
Sabah gözlerimi büyük bir heyecanla açtım.Bugün işim için Azerbaycan'a gidiyordumm.cok heyecanlıydım.Doktor olmuştum.
Heyecanımla yataktan fırladım ve sendeledim. Az kaldın yere kapaklanacaktım.işte ben ve sakarlıklarım.
Elimi yüzümü yıkadım ve ardından annemin sesi kulaklarımı doldurdu "Gece kızım,kalk artık" annem sesi neşeliydi ,oda benim adıma çok seviniyordu ama gidiceğim için üzüleceğine emindim.Annem çok duygusal bir kadındı ama bir o kadarda minnoştu.
Bende "Tamam Dilruba Sultan kalktım"dedim.
Benim içimdeki heycanım sesimden belli oluyordu. Hemen üstümü giyinmeye başladım.altıma mini hatta bayağı bir mini etek giymiştim.Üstüme yün,siyah bir kazak onu üstüne gri uzun bir ceket.
Kombinin hazırdı kasım ayıydı ve hava çok soğuktu her an yağmur yağabilirdi.Sonra şaçlarımı taradım saçlarım dalgalı ve kumraldı. Belimi geçiyordu.Saçlarımı açık bırakmıştım. Sonra kirpiğime maskara sürdüm gözlerim yeşildi ve güzel göründüğünü düşünüyordum.Ve son olarak makyajımı kırmızı ruj ile sonlandırdım.
Hazırdım. Acımmıştım ve artık kahvaltı yapmam gerekiyordu.Annemin yaptığı böğreğin kokusu burnuma kadar gelmişti kapıyı tam açıcakken karşıma böğüren bir gergedan çıktı .
ABİM.Avazı çıktığı kadar bağırarak "GÜ-NAY-DINNN" diye böğürdü.Bende abime en ifadesiz şekilde "Günaydın "dedim. Bu onu çok sinir edicekti emindim ve etmişti zaten surat asmıştı ama hala neşeliydi ki altındaki mini eteği görene kadar.
Abim asla açık giyinmemizi istemezdi.Bunun nedeni iş ülkede artan kadın tacizleri ve cinayetleriydi ama bu sorunu bu şekilde çözülmeyeceğini de biliyordu aslında.Ama yine karışıyordu yine karışıyordu .Bu sorunun çozümünü o alçakların özgürlüğünü kısıtlayarak bulmaları lazımdı bizmkini değil.Bu yüzden abim bizi açık giydirmezdi .
Hatta bu yüzden sevgilisi Tuğçe ile çok fazla tartışıp kavga ediyordu.Hatta ayrılma seviyesine kadar gelmişlerdi. Abim önce yüzüme tip tip baktı sonra "ABİCİM! Eteğinin kalan kısmı nerde almaya paran mı yetmedi HAH! Paran yoksa ben veririm ABİCİM!"yine mal mal konuşuyordu.Kendisi savcıydı epeycede zekiydi üniversite yıllarında kitaplarından kafasını kaldırmazdı.Sürekli ders çalışırdı.Bu konuma gelmek için çok çalışmıştı.Tabiki aklı sadece derslerde çalışıyordu .Normal zamanlarda oldukça aptaldı.
Ardından bende cevap verdim"Eteğin boyu bu kadar abicim"Dedim.Abim daha bir sinirle "Git değişitir şunu Gece "Dedi.Bende sesimi yükselterek "Hayır değiştirmiyicem abi gayet iyi ama yok illa değiştir diyorsan daha kısaları var onları giyebilrim ABİCİM "Dedim
Abim bayağı sinirlenmişti ama takan kim malın teki. Sonra odanın kapısı birden açıldı anında sessizlik çöktü odaya gelen babamdı. Neden bilmiyorum ama ikimizde çekiniyorduk Babamdan.Özelliklede abim.Çocuk babam görünce ayakları titriyordu ama oysaki babam çok tatlı adamdı sevecendi.Eski Edebiyat öğretmeniydi babamda annemde , işlerine bağlı insallardı ve emeklileri.Ama hala özel ders veriyorlardı.Babam odaya girdi"Yine neyi paylaşamıyorsunuz siz noldu gene?"Dedi.Abim babam gelince kedi kesiliyordu kendileri.Mal.İşi gücü beni sinir etmekti.
Tabi babam gelince oda içinde sessizlik oluştu her zaman ki gibi. Abim yine konuşmaya cesaret edemyince yine ben konuştum "Baba oğlun yine giydiğim kıyafetlere karışıyo hatta bu yüzden kendileri sevgilisiyle tartışıp duruyo" Dedim abimde hemen durur mu cevap verecekken babam"Erdem SUS "dedi 29 yaşındaki adam babasında korkuyordu hayata bak bee!
Sonra abim ufak çocuklar gibi mızmızlanmaya başladı"Ama ...Baba"Dedi babam onu odadan çıkardı abim çıkarken sırıtıyordum abim bunu görmüş olacak ki beni kesicekmiş gibi bakıyodu kesin bunun intikamını alacaktı emindim abim çok kinci bir insandı .Yine bu özelliğini de babama benziyordu gerçi abimin herşeyi çok benziyordu babama.
Gözleri babam gibi yeşildi,boyu babam gibi uzundu 1.90'dı abim.kumraldı aynı babam gibi huylarıda aynıydı.Ama birbirleriyle pek geçinemezlerdi .Babam bana daha düşkündü.
Abim odadan çıktıktan sonra babamın yeşil gözleri bana döndü.Sonra bana güldü zaten babam hep gülerdi bana sonra bende güldüm sonra babam sarıldım, babama sarılmak o kadar güvende ve huzurda hissettiriyordu ki beni.Orası dünyanın en güvenli yeriydi.Sonra babamla ayrıldık Gôzlerim içine bakarak dediki"Abine kızdım ama haklı bir daha bu kadar kısa bir etek giyme"Dedi babam en yumuşak ses tonuyla.
Arkadan annemin sesi yükseldi" Süleyman hadi ama ben oraya çocukları getir diye yoladım seni orada sohbet et diye değil!"Annemin sesi sinirliydi çünkü annem beklemekten nefret ederdi ve sanırım bizde onu fazla bekletmiştik ve doğru söylüyordu artık yemek yememis lazımdı çünkü geç kalıcaktım uçak iki saat sonra kalkacaktı.
Sofraya gidip yemek yedik konuştuk güldük annem bir şeyler anlatıyordu bizde onun gözlerinin içine bakarak dinliyorduk özelliklede babam.
Babam gerçekten ama gerçekten anneme aşıktı ve bunu her halinden belli ediyordu.
Yemeğimizi yedikten sonra valizle çantaları aldık ve arabaya yerleştirdik.İlk önce annemle sonra babamla vedalaştım ve vedalaşmaları sevmezdim hiçbir zaman
Annemin maviş gözlerinden tıpır tıpır yaşlar dökülüyordu ve onun bu ağlıyışı benide ağlattı Sonra annem"Ne vardı da gidersin gurbet ellere heh ! sanki koca İstanbul'da işmi bulamdın annem?" Annemin ağlıyışı benide ağlattı"Anne nedenğ ağliyon yağğ beniidegğ ağlatıcaksın"(ki zaten ağlıyordum)ve annemle baya sıkı sıkı sarıldık.
Ardından babam "sizde ne sulu çıktınız be" Dedi alaylı alaylı onu demeside annemin ona o mistik bakışını atmadı bir oldu. Gerçekten bu ikilinin aşkı beni benden alıyordu.Sonra maalesef ki ayrıldık.
Arabaya bindik son zamanlarda moralim fazlaca bozulmuştu. Bunun nedeni ise
ALDATILMAMDI
Evet aldatılmıştım hemde delilercesine aşık olduğum bir adam tarafından
Altay Tunç
aşkından ölüp bittiğim adam . Altay polisti yakışıklı bir adamdı. 190 boyunda,esmer kaslı bir adamdı ela gözleri vardı onu çok seviyordum ve zaten sevmem içinde birsürü neden vardı onunda benden hoşlandığını düşünüyordum. 2 yıl ciddi bir ilişkimiz olmuştu . Ve o iki yıl çok iyi geçmişti ve bunu yüzümde haftalrdır moralim sıfırın altındaydı.
Normal bir ayrılık değildi bana çok kötü bir şekilde ihanet etmişti.
Yıkıktım .Evet arkadaşlar eğer sevgiliniz sizi en yakın arkadaşınızla aldatırsa benim gibi olursunuz.
Beni en yakın arkadaşım Dilşahla...
Bu ihaneti herkesten beklerdim ama Dilşah'tan asla Dilşah liseden arkadaşımdı baya yakındık kardeş gibiydik.
Dilşah modeldi Sarışın bir bombaydı 179 boyundaydı taş gibi bir hatundu.
Benim yerime onu seçmesi gayet normaldi. ama ben bunu kendime yediremiyordum.
İkisinide affetmiyicem ikisinin ihanetini unutmayacaktım.İsimlerini aklıma kazıdım özellike sen
DİLŞAH DÜMEN...
Zaten o ikisinden şüphelenmiş ama düşünmesi bile beni utandırmıştı ama her zaman ki gibi GECE VURAL'IN şüpheleri doğru çıkmıştı...
Şuan İçim içimi yiyordu. Abim bunu fark edicek olucak ki müzik çalarından o mistik şarkıyı açtı *Oğuzhan uğur-Biyolojik unsur işte o yer ,o bölüm "Ah bebeğim çok emeğim geçti sana hoksiz mıyım?,sen benim gibi kerizi BOK BULURSUN"
Abim bu bölümü bağıra bağıra söylüyordu sonra bende söylemeye başladım abim bu zamanlarda beni anlayan tek kişiydi beni anlıyordu.Babam ise bu ilişkiye en başından beri karşıydı her zaman ki gibi babam doğruydu. Abimle güle eğlene sonunda hava alnına gelmiştik.
Abimle vedalaştım.Sanırım en çok onu özliyecektim. Abimlede sulu ve sümüklü bir vedadan sonra uçağın kalmasını bekledim.
Dışardaki kafede oturup bir çay içtim sonra uçağım anonsunu duydum ve ayaklandım Valizleri zaten yerleştirmiştik.Uçaga doğru yürümeye başladım. Sonra arkamdaki sesle bir anda durdum
🤨
O sesi duyunca elim ayağım titredi "GECE GİTMEEEEE,BEKLEEE" Arkamı dönünce o yüz beni o kadar çok şasşırttı ki...
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |