İnce düşüncelik 1

Neye küsmüştük bilmiyorum. O gün amcamla şehir dışındayız ve İstanbul'a geri dönüyoruz. Soğuk bi mesajlaşmamız var. Bana bir tane kız arkadaşıyla buluşacağını söyledi. Küsüm, gitme diyemiyorum. Ama yalan yok kuduruyorum da. Dayanamadım arayacağım dedim. Aramamla şok da oldum. Efendim canım diyerek açtı telefonu. Acaba ben mi yanlış hissettim mesajlardaki soğukluğumuzu diye düşündüm. Napıyorsun diye sordum. Normal bi şekilde oturdukları kafeyi falan söyledi. Çay içiyorlarmış. Sevgi sözcüklerini de esirgemedi benden. Galiba iyi ya aramız diye düşündüm telefonu kapatırken. Sonra mesajlarda aynı soğuklukla cevap vermeye devam etti ama bana. Neyse gece iki gibi geldik eve. Sabah sekiz gibi kalkıp ehliyet sınavına yetişmem lazım. O gün amcamlarda kalacaktım. Sınavı sordu bana. Nasıl gidip, nasıl geleceğimi sordu ama aynı buzluk, aynı soğukluk aramız. Ertesi gün metrodan indim. Sınav heyecanı, stresi tabi. Ama işte tam da o an tekrar sevdim seni.

Gelmişti. Tam karşımda beni bekliyordu. Hiç bu kadar mutlu olmuşmuydum bilmiyorum. Ama o anki hislerimi kelimelere de sığdıramıyorum. Kocaman sarıldım sana. İşte o zaman aramızdaki küslük bitmişti. Sırıta sırıta tuttuğum elle hoplaya hoplaya bitirdik yolu.

İşte o gün sordum sana. Anlayamamıştım çünkü. İyi miydik, kötü mü? Barışmışmıydık, küs mü? Neden böylesin dedim sana. Mesajdaki senle telefondaki seni sordum. Neden farklıydın bana? Yanımda arkadaşım vardı dedi. Küslüğümüzü belli etmek istemem, bizim aramızda ve hallederiz dedi. Neden aramız bozuk gibi hissettirip sorunlarımızı anlatayım dedi. Sorardı, merak ederdi dedi. O an ne hissettin diye sormayın. Yüzümdeki o sırıtış daha da bi arttı. Peki aramız bozukken niye geldin diye sordum. Aramız ne kadar bozuk olursa olsun böyle bi günde seni yalnız bırakmam dedi. Yanında olacağım dedi. Dedim ya o ince düşüncelik diye. İşte ben o ince düşünceli adama aşıktım. Beni düşünüşünü, değer verişini, önem gösterişini sevmiştim. Başta bunları, sonra her şeyini sevmiştim.

O gün sınavdan kaldım. Neden kaldım hatırlamıyorum. O gün küstüğümüz konuyu konuştuk mu, sorunumuzu hallettik mi onu da hatırlamıyorum. Ama bir şeyi çok iyi hatırlıyorum. O sınavdan çıkarken bile nasıl mutlu olduğumu, o eli nasıl huzurlu tuttuğumu. O günün havasını, hissettirdiği duyguları asla unutmuyorum.