Ay bu bölüm çok güzel ama biraz da kötü. Demir bey duygularını azıcık gösteriyor. (Ama yine öküzlük yapıyor.)
✨
"Ya Buse, gözlerimin önünde oldu. Ne yapabilirdim ki?"
Dedikten hemen sonra eline bir peçete daha alıp burnunu sildi.
Kütüphaneden gelirken abim onu almıştı. İlk önce nasıl hissettiğinden bahsetmişti. Ben ise sadece gülümseyerek onu dinlemiştim. Yapabileceğim başka birşey yoktu. Abim onu aldıktan hemen sonra sevgilisi ile konuşmaya başlamış. Konuşmalarına şahit olduğu için biraz kırgın ve bitkindi. Nasıl bir durumun içinde olduğunu tahmin etmek zor değildi.
Eve geldiğinde anında beni aramıştı. Bende onların evine gelmiştim. Yalnız kalmaması onun için daha iyiydi. Evlerine geleli çok olmamıştı. O ise beni gördüğü an ağlamaya başlamıştı.
"Güneş, üzme kendini." dediğimde kafasını iki yana salladı. Yeşil gözlerini büyüterek bana baktı.
"Tabi senin işin kolay." dediğinde neyden bahsettiğini anlamamıştım. Ona anlamsız bakışlar attığım için tekrar konuşmaya başladı.
"Abim kimseyi sevmez ya ondan." dedi ve sustu. Kafamı onaylarcasına salladım. Haklıydı. En azından gözümün önünde birini sevmezdi. Öyle düşünüyordum.
Güneş için cidden zor bir durumdu. Abimi seviyordu ama abim bir başkası ile sevgiliydi. Bugün de buna şahit olmuştu. Kalbinin kırıldığını ben bile hissetmiştim. Her anlatışında gözleri doluyor, zar zor konuşuyordu. Onun üzülmesini hiç istemiyordum.
"Güneş, kendini iyileştirmen lazım. Böyle olmaz." dediğimde kafasını hafifçe salladı. Bakışları yere sabitlendiğinde uzun süre o tarafa baktı.
"Haklısın Buse. Başka bir konu açalım o zaman." dedi ve ardından sustu. İçten içe hâlâ düşündüğünü biliyordum. Ama sesli düşündüğünde daha çok acı çekiyordu.
"Hangi sakarlığımdan bahsetmemi istersin?"
Sorduğum soru ile sesli bir şekilde güldü. Gülerken kafasını geriye doğru atıp nefes almaya çalıştı. Onun bu haline kıkırdadım. Derin bir nefes alıp sakin bir tavırla bana baktı. Hemen ardından konuşmaya başladı.
"Sağol kalsın. Şey ne oldu? Çiçek gönderen kişi. Yaşam belirtisi gösterdi mi?"
Sorusu ile düşünmeye başladım. Gerçekten çiçek gönderen her kimse bir daha yaşam belirtisi göstermemişti. Uzun süre geçmişti üstünden. O arada hiç aklıma gelmemişti. Düşünmeye zamanım bile kalmamıştı. Ya da düşünmek istememiştim.
"Yok." dediğimde dedektif edası ile işaret parmağını şakağına dayadı ve düşünmeye başladı. Onun bu haline güldüm.
"Neyse kesin senin için gereksiz biri olarak listeye geçiş yapmıştır."
"Yaptı tabi." dedim ve ardından kahkaha attım.
"Sor." dediğimde gözlerini kısıp bana baktı.
"Abim öküzün teki hâlâ onu seviyor musun?" dedikleri ile derin bir nefes alıp verdim. Elimi kalbime götürüp konuşmaya başladım.
"Seviyorum tabi. Onu sevmemek elde değil ki. Aşığım aşık." dediğimde bana içten bir tebessüm etti.
Kapının aniden açılması ile korkuyla yerimizden sıçradık. Ani korku ile elimi kalbimden çekmemiştim. Bakışlarım kapıya kaydı. Demir abi karşımdaydı. Çatık kaşları ile bir bana bir de kalbimin üstüne koyduğum elime bakıyordu.
"Kimi seviyorsun?" sorduğu soru ile telaşla ayağa kalktım. Duymuş muydu?
"Yanlış duymuşsun." dediğimde tek kaşını kaldırıp bana baktı.
"O çakma sarışını mı seviyorsun?" dedikleri ile gözlerim şokla açıldı. Ne dediğinin farkında mıydı? Ben ve Yunus'u sevmek? Ölmeyi tercih ederim.
"İnsanlar arkadaşlarını sevebilir." dediğinde şüphe ile kaşlarımı kaldırdım. Yoksa abim ve o birbirini seviyor muydu?
"Sevmiyorum dedim. Ünlü birinden bahsediyorduk. Değil mi Güneş?" dedikten sonra bakışlarımı Güneş'e çevirdim. Beni onayladığını belirtmek için kafasını aşağı yukarı salladı.
"Umarım yalan söylemiyorsunuzdur. Bilirsiniz yalan sevmem." dedi ve gözlerimin içine baktı. Kalbimin titrediğini hissettim.
"Yok." dedim tebessüm ederek. Bakışları gülümsememe kaydı. Çatık kaşlarının biraz gevşediğine şahit oldum. Bu sadece saniyeler içerisinde olmuştu. Uzun süre bana baktı ve hemen ardından konuşmaya başladı.
"Benimle gelsene sen." dediğinde telaşla gülümsemeye devam ettim. Titreyen ellerimi cebime koydum.
"Neden ki?" dedim çatallaşmış sesim ile
"Gel." dedi ve odadan çıktı. Güneş'e dönüp baktığımda dudaklarını büzdü ve omuzlarını silkti. Ona kafa sallayıp odadan çıktım. Kendi odasına doğru ilerliyordu. Peşinden gittim.
Kapıyı açıp içeri girdiğinde kapıyı bana tuttu. Biraz centilmen mi davranıyordu? Hızlı bir şekilde odaya geçtim. Arkamdan kapıyı kapatıp önüme geçti. Sertçe yutkunup yüzünü inceledim.
"Bana yalan söyledin." dediği an kafamı iki yana salladım.
"Hâlâ yalan söylüyorsun Buse."
Gözlerimi yumdum ve konuşmaya başladım.
"Buse!" sert sesi ile irkilip bir adım geriye gittim. Bana öylece baktı. Kaşlarını fazlasıyla çatmıştı. Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.
"Söyleyebileceğim birşey değil."
"Peki, üstüne gelmiyorum şuanlık." Gözlerimin içine bakarak söylemişti. Hemen ardından devam etti.
"Ne olursa olsun bana yalan söyleme." dediğinde yüzümü buruşturup ona baktım. Buruşturduğum yüzüme bakıp çenesini sıvazladı. Bakışlarım çenesine kaydığında sakallarının daha çok uzamaya başladığını farkettim.
"Sakal bırakmaya mı başladın?" dedim gülümseyerek. Ters ters bana baktı.
"Sen demedin mi yakışıyor diye." dedikleri ile gözlerim şokla açıldı. Benim tepkimi gördüğü an dudakları yukarı doğru kıvrıldı.
"Evet." beni onayladığında kalbimin hızlandığını hissettim. Gözlerine baktım. Yumuşak bakıyorlardı. Dudaklarımın arasından titrek bir nefes kaçtı. Ellerimi cebime daha çok gömdüm. Tırnaklarımı avuç içime bastırıp stresle dudağımı ısırdım. Bakışları dudaklarıma kaydığında ifadesiz bakıyordu.
"Demir." dediğimde kaşları hafifçe kalktı. Ona abi dememiştim.
"Bir anda oldu pardon." dedim yanlış anlamaması için
"Böyle daha iyi aslında." dedi mırıldanarak. Kafamı farkedilmeyecek şekilde salladım.
Kafasını sola doğru eğerek bana baktı. Çok güzel bakıyordu. O sert bakışlarından eser yoktu. Bana ikinci defa yumuşak bakıyordu. Karnıma giren kramp ile yavaşca nefes alıp verdim. Yanaklarımın uyuştuğunu hissediyordum. Bu da kızardığıma işaretti. Yanaklarıma bakarak tebessüm etti. Bana gülmüştü.
Sertçe yutkunup bir adım geriye gittim. Benim gerilediğimi görünce bana doğru bir adım attı. Tekrar arkama doğru bir adım attım. Sırtım kapı ile buluşmuştu. Bana bakıp yutkundu. Adem elması yavaş bir şekilde aşağı yukarı hareket etti. Üstüme bir adım attı. Kapı ile onun arasında kalmıştım. Bana doğru eğilip konuşmaya başladı.
"Buse'm." dediğinde bakışlarım gözleri ile kesişti. Bana farklı bakıyordu. Nefesi yüzüme çarptı.
"Demir ab-" sözümü yarıda kesti. Bir eli saçlarıma dokundu.
"Bana her abi dediğinde yanıyorum, yapma."
Duyduğum itiraf ile yutkundum. Bacaklarım, ellerim ve kalbim titremeye başlamıştı. Benim için büyük bir itiraftı.
Dudaklarımın üstünde nefesini hissettiğimde gözlerimi kıstım. Nefes almayı unutmuştum. Ellerimi cebimden çıkarıp kollarına tutundum.
"Biliyorum." dedi. Gözleri tekrar gözlerime değdi. Bana sevgi dolu bakıyordu. Gördüklerim ile sertçe yutkundum. Titrek bir nefes verdiğimde nefesim onun dudaklarına çarpmıştı. Diğer eli ile belimi tuttu yavaşca. Kapıya daha çok yaslandım. Bir tutam saçımı eline dolayıp açıyordu.
"Saçların çok güzel. Çok güzelsin."
Ve bir itiraf daha gelmişti. Bir elimi göğsüne koydum. Elim kalbinin üstündeydi. Çok yavaş atıyordu.
"Ne yapıyorum?" dediğimde dudaklarını dudaklarıma sürttü. Tam buraya bayılabilirdim. Nefes alamıyordum.
"Beni deli ediyorsun mоя лунная красавица"
(Beni deli ediyorsun Ay Güzeli'm)
Anlamadığım bir dilde birkaç şey daha söylemişti. Ne söylediğini merak etsem de soramadım. Onu deli ettiğimi söylüyordu. Kalbim heyecanla kasıldı.
"Gözlerin benim yaşama sebebim. Bana bakmadığı her an cehennemi yaşıyorum."
Dedikleri bir yerden tanıdık geliyordu. Kaşlarımı belirsiz bir şekilde çattım. Alnını alnıma yasladı.
"Başkasını sevme ihtimalin beni öldürüyor."
Neden bir anda böyle davranmaya başlamıştı? Anlam veremiyordum. Dediğim gibi bir iyi bir kötü davranırdı. Şuan ise daha farklıydı.
Sorduğum soru ile kasıldı. Gözlerime derin derin baktıktan sonra biraz daha yaklaştı. Konuştuğumuz an dudaklarımızın arasındaki mesafe yok olurdu. Gözlerimi sıkıca yumdum. İlk önce dudaklarıma değen nefesinin uzaklaştığını daha sonra da benden uzaklaştığını hissettim. Gözlerimi yavaşça araladığımda kafasını iki yana sallayarak bana bakıyordu.
Hayal kırıklığı ile ona baktım. Bakışlarım da her ne gördüyse çenesinin kasıldığını gördüm. Benimle oynamış mıydı? Yalan söylemekten, yalan duymaktan nefret eden adam benimle oynamıştı. Kalbim bir yandan nefret ile kasılırken diğer yandan aşkla tutuşuyordu. Ama nefret duygumun önüne kimse geçemezdi.
Kapının kulpunu tuttum. Ona dönüp nefretle baktım. Bakışlarımı gördüğü an omuzlarının çöktüğünü farkettim. Sevdiği insanları kaybetmekten korkan adam benim sadece arkamdan bakıyordu. Yapabildiği tek şey buydu.
Kapıyı açtığım gibi koşar adımlarla odadan çıktım. Gözlerime akın eden gözyaşları ile elimi kalbime koyup bastırdım. Bu kalbi defalarca kırmıştı. Kırılan bir kalbin ilacı zamandı. Ama ben zamanın beni iyileştirmesini istemiyordum. Kalbimde oluşan her bir yaranın bedelini ödeyecekti. Bugüne kadar bana ne tür duygu yaşattıysa aynısını yaşayacaktı. Benden daha çok acı çekmiş olabilir. Onu anlayışla karşılamıştım ama ne yaptığı belli olmayan adamı da anlamak zordu.
Bu soru bana tekrar sorulsa bu sefer 'aklım' derdim. Çünkü bana yapılanı yanına bırakmam.
Kalpler hem aşkla hem nefretle tutuştu.
Her ikisi de birbiri için yanacaktı.
✨
Demir'e sövmek için buraya lütfenn>>>>
Güneş bir Buse iki yazık kızlarıma
Tam kiss me geliyordu gelemedi.
Sınav haftasına giriyoruz. 23'ü attıktan sonra sezon finali yapmam gerekiyor. Bayramdan sonra veya okul tatil olduktan sonra tekrar bölümler gelir. Öptümmm...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
![]() | @okuyucu_301 3h önce |
![]() | @okuyucu_301 3h önce |
![]() | @anonimokuyucuu 2a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |
![]() | @aleynakara51 3a önce |
![]() | @hnehirclk_07 (Yazan) 3a önce |