle "Dans edelim mi?" diye sordum.
Sorumla birlikte Pars birden öksürmeye başladı.
Beter olsun.
Karan sesindeki şaşkınlığı engelleyemeyerek "Benimle mi?" diye sorunca önümdeki saçları kulağıma sıkıştırıp "Sana sorduğuma göre seninle dans etmek istiyorum." diye mırıldandım.
"Ben dans etmeyi bilmiyorum." dediğinde "Sen bildiğini yap ben sana ayak uydururum." dedim.
Yüzünde sinsi bir sırıtış oldu. "Beni dansa kaldır."
Kaşlarımı hayretle çatıp "Ne?" diye sordum.
"Beni dansa kaldırırsan seninle dans ederim."
Masada ki herkes bizim sohbetimizi dinliyordu kimse benim Karan'ı dansa kaldıracağımı düşünmediği için yüzlerinde bir rahatlama olmuştu.
Elimi sinirle yumruk yaptıktan sonra derin nefes alıp sandalyeden kalktım. Eminim ki şu an herkes ne yaptığımı sorguluyordu.
Karan'ın yanına geçip elimi ona doğru uzattıktan sonra "Karan Bey bu dansı bana lütfeder misiniz?" diye mırıldandım.
Karan kaşlarını hayretle kaldırdıktan sonra sandalyeden kalkıp elimi tuttu ve biz de dans edenlerin arasına karıştık.
Karan ile dans pozisyonu aldıktan sonra dans etmeye başlayacağımız zaman gülmeye başladım. Dans ederken gülmem son bulduğunda Karan "Neden güldün?" diye sordu.
"Hayatımda ilk defa birini dansa kaldırıyorum." diye mırıldandım kıkırdayarak.
"Normal olan bu değil mi?"
"Birinin beni dansa kaldırmasını beklersem bittim ben."
Bu Karan ile son konuşmamızdı şarkının bitmesine az kaldığını hissettiğim dakikalarda babam yanımıza gelip "Eşleri değişelim mi?" diye sordu.
Karan babamı onaylayıp benden ayrıldı ve Beliz Hanım ile dans etmeye başladığında ben de babamla dans etmeye başladım.
Babam "Karan daha önce hiç dans etmemişti." dediğinde şaşkınlıkla ona bakmaya başladım.
"Annen defalarca dansa kaldırmaya çalıştı ama her defasında reddetti."
Merakla "Dans etmemesinin bir nedeni var mı?" diye sordum.
Babam gülümseyerek "Annen sana hamileyken ilk dansını seninle yapacağını söylerdi." dediğinde duraksasamda dansa devam ettim.
Bu benim için çok özeldi.
Şarkı bittiğinde babamdan ayrılıp hava almak için aceleyle dışarı çıktım Karan kendine verdiği sözü tutmuştu.
"Sedef,"
Birinin bana seslendiğini duyduğumda düşüncelerimden arınıp bana seslenen kişiye baktığımda Erdem Bey'in oğlu Batı'yı gördüm.
"İyi misin?"
Başımı sallayarak "Evet," diye mırıldandım "İyiyim bir şey mi oldu?"
Batı elini ensesine atarak "Çok güzel olmuşsun." diye mırıldandı.
Gülümseyerek "Teşekkür ederim sen de çok şık olmuşsun." dedim.
Elini saçlarından sertçe geçirerek "Ben... sana karşı farklı duygular hissediyorum." dediğinde kaşlarım çatıldı.
"Biliyorum sadece bir kez karşılaştık ve birbirimizi adımız dışında tanımıyoruz ama senden hoşlanıyorum."
Kaşlarım düzeldiğinde ne diyeceğimi bilemeyerek boğazımı temizledim.
Ona karşı farklı bir duygu beslemiyordum ama bunu düzgünce ifade etmeliydim.
Yutkunarak "Ben sana karşı o tarz duygu beslemiyorum." diye mırıldandığımda yutkunduğunu işittim."Hiç mi?" diye sordu sanırım ufakta olsa umut ediyordu.
"Maalesef,"
"Peki beni gördüğünde heyecanlanıyor musun?" diye sordu.
Benim aksime umutluydu.
"Hayır," dedikten sonra kendimi kanıtlamak istediğim için bileğimi ona doğru uzatıp "İstersen nabzıma bak." dedim.
Gözlerinde şaşkınlık ifadesi belirdikten sonra eli ile bileğimi tutup parmağını nabzıma bastırdı.
Birkaç saniye sonra babamın sert ve meraklı sesini duydum.
"Ne yapıyorsunuz siz?"
Hızla bileğimi Batı'dan çekip babama baktığımda gözlerindeki meraklı ifade bittiğimizin işaretiydi.
BÖLÜM SONU
Herkese kocaman merhabalar!
Nasıl hissediyorsunuz
Bu bölüm hakkındaki düşünceleriniz neler?
Sizce bir sonraki bölümde neler olacak?
Bu bölüm en sevdiğiniz karakter kim?
Batı hakkındaki düşünceleriniz neler?
Bu bölüm için sorularım bu kadardı bir sonraki bölüme kadar kendinize iyi bakın 🌸🌸🌸
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 62.81k Okunma |
4.11k Oy |
0 Takip |
29 Bölümlü Kitap |